Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/408 E. 2022/1114 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/408 Esas
KARAR NO : 2022/1114
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/10/2019
NUMARASI: 2017/400Esas, 2019/327 Karar sayılı
DAVA KONUSU: Tasarıma Tecavüz ve Haksız Rekabetin Önlenmesi, Maddi ve manevi Tazminat İstemli
DAVA KONUSU: Tasarıma Tecavüz ve Haksız Rekabetin Önlenmesi, Tazminat
DAVA: Tasarımın Hükümsüzlüğü
KARAR TARİHİ: 16/06/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Asıl davada davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkil firmanın uzun yıllardan bu yana plastik eşya ve oyuncak imalatıyla ticari faaliyetlerine devam etmekte olduğunu, müvekkili şirketin “…” isimli buluşunun … numarası ile tasarım tasarım olarak TPMK nezdinde müvekkili adına tescilli olduğunu, ancak hal böyle iken, davalı tarafından, söz konusu tasarıma konu ürünlerin ayırt edilemeyecek derecedeki benzerlerinin davalıya ait mağazada, …, …, … gibi internet sitelerinde ve AVM’lerde satışa hazır şekilde sergilenmekte olduğunu, davalının bu şekilde müvekkili tarafından tescil edilmiş tasarımdan haksız kazanç elde etmekte olduğunu, bu durumun Mahkememizin 2016/142 Değişik İş sayılı dosyasından alınan rapor ile de tespit edildiğini ve davalı yanın söz konusu fiillerinin müvekkilinin tasarım haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini iddia ederek, tecavüz ve haksız rekabetin tespitini, önlenmesini, men’ini, bu tasarımlara tecavüz suretiyle üretilen ürünlerev e münhasıran bu ürünlerin üretieminde kullanılan kalıplara el konularak imhasını, davalıya ait www…com.tr isimli internet adresinden ve www…com isimli internet sitesinden ürün içeriklerinin kaldırılmasını, fazlaya dair haklarını saklı tutarak şimdilik 50.000,00 TL manevi, 1.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL itibar tazminatının, ilk kullanımın başladığı tarihten itibaren, iş bu kullanımın tespit edilememesi halinde ise tespit işlemi tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilin ve verilecek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili şirketin TPE bünyesinde tescilli birçok markası ve endüstriyel tasarımlarının bulunduğunu, dava konusu davacı adına tescilli tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliğine sahip olmadığını, işbu nedenle dava konusu tasarımın Bakırköy 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2017/69 Esas sayılı dosyası ile hükümsüzlüğünün talep edildiğini, dava konusu tasarımın aynısını veya ayırt edilemeyecek kadar benzerlerinin davacı şirket tarafından tescil başvurusunda bulunulmadan önce … şirketi tarafından üretilmiş ve piyasaya sunulmuş olduğunu, … şirketinin 1947 yılında kurulmuş olduğuinu, söz konusu tasarımın aynısının veya ayırt edilemeyecek kadar benzerlerinin, davacı tarafından 2010 yılında Nürnberg oyuncak furarında görülerek haksız bir şekilde Türkiye’de özgün bir tasarımmış gibi tescil edildiğini, davacı tarafın kötü niyetli olarak dava konusu tasarım için tescil talebinde bulunduğunu ve yine kötü niyetli olarak huzurdaki davayı ikame ettiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ’NİN 2017/33 ESAS SAYILI BİRLEŞEN DOSYASINDA
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili adına … tescil nolu “…” isimli tasarıma ilişkin davalı tarafından tecavüze konu ürünlerin www…com ve www…com adlı internet sitelerinde satışa sunulduğunu, bu hususun Bakırköy 1. FSHHM’ nin 2016/143 D.İş dosyasından alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiğini ve davalı fiillerinin müvekkilinin tasarım haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini iddia ederek, tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesini, internet sitelerindeki satışın engellenmesini, el konulan ürünlerin imhasını, 50.000,00 TL manevi, 1.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL itibar tazminatının, tecavüz tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini ve karar özetinin ilanını, talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacının dayanağı olan tasarımın aynısını veya ayırt edilemeyecek kadar benzerlerinin davacı şirket tarafından tescil başvurusunda bulunulmadan önce üretilip piyasaya sunulduğunu, bu nedenle davacı adına tescilli tescilli tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliğine sahip olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
MAHKEMENİN 2017/433 ESAS SAYILI BİRLEŞEN DOSYASI
DAVA: davacı vekili dava dilekçesi ile, davalı adına … ve … sayı ile tescilli tasarımların, davalı tarafın tescilinden önce kamuya sunulmuş tasarımlar olduğunu ve bu nedenle yenilik ve ayırt edicilik vasıflarına haiz olmadıklarını iddia ederek, işbu tasarımların hükümsüzlüğünü ve sicilden terkini talep etmiştir.
CEVAP: Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkiline ait olan tasarımların özgün ve yeni olduğunu, dava dışı … firmasına ait ürünler ile bir ilgisinin bulunmadığını davacı tarafından müvekkiline ait tasarımlara gerçekleştirilmekte olan tecavüz eylemlerinni tespitli olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI; “… davalının davacı adına tescilli … ve …numaralı tasarım tescilleri ile bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde farklılıklar bulunmayacak derecede benzerlerini üretip piyasaya sürdüğü, davalının bu eylemi ile davacının tasarımdan doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil edecek davranışlarda bulunduğu anlaşılmakla, Davalının davacı adına tescilli … ve … tescil numaralı tasarımdan doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabetin tespitine, önlenmesine, menine, bu tasarımlara tecavüz suretiyle üretilen ürünlere ve münhasıram bu ürünlerin üretiminde kullanılan kalıplara el konularak imhasına, davalıya ait www…com.tr internet adresinden ve www…com internet sitesi ile www…com internet sitelerinden ürün içeriklerinin kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. Her iki tasarım yönünden bilirkişi raporunda belirtildiği üzere, davacının tercihine göre lisans bedeli yönünden toplam 7.341,90 TL tazminatın, haksız fiil tarihi olan 25/10/2016 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte tahsiline karar vermek gerekmiştir. Davalının bu eylemleri aynı zamanda davacının tasarımdan doğan manevi haklarını ihlal ettiğinden, her bir tasarım yönünden 5.000,00 TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL manevi tazminatın 25/10/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir. Davacının itibar tazminat talebinin ise davalının kötü üretim yaptığı ispatlanamadığından reddi gerekmiştir. Birleşen Mahkememizin 2017/433 Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesi ile, davalı adına … ve … sayı ile tescilli tasarımların, davalı tarafın tescilinden önce kamuya sunulmuş tasarımlar olduğunu ve bu nedenle yenilik ve ayırt edicilik vasıflarına haiz olmadıklarını iddia ederek, işbu tasarımların hükümsüzlüğünü ve sicilden terkini talep etmiş ise de, yapılan yargılama, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre her iki tasarımın da tescil başvuru tarihi itibariyle yeni olup, daha önce kamuya sunulmadığı, ayırt edici nitelikte olduğu anlaşılmakla, davanın reddine karar vermek gerekmiştir….” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Asıl davada davalı/Birleşen davada davacı …Tic.LTD.ŞTİ. vekili istinaf dilekçesinde özetle; – Yerel Mahkemenin dava dilekçesinde belirtilen hususlarda yeterli araştırma yapmaksızın, eksik inceleme ve değerlendirme ile karar verdiğini, – Bilirkişi raporlarına itirazların değerlendirilmediğini, yeni bir rapor alınmadan hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olduğunu, – Karşı tarafın çit tasarımlarının aynısını veya ayırt edilemeyecek kadar benzerleri davacı şirket tarafından tescil başvurusunda bulunulmadan önce … şirketi tarafından üretilmiş ve piyasaya sunulduğu, … şirketi 1947 yılında kurulmuş olup merkezinin Birezilya’da olduğu, söz konusu tasarımın aynısını veya ayırt edilemeyecek kadar benzerleri davacı tarafından 2010 yılında Nürnberg oyuncak furarında görülmüş ve haksız bir şekilde Türkiye’de özgün bir tasarımmış gibi tescil edildiğini, (http://www…..com.br) -2010 yılından sonra gerek müvekkili şirket tarafından ve gerekse de davacı şirket tarafından söz konusu tasarımlar üretilmiş ve piyasaya sunulduğunu, üretilen ürünlerin piyasada yoğun ilgi görmesi nedeni ile oyuncak sektöründe yer alan diğer firmalar tarafından da bu ürünler üretilmeye başlandığı, bu iddiayı ispatlamak adına tanık olarak … bildirildiğini, ancak tanığın dinlenmediğini, Davacının dava konusu tasarımın özgün bir tasarım olmadığını bilmesine rağmen kötü niyetli olarak tescil talebinde bulunduğunu, Endüstriyel Tasarım tescili teknik olarak esasa yönelik inceleme yapılmaksızın usule bakılarak karar verilen bir tescil türü olduğunu, esasen uyuşmazlık halinde mahkemeler önünde yapılabileceği, Türk Hukukunda “hükümsüzlük” ancak mahkeme önünde ileri sürülebileceğini, Davacı firmanın tescil ettirdiği tasarımların aynıları veya ayırt edilemeyecek kadar benzerleri … şirketi tarafından piyasaya sürülmüş ve tescilinden çok daha önce “…” kazanmıştır. … şirketi dava konusu tasarımları davalı tarafın “tescil başvurularından” çok yıllar önce marka hukuku anlamında ticaret hayatında kullandığını, Yerel Mahkemenin gerekli araştırma yapılmadan haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın kabulüne karar verdiğini, -tasarımların, davalı tarafın tescilinden önce kamuya sunulmuş tasarımlar olduğunu belirterek kararın Esas dava yönünden kaldırılarak davanın reddine, birleşen dava yönünden davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Asıl davada ve Bakırköy 2. FSHHM’nin 2017/33 Esas sayılı birleşen dava dosyasında dava konusu; davacı adına … ve … sayı ile tescilli tasarımlara tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, men’i, bu tasarımlara tecavüz suretiyle üretilen ürünlere ve münhasıran bu ürünlerin üretieminde kullanılan kalıplara el konularak imhası, internet sitelerinden ürün içeriklerinin kaldırılması, maddi, manevi ve itibar tazminatının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemenin 2017/433 Esas sayılı birleşen dosyasındaki uyuşmazlık ise; asıl dosyadaki davacı adına … ve … sayı ile tescilli tasarımların, yeni ve ayırt edicilik vasıflarını haiz olmadığı iddiası ile hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince asıl ve birleşen 2017/33 Esas sayılı dosyası yönünden davanın kısmen kabulüne, hükümsüzlük istemine ilişkin davanın ise reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı- birleşen dosya davacısı ..ŞTİ vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, … sayılı “…” ürün adlı tasarım tescil belgesinin, 11/01/2013 tarihinden itibaren, … sayılı “…” ürün adlı tasarım tescil belgesinin, aynı tarihten itibaren 5’er yıl süre ile davacı adına tescilli olduğu tespit edilmiştir. Somut uyuşmazlıkta; birleşen dosya davacısı …Şti vekili aşamalarda tasarımın aynısının veya ayırt edilemeyecek kadar benzerlerinin … şirketi tarafından piyasaya sürüldüğünü iddia ederek erişim adresini bildirmiş, cevaba cevap dilekçesinde de görsellere yer vermiştir. Bilirkişi heyetinin 01.03.2018 havale tarihli raporunun 7,8 ve 9.sayfalarında davacının geçmiş tarihli görsellere ilişkin kaynakları ve görselleri incelenmiş ise de; raporda … şirketi tarafından piyasaya sürüldüğünü iddia edilen ürün görseli ve erişim adresine ilişkin herhangi bir değerlendirme yapılmadığı görülmektedir. Bu durumda; mahkemece davalı-birleşen dosyada davacı …Şti vekilinin rapora karşı itirazlarının değerlendirilmesi için … şirketi tarafından piyasaya sürüldüğü iddia edilen ürün görselinin internet sitesine hangi tarihte eklendiğine ilişkin bilişim alanında uzman bilirkişinin bulunduğu yeni bir heyetten rapor alınması ve davalının kötüniyetli tescil iddiasının da yerinde olup olmadığının değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle HMK 353/1-a-6 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, sair hususların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere; 1-Davalı-birleşen dosyada davacı …Şti vekilinin istinaf isteminin KISMEN KABULÜNE, 2-Bakırköy 1. FSHHM’nin 2017/40 Esas, 2019/327 Karar sayılı, 08.10.2019 tarihli kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, -Yargılamaya devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, (133,20Tl ve 296,16TL olarak yatırılan) istinaf peşin harcının talebi halinde davalı tarafa iadesine, 4-İstinaf aşamasında davalı tarafça asıl ve birleşen davalar yönünden yapılan yargılama gideri olan 363,90TL (121,30 TL x 3) istinaf yoluna başvurma harcı ile 92,28 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 456,18 TL’nin davacı … AŞ’den alınarak davalıya verilmesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.16/06/2022