Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/382 E. 2020/896 K. 04.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/382 Esas
KARAR NO: 2020/896
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/12/2019
NUMARASI: 2019/286 D.İş. – 2019/289 K.
TALEBİN KONUS: |İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ: 04/06/2020
İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: Talep eden vekilinin ihtiyati tedbir talepli dilekçesinde özetle; müvekkilleri şirket … A.Ş., 12.10.2009 tarihinde kurulmuş olduğunu, … A.Ş. ile 31.12.2018 tarihinde birleşmiş olduğunu ve bu birleşme ile ticari faaliyetlerini Türkiye çapında yüksek bilinirliğe sahip …com alan adlı ikinci el giyim ürünlerinin satıldığı internet sitesi üzerinden yürütmekte olduklarını, müvekkilleri şirketin anılan internet sitesi ile geniş bir yelpaze dahilinde çeşitli ürünleri ticaret mevkiine arz ettiğini, D.. A.Ş.,’nin Türk Patent nezdinde tescilli “…” markası başta olmak üzere “…” ibareli birçok markanın sahibi olduğunu, markalarının kök sözcüğü olan “…” ibaresini içeren www…com alan adının da sahibi olduğunu, müvekkilleri şirketin ticari faaliyetleri sırasında gerçekleştirdiği olağan denetimleri sırasında …com internet sitesi alan adında, müvekkilleri şirketin marka tescillerinden doğan haklarının ihlal edilmek sureti ile izinsiz ve hukuka aykırı olarak aleyhine tespit talep edilen tarafından kullanıldığını, özellikle internet arama motorları üzerinden yapılan aramalarda müvekkilleri şirketin itibarından ve tanınmışlığından faydalanılması suretiyle hukuka aykırı menfaat temin edilmeye çalışıldığının tespit edildiğini ve ayrıca karşı yanın sahibi olduğu internet sitesinin aktif olarak faaliyette olup olmamasının ilgili kanun hükmü uyarınca marka hakkına tecavüz yaratıldığı gerçeğini değiştirmeyeceğini, açıklanan tüm sebeplerle karşı yanın marka hakkına tecavüz teşkil eden fiillerinin aynı zamanda Türk Ticaret Kanunu uyarınca haksız rekabete de sebebiyet vermekte olduğunu, karşı yanın …com alan adlı internet sitesinde müvekkilleri şirkete ait “…” ve “…com” adlı markalarının haksız ve izinsiz kullanımının kendileri tarafından tespit edilmiş olduğunu, karşı yanın müvekkilleri şirkete ait markayı kullanmaya devam etmesinin müvekkilleri şirketi zararının her geçen gün artmasına yol açacak olması nedeniyle duruşma yapılmaksızın ihtiyati tedbir uygulanmasının zaruri kıldığını, açıklanan nedenlerle HMK 400 vd. maddeleri uyarınca, delil tespitini sağlamak üzere, derhal tespit edilmemesi halinde kaybolabileceğinden karşı yanın durumdan haberdar olması ile mevcut durumun korunması imkânsız hale gelebileceğinden tebligat ve duruşma yapılmaksızın ve teminatsız olarak …com adlı internet sitesinin alan adında ve içeriğinde müvekkilleri şirkete ait tescilli markaların kullanıldığının, …com internet sitesinin hosting şirketlerinin, içerik, yer ve erişim sağlayıcıları ile alan adının kimin adına kayıtlı olduğunun bilirkişi tarafından tespitini, tespit edilecek içeriklerin …com internet sitesinden kaldırılması, bu mümkün olamıyorsa anılan internet sitesine erişimin engellenmesi yönünde SMK 159, TTK 61 ve HMK 389 vd maddelerince uyarınca ihtiyati tedbire karar verilmesini talep ve dava edilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince 08/01/2020 tarihli ara kararıyla; “tespite konu internet sitesinin faaliyette olmadığı şu hale göre tedbir talebinin konusuz kaldığı anlaşılmakla tedbir hakkında karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Talep eden vekili istinaf isteminde özetle; Müvekkili şirkete tescilli “…” markasının karşı yan tarafından hiçbir hak veya meşru bağlantı olmadan ticari etki yaratacak şekilde …com internet sitesi için alan adı olarak kullanılmasının marka tescilinden doğan haklarına tecavüz oluşturduğunu, SMK m.7/(3)-d’ye göre markanın sahibinden izin alınmaksızın yalnızca “kullanılması” tecavüzün gerçekleşmesi için yeterli olduğunu, bilirkişi 26.12.2019 tarihli raporunda; karşı tarafa ait …com alan adının mevcut olduğu fakat bu alan adı ile hizmet veren ya da yönlendirilmiş bir internet sitesinin mevcut olmadığını tespit ettiğini, ilgili internet sitesine kullanıcılar tarafından halihazırda erişim sağlanabildiğini, yalnızca içerik eklenmediğini, SMK m.7/(3)-d anlamında markanın alan adında kullanılıyor olması marka tescilinden doğan haklara tecavüzün gerçekleşmesi için yeterli olduğundan, ilk derece mahkemesi tarafından verilen hukuka aykırı tedbir talebine ilişkin karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kararın düzeltilmesini talep ettiklerini, Daha önce benzer davalarda İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi ile Bakırköy 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi Müvekkil Şirket’in tescilli “…” markasının satın alınan alan adlarında kullanılması nedeni ile erişimin engellenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararları verdiğini, karşı …’ın sahibi olduğu …com internet sitesi ve alan adında Müvekkili Şirket’in tescilli markası “…” ibaresinin ilgili internet sitesinden kaldırılması, bu mümkün değil ise erişimin engellenmesi yönünde ihtiyati tedbir karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE Talep eden vekili müvekkili adına tescilli markanın karşı yanca internet alan adında haksız kullanıldığından bahisle tedbir kararı verilmesi talep edilmiş ise de; bilirkişi incelemesinde internet sitesinin içeriğine ulaşılamadığı gibi talep eden tarafça da bu hususta delil ibraz edilmediği mevcut delil durumuna göre yaklaşık ispat koşullarının oluşmadığı dikkate alındığında talep eden vekilinin istinaf isteminin HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere; 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince talep eden vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, istinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 3-Talep eden tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 4-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 04/06/2020 tarihinde oy birliği ile KESİN olarak karar verildi.