Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/600 E. 2020/910 K. 04.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/600 Esas
KARAR NO: 2020/910
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/12/2019
NUMARASI: 2019/182 E.
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Giderilmesi İstemli)
KARAR TARİHİ: 04/06/2020
İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin mutfak eşyaları sektöründe “…” markası ile piyasada tanındığını ve bir çok marka ve tasarımın maliki olduğunu, davalının aynı sektörde faaliyet göstermekte olup … ve … numaralı çoklu endüstriyel tasarım tescilinin maliki olduğunu, davanın müvekkilinin kardeş şirketi gayrifaal ve tasfiye halindeki müvekkili ile aynı adreste faaliyet gösteren … Ltd. Şti’nin Bakırköy 1. FSHHM’nin 2019/212 D.İş sayılı dosyasında kendisine ait çoklu tasarıma tecavüz iddiası ile tespit yaptırması esnasında öğrendiklerini, davalının tescillerini yenilik ve ayırt edicilik unsurlarından yoksun olduklarını, bahse konu tespit dosyasında sundukları bilimsel inceleme raporunda her iki tasarımın tescil tarihi itibariyle yenilik ve ayırt edicilik özelliklerinin bulunmadığı yolunda mütalaa verildiğini, genel izlenimi değiştirmeyen küçük farklılıkların yenilik sayılamayacağını belirterek davalıya ait tasarımların hükümsüzlüğüne ve sicilden terkine karar verilmesini ayrıca söz konusu tasarımlardan kaynaklanan hakların dava süresince müvekkiline karşı ileri sürülmesinin önlenmesine ve tasarımların devir ve temlikinin tedbiren önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sunduğu delillerin tespit dosyasında bilirkişi tarafından toplandığını ve bilirkişinin davalı tarafın tescilini korunmaya değer bulduğunu, uzman görüşünün gerçeği yansıtmadığını tespite davacının itiraz etmediğini, raporun kesinleştiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince 20/12/2019 tarihli ara kararıyla; “hükümsüzlüğü talep edilen … sayılı tasarım tescilinin 13/04/2015 başvuru tarihi itibarı ile ve … sayılı tasarım tescilinin 24/03/2014 başvuru tarihi itibari ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olduğu ve bu itibarla kök rapordaki görüşlerini değiştirmelerini gerektiren bir hususun mevcut olmadığı belirtildiği ve bilirkişilerin kök rapordaki görüşlerinin ek rapor ile aynı olduğu anlaşılmakla, dosyada alınan rapor ve ek rapora göre, ihtiyati tedbir talebinin bu aşamada reddine” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili süresinde harçlandırdığı istinaf isteminde özetle; 21.08.2019 tarihli dilekçe ile davalıya eski tarihli kataloglarını sunmak için için kesin süre verilmesi ve bunun ardından ek rapor alınması talep edilmiş ise de, davalı dosyaya katalog sunmaktan imtina ettiğini, emsal Bakırköy 1 FSHHM’ nin 2019/22E. ve 77 E. Sayılı dosyaları incelendiğinde bu dosyalara da eksik katalog sunulduğunu, davalıya HMK 219,220 ihtaratlı muhtıra gönderilerek eski tarihli kataloglarını sunması, daha sonra da heyete sektör bilirkişisi ilave edilerek ek rapor alınması talep edildiğini, ancak davalının huzurdaki dava dosyasına kataloglarını sunmadan ve heyete sektör bilirkişisi ilave edilmeden dosyanın bilirkişiye gönderildiğini, bila tarihli ek bilirkişi raporuna itirazlar ve dilekçe ekinde dosyaya sunulan Bakırköy 1. FSHHM’nin 2019/22 Esas Sayılı dosyasında alınan 26.11.2019 tarihli bilirkişi raporu tamamen değerlendirme kapsamı dışında tutularak oluşturulan 20.12.2019 ara karar ile, ihtiyati tedbir talebimizin reddine karar verildiğini, BAM kararının gereği yerine getirilmediğini, Bakırköy 1. FSHHM’NİN 2019/22 Esas sayılı dosyasında alınan 26.11.2019 tarihli bilirkişi raporunda davalının tasarımlarının yenilik unsurundan yoksun olduğu tespit edildiğini, hükme esas alınan ek bilirkişi raporunda” yapılan kıyaslamalarda SMK 1, 56 ve kanunun gerekçesi ile tarif edilen “fikri çabanın neticesi mutlak yenilik” kriteri yerine “nisbi yenilik olgusuna işaret eden gestalt teorisi” ne göre kıyaslama yapılmasının usul ve yasaya açıkça aykırı olduğunu, Somut olayda, dava konusu tencere tasarımlarının; tencere ana gövdesi, tence kapağı, tencere gövdesi kulpu, tencere kapağı tutamacı olmak üzere dört ana unsurdan oluştuğunu, dır. davalının her iki tasarımındaki 4 ayrı tasarım unsurunun tamamı daha evvel kamuya arz edildiğini, emsal dosyadaki 28/05/2019 tarihli raporda tespit edildiği üzere, davalının dava konusu … tasarımına kıyasla dava konusu … numaralı tasarım dahi yenilik ihtiva etmemekte olduğunu, bilirkişi seçimi hatalı yapılmış, heyete sektör bilirkişisi ilave edilmediğini, kıyaslamalar “bilgilenmiş kullanıcı” kriterine göre yapılmadığını, bilirkişinin sadece dosyadaki deliller ile sınırlı bir biçimde inceleme yaptığı, uzman görüşü çerçevesinde resen herhangi bir inceleme değerlendirme yapılmadığını belirterek ihtiyati tedbir talebinin reddine dair 20.12.2019 tarihli kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, tasarım tescilinin hükümsüzlüğü ile sicilden terkini istemine ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ise; ihtiyati tedbirin reddi kararının kaldırılması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesinin 28/05/2019 tarihli kararı ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir istemi kısmen kabulüne, davaya konu endüstriyel tasarım belgelerinin üçüncü kişİlere devrinin önlenmesine yönelik tedbir talebinin kabulüne, davaya konu tasarımlardan kaynaklanan hakların dava süresi boyunca davalı yanca davacı yana karşı ileri sürülmesinin önlenmesine ilişkin tedbir talebinin mevcut delil durumu ve tescilli bir hak söz konusu olması nedeni ile reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin istinaf istemi üzerine Dairemizin 01/10/2019 Tarih, 2019/2089 Esas ve 2019/1940 Karar sayılı ilamı ile, “Davacı tarafça 18/07/2019 tarihli dilekçe ile karara gerekçe yapılan bilirkişi raporuna karşı gerekçeleri gösterilmek suretiyle itirazda bulunulmuştur. Söz konusu itirazda özellikle davalının kendi kamuya arzları ile kendi tasarım tescillerinin yenilik unsurunu ortadan kaldırmış olup olmadığı hususunun hiç değerlendirmeye tabi tutulmadığı, Bakırköy 1. FSHHM’nin 2019/22 Esas sayılı dosyası ile görülen hükümsüzlük davasında alınan 28/05/2019 tarihli raporda davalı tarafa ait … numaralı tescil ile … kıyaslandığında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde meydana getirdiği izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, benzer olarak algılandıkları kanaatine varıldığını, böylelikle davalının kendi kamuya arzı ile tasarım başvurularının yenilik unsurlarının ortadan kaldırıldığını, ayrıca gerek davanın kendi kataloglarında gerekse üçüncü kişilerin kamuya arzlarını gösteren belgelerin incelenmesini istemiş olup mahkemece itiraza konu bu hususlar çerçevesinde bilirkişilerden ek rapor alınıp varılacak uyum sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır” gerekçesi ile, mahkemece verilen ihtiyati tedbir talebinin reddi kararının kaldırılmasına ve bilirkişilerden ek rapor alındıktan sonra ihtiyati tedbir ile ilgili bir değerlendirme yapılmasına karar verilmiştir. Dairemizin kaldırma kararına istinaden ilk derece mahkemesince bilirkişi heyetinden ek rapor alınmıştır. İlk derece mahkemesince Dairemizin 01/10/2019 Tarih, 2019/2089 Esas ve 2019/1940 Karar sayılı ilamına istinaden ek rapor alınarak karar verilmiş ise de; bilirkişilerin ek raporlarında Dairemiz kararında değinilen Bakırköy 1.FSHHM’nin 2019/22 Esas sayılı dosyasına ilişkin rapor dosyada bulunmadığından bu hususta değerlendirme yapamadıklarını açıkça belirttikleri anlaşılmaktadır. Bu durumda Dairemiz kararının gereği gibi yerine getirildiğinden söz edilemez. Açıklanan nedenle Dairemizin önceki kararında işaret edildiği üzere; öncelikle Bakırköy 1.FSHHM’nin 2019/22 Esas sayılı dosyasındaki bilirkişi heyeti raporunun okunaklı bir örneğinin dosyaya celp edilmesi ve davacı vekilinin itirazlarının karşılanması için bilirkişi heyetine sektör bilirkişisi de eklenerek ek yahut yeni rapor alınarak değerlendirme yapılması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Açıklanan nedenle davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf isteminin kabulüne, 2-Bakırköy 1. FSHHM’nin 2019/182 Esas sayılı dosyasındaki 20.12.2019 Tarihli kararın 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, -Yargılamaya devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine, 4-İstinaf aşamasında davacı tarafça yapılan yargılama gideri olan 121,30 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 174,70 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 296,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 04/06/2020 tarihinde HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.