Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/76 E. 2022/764 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/76 Esas
KARAR NO: 2022/764
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/10/2019
NUMARASI: 2016/72 E. – 2019/971 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 28/04/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin Halkalı Gümrük Müdürlüğü’ne bağlı olarak Genel Antrepo hizmeti verdiğini, ithalatçı davalı şirketin de depolama hizmeti almak için 07/03/2014 tarihinde tescil edilen … Antrepo Beyannamesi muhteviyatı olarak yurt dışından gelen 110 kap bel desteği cinsi malların antrepoya konulduğunu, 11/11/2014 tarihinde gümrük işlemlerinin tamamlanarak antrepodan çıkışının yapıldığı ve bu tarihe kadar oluşan ardiye ücreti ile ilgili kesilen fatura bedelinin ödenmediğini, ithalatçı firma olan davalıya kesilen faturaların hak edildiği ve ödeme yükümlülüğü bulunduğunu, bedelin tahsili amacıyla Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalının yetki itirazı üzerine takibin durduğunu, bu kez İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ödeme emri gönderildiğini, davalının borca itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız ve yersiz olduğunu beyanla iptali ile takibin devamına, % 20 ‘den aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dava dışı …Ltd. Şti. ile aralarında depolama hizmeti konusunda anlaştığını, … firmasına ait depoda yer bulunamadığı için malların muhafaza edilmesi amacıyla davacıya ait antrepoya gönderildiğini, davacı şirket ile aralarında bir anlaşma olmadığını, …Lojistik firmasının ardiye bedeli için müvekkiline 11/04/2014 tarihinde … numaralı faturayı kestiğini, müvekkili şirketin 02/05/2014 tarhinde bedeli ödediğini, müvekkili şirketin yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davacı şirket ile aralarında borç ilişkisinin bulunmadığını, davacı şirketin ödemeyi … firmasına yapacağından haberdar olduğunu, husumetin … Lojistik firmasına yöneltilmesi gerektiğini, aralarında borç ilişkisi bulunmadığını belirterek söz konusu husumetin … firmasına yöneltilmesi gerektiği yönündeki itirazı dikkate almayarak ödeme emrinin gönderilmesinin kötü niyetli olduğunun göstergesi olduğunu beyanla haksız davanın reddi ile % 20’den aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17.10.2019 tarih ve 2016/72 Esas – 2019/971 Karar sayılı kararıyla; “… davacı/takip alacaklısının davalı/takip borçlusu hakkında faturaya dayalı olarak takip başlattığı, davalı/takip borçlusunun tebliğ edilen ödeme emri üzerine takibe borca ve fer’ileri yönünden süresinde itiraz ettiği ve takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, taraflar arasındaki ihtilafın takip dayanağı belgeye konu hizmetin sunulup sunulmadığı hususundan kaynaklandığı, davalı tarafından dava dışı Çin’de yerleşik bulunan … firmasından ürünlerin satın alındığı ve antrepo beyannamesine göre ürünlerin … tarafından teslim alındığı, teslim alınan ürünlerin ağırlığının 10.450 kg olduğu, ayrıca gümrük müdürlüğü numune alma tutanağına göre de, numunenin alındığı yerin … olduğunun belirtildiği, buna göre davalının ithal ettiği ürünlerin davacının antreposunda bulundurulduğu, antrepo beyannamesinde ürünlerin antrepoya giriş tarihi olarak 07/03/2014 tarihinin belirtildiği, buna karşın davalı taraf her ne kadar antrepo hizmeti sözleşmesini davacı tarafla değil, dava dışı … Lojistik…Ltd. Şti.firması ile yaptığını, bu firmanın depolarında yer olmadığı için malların muhafaza edilmesi için davacı şirkete gönderildiğinin, dava dışı … Lojistik…Antrepo Ltd. Şti.tarafından Arge bedeli için 11/04/2014 tarihinde kesilen faturanın ödendiğini ve dolayısıyla davacı firma ile aralarında sözleşme bulunmadığını iddia etmiş ise de, davalının bu iddialarını ispatlayacak dosyada herhangi bir delil bulunmadığı gibi, dosyaya sunulan ve … Lojistik …Ltd. Şti. tarafından davalıya kesilen 11/04/2014 tarih ve 1.255,00 TL bedelli faturaya konu Arge hizmetinin hangi emtiaya ilişkin olarak sunulduğunun belirsiz olduğu, davalının dava dışı … Firması ile olan sözleşme ve ilişkilerini sözleşmenin nispiliği ilkesi gereği davacıya karşı ileri süremeyeceği gibi davalının antrepo hizmetini davacıdan almış olmasına rağmen başka bir firmaya ödeme yapmasının onu borçtan kurtarmayacağı, buna karşın davanın tarafları arasında antrepo hizmet bedeline ilişkin bir anlaşma bulunmaması nedeniyle bedelin serbest piyasa rayiçlerine göre belirlenmesi gerektiği, somut olaya uygun, denetime elverişli ve gerekçeli, ayrıca birbirleri ile de uyumlu olmaları nedeniyle 08/08/2019 ve 17/07/2018 tarihli bilirkişi raporlarının hükme esas alındığı, ancak her ne kadar bilirkişiler tarafından … Bankasına Gümrük Vergi Tahsil alındısı ile eşyanın gümrük vergisi, KDV ve damga resmi tutarı olan 25.028,83 TL’nin ödendiği 11/04/2014 tarihin eşyanın antrepodan çekildiği tarih olarak kabul edilmiş ise de, davacı tarafından takibe konu yapılan faturada 07/03/2014 – 09/04/2014 tarihleri arasının faturalandırıldığı, davacının takibi ile bağlı olması nedeniyle bu dönemde antrepo ücretinin hesaplanmasının gerektiği, 07/03/2014 – 09/04/2014 tarihileri arasında 34 günlük antrepo kullanım süresinin bulunduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporlarında tespit edilen ücret tarifesinde ise, ilk on gün için (22 ton X 10 gün X 0,9 Euro) 198,00 Euro; 11-30 gün için (22 ton X 20 gün X 1,8 Euro) 792,00 Euro ve 30 ve üzeri gün için (22 ton X 4 gün X 2,5 Euro) 220,00 Euro ile hamaliye, kayıt tescil, etiketleme, muayene ve maiplasyon ücretleri olan 800,00 Euro ‘da ilave edildiğinde antrepo ücretinin 2.032,00 Euro olduğu, ancak davacı tarafça 2.034,70 Euro ardiye bedeli fatura edildiği, fatura tarihi itibariyle efektif satış kurunun Merkez Bankası kayıtlarına göre 2,8899 TL olduğu, ancak faturada kurun 2,8702 TL olarak alındığı, bunun yanı sıra davacı vekilince 26/08/2018 tarihli dilekçesi ile 17/07/2018 ve 07/08/2019 tarihli bilirkişi raporlarındaki ücret üzerinden davanın kabul edilmesi talep edilmesi nedeniyle taleple bağlı kalınarak bilirkişiler tarafından tespit edilen 2.027,60 Euro alacağın TL karşılığının (2.027,60 Euro X 2,8702) 5.819,61 TL olduğu, bu miktar itibariyle davalının icra takibine itirazının haksız ve yersiz olduğu, aksine bir sözleşme olduğu veya taraflarca vade belirlendiği iddia ve ispat edilmediği gibi icra takibinden önce davalı/takip borçlusu temerrüde düşürülmediğinden takip tarihine kadar işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, davacının tacir olması ve taraflar arasında ticari ilişki bulunması(TTK m. 19/2) nedeniyle alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz(3095 sy. m. 2/2) uygulanması gerektiği, taraflar arasında antrepo bedeline ilişkin anlaşma bulunmaması ve bedelin serbest piyasa rayiçlerine göre yapılan yargılama sonunda tespit edilmesi nedeniyle alacağın likit olmadığı ve dolayısıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesi şartlarının oluşmadığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne.” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde;”Davacı şirketin malları antreposunda muhafaza etmiş ise de, davacı ile bu konuda bir anlaşmanın bulunmadığını, müvekkilin malları muhafaza konusunda dava dışı … Lojistik firması ile anlaşma yaptığını ve bu şirkete teslim ettiğini, bu firmanın depolarında yer olmaması nedeniyle malları davacı şirkete gönderdiğini, Bilirkişi raporunda serbest piyasa koşullarına göre emsal antrepo ücretleri tespit edilerek hesaplama yapılmadığını, davacı fiyat listesi dikkate alınarak hesap yapıldığını, davacının tek taraflı olarak sunduğu fiyat teklifinin sözleşme olarak kabulünün mümkün olmadığını, fiyatın rayiç bedellerin üzerinde olduğunu, ayrıca hesaplamanın yüksek kapasitede çalışan firmalara verilen düşük ücret üzerinden yapılması gerektiğini, Hükme esas alınan bilirkişi raporlarında 22 ton üzerinden hesaplama yapılmasının da hatalı olduğunu, emtianın ağırlığının 10.450 kg olduğunu, Takibe konu edilen faturanın gerçeği yansıtmadığını, mevzuata uygun olmadığını.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
DELİLLER: *İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasınıda; davacı alacaklı tarafından davalı hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna 11/11/2014 Tarihinde tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. *Dosyaya sunulan 09/10/2014 tarih ve … seri nolu fatura sureti incelendiğinde, davalıya yönelik olarak 5.840,00 TL bedelli düzenlendiği ve açık fatura niteliğinde olduğu anlaşılmıştır. *Gümrük ve Antrepo Uzmanı bilirkişisi 28/12/2017 havale tarihli kök raporunda; “… tarafından … nolu 0910/2014 tarih ve 5.840,00 TL’lik faturanın … Firmasına ait 110 koli eşyanın 07/03/2014 tarihinden 09/10/2014 tarihleri arasında depolama ücreti olarak kesildiği, malların 11/04/2014 tarihinde Antrepodan çıktığı dikkate alındığında Vergi Usul Kanununa göre hizmetin verildiği tarihten sonra 7 gün içerisinde faturanın kesilmesi gerektiği, yaklaşık 5 ay sonra faturanın kesilmiş olmasının mevzuata uygun olmadığı, gümrük kanunu ve mevzuatı çerçevesinde … firması yerine … İşletmecisi …’ın gümrük beyannamesinde görünen (Falkon ‘a) fatura kesmiş olmasının gerekli olduğu, … firmasının antrepo hizmeti vermediği, kesilen faturanın tarihi itibariyle hem malın antrepodan çıkış tarihi ile örtüştüğü, hem de malın antrepoda kalış süresi ve bu süre için ardiye ücretinin hesaplanması itibariyle gerçeği ifade ettiği, faturayı antrepo hizmeti veren …’ın kesmesi gerektiği, … firmasının 11/04/2014 tarihi baz alınarak 1.255,00 TL tutarında fatura kesmesi gerektiği, davalının … hizmeti vermediği halde ardiye faturası kesmesinin mevzuata uygun olmadığı, 1.255,00 TL için 11/04/2014 tarihinden geçen süre için hesaplanan faiz tutarının 501,00 TL olduğu.” kanaati bildirilmiştir. *Gümrük ve Antrepo Uzmanı bilirkişisi 12/03/2018 havale tarihli ek raporunda; “Malların 07/03/2014 tarihli antrepo beyannamesi ile antrepoya girdiği tarihin sabit olduğunu, ithalat beyannamesi 09/04/2014 tarihinde tescil edilerek gümrük işlemlerine başlandığı, her ne kadar 07/03/2014 tarihi ile 09/04/2014 tarihleri arasındaki ardiyenin hesaplanması istenmiş olsa da, malın ithalat beyannamesinin tescil edildiği tarihte antrepodan çıktığı yönünde kanaat oluşmasından kaynaklandığı, gümrük vezne alındı makbuzundaki tarihin işlemlerin bitirildiği tarih olarak 09/04/2014 tarihinin kabul edilmesinin gerekeceği, antrepo beyannamesinin tarihi ile ambar kesin olarak 07/03/2014 tarihinde girdiğinin tespit edildiği ve malın antrepodan çıkış ile ilgili de vergilerin yatırıldığı 11/04/2014 tarihi dikkate alındığından ardiye ücretinin bu tarihler arasındaki 34 günlük süre için hesaplanmasının gerekeceği, piyasa rayiç değerlerine göre normal iş kapasitesine sahip firmalar için verilen ardiye ücret teklifleri ile ilgili emsal ücretler çerçevesinde hesaplama yapıldığında 1.161,80 TL ardiye ücretinin çıktığını, davacının delil olarak sunduğu antrepo fiyat listesi üzerinden hesaplama yapıldığında 1.891,20 TL ardiye ücretinin çıktığını, … ‘ın delil olarak sunduğu antrepo fiyat listesi üzerinden hesaplansa da 1.894,20 TL tutarında bir bedelin çıktığı, ancak kesmiş olduğu fatura bedelinin 5.840,00 TL olduğunu, dolayısıyla kendi listesindeki fiyatların da çok üzerinde fatura kesilmiş olduğunu, kök raporda dava dışı … firması tarafından Falkon’a kesilmiş olan 1.255,00 TL ‘lik faturadaki bedelin piyasa rayiç değerleri ile örtüştüğünü, tespit edilen piyasa rayiçlerine göre gerçek ardiye ücretinin 1.161,80 TL olması gerektiği.” kanaati bildirilmiştir. *Lojistik ve Taşıma Uzmanı bilirkişisi 17/07/2018 havale tarihli raporunda; “…taraflar arasında antrepo sözleşmesi kurulduğu, davalı tarafından iddia edilen taraflar arasında yapılmış bir anlaşma yapılmadığı ve uyuşmazlığa konu emtia-eşya için dava dışı … Lojistik firmasına ardiye bedeli ödediği yönündeki iddiasını ispatlar nitelikte olmadığını, davalı tarafın davacı şirkete antrepo işletmesinden 07/03/2014 ile 11/04/2014 tarihleri arasında 36 gün süre ile depolama ardiye hizmeti aldığının tespiti kapsamında, davalı tarafa ait emtia eşyalarını bu süre içinde davacı yana ait genel antrepo depolanarak, eşyanın davalı tarafından fiili ithalat işleminin yapılarak serbest dolaşıma sokularak davacı yan tarafından eksiksiz ve tam olarak muhafaza edildiği, davacı tarafın emtia-eşyaya karşı özen borcunu göstererek edimini ifa ettiği, davalı taraftan ardiye-depolama ve hizmet bedeli talep edebileceği, davacıya ait genel antrepoya boşaltılan emtia-eşyanın komple araç yükü olduğu, ardiye-depolama-hizmet bedelinin 22 ton x 36 gün olarak ve diğer hizmet kalemleri ilavesi ile hesaplanması gerekeceği, yapılan hesaplamaya göre davacının davalıdan 2.027,60 Euro tutarında alacağının tespit edildiği.” kanaati bildirilmiştir. *Taşıma ve Lojistik bilirkişisi 08/08/2019 havale tarihli raporunda; “…dosya içeriğine göre tarafın talebi sonrasında onaylı resmi Antrepo Beyannamesi, SDGB, numune kayıt evrakları üzerinden açıkça davacı yanın dava konusu ithalat operasyonunda antrepo hizmeti verdiğinin anlaşıldığı, antrepo ücretine dair serbest piyasanın söz konusu olduğu, dolayısıyla firmaların birim müşterilerine uygulayacağı birim fiyatları belirleyebileceğinin değerlendirildiği, antrepo hizmeti alan tarafın antrepo firması ile çalışma sıklığı, iş hacmi, sürekliliği gibi hususların antrepo işletmecilerinin müşterisine sunabileceği birim fiyat üzerinde etkili olabileceği, ancak dosyada davacı ile davalı arasında gerçekleşen hizmet alım-satımının bu kriterlerin tespitini gerçekleştirecek bulguya rastlanmadığı, davalı tarafın dava dışı … Antreposu ile arasında sözleşme olduğu, 11/04/2017 tarihinde dava dışı … firmasının davalı tarafa fatura ardiye faturası kestiği, ancak … firmasından alınan antrepo hizmetinin dava konusu ürünler ile ilişkili olduğunun ispata muhtaç kaldığı, bu hususu gösteren herhangi bir bulguya rastlanılmadığı, davacı firma ile yapıldığı resmi belgeler ile sabit antrepo sözleşmesine dair davacı firmanın ücret talep hakkı olduğu, davacı firmanın tarifesinin kullanılabileceğinin değerlendirildiği, dava konusu ürünlerin dosyaya Gümrük Müdürlüğünce sunulan Transit Refakat Belgesinde açık bir şekilde … numarası ile konteyner içerisinde taşındığının tespit edildiği, uygulamada da 20’lik konteynıra nadiren rastlanması ve boyutundan dolayı 20’lik olduğunda özellikle taşıma firmasına ve/veya evraklara yansıyabildiği baz alındığında söz konusu konteynerin 40’lık olduğunun değerlendirildiği, bu sebeple davacı tarafın tarifesine binaen yapılacak hesaplamada 22 ton ağırlığın baz alındığını, 2.027,60 Euro alacağın hesaplandığı.” kanaati bildirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, İİK’nın 67.maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. Davacı antrepo hizmeti kapsamında oluşan alacağa dayalı olarak başlattığı icra takibine itiraz üzerine itirazın iptali davası açmış; davalı, davanın haksız olduğundan bahisle reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından; “… Davacı tarafından davalıya antrepo hizmeti verildiğinin belgelerle sabit olduğu, buna karşın davanın tarafları arasında antrepo hizmet bedeline ilişkin bir anlaşma bulunmaması nedeniyle bedelin serbest piyasa rayiçlerine göre belirlenmesi gerektiği, 07/03/2014 – 09/04/2014 tarihleri arasında 34 günlük antrepo kullanım süresinin bulunduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporlarında antrepo ücretinin 2.032,00 Euro olduğu, ancak davacı tarafça 2.034,70 Euro ardiye bedeli fatura edildiği, taleple bağlı kalınarak bilirkişiler tarafından tespit edilen 2.027,60 Euro alacağın TL karşılığının (2.027,60 Euro x 2,8702) 5.819,61 TL olduğu, işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, alacağın likit olmadığı ve dolayısıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesi şartlarının oluşmadığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne.” karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Davaya konu icra takibi “ardiye ücreti alacağı”na dayalı olup, hizmetin davacı tarafından verildiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Her ne kadar davalı “Antrepo hizmeti konusunda dava dışı … Lojistik Antrepo…Ltd. Şti. ile anlaştıklarını, bu firmanın deposunda yer bulunamadığı için malların davacıya ait antrepoya gönderildiği, davacı şirket ile aralarında bir anlaşma olmadığı, dava dışı şirkete hizmetin bedelinin ödendiği.” ileri sürülmüş ise de; davalının dava dışı şirkete yaptığı ödemenin hangi hizmete ilişkin olduğunun da belirsiz olması karşısında, davalıya ait mallara davacı tarafından antrepo hizmetinin verildiğinin resmi belgelerle sabit olması hususu gözetildiğinde, davalı savunmasına itibar edilmemesi yerindedir. Mahkemece aldırılan ve denetime elverişli bulunan bilirkişi raporları ve davacının talebiyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme ile; davanın tarafları arasında antrepo hizmet bedeline ilişkin bir anlaşma bulunmaması nedeniyle bedelin serbest piyasa rayiçlerine göre belirlendiği, davacı tarafından 07/03/2014 – 09/04/2014 tarihleri arasında 34 günlük antrepo hizmeti verildiği, antrepo ücretinin bilirkişiler tarafından tespit edilen 2.027,60 Euro alacağın dosya kapsamına uygun olduğu, TL karşılığının (2.027,60 Euro x 2,8702) 5.819,61 TL olduğu, tüm bu hususlar gözetildiğinde ilk derece mahkemesi kararının isabetli olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İstinaf yargılaması yönünden davalıdan alınması gereken 397,54 TL harçtan, peşin alınan 99,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 298,14 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.28/04/2022