Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/519 E. 2022/840 K. 18.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/519 Esas
KARAR NO: 2022/840
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/10/2019
NUMARASI: 2018/375 2019/798
DAVANIN KONUSU: Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
KARAR TARİHİ: 18/05/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; Vekil edeni şirket ile davalı arasında 6361 sayılı yasa çerçevesinde 27.03.2015 tarihinde … sözleşme numaralı finansal kiralama sözleşmesi bağıtlandığını, sözleşme ile davalı kiracıya; 1 A D ET8480.71.00.00 GTİP NOLU ARTI … MARKA PLS KAPAK KALIBI (64 LÜ PET GÖVDE) MAKİNASI’nın teslim edildiğini, sözleşme gereğince ödenmesi gereken taksitlerin ödenmemiş olmasından ötürü finansal kiracı şirketin kira bedellerini ödemede temerrüde düşmesi üzerine vekiledeni banka tarafından Silivri .. Noterliğinin 23.02.2016 tarih, ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile fesih ihbarında bulunarak borçların ödenmesi için yasa ve sözleşme muvacehesinde süre verildiği ve 60 gün içerisinde ödeme olmaması halinde, bu sürenin sonunda sözleşmenin bir ihtara gerek kalmaksızın feshedilmiş olacağı, kiralanan malların en geç 5 gün içerisinde bankaya aynen iade ve teslim edilmesinin bildirildiğini, ihtarnamenin muhataba tebliğ edilmiş olmasına rağmen borç ödenemeyerek temerrüt halinin sürdüğünü, borçlu firmanın mülkiyeti vekiledenine ait malları kaçırması halinde malların tespitinin ve bulunmasının mümkün olmayacak olması nedeniyle telafisi imkansız zarara uğrayacağından öncelikle makinelerin zilyetliğinin tedbiren müvekkili bankaya devri için ihtiyati tedbir konulması gerektiğini beyanla, davanın kabulüne, Finansal kiralama sözleşmesi gereği ödenmesi gereken kira bedellerinin ödenmemesi ve sair nedenlerle sözleşmenin fesih edilmiş olduğunun tespitine, vekiledenine ait olan makinanın zilyetliğinin teminatsız olarak gerekirse teminat mukabilinde ihtiyati tedbir kararı verilerek davacıya teslimine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; “Dava dilekçesi incelendiğinde, davacı tarafın iddiası; Finansal Kiralama Sözleşmesine konu makineye ilişkin kira bedellerinin Finansal Kiralama Kanunu’nun 31.maddesi gereği gönderilen ihtara rağmen ödenmemesi ve bu nedenle sözleşmenin haklı sebeple feshedilmiş olduğuna ilişkin olup; dava dilekçesi ekinde sunulan 27/03/2015 tarihli Finansal Kiralama Sözleşmesi incelendiğinde; Sözleşmenin feshinin 23.kısımda yer aldığı, 23.2.kısımda ise kiracının kira bedelini kısmen veya tamamen vadesinde ödememesi halinde Kiralayan 30 gün, malın mülkiyetinin kiracıya geçeceği hallerde 60 gün mehil vermek suretiyle sözleşmeyi feshedebileceğinin düzenlenmiş olduğu, yine dava dilekçesi ekinde yer alan Silivri …Noterliğinin 23/02/2016 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname incelendiğinde; ihtarın “Nakdi Kredilerden ve Faal Karttan Kaynaklanan Borç”, “Finansal Kiralamadan Kaynaklanan Borç”, “Kredi Kartlarından Kaynaklanan Borç”, “Sair Nedenlerden (Sigorta Primi Borcu, Teminat)”, “Gayrinakdi Kredilerden (Teminat Mektubu, Akreditif, vb) Kaynaklanan Borç” ve “Çek Tanzim Bedelinden Kaynaklanan Borç” olmak üzere anılan altı başlıktaki borçların ödenmesine ilişkin olduğu, açıklamalar kısmının 3 nolu kısmında yer alan tablolarda Finansal Kiralamadan Kaynaklanan Borç kısmında geciken borç tutarı olarak “-” yazdığı, 5 nolu kısmında ise “(Bulunması halinde) Muhatapların, Finansal Kiralamadan Kaynaklanan borçları, mahrum kalınan kar payı ve tüm ferileri ile birlikte, ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 60 gün içerisinde de ödenmemiş olmaları halinde Finansal Kiralamadan Kanunu ve Sözleşme gereği, bu sürenin sonunda sözleşmenin yeni bir ihtara gerek kalmaksızın feshedilmiş olacağını, …” ihtar ettiği, böylece çekilen ihtarın sözleşmenin 23.2.kısımda kiracının kira bedelini kısmen veya tamamen vadesinde ödememesi halinde mehil vermek suretiyle fesih hükmüne ilişkin olanak çekildiği ve yine ihtarın içeriğinin Finansal Kiralama Sözleşmesine konu makineye ilişkin kira bedellerinin dava dilekçesindeki Finansal Kiralama Kanunu’nun 31.maddesi gereği gönderilen ihtara rağmen ödenmemesi ve bu nedenle sözleşmenin haklı sebeple feshedilmiş olduğu iddiasına uygun olduğu, ancak ihtarnamede Finansal Kiralamadan Kaynaklanan Borç kısmında borç tutarı yazmadığı gibi, açıklamaların 5 nolu kısmında ise “(Bulunması halinde)” denilmek suretiyle borca ilişkin öncül konulduğu, ihtarnameden borç bulunduğu hususunun anlaşılamadığı, Mahkememizce alınan 04/09/2019 tarihli bilirkişi raporunda, davalı kiracının ihtarname tarihi olan 23.02.2016 tarihi itibariyle davacı kiralayana herhangi bir borcunun olmadığı hususunun tespit ve rapor edildiği, netice olarak davacının, dava dilekçesinde yer alan Finansal Kiralama Sözleşmesine konu makineye ilişkin kira bedellerinin Finansal Kiralama Kanunu’nun 31.maddesi gereği gönderilen ihtara rağmen ödenmemesi ve bu nedenle sözleşmenin haklı sebeple feshedilmiş olduğu iddiasının ispatlanamadığı anlaşılmış ve sözleşmenin haksız olarak feshedildiği kanaatine varılmıştır. Her ne kadar davacı vekilince 23/09/2019 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde taraflar arasında akdedilen 27/03/2015 tarihli finansal kiralama sözleşmesinin 2.2.maddesi uyarınca işbu sözleşmenin Banka ile kiracı arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesinin eki ve ayrılmaz bir parçası olduğu ve ihtarnamenin keşide edildiği tarih itibariyle vadesi geçen 38.304,33 TL’nin ödenmediği hususunun ihtarnamede açıkça yazılı olduğu belirtilerek banka nezdinde kullandığı tüm kredilerin Finansal Kiralama Sözleşmesinin feshinde dikkate alınması gerektiğini belirtmişse de, gerek yukarıda ayrıntılı olarak belirtildiği üzere Silivri …Noterliğinin 23/02/2016 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamede bu hususta herhangi bir ihtar, açıklama veya bildirim bulunmadığı gibi fesih sebebi olarak açıklamaların Finansal Kiralamadan kaynaklanan borca ilişkin 5 nolu kısmında ise “(Bulunması halinde)” denilmek suretiyle borca ilişkin öncül konulduğu ve Genel Kredi Sözleşmesi ile bağlantı kurulacak hiçbir ifadenin yer almadığı, ayrıca 27/03/2015 tarihli finansal kiralama sözleşmesinin 2.2.maddesinin “İş bu sözleşme Banka ile Kiracı arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesinin eki ve ayrılmaz bir parçasıdır. Bu Sözleşmede hüküm bulunmayan hallerde Genel Kredi Sözleşmesi hükümleri, burada da hüküm bulunmaması halinde Bankanın iç mevzuat hükümleri uygulanır” şeklinde düzenlendiği, bu ifadenin Finansal Kiralama Sözleşmesinde hüküm bulunmayan hallerde Genel Kredi Sözleşmesi hükümlerinin uygulanması yönünde yorumlanması gerektiği, davacı vekilinin iddia ettiği gibi Genel Kredi Sözleşmesinden doğan borçların ödenmemesinin Finansal Kiralama Sözleşmesinin feshinde dikkate alınmasının 2.2.maddeye göre mümkün olamayacağı kanaatine varılmış olup, fesih ihtarnamesinde de bu sebebe dayanılmadığı, Finansal Kiralamadan kaynaklanan borçların ödenmemesi nedeniyle mehil vermek suretiyle feshe dayanıldığı, dava dilekçesinde de Finansal Kiralama Sözleşmesine konu makineye ilişkin kira bedellerinin Finansal Kiralama Kanunu’nun 31.maddesi gereği gönderilen ihtara rağmen ödenmemesi ve bu nedenle sözleşmenin haklı sebeple feshedilmiş olduğunun belirtildiği görülmüştür. Davacı vekilinin, dava dilekçesindeki iddiası ve dayanağı olan ihtarnamede fesih sebebi Finansal Kiralamadan kaynaklanan borçların ödenmemesi nedeniyle mehil vermek suretiyle fesih olduğundan, 04/09/2019 tarihli raporunda davalı kiracının ihtarname tarihi olan 23.02.2016 tarihi itibariyle davacı kiralayana herhangi bir borcunun olmadığı hususundaki tespitten sonra 23/09/2019 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde, dava dilekçesindeki ve ihtarnamedeki fesih sebebinden farklı olarak Genel Kredi Sözleşmesindeki borcundan kaynaklanarak feshedildiği şeklinde değiştirilen savunmasına itibar edilmemiştir. Netice olarak davacının, dava dilekçesinde yer alan Finansal Kiralama Sözleşmesine konu makineye ilişkin kira bedellerinin Finansal Kiralama Kanunu’nun 31.maddesi gereği gönderilen ihtara rağmen ödenmemesi ve bu nedenle sözleşmenin haklı sebeple feshedilmiş olduğu iddiasının ispatlanamadığı ve sözleşmenin haksız olarak feshedildiği kanaatine varıldığı” gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; sözleşmenin davalının sözleşmeye aykırı hareketi nedeniyle haklı nedenle feshedildiğini, rapora itirazlarının dikkate alınmadığını, ihtarnamenin tebliğ şerhlerinin ilgili noterlikten istenilmesi yönündeki taleplerinin mahkeme tarafından dinlenmediğini ve tebliğ şerhi görülmeden karar verildiğini, ihtarname incelendiğinde 6 kalem borç üzerinden ihtarname çekildiğini, sözleşme gereğince müvekkilinin tüm kredileri kat etme hakkının bulunduğunu, sözleşmenin 21.4 maddesinde kiracının keşide ettiği senetlerin veya çeklerin karşılıksız çıkması durumunda fesih haklarının bulunduğunu, borçlunun piyasada ödenmemiş ve karşılıksız çok sayıda bulunduğunu, tek başına bu hususun dahi sözleşmenin haklı nedenle fesih için yeterli olduğunu, bilirkişinin ihtarnameyi hiç irdelemediğini, FKS nin maddelerine hiç bakmadığını, FKS nin 21.13 maddesinde kira bedeli dışındaki alacaklardan herhangi birini kısmen veya tamamen vadesinde ödememiş olması halinin de sözleşmenin haklı nedenle feshedileceğinin belirtildiğini bildirmiştir. Taraflar arasında 27/03/2015 tarihli finansal kiralama sözleşmesinin düzenlendiği, sözleşmenin 23.maddesinde sözleşmenin feshi konusunun düzenlendiği, 21.madde de ise ihtarsız muacceliyet ve derhal fesih hallerinin düzenlendiği görülmüştür. Dava dilekçesine ekli 23/02/2016 tarihli noter ihtarnamesinin fotokopisinin incelenmesinde, davacının davalı ve dava dışı kişilere gönderilmesi için ihtarname keşide ettiği, buna göre nakdi kredilerden, finansal kiralamadan, gayri nakdi kredilerden ve çek tazmin bedelinden kaynaklanan borçların ödenmesinin istendiği, finansal kiralamadan kaynaklanan borçların 60 gün içerisinde ödenmemesi halinde bu süre sonunda sözleşmenin feshedilmiş sayılacağının bildirildiği, söz konusu belge ekinde tebliğ şerhinin bulunmadığı görülmüştür. 04/09/2019 tarihli bilirkişi raporunda; Taraflar arasında 27.03.2015 tarihinde … numaralı Finansal kiralama sözleşmesi düzenlenmiş, davacı tarafından kira taksitlerinin ödenmediği gerekçesi ile davalı Finansal kiracıya Silivri … Noterliğinin 23.02.2016 tarihli ihtarnamesinin düzenlenerek, Bulunması halinde davalı kiracının Finansal kiralamadan kaynaklanan borç, mahrum kalınan kar payları ve tüm ferilerin ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 60 gün içerisinde de ödenmesi talep edilmiş ve ödenmemesi durumunda sözleşmenin ihtorname ile fesih edileceği ihtar edilmiştir. Yapılan incelemede; Davalı kiracıya çekilen ihtarnamede 6015 günü hesaplayabilmek için ihtarname üzerinde noter tebliğ şerhi bulunmadığı, davalı kiracının ihtarname tarihi olan 23.02.2016 tarihi itibariyle davacı kiralayana herhangi bir borcunun olmadığı, davalının ihtarname tarihinden sonrada 12/2016 tarihine kadar davacıya olan tüm kira taksitlerini ödemiş olduğundan finansal kiralama sözleşmenin feshi koşullarının oluşmadığı” yolunda görüş bildirmiştir. Davacı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi sunduğu, dilekçe içeriğinde tebliğ şerhinin Silivri Noterliğinden müzekkere ile istenilmesinin talep edildiği ayrıca diğer itirazların da ileri sürülerek yeni bir bilirkişi incelemesi yapılmasının istenildiği görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, finansal kiralama sözleşmesinin feshedilmiş olduğunun tespiti ile finansal kiralama konusu malın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında 27/03/2015 tarihli finansal kiralama sözleşmesinin imzalandığı, sözleşmenin 21.maddesinde ise, ihtarsız muacceliyet ve derhal fesih hallerinin düzenlendiği görülmüştür. Davacı tarafça davalıya gönderilen 23/02/2016 tarihli ihtarnamede kredilerden, finansal kiralamadan, kredi kartlarından, sair nedenlerden, gayri nakdi kredilerden ve çek tanzim bedelinden kaynaklanan borçların gösterilerek “bulunması halinde” şeklinde bir ibare eklenmek suretiyle borçların ödenmesinin istendiği, ihtarnamenin 5.bendinde de yine bu ibare eklenerek finansal kiralamadan kaynaklanan borçların tebliğinden itibaren 60 gün içerisinde ödenmesinin istendiği görülmüştür. Söz konusu ihtarnamede finansal kiralamadan kaynaklanan geciken borç tutarının olmadığı anlaşılmaktadır. Zaten ihtarnamenin 5.bendinde de borcun bulunması halinde ödenmesinin istendiği görülmüştür. Dolayısıyla finansal kiralamadan kaynaklı geciken borç bulunmadığı, davacının ihtarnamesinde de açıkça anlaşılmakta olup, davacının finansal kiralama sözleşmesinin feshini istemesi hukuka uygun değildir. Öte yandan davacı tarafça sözleşmenin 21/13 maddesi ileri sürülmüş ise de, ihtarnamenin 5.bendinde davalının diğer borçlarını ödemediği gibi bir sebebe dayanılmadığı görülmüştür. Dolayısıyla somut olayda davacı tarafın sözleşmenin bu maddesine dayanamayacağı açıktır. Bu bağlamda ilk derece mahkemesince sözleşmenin feshinin haksız olduğu yönündeki gerekçe yerindedir. Davacı taraf finansal kiralama sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ispatlayamadığından istinaf sebepleri yerinde değildir. Hal böyle olunca usul ve yasaya uygun olan ilk derece mahkemesi kararına yönelen davacı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361.maddesi uyarınca tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.18/05/2022