Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/37 E. 2022/753 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/37 Esas
KARAR NO: 2022/753
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/09/2019
NUMARASI: 2019/29 2019/805
DAVANIN KONUSU: İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
KARAR TARİHİ: 28/04/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkil şirket ile davalı şirket arasında 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansal Şirketler Kanunu çerçevesinde … sayılı, 17.06.2015 tarih,… sözleşme numaralı finansal kiralama sözleşmesi akdedildiğini, finansal kiralama sözleşmesi kapsamında; 1 Set 2015 Model, … Marka, … TİPİ, … seri nolu Hidrolik sondaj ve delme makinasının finansal kiralama yoluyla kiralandığını, davalının finansal kiralama sözleşmesinden doğan kira bedellerini vadesinde ödemediğinden temerrüde düştüğünü ve bu nedenle aleyhine müvekkil şirket tarafından Beşiktaş … Noterliğinde 18.09.2018 tarih, … yevmiye ihtarnamesi keşide edildiğini, ihtarnamede vadesi gelmiş tüm borçların temerrüd faizi ile birlikte ödenmesinin belirtildiği ancak davalının 60 günlük yasal sürede davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, müvekkil şirkete ait tüm malların iadesi için 60 günün sonuna 3 gün eklenerek ihtarname çekildiğini ancak 3 günlük sürede herhangi bir iade olmadığını, müvekkil şirketin kendisine ait olan tüm malların ihtiyati tedbirle iadesine karar verilmesi talebinde bulunulduğunu, İstanbul 10. ATM’nde 2018/1732 D. İş sayılı dosyası ile kiralamaya konu malların ihtiyati tedbirle müvekkil şirkete teslim edilmesine karar verildiği belirterek malın iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, belirtilen borç miktarının isabetli olmadığını, müvekkili ile davacı arasında yapılan görüşmelerle borcun yapılandırıldığını ve önemli bir kısmının ödendiğini, talebin haklı olmadığını, dava konusu malın davacı tarafından iade alındığını, müvekkili şirket hakkında İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1186 E sayılı dosyası ile kesin mühlet kararı verildiğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; “Finansal Kiralama konusu mal, 6361 sayılı Kanun gereğince kiralayan şirketin mülkiyetinde olmakla birlikte kanun gereğince kiracı sözleşme süresinde finansal kiralama konusu malın zilyedi olup; malı sözleşmede öngörülen şart ve hükümlere göre özenle kullanmak zorundadır. 6361 sayılı Kanunun 30. 31. 32. ve 33. maddelerine göre kira bedelinin süresinde ödenmemesi halinde, kiralayanın sözleşmeyi feshetmesi halinde kiracı kiraladığı malı aynen iade etmek zorundadır. Mahkememizce icra edilen yargılama ve tüm dosya kapsamından edinilen vicdani kanaat gereğince; taraflar arasında akdedilen finansal kiralama sözleşmesi gereğince; davalı yana kiralanan ve teslim edilen emtiaların vadesi gelen ve ödenmeyen kira bedellerinin ödenmesi için keşide edilip tebliğ edilen ihtara rağmen davalı tarafça yasal 60 günlük süre içerisinde kira bedellerinden kaynaklanan borcun ödenmediği ve temerrüde düşüldüğü, davacı tarafça akdin feshinin haklı nedenlere dayandığı, finansal kiralama kanunu ile finansal kiralama sözleşmesi gereğince; iadenin yasal koşullarının oluştuğu” gerekçeleriyle davanın kabulü ile, davaya ve sözleşmeye konu emtiaların davalıdan alınarak davacıya aynen iadesine, taraflar arasındaki tedbirin karar kesinleşinceye kadar devamına karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; “Dava konusu olayda sözleşme feshi, müvekkil şirketin İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1186 E sayılı dava dosyası ile 17.10.2018 tarihi itibarı ile almış olduğu Konkordato Mühlet kararı sonrasında mühlet dönemi içinde ödeme yapılmaması nedeni ile gerçekleştirildiğini, oysaki bu dönem yani feshin gerçekleştiği dönem geçmiş -feshe konu- borçların ödenmesi konusunda ödeme yasağının söz konusu olduğu bir dönem olduğunu, bu nedenle yapılan fesih işleminin haklı ve yerinde olmadığını, dosyada yapılan borç hesaplamaların gerçek duruma uygun olmadığını, hükme esas alınan raporda gösterilen bedeller tümü ile gerçeği yansıtmamakla özellikle sigorta bedeli olarak gösterilen borç bakiyesi gibi başlıklar itibarı ile itiraz edilmiş fakat itirazlarının değerlendirilmediğini, dosyada yapılan faiz hesaplaması denetime elverişsiz olduğu gibi aynı zamanda fahiş olduğunu, borç miktarında banka kayıtları incelenmeksizin sadece dosyaya mübrez belgelerin esas alınması haklı ve yerinde olmadığını, vekalet ücreti takdirine dair hüküm usul ve yasaya uygun olmadığını beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Taraflar arasında 17/06/2015 tarihli finansal kiralama sözleşmesinin imzalandığı görülmüştür. Davacı tarafından davalıya gönderilen 18/09/2018 tarihli iddianame ile kira ve sigorta borçlarının ödenmesinde temerrüde düşürüldüğü belirterek 60 gün içerisinde ödenmesinin istendiği, ihtarnamenin davalı şirkete 20/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1732 D. İş E sayılı dosyasında finansal kiralama konusu malın teslimi konusunda 28/12/2018 tarihinde ihtiyati tedbir kararı verildiği ve malların yediemin sıfatıyla davacıya iadesine karar verildiği görülmüştür. 14/06/2019 tarihli bilirkişi raporunda; Davacının usulüne uygun tutulan defterlerinin, sahibi lehine delil teşkil ettiği, davalı … A.Ş ile davacı arasında 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu hükümleri gereği Finansal Kiralama Sözleşmesi imzalandığını, davalı kiracı bu sözleşme gereği davacı finans kurumuna borçlu olduğu, davalı sözleşme gereği ödemelerini yapmamak sureti ile temerrüde düştüğünü, davacının ihtarname gönderdiğini, 60 günlük ödeme süresi tanındığını ve ödeme gerçekleşmemesi nedeniyle, Finansal Kiralama Sözleşmesinin feshedildiğini, sözleşme konusu malın … nolu Finansal Kiralama Sözleşmesine istinaden,1 SET, 2015 MODEL, … MARKA, … TİPİ, … SERİ NOLU, HİDROLİK SONDAJ VE DELME MAKİNASI (8 KAP) olduğunu, davalı kiracının, … nodu Finansal Kiralama Sözleşmesi nedeniyle, Davacı kiralayana; ihtarnamenin gönderildiği 18.09.2018 tarihi itibariyle 28.614,10 USD borcu, Fesih tarihi olan (60 ) gün 22.11.2018 tarihi itibariyle 57.228,20 USD borcu, dava tarihi olan 11.01.2019 tarihi itibariyle 71.535,20 USD borcu bulunduğu” yolunda görüş bildirmiştir.
GEREKÇE: Dava, finansal kiralama konusu malın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında 17/06/2015 tarihli finansal kiralama sözleşmesinin imzalandığı, davacı tarafça kira borçlarının ödenmediğinden bahisle davalı tarafa 60 günlük süre içerir ihtarnamenin tebliğ edildiği ancak verilen süre içerisinde ödeme yapılmadığı ve davalının bu suretle temerrüde düştüğü, davacının sözleşmeyi feshinde haklı olduğu, buna göre malın iadesini isteyebileceği kanaatine varılmıştır. Davalı vekilince müvekkili şirket hakkında kesin mühlet kararı verildiği ileri sürülmüş ise de, bu konuda dosyaya bilgi ve belge sunulmadığından bu husus Dairemizce değerlendirme konusu yapılmamıştır. Ayrıca borç miktarına ilişkin olarak istinaf sebebi ileri sürülmüş ise de, somut olayda borç miktarı dava konusu olmadığından bu konudaki istinaf sebebi de yerinde görülmemiştir. Ayrıca davacı yararına hükmedilen vekalet ücretinde de usule aykırı bir yön bulunmadığından bu yöne ilişkin istinaf sebepleri de yerinde değildir. Açıklanan bu hususlar gözetildiğinde davalı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 3.415,50-TL harçtan, peşin alınan 854,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.561,50-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.28/04/2022