Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/683 E. 2022/1018 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/683 Esas
KARAR NO: 2022/1018
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/10/2019
NUMARASI: 2019/59 2019/926
DAVANIN KONUSU: Finansal kiralama sözleşmesine Konu Malın İadesi
KARAR TARİHİ: 07/06/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkil şirket … A.Ş arasında 6361 sayılı Finansal Kiralama Kanunu çerçevesinde Finansal Kurumlar Birliğinde düzenlenen 31.12.2015 tarih, … tescil numaralı, … sözleşme numaralı Finansal Kiralama Sözleşmesi ve Finansal Kurumlar Birllği’nde 11.01.2016 tarihli, … tescil numaralı, … sözleşme numaralı Ek Tadil Finansal Kiralama Sözleşmesi akdedildiğini, davalı ve kefillerine ödenmeyen kira borcu ve islemiş faiz borcu için Beşiktaş …Noterliğinde düzenlenen 23.10.2018 tarihli, … numaralı ihtarname keşide edildiğini, keşide edilen ihtarnamede kiracı şirketin sözleşmeden kaynaklanan borçlarının 60 gün İçerisinde müvekkil şirkete ödenmesi talep edildiğini, sözleşme borçlarının tamamen ödenmemesi halinde sözleşmenin ihtarname ile feshedilmiş olacağı, vadesi gelmemiş borçların muaccel hale dönüşeceği, sözleşme konusu kiralananların 3 gün içerisinde müvekkilim şirkete iade İle teslim edilmesi gerektiği, teslim edilmemesi halinde yasal yollara müracaat edileceğinin ihtar edildiğini, söz konusu ihtarname kiracı şirkete 25.10.2018 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen verilen süre içerisinde sözleşmeden kaynaklanan borçlar ödenmediği İçin sözleşme feshedildiğini, davalı ile aktedilen finansal kiralama sözleşmesi feshedildiğinden 6361 sayılı yasanın 31. Maddesi ve sözleşme hükümleri gereği kiralananın müvekkil şirkete iadesi yükümlülüğü doğduğunu, davalının sözleşmeye konu makinelerin iadesi istenmiş ancak davalının borçlarını ödemediği gibi makineleri de iade etmediğini, İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/142 D.İs sayılı dosvası ile ihtiyati tedbir kararı alındığını belirterek davaya konu malların iadesini talep etmiştir.
CEVAP: Dosyada cevap dilekçesi bulunmamaktadır.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulü ile, davaya ve sözleşmeye konu emtiaların davalıdan alınarak davacıya aynen iadesine karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; – taraf teşkili sağlanmadan yargılama yapıldığı, müvekkili şirkete dava dilekçesinin usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediği, tebligatların tamamının Tebligat Kanununa aykırı olduğunu, müvekkil şirketin savunma hakkının ihlal edildiğini, -dava dilekçesinde harca esas değer “200.000,00 TL” olarak belirlenmişse de davaya konu iadesi talep edilen malların değeri tespit edilmediğini, davaya konu malların değerinin tespiti ile eksik kalması durumunda harç ikmali yapılmak üzere davacı tarafa süre verilmesi gerektiğini, – davacı tarafın ticari defterlerin tek başına lehe delil kudretine haiz olmadığını, – 6361 sayılı Kanuna uygun olarak müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini, Yerel mahkeme kararına dayanak bilirkişi raporunun da hükme esas alınmasının mümkün olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, finansal kiralama sözleşmesine konu malların aynen iadesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davalı vekilinin tebligat ve harç yönünden usule ilişkin istinaf istemi öncelikli olarak incelenmiştir. Davalı şirketin ticaret siciline bildirdiği adresine çıkartılan tebligat, adresin kapalı olması veya bu adresten taşınmış bulunması nedeni ile tebliğ edilemeden iade edilmiş ise, Tebligat Kanunu’nun 35. maddesinin ikinci fıkrasına göre, tebliği çıkaran merci, şirketin ticaret sicil adresine tebligat yapılmasını talep eder. Bu durumda tebliğ evrakının bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır. Dava dilekçesi ve tensip zaptı davalının dava dilekçesinde yer alan “Gebze Organize Sanayi Böl. … cad. No… Gebze/KOCAELİ” adresine tebliğe çıkartılmış, tebligat iade edilmiştir. Dosyadaki finansal kiralama sözleşmesine göre davalı şirketin tebliğ tarihi itibarı ile Gebze Ticaret Sicil’de kayıtlı olduğu ve sicil nosunun … olduğu, adresinin “… mah … Cad No… Gebze /Kocaeli” olduğu, mahkemenin bu adrese ve “… Cad … sok No…. Kartal” adresine TK 35 maddesine göre doğrudan tebliğ yapılması için tebligat çıkartıldığı görülmektedir. Uyap kaydında ise; davalı şirket hakkında iflas kararı olduğu uyarısı bulunmaktadır. Bu aşamada mevcut delil durumuna göre davalı şirket adına usulüne uygun tebligat yapılmadığı sabit ise de; ilk derece mahkemesince öncelikle davalı şirket hakkında iflas kararı verilip verilmediğinin araştırılması, iflas kararı mevcut ise iflas idaresine dava dilekçesi ve eklerinin tebliği sağlanması, iflas halinde değil ise davalı şirketin sicil adresine doğrudan tebligat yapılması, bu tebligatın iade edilmesi halinde ise sicil adresine TK 35 maddesine göre tebligat yapılması gerekir. Davalı vekilinin harca ilişkin istinaf istemine gelince; dava dilekçesinde dava değeri 200.000TL olarak gösterilmiş ise de, herhangi bir değerleme raporu sunulmadığı, dava dilekçesi ekindeki faturalar ile harçlandırılan dava değeri arasında oldukça fark olduğu görülmektedir. Harç kamu düzenine ilişkindir ve her aşamada re’sen dikkate alınır. Mahkemece dava değeri belirlendikten sonra gerekirse eksik harcın tamamlanması için davacı vekiline süre verilerek uyuşmazlığın heyet olarak görülmesi gerekip gerekmediği değerlendirildikten sonra esas hakkında inceleme yapılması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, kaldırma sebebine göre sair hususların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere; 1-Davalı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulüne, 2-İlk derece mahkemesinin kararının 6100 sayılı HMK’nın 355, 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, -Yargılamaya devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davalı tarafa iadesine, 4-İstinaf aşamasında davalı tarafça yapılan yargılama gideri olan 148,60 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 51,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 200,10 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, -Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan istinaf masrafının davacı üzerinde bırakılmasına, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.07/06/2022