Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/539 E. 2022/842 K. 18.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/539 Esas
KARAR NO: 2022/842
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/07/2019
NUMARASI: 2017/141 2019/637
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
KARAR TARİHİ: 18/05/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı arasında 6361 sayılı Kanun çerçevesinde … sözleşme numaralı Finansal Kiralama Sözleşmesinin akdedildığını, finansal kiralamaya konu ekipmanların davalıya teslim edildiğini, davalıya ödemede temerrüde düştüğü finansal kira borcu nedeniyle Beşiktaş … Noterliğinden 24.08.2016 tarihli … yevmiye numarih ihtarname gönderilerek borçların 60 gün içinde ödenmesi aksi takdirde sözleşmenin feshedileceğinin ihtar edildiğini, söz konusu ihtarnamenin davalıya 29.08.2016 tarihinde tebliğ edilmiş olduğunu, verilen kanuni süre içinde ihtarnamede belirtilen borçlar ödenmediğinden sözleşmenin feshedildiğini, davalının kanunun hükümlülüklerini verine getirmemesi üzerine kiralananların ihtiyati tedbirle davalıdan alınarak müvekkili şirkete teslimi için başvurulan İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemeli’ nin 20107/171 D. İş sayılı dosyasında verilen ihtiyati tedbir kaçarının İstanbul … İcra Müd. … E. sayılı dosyası ile uygulanmak üzere icra müdürlüğüne kaydettirildiğini beyan ederek Finansal kiralama sözleşmesine konu mülkiyetinin müvekkili şirkete ait olan ekipmanlarının aynen teslimini, aynen teslimde fiili imkânsızlık oluştuğu takdirde fiili imkânsızlığın oluştuğu tarihten itibaren işleyecek akdi faizi ile birlikte ekipmanlarının değerinin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili; Finansal kiralama sözleşmesine konu malın avıplı olduğunu, birçok defa tamir ve servise götürülmesine rağmen ayıpların giderilmediğini, müvekkilinin davacı şirkete şu ana kadar toplam 18.550,00 EURO ödeme yapmış olduğunu beyan ederek açıklanan nedenlerle davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; “Dava değeri 290.000,00 TL üzerinden değerlendirme yapılmıştır. Dava; 6361 Sayılı Finansal Kiralama Factoring ve Finansman Şirketleri Kanununun 31. ve 33. maddesi hükümlerine dayalı olarak açılmış olup, finansal kiralama konusu malın davalı kiracıdan alınarak davacı kiralayana verilmesi istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki Finansal Kiralama sözleşmesi Noterlik tarafından ve 3226 Sayılı Yasanın 8. maddesi hükmüne uygun olarak ve düzenleme şeklinde yapılmıştır. Sözleşmede yazılı mallar, kiralayan davacı tarafından kiracı davalıya teslim olunmuştur. Finansal Kiralama konusu mal, 6361 Sayılı Yasanın 23/1. maddesi gereğince kiralayan şirketin mülkiyetindedir. Anılan Yasanın 24. maddesi hükmü gereğince de, kiracı, sözleşme süresinde finansal kiralama konusu malın zilyedi olup; malı sözleşmede öngörülen şart ve hükümlere göre özenle kullanmak zorundadır. 6361 sayılı Yasanın 30/1. maddesine göre sözleşme süresinin dolması, 30/2. maddesine göre sözleşmenin diğer sebeplerle sona ermesi ve 31. maddesi hükmüne göre de sözleşmenin ihlali hallerinde, aynı yasanın 33. maddesi gereğince kiracı finansal kiralama konusu mal yahut malları, kiralayana derhal geri vermekle yükümlüdür. Toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde, davalı kiracının finansal kiralama bedelini ödemediği saptandığı gibi Finansal kiralama bedelini ödediğini yahut ödememesi gerektiğini, istenebilir olmadığını, Medeni Yasanın 6. ve H.M.K.nun 200. maddeleri hükümleri uyarınca yasal delillerle davalı taraf kanıtlayamadığı” gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı vasisi … istinaf dilekçesinde; vasisi bulunduğu …’ın cevap dilekçesinde bildirdiği delillerin toplanmadan davacı delillerine ve defter kayıtlarına göre oluşturulmuş yetersiz rapora dayalı olarak hüküm kurulduğunu, finansal kiralama sözleşmesine konu Ekskavatör’ün dosyaya dosyaya sundukları servis – tamir formlarından anlaşılacağı üzere malın ayıplı olduğunu, birçok kez tamir ve servise götürülmesine rağmen ayıpların giderilemediğini ve makinenin randımanlı çalışmamasından dolayı davalının 500.000-TL civarında zarara uğradığını, bu konudaki dava ve talep haklarını saklı tuttuklarını, buna rağmen …’ın finansal kira borçlarını ödemeye çalıştığını, şu ana kadar 18.550-EURO ödeme yaptığını, ödemeye ilişkin belgelerin bankadan talep edilmesi gerektiği halde mahkemenin bu yazışmaları yapmadığını, sözleşmenin 24/08/2016 tarihli ihtarname ile feshedildiği belirtilmiş ise de, vasisi bulunduğu …’a usulüne uygun bir şekilde fesih ihtarnamesinin tebliğ edilmediğini, ihtarnamenin usulüne uygun tebliğ edildiği kabul edilse bile sözleşmenin kurulma tarihinden ihtarnamede öngörülen sözleşmenin sona erme tarihine kadar olan dönemdeki tüm leasing bedellerinin ödendiğini, hatta ödemenin daha fazla olduğunu, davanın ürünün aynen teslimi veya mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsiline dair bir dava olup, mahkemenin verdiği ihtiyati tedbir kararı ile teslimin gerçekleştiğini, buna göre davanın konusuz kaldığını, ancak mahkemenin bu hususu dikkate almadığını, delil listesinde özellikle Ekskavatör üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması ve ayıplı olup olmadığı hususunda rapor alınmasını istedikleri halde bu taleplerinin reddedildiğini, vasisi bulunduğu …’ın dava sırasında hükümlü hale gelmesi nedeniyle Avukat …’un vekillik görevinin sona erdiği, bu durumun sözlü yargılama duruşmasından önceki duruşma tutanağında belirtilmesine ve davalının vasisi olduğunun mahkeme dosyasına sunulan vesayet kararından da açıkça belli olmasına rağmen sözlü yargılama için tayin edilen 04/07/2019 tarihli duruşma gün ve saatinin tarafına tebliğ edilmediğini, buna göre açık bir şekilde taraf teşkili sağlanmadan HMK 186/2 maddesine aykırı şekilde yokluğunda sözlü yargılama duruşması yapılarak karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu bildirmiştir. Davacı ile davalı arasında 18/03/2016 tarihli finansal kiralama sözleşmesinin düzenlendiği görülmüştür. Davacı tarafından davalıya keşide edilen 24/08/2016 tarihli ihtarnamede kira borcu gecikme faizi ve sigorta borcunun 60 gün içerisinde ödenmesinin istenildiği, ödenmemesi halinde malların 3 gün içerisinde tesliminin istendiği, tebliğ şerhinde “evrak ilgili mahalle muhtarlığına tebliğ edilip, 2 nolu haber kağıdı kapısına yapıştırıldı” açıklamasının bulunduğu, tarihin ise 29/08/2016 olarak belirtildiği görülmüştür. Huzurdaki davanın 13/02/2017 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/171 D.İş sayılı dosyasında davacının ihtiyati tedbir talebinin kabul edilerek 07/02/2017 tarihinde finansal kiralama konusu Ekskavatör’ün davalıdan alınarak yediemin olarak davacıya verilmesine karar verildiği görülmüştür. Finansal kiralama konusu malların değerinin 290.000-TL olduğu hususunda ekspertiz raporu sunularak bu miktar üzerinden harcın tamamlandığı görülmüştür. 23/11/2018 tarihli bilirkişi raporunda; “Davacı … ile davalı … arasında 18.03.2016 tarihli … sözleşme numaralı Finansal Kiralama Sözleşmesinin akdedildiği, Finansal Kiralama konusu malın 1 adet 2016 model … marka … tipli Paletli Akskavatör ” olduğu, davacı … Şirketinin ticart detterlerinde: Davalınn ihtarname tarihi olan 24.08.2016 tarihi itibariyle temerrüt faizi hariç 6.081,07 EURO Kira borcu ve 252,39 BUR Sigorla borcu olduğu, İhtarnamede verilen kanuni süreç 05000 ELİR kismi ödeme yapılmış olduğu, kanuni sürenin sonu olan 28.10.2016 tarihi itibariyle davalının halen 8.812.,30 EUR Kira borcu, 336,52 EUR Sigorta borcu ve 138,76 TL masraf borcu bulunduğu, buna göre davacı şirketin; Finansal Kiralama Sözleşmesinin 43 maddesi ve 6361 sayılı Finansal Kiralama Kanunw’nun 31.maddesi gereği davalının temerrüdü nedeniyle, sözleşm yi fesherme hakkı bulunduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin feshedilmiş olması nedeniyle, sözleşmenin 44 maddesi ve 6361 sayılı Tinansal Kiralama Kanunu’nun 33.maddesi gereğince, finansal kiralama konusu malın davalı tarafından davacı şirkerç aynen iade ve teslimi koşullarının oluştuğu” yolunda görüş bildirmiştir.
GEREKÇE: Dava, finansal kiralama konusu malın iadesi, mümkün olmadığı takdirde ise bedelinin tahsili talebine ilişkindir. Yargılama devam eder iken 18/04/2019 tarihli celsede davalı …’ın cezaevinde olduğuna dair UYAP sisteminin uyarı vermesi üzerine mahkemece cezaevi idaresine müzekkere yazılarak davalıya vasi atanıp atanmadığı sorulmuş, verilen cevabi yazıda davalı hakkında bir yıldan fazla kesinleşmiş cezası bulunmadığından vasi ataması yapılmadığı bildirilmiş, ayrıca mahkemenin isteği üzerine davalıya duruşma tutanağının tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Davalı tarafın istinaf dilekçesinde Mersin 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 29/05/2019 tarihli kararıyla vasi atandığı belirtmesi üzerine Dairemizce UYAP ortamında yapılan incelemede, Mersin 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/755 E – 2019/836 K sayılı ilamıyla davalı …’a …’ın vasi olarak atandığı anlaşılmıştır. Vasi ataması ile davalı vekili olarak yargılamada yer alan Av. …’un vekalet görevi sona ermiştir. Bu durumda usulüne uygun bir taraf teşkili için davalının vasisi olan …’a tebligat yapılması gerekirken bu yönün göz ardı edilerek yazılı şekilde yargılamaya devam edilip sonuçlandırılması usul ve yasaya aykırıdır. Taraf teşkili hususu taraflarca ileri sürülmese dahi mahkemece her aşamada re’sen gözetilmesi gerekir. Açıklanan bu husus gözetildiğinde davalı vasisi …’ın istinaf talebinin bu yönlerden kabulü gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vasisi … istinaf talebinin KABULÜNE, 2-İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/07/2019 tarih, 2017/141 E – 2019/637 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Yukarıda gerekçede belirtildiği şekilde usulüne uygun taraf teşkili sağlandıktan sonra yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, 4-İstinaf peşin harcının talebi halinde davalı tarafa iadesine, 5-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama gideri olan 121,30-TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 150-TL posta masrafı olmak üzere toplam 271,30-TL’nin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.18/05/2022