Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/2110 E. 2022/1715 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/2110 Esas
KARAR NO: 2022/1715
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/01/2020
NUMARASI: 2018/533 2020/7
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarım (Tasarımın İtibarının Kaybı Nedeniyle Tazminat İstemli)
KARAR TARİHİ: 19/10/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2016 yılında kukladan bir karakter üretip adını “…” koyduğunu ve Vantrolog olarak karakteri kukla …’ı konuşturmaya başladığını, bu karakteri bir kukla tiyatrosuna dönüştürdüğünü, kuklalarını bir aile karakterlerine dönüştüren müvekkilinin aileye … ismini verdiğini, yaptığı çalışmalar sonucunda müvekkilinin şekillenen kukla formatı için TPMK’da … nolu tasarım tescili ile … nolu … ve … marka tescillerini aldığını, davalı tarafın www…com web sitesi kanalıyla müvekkilinin tescilli tasarımı olan kuklaların ayırt edilemeyecek kadar benzerlerini üreterek bu web sitesi üzerinden satışını yaptığını; müvekkilinin … karakterinin … tescil nolu tasarım kapsamında üretilmiş bir kukla karakteri olduğunu; müvekkilinin, gibi büyükanne, erkek çocuk gibi karakterleri de ürettiğini; erkek kukla karakterinin müvekkilinin tescilinde yer almakla birlikte, büyükanne karakterinin müvekkilinin tescilsiz karakterlerinden biri olduğunu, müvekkilinin tescilsiz tasarım karakterlerinin de SMK gereği koruma altında olup, davalının bu tasarımlara yönelik izinsiz aynı ve ayırt edilemeyecek kadar benzer karakterlerle kullanımının da müvekkilinin tasarım haklarına tecavüz teşkil ettiğini, davalının müvekkilinin tescilli ve tescilli olmayan tasarımlarını müvekkilinin ülke çapında tanıttığı yöntemlerle kullanarak tüketici nezdinde karıştırılmaya sebebiyet verdiğini, bunun müvekkilinin haklarına tecavüz teşkil ettiğini, davalı tarafın müşterilerine sipariş üzerine gönderdiği kuklaların neredeyse tamamının “…”ın taklidi olduğunu, davalının sosyal medya hesaplarında ve sitesinde “…” adıyla paylaştığı fotoğraflar üzerinden satış yapıldığını, bunun da “…”ın benzeri olan görsel olduğunu, “…”ın popülaritesinden faydalanarak satış yapmak istediklerini ve müvekkilinin bir temsilciymiş gibi izlenim sağlamaya çalışarak müvekkilinin pazar payını azaltan davalının müvekkiline büyük maddi zarar verdiğini, müvekkiline ait tescilli ve tescilsiz tasarımlara tecavüz ederek iltibas oluşturan davalının tecavüz eylemlerinin tespitini, davalının tecavüz teşkil eden üretimlerinin ve satışının durdurulmasını, davalının satış yaptığı www…com web sitesinin ve bağlı sosyal medya hesaplarının kapatılmasını, tecavüzün neden olduğu maddi zararın ve yoksun kalınan kazancın fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla SMK m. 151/2-a bendi gereği şimdilik 5.000,00 TL’sinin davalı tarafca tazminine karar verilmesini, bu tazminata %25 makul payın eklenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu … isimli kuklanın tasarımı tescil edilmeden hatta belki anılan kukla davacı tarafından üretilmeden önce dahi müvekkilinin bu dava kapsamında taklit olduğu iddia edilen kuklalara benzer ürünler ürettiğini, … karakteri henüz TV’ye çıkmadan önce de aynı kalıpta siyah uzun saçlı ve renkli gözlü kız çocuğu kukla karakterlerini yaptığını, … olarak şekillenen formatın kalıbının yurt dışında yaşayan başka bir kişiye ait olduğunu; bu kukla kalıbının yurt dışından satılan hazır gözler olduğunu, davacının dünyada kukla kalıbını aynı haliyle kullandığını, yurt dışında pek çok kuklacının (… gibi) …’a şekil veren kalıpların satışını yaptığını, davacının tescil aldığı … kuklanın adeta belirtilen şahsa ait bir kuklanın uzun saçlısı olduğunu, müvekkilinin prensip olarak hiçbir kuklasını belli bir isim altında satmadığını, kuklaya isim verme hususunu müşteriye bıraktığını, hiçbirini “…” ismiyle satmadığını, dava dilekçesinde değinilen … dışındaki diğer kuklalarla müvekkillerinin ürettiği kuklalar arasında basit düzeyde dahi benzerlik bulunmadığını, müvekkilinin davacıya ait bir tasarımı taklit etmediğini, ürünün popülaritesinden faydalanmadığını, davacının marka ve tasarım hakkına tecavüz etmediğini, imitasyon ürün niteliğinde bir taklidin de söz konusu olmadığını, www…com web sitesinin satış sitesi olduğu iddiasının doğru olmadığını, siparişe göre kukla üretimi yapıldığını, stok bulundurulmadığını, müvekkillerinin bu tarihe kadar sosyal medya, e-ticaret ve fiziki satış mağazalarında stoklu satış yapmadıklarını, müvekkilinin, ürettiği her kuklayı faturalı olarak sattığını, bir kuklaya eklenebilecek detayların az olduğunu, kuklaların birçoğunda kaçınılmaz benzerliklerin söz konusu olduğunu; … ile müvekkilinin ürettiği kuklaların ayırt edici özelliklerini görmezden gelip, sadece ana hatlar üzerinden taklit iddiasında bulunuluyorsa bundan sonra kimsenin insan silüetinde bir kukla yapmaması gerektiğini; müvekkilinin kuklalarını bir yerde gören tüketicinin Marmelatla karıştırma ihtimalinin olmadığını ve davacının vantrolog kukla kavramım bir iş, genel bir uğraş olmaktan çıkararak sanki kendisine münhasır bir olguymuş gibi ortaya atmasının hukuki dayanağı olmadığını, haksız davanın reddini, yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin karşı yana tahmilini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Bakırköy 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 08.01.2020 tarih ve 2018/533 Esas – 2020/7 Karar sayılı kararıyla; “Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Bir tasarımın koruma kapsamı belirlenirken o tasarımın bilgilenmiş kullanıcı gözünde oluşturduğu genel izlenim ile bariz bir benzerlik gösteren bütün tasarımların birlikte dikkate alınması gerekir. Kıyaslanan tasarımlar arasında sadece küçük ayrıntılarda farklılık varsa tasarımların aynı olduğu kabul edilir. Yine bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim ile herhangi bir tasarımın böyle bir kullanıcı üzerinde oluşturduğu genel izlenim arasında genel bir farklılık varsa tasarım ayırd edici niteliğe sahip demektir. Burada, tasarım alanında, özellikle dikkat edilmesi gereker husus korumanın, görünüm, şekil, doku ve ergonomi gibi özelliklere hasredilmesidir. Tasarım hakkı ürün ve eşyaların teknik işlevini değil, dış görünümünü konu etmektedir. Tecavüz iddiası değerlendirilirken de genel görünüm dikkate alınlamıdır. Çünkü koruma ürünün belirli bir parçası bölgesi için değil, tamamı için söz kosunudur. Zira ürün görselleri üzerinden yapılan değerlendirmede (kız çocuk) tasarımı ile davalı ürünleri arasında hem genel görünüm hem de ürünü meydana getiren detayların tek tek ve bütün olarak değerlendirmesinde belirgin bir farklılık olmadığı, genel görünümdeki benzerliğin tesbiti yönünden ürün görsellerinin son derece açık ve ayrıntılı oluşu nedeniyle yeterli olduğu bilirkişi raporunda eksik inceleme tespit edilmediği, her üç ürünün ve tasarımın kıyaslamasının tüm detaylar ve genel görünüm değerlendirilerek yapıldığı, buna göre (kız çocuk) tasarımı dışında ki tasarımlar yönünden davalı ürünlerinin genel görünümde farklılıklar taşıdığı ve ve benzerlik arzetmediği, toplanan tüm delillere göre maddi tazminat alacağının kesin bir şekilde belirlenememesi karşısında BK 50. Ve 51. Maddeleri gereği somut olayın özelliklerine göre 4 bin TL tazminatın uygun ve yeterli olacağı vicdani kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.Somut olayda yukarıda açıklanan gerekçelerle davalı tasarımların “dış görünüm” itibarı ile yapılan değerlendirmesinde davacı tasarımlarında … tescil numaralı tasarımı ile benzer olarak algılandıklarını; tecavüz ve men koşullarının oluştuğu, diğer tasarımlar yönünden ise davanın reddine” karar verilmiştir. Davacı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; “Kararın 4.bendinde ‘Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacının kabul edilen tecavüz davası yönünden 4.910,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine’ denerek kararda çelişkiye yol açıldığını, yazım hatasının “davalıdan alınarak davacıya verilmesi” şeklinde düzeltilmesi gerektiğini, Mahkemenin müvekkilin haklarına tecavüz edildiğini tespit etmiş olmasına rağmen, müvekkil aleyhine 4.910,00.-TL vekalet ücretine hükmettiğini, bunun usul ve yasaya aykırı olduğunu, istinaf kanun yoluyla ilamdan 6.bendin çıkarılmasını talep ettiklerini.” beyanla ilk derece mahkemesinin belirtilen yönlerden kaldırılması istenmiştir. Davalı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; “Tescile konu ürün kanuna uygun şekilde yenilik arz eden bir ürün olmadığını, ürün kamuya sunulduktan sonraki 12 aylık süre içinde tescil edilmediğini, tescil tarihinden çok daha önce (12 aylık kanuni süreden daha önce) bahse konu kuklanın kamuya sunulduğunu, buna ilişkin delillerin dosyaya sunulduğunu, davacının bu gereklilik şartlarını yerine getirmediği Kuklamanya facebook sayfasında paylaştığı görsellerle de sabit olduğunu, Davaya konu ürünler arasındaki ‘farklılıklar’ cevap düplik ve beyan dilekçelerimizde detaylıca anlatıldığını, kaldı ki davaya konu kuklanın tasarımı tescil edilmeden müvekkilim bu dava kapsamında taklit olduğu iddia edilen kuklalara benzer ürünler ürettiğini, anılan kukla hazır halde alınmış kalıplara ayırt edici hiçbir özellik eklenmeksizin tescil edilmiş olup dünyadaki pek çok Muppet tarzı kuklanın üretimini ve kullanımını hukuka aykırı şekilde engelleyebilecek türden bir sonuca yol açılabileceğini, İlk bakışta göze çarpan farklılıklarına rağmen kuklacılık konusunda uzman olmayan bilirkişiden alınan rapora dayanarak “benzerlik” algısı ile hüküm kurulmasının usule aykırı olduğunu, Davacının ‘müvekkillerimin kendisini ticari kayba uğrattığını’ iddia ettiğini, ancak davacının kukla satışı yapmadığını, müvekkilimin kendisini nasıl bir ticari kayba uğrattığının dava dosyasında açık şekilde belirtilmediğini, Müvekkilimin instagram adresi aracılığıyla her bir kuklanın özel olarak sipariş edildiğini, her bir kuklanın diğerinden farklı özelliklere sahip olduğunu, seri üretimi yapılmış kukla bulunmadığını, yani davacının iddia ettiği gibi … model alınarak yapılan bir üretimin söz konusu olmadığını, Müvekkillerimin kukla sattığı bir dükkanları yahut bir showroomlarının olmadığını, tüketicinin bu kuklaları bir yerde görüp …’la karıştırma ihtimalinin bulunmadığını.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
DELİLLER: *Mahkemece toplanan tüm deliller ve taraf iddiaları ışığında dosya, davalıların davacı adına olan tescilli ve tescilsiz tasarımlardan kaynaklanan haklarına tecavüzleri olup olmadıkları, davacı yararına maddi tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı, davacı vekilinin dilekçesinde belirttiği SMK 151/2-a bendine göre isteyebileceği maddi tazminat miktarını gösterir rapor tanzim etmek üzere bir marka, tasarım ve endüstriyel tasarım uzmanından oluşacak bilirkişi heyetine tevdi olunmuş, bilirkişiler düzenlemiş oldukları 09.09.2019 havale tarihli raporlarında özetle; ” 10.08.2019 tarihli http://….com web sitesinden elde edilmiş görsellerdeki kukla(kız çocuk) bez bebek ürününün, yenilik özelliğine sahip olmadığını, bilgilenmiş kullanıcılar üzerinde yarattıkları genel izlenim bakımından davacının … numaralı tescilli kukla bez bebek tasarımından kaynaklanan haklarını ihlal ettiğini, 10.08.2019 tarihli https://www…com/…/ web sitesinden elde edilmiş görsellerdeki kukla (erkek çocuk) bez bebek ürününün, yenilik özelliğine sahip olduğu, bilgilenmiş kullanıcılar üzerinde yarattıkları genel izlenim bakımından davacının … sayı ile tescilli tasarımına benzerlik arz etmediği ve bu nedenle davacının tescilli tasarımından kaynaklanan haklarına tecavüz oluşturmadığını, 28.08.2019 tarihli https:// www…com/…/ web sitesinden elde edilmiş görsellerdeki kukla (büyükanne) bez bebek ürününün, yenilik özelliğine sahip olduğu, bilgilenmiş kullanıcılar üzerinde yarattıkları genel izlenim bakımından davacının 28.08.2019 tarihli https://www…com/kuklamanya kaynağından alınmış büyükanne kukla bez bebek tescilsiz tasarımına benzerlik arz etmediği ve bu nedenle, davacının tescilsiz tasarımından kaynaklanan haklarına tecavüz oluşturmadığını ve davacının SMK 151/2-a bendine göre isteyebileceği maddi tazminat miktarının tespiti için yapılan mali inceleme neticesinde; “Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı hak sahibinin elde edelbileceği muhtemel gelir” tutarının belirlenmesinde; işlem kayıt ve miktar parametrelerinin sarih olarak bulunmadığı” hususlarını bildirmişlerdir.
GEREKÇE: Dava, tasarıma tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi ile maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından, “… davalı tasarımların dış görünüm itibarı ile yapılan değerlendirmesinde davacı tasarımlarında 2017/07107 tescil numaralı tasarımı ile benzer olarak algılandıkları, tecavüz ve men koşullarının oluştuğu, diğer tasarımlar yönünden ise oluşmadığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne, takdiren 4.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan mütesaviyen tahsiline ” karar verilmiştir. Hüküm davacı vekili ile davalılar vekili tarafından istinaf edilmiştir.İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davalılar tarafından davacı adına tescilli 2017/07107 tescil numaralı endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğü için Antalya 3.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/679 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığı, davanın 14.06.2022 tarihinde hükümsüzlük kararı ile sonuçlandığı davalılar vekili tarafından sunulan dilekçe ve ekleriyle anlaşılmış olup; anılan dava dosyasının işbu dava dosyasını etkileyecek nitelikte olması nedeniyle sonucunun beklenmesi gerektiğinden, taraf vekillerinin sair istinaf nedenleri incelenmeksizin ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Taraf vekillerinin istinaf istemlerinin KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE, 2-Bakırköy 1. Fikri Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 08/01/2020 tarih, 2018/533 E- 2020/7 K sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Yukarıda gerekçede belirtildiği şekilde yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, 4-İstinaf peşin harcının talebi halinde taraflara iadesine, 5-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 148,60 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 59,50 TL posta masrafı olmak üzere toplam 208,10 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama gideri olan 148,60 TL istinaf yoluna başvurma harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 7-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.19/10/2022