Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/374 E. 2020/911 K. 04.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/374 Esas
KARAR NO : 2020/911
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI : 2019/193 E.
DAVANIN KONUSU: Marka Hakkına Tecavüz, Haksız Rekabetin tespiti, meni, refi
KARŞI DAVA: Markanın Hükümsüzlüğü
TALEP: İhtiyati tedbirin kaldırılmasına itiraz
KARAR TARİHİ: 04/06/2020
İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı-karşı davalılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete ait Tv+, TV platformunun “…” ve davalı ….’in kendi hizmeti olan “…” gibi uygulama mağazalarından mobil cihazlara indirilebildiği gibi, müvekkillerinin tesis ettiği özel bir cihaz ile televizyonlardan da kullanıcılara ulaştırabildiğini, bu platformun alt yapısının da diğer davacı … tarafından sağlandığını, davacı …’in ürün ve hizmetlerini “TV+”/TV Plus”, markaları ile kullanıcılara ulaştırdığını, TV+ markası ile en eski tescilin 20.02.2007 tarihine dayandığını, müvekkilinin “tv+”, “tv+plus”, “… plus tv”, “… tv+”, ” turkcell tv plus”, “… plus”, “tv+” ibareli markalarının 9. Ve 38, sınıfta münhasıran hak sabini olduğunu, müvekkilinin https://….com.tr+ alan adınını da sahibi olduğunu, “TV+”nın TV platformları arasında sektörünün lideri konumunda olduğunu, TV+ markasının büyüme ivmesinin ve tanınmışlığının arttırılması adına hayli yüksek bütçeli ve uzun vadeli yatırımlar yapıldığını, müvekkillerine ait “TV+” ile ilgili olarak, mobil operatör sektörünün dünyadaki en büyük ticaret örgütünde (GSMA) tanıtım yapıldığı gibi, uluslar arası pek çok platformda (www…..com gibi) ve The New York Time gibi haber ajanslarında da reklamlarının yer aldığını, TV+ markasının Türkiye’nin en çok bilinen ve kullanılan TV platformunun adı olduğunu, 25.03.2019 tarihinde davalıların, … TV+ markalı TV Platformu hakkında Türkiye’de, tüm dünya ile eş zamanlı olarak tanıtım gerçekleştirmiş olduğunu, davalıların seçmiş oldukları marka ile adeta müvekkillerinin markasına ortak çıktıklarını, davalıların TV+ markası ile aynı anda var olması tehlikesinin, markanın kaynak gösterme fonksiyonunu tamamen ortadan kaldırdığını, tüketiciler nezdinde karışıklığa neden olacağını, markalar arasında ciddi bir karıştırma tehlikesi mevcut olduğunu, … algoritmasında dahi, “TV+” kelimesinin, hem müvekkili şirketi hem de davalılara ait markanın sonuçlarını çıkardığını, sair haber sitelerinde davalıların bu markasının sadece TV+ olarak kullanıldığını, bilinçli kullanıcı kesiminde dahi, davalıların TV+ markasını Türkiye’de tanıtmasıyla birlikte direkt olarak müvekkiline ait TV+’nın akıllara geldiğini beyan ederek marka tecavüzü ve haksız rekabetin tespiti, men’i ve ref’ine karar verilmesini, öncelikle TV+ markasını içerir davalılara ait https://www.a….com/tr/apple-tv-plus/ alan adına erişimin engellemesi suretiyle; Davalıların “TV+” markasını 09. Ve 38. Sınıflara matuf ürün hizmetlerde kullanmasının durdurulması ve önlenmesine dair teminatsız olarak, mahkemenin aksi kanaatte ise takdir edilecek uygun bir teminat tutarı karşılığında, 6100 sayılı HMK ‘nın 389-390 maddeleri ile 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 159.Maddesi gereğince, ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; Davanın yanlış taraflara açıldığını, … TV+ hizmetini sağlayacak olan şirketin … Distiribition International şirketi olduğunu, dosyadaki bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu ve kendileri tarafından sunulan Prof Dr. … tarafından hazırlanan uzman görüşü ile çeliştiğini, Yargıtay 11. HD’nin 2016/2318 E. ve 2017/4506 K. sayılı ilamında; “…davacının markalarının tanınmış marka olmadığı, …, …, …. PLUS, … ibareli markalarının … ibaresinden bağımsız olarak sadece TV yahut PLUS ibaresi itibariyle korunamayacağı, tekel altına alınmasına izin verilmeyen tasviri ile vasıf bildirici sözcüklerden esinlenerek oluşturulan markaların baştan itibaren zayıf marka konumunda olduğun…” ifade edildiğini, Markalar arasında karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, müvekkilinin 2007 yılından beri … TV markalarının sahibi olduğunu, 2007’den beri … TV cihazlarını, 2016’dan beri … TV uygulamasında markanın kullanılmakta olduğunu, sadece … TV uygulamasının içinde yer alan ve ek özellikler içeren yeni hizmet için … TV+ markalarının kullanılacağı, … TV+ ve TV+ şeklinde kullanılan zayıf markalar olan davacı markalar ile karışma ihtimali yaratmayacağını, TV … yada TV+ ibarelerinin ülkemizde ve dünyadaki kullanımında televizyondan fazlası anlamı ile tanımlayıcı olarak kullanıldıkları, … PLUS ibaresini ürünün üst ürünü yahut ek özelliğini göstermek için kullanmakta olduğunu, … ve + ibarelerinin tek başına kimsenin tekeline verilmesinin mümkün olmadığını, zayıf markalarının koruma kapsamının daha dar olması gerektiğini, raporda TV+ ibaresinin tek başına kullanıldığı ve … ile özdeşleştiği ifade edilmiş ise de, rapordaki görsellerin dahi bu tespitle çeliştiği, … TV uygulaması altında yer alan yeni ek servisin … TV+ markaları altında tüketicilere sunulacağını 25 Mart 2019’da … TV+’nın dünya çapında tanıtımının yapıldığını, Türkiye’de piyasaya sürüm için henüz bir tarih belirlenmediğini, bilirkişi raporunda müvekkilinin markalarından bahsedilmediğini, logosal kullanımlarda hiçbir benzerlik olmadığını, Bu markaları üyelik sistemi ile çalıştığını dolayısıyla tüketicinin öncelikle üreticiyi, hizmet sağlayıcıyı seçtiğini, … TV+’nın sadece 2016 yılında bugüne kullanılan … TV uygulamasında yer alan ek bir hizmet olduğunu, tüketicinin öncelikle hizmeti alacağı hizmet sağlayıcıyı belirleyerek onun internet sitesi yada uygulamasına gelerek uygulamaya girerek bu hizmeti satın alması gerektiğini bu nedenle bu seçimi yapacak olan tüketicinin markaları karıştırma ihtimalinin olmadığını, markalar arasında karıştırma ihtimali bulunmadığı marka tecavüzü ve haksız rekabet yaratılmadığı için ihtiyati tedbir kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirtmiş, Karşı dava yönünden; Asıl davacı …’e ait 2007/08131 sayılı TV+ ve 2012/32251 tv+ markalarının SMK’nın 5/1-a, b, c maddeleri gereğince hükümsüzlüğe karar verilmesini, TV ve + ibarelerinin ayırt ediciliği bulunmadığını, tek başına bir kimsenin tekeline verilemeyeceği, marka olarak tescil edilemeyeceğini belirterek karşı davanın kabulünü, Turkcell’in 2007/08131 sayılı TV+ ve 2012/32251 tv+ markalarının hükümsüz sayılmasını talep etmiş, Tedbir kararının 50.000,00 TL teminat karşılığı verilmesinin müvekkilinin telafisi mümkün zararına sebep olacağını belirterek 27/09/2019 tarihli tedbir kararının kaldırılmasına, davacıların 02/10/2019 tarihli ek tedbir taleplerinin reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince 27.09.2019 tarihli kararda; “HMK 389. ve diğer maddeleri gereğince takdiren 50.000-TL nakdi veya aynı miktarda kesin-süresiz teminat mektubu ibrazı koşuluyla, davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulüne; “TV+” ve “tv+” ibareli markanın davalılar tarafından kullanılmasının önlenilmesine ve https://www…..com/tr/…-tv-plus/ alan adı içinde de “TV+” ve “tv+” ibaresinin kullanılmasının önlenmesine, -Erişimin engellenmesine ilişkin talebin ön inceleme duruşmasında değerlendirilmesine” karar verilmiştir.Davacı vekili ihtiyati tedbir kararından sonra ek ihtiyati tedbir talebinde bulunmuştur. – Davalılar vekilinin ihtiyati tedbire itirazına istinaden müraafalı inceleme yapılmış ve mahkemenin 12/12/2019 tarihli ara kararıyla; “03/09/2019 tarihli bilirkişi kurulu raporuna istinaden Mahkememizce 27/09/2019 tarihinde ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, 14/11/2019 tarihli bilirkişi kurulu raporu, tarafların rapora karşı beyan-itirazları, davalı-karşı davacıların açtıkları hükümsüzlüğe ilişkin dava ve bütün dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde: ihtiyati tedbir kararının yargılamayı gerektirdiği” gerekçesi ile 27/09/2019 tarihli tedbir kararının kaldırılmasına, davacı-karşı davalılar vekilinin ek ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkin talebinin reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Hükümsüzlük davasında müvekkilinin davaya dayanak 8 markasından yalnızca 2 tanesi hakkında açıldığını, mahkemenin tedbirin kaldırılmasına ilişkin kararının gerekçesinin yerinde olmadığını, dosya da mevcut 03/09/2019 tarihli bilirkişi raporu ile müvekkili tarafından dosyaya sunulan Prof. Dr. … hukuki mütalaasının değerlendirilmediğini, dosyada 2 ayrı çelişkili bilirkişi raporu olduğunu, mahkemece hiçbir somut gerekçelendirme yapılmadığını, ilk rapora neden itibar edilmediğinin açıklanmadığını, ikinci raporun ayırt edicilik konusunda en temel incelemeye bile itibar etmediğini, müvekkilinin TV+ markasının kullanım yoluyla ayırt edicilik kazanıp kazanmadığına ilişkin hiçbir araştırma yapmadığını, delillerin incelenmediğini, karşı davanın tedbir kararına etkili mahiyette olmadığını, müvekkilinin 7 yıldır TV+ markasını yoğun şekilde kullandığını, tedbir kararı verilmediği takdirde müvekkilinin markasının geri dönülemez şekilde kendisine hasredilme durumunu yitireceğini, müvekkilinin markası fasılasız kullanılması ilgili tüketici kesimde belli bir tanınmışlığa ulaşması, ayırt edici özelliği, güçlü bir marka olması, Türkiye’de bilboardlarda çeşitli dizi ve film afişlerinde, cadde sokaklarda, tanınmış zincir marketlerde, otobüs, metro duraklarında, vapurda, havaalanındaki reklam alanlarında, film festivallerinde, konserlerde birçok etkinliğin sponsorluk ve reklamlarında yer edindiğini belirterek mahkemenin 12/12/2019 tarihli kararının kaldırılmasını, TV+ markasının kullanılmasının önlenmesine dair ihtiyati tedbir kararı verilmesine, https://www……com/tr/…-tv-plus/, https://www…..com/…, https://tv…..com alan adlarında da markanın kullanılmasının önlenmesinde aksi takdirde ilgili internet sitelerine yönelik Türkiye’den erişim engelleme kararı verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE Dava, markaya tecavüzün ve haksız rekabetin meni, tespiti ve refi istemine ilişkindir. Davacı vekili, dava dilekçesi ile https://www…..com/tr…./ alan adına erişimin engellenmesi ve Tv+ markasının 9.ve 38. Sınıflarda matuf ürün hizmetinde kullanımının durdurulmasına yönelik tedbir talep edilmiştir. 02/10/2019 tarihli dilekçesindeki ek tedbir talebinde ise; https://www…..com/…-tv-plus alan adı ve https://tv…..com alan adı üzerinde müvekkilinin TV+, tv+ markası kullanıldığı alan adlarına yönelik erişimin engellenmesi yönünden ihtiyati tedbir kararının verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesi ihtiyati tedbirin kısmen kabulüne karar vermiş, davalı vekilinin ihtiyati tedbire itirazı üzerine ise mahkemenin 12/12/2019 tarihli kararı ile ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ve ek tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık; 12/12/2019 Tarihli kararın kaldırılması istemine ilişkindir.Dosyada mevcut marka kaydına göre; davacı adına kayıtlı 2007/08131 nolu TV+ markası 38 nolu emtia sınıfında 20/02/2007 tarihinde tescil edilmiş, .. nolu TV+plus markası 38 nolu emtia sınıfında 19/04/2012 tarihinde, 2017/10771 nolu TV+ markası 9,35,38,41 ve 42 nolu emtia sınıflarında 08/02/2017 tarihinde davacı … AŞ adına tescil edilmiş olup halen koruma kapsamındadır.Karşı davada, hükümsüzlüğü talep edilen markalar davacının 2007/08131, 2012/37251 nolu markalarıdır. Davacının diğer markaları 2012/38177 … PLUS TV 9,35,38,41 ve 42 nolu emtia sınıfında, 26/04/2012 tarihinde tescilli, 2012/39180 nolu … TV+ markası yine aynı sınıflarda 26/04/2012 tarihinde tescilli, 2012/39179 nolu … TV PLUS aynı emtia sınıfında 26/04/2012 tarihinde tescilli, … nolu … PLUS markası aynı emtia sınıflarında 07/05/2012 tarihinde tescillidir.Marka kaydına göre; davalı adına … sayılı … TV markası 9.sınıfta 07/05/2007 tarihinde tescilli, … sayılI … TVOS markası 9.sınıfta 19/11/2015 tarihinde tescilli, … sayılı … TV markası 9. ve 28. Sınıflarda 12/09/2017 tarihinde tescilli, 2018/25661 sayılı … TV 4K markası 9.sınıfta 05/12/2017 tarihinde tescilli, 2019/28520 sayılı .. TV markası 38. ve 41.sınıfta 20/03/2019 tarihinde tescilli, … nolu şekil TV markası 9 nolu emtia sınıfında 02/10/2007 tarihinde tescillidir. Somut uyuşmazlıkta; mahkemece ihtiyati tedbir talebinin ve tedbire itirazın değerlendirilmesi hususunda alınan iki ayrı bilirkişi raporunda tamamen farklı görüş belirtildiği gibi dosyada iki farklı mütalaa bulunduğu dikkate alındığında bu aşamada mevcut delil durumuna göre yaklaşık ispat koşulları oluşmadığından ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbire itirazın kabulü ile tedbirin kaldırılmasına ilişkin kararı yerinde olup davacı vekilinin istinaf isteminin HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacılar – karşı davalılar vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-Davacılar – karşı davalılar tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 04/06/2020 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.