Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/57 E. 2020/462 K. 26.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/57 Esas
KARAR NO : 2020/462 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/01/2017
NUMARASI : 2015/226 E., 2017/9 K.
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 26/02/2020
İstinaf incelemesi üzerine Dairemize gelen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, 21.12.2015 harç tarihli dava dilekçesinde, davalı taraf adına 42 ve 9 sınıflarda tescilli 2008 /31111 no’lu … ibareli markanın kullanmama nedeniyle 9.sınıfta ki emtia yönünden kısmen iptalini talep etmiş, davalı taraf ise markanın KHK kapsamında kullanıldığını, müvekkilinin … ve … ibareli başka marka tescillerinden dolayı dava konusu marka iptal edilse bile davacının bu markayı kendi adına tescil ettirmesi mümkün olmadığından, davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını, Anayasa Mahkemesi’nin, KHK’nın 14.maddesini iptal etmesi nedeniyle marka iptal kararı verilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkeme, 03.02.2017 tarihinde, 556 sayılı KHK’nın 14k.maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiş oluşu nedeniyle konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermiş, bu karara karşı davacı vekili istinaf isteminde bulunmuştur. Davacı vekili istinafında, “mahkemenin gerekçesine göre, markanın kullanılmadığının anlaşıldığını, Anayasa Mahkemesi iptal kararının yürürlüğe girmesinden sadece 4 gün sonra 6769 sayılı SMK’nın yürürlüğe girdiğini, MK’nın 1.maddesi gereği hakimin bu yasa boşluğunu doldurabileceğini, yargılama sırasında, o davada uygulanabilecek bir yasanın iptali durumunda, HGK kararı gereğin hakimin yasa boşluğunu doldurarak yargılamaya devam etmesi gerektiğini, hakkaniyet ve hukuk güvenliği ilkesi gereği de somut olayda SMK’nın uygulanması gerektiğini, iptal edilen KHK’nın 14.maddesi ile SMK’nın 9.maddesi’nin aynı olduğunu, Anayasa 90.maddesi ve KHK’nın 4.maddesi gereği TRIPS anlaşmasının 19.maddesi’nin somut olayda uygulanabileceğini, dolayısıyla davanın konusuz kalmadığını” iddia ile kararın kaldırılmasını, davanın tümden kabulünü, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini istemiştir. Dosyada davalının istinafa cevabına rastlanmamıştır. Kararın istinafı üzerinde dairemizce; iptal kararı dikkate alınarak “davanın reddine” karar verilmesi ve ispat yükü kendisinde bulunan davalının dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık sürede markayı, pazar payı yaratacak ya da mevcut pazar payını koruyacak ölçüde ve ciddi biçimde kullandığını ispat edememesi nedeniyle dava tarihinde davacının haklı olduğu gözetilerek hüküm kurulması gerektiğinden bahisle kararın kaldırılmasına ve davanın esası hakkında HMK 353/1-b – maddesi gereğince davanın reddi yönünden yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.İş bu kararın yasal sürede temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi ‘nin 2018/5846 Esas ve 2019/6803 Karar sayılı ilamı ile bozularak gelmiş ve Mahkememizce usul ve yasaya uygun bulunan bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.Buna göre 06.01.2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 14.12.2016 gün ve 2016/148 Esas ve 2016/189 Karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nın 14. maddesinin iptaline karar verildiği bu durumda iptal kararı vermenin yasal olarak olanaklı olmadığı nedenle esas hakkında hüküm kurulamayacağı ve mevcut delillere göre davacının hakkılık durumuna nazaran yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesinin gerektiği, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararı aleyhine yapılan istinaf başvurusun reddine karar verilmesi gerektiğinden istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :1 – Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE 2-Alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile eksik yatan 23,00 TL harcın davacıdan alınıp Hazineye gelir yazılmasına 3- İstinaf giderlerinin davacı yan üzerinde bırakılmasına 4- 1.700,00 TL maktu ücreti vekaletin davacıdan alınıp davalıya verilmesine Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal sürede Yargıtay’a temyiz yolu olanaklı ve oy birliği ile karar verildi. 26/02/2020