Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/209 E. 2020/483 K. 27.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/209 Esas
KARAR NO : 2020/483 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/10/2018
NUMARASI : 2018/1134 E., 2018/1149 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 27/02/2020
İstinaf incelemesi üzerine Dairemize gelen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA Alacaklı … tarafından çeke dayalı olarak ihtiyati haciz talep edilmiş olup; ilk derece mahkemesince de; çek keşidecisi ve cirantalar hakkında % 15 teminatla ihtiyati haciz kararı verilmiştir..Karara borçlu … vekili itiraz etmiştir.İtiraz eden- borçlu vekili itiraz dilekçesinde özetle; davaya konu olayda alacağın konusunun kambiyo vasfına haiz bir çek olduğunu, davalının çekin keşidecisi olup Trabzon’da ikamet ettiğini, muhatap banka şubesinin … Bankası Trabzon şubesi olduğunu, icra takip dosyası incelendiğinde de alacaklının takip talebinde belirtmiş olduğu adresin de Trabzon olup aynı zamanda borçlulardan hiçbirinin adresinin istanbul olmadığını, ihtiyati haciz kararı vermeye yetkili mahkemenin Trabzon Mahkemeleri olduğunu, kararın yetkisiz mahkemede verildiğini, çekin keşide tarihinde banka karşılığının mevcut olduğunu, çekin karşılığının alınmamasının sebebi karşılığın olmaması değil çekin … elindeyken çalınmış olmasından sebeple Bakırköy 6. Asliye ticaret mahkemesi 2018/816 Esas sayılı dosyası ile Kıymetli Evrak iptali davası ve çeke ödeme yasağı konulduğunu, çekin gerçek hamili olmayan biri tarafından ciro edildiğini, … tarafından çekin çalınmasından kaynaklı olarak Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusnda bulunulduğunu, davalının çekin bedelini almak için bankaya başvurması akabinde çek iptali davası sebebiyle ödeme yasağı olduğu bilgisi verildiğini ve çekin arkasına da yazıldığını, davalının çekin ödenmemiş olmasında herhangi bir kusu bulunmadığını ve keşide tarihinde de çekin karşılığı olan bedeli mevcut hale getirdiğini, çek hamiline düzenlenmiş olmasından kaynaklı aralarında herhangi bir ilişki olmasına rağmen … isimli dava dışı 2. Kişinin elindeyken çalınmaşı ve yine … tarafından açılan dava sonucunda çekin üzerine ödeme yasağı konulduğunu, ihtiyati haciz isteyen şirketin bir mal veya hizmet satışından doğmuş veya doğacak fatura veya benzeri belgelerle tevsik edilen bir alacağı devraldığı konusunda mahkemede kanaat uyanıdıracak delilleri ibraz etmesi gerektiğini, mahkemenin sadece sunulan çeke istinaden ihtiyati haciz kararı verimeyeceğini belirterek ihtiyati haciz kararının iptal edilmesini talep etmiştir. İhtiyati hacze itiraza cevap veren alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; borçlunun çek üzerinde kendisine ait keşideci imzasına itiraz etediği ancak itirazını çekin dava dışı borçlu … elinde iken zayi olduğu iddiasıyla açılan dava nezdinde verilen ödemeden men kararına dayandırdığını, borçlunun işbu itirazlarının imzaların bağımsızlığı ilkesi gereği haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacı taraf olmadığı çek iptal davasında verilen tedbir kararı davacının takip hakkını engellemeyeceğini, dosyada mübrez faktoring sözleşmesi incelendiğinde sözleşmede faktoring müşterisi ile davacı şirket arasındaki tüm hukuki ihtilaflarda İstanbul Mahkemelerinin yetkili kılındığının görüleceği, bu nedenle mahkememizin ihtiyati haciz kararı vermekte yetkili olup, borçlunun yetki itirazının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, çekin karşılıksız çıkmasıyla hamilin planlarının aksayacağını ve mağdur duruma düşeceğini, bu nedenlerle hamilin müracaat haklarını bir an evvel kullanabilmesi için hamilin ikametgahı mahkemesinin de yetkili mahkeme olarak kabul edilmesi gerektiğini, 6098 Sayılı TBK’nun 89. maddesi uyarınca sözleşmenin ifa edileceği yerin taraflarca açık veya zımni olarak belirlenmediği durumlarda, para alacağına dair davalarda para borcu alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gerektiğinden alacaklının bulunduğu yer mahkemesinin de yetkili olduğunu belirterek ihtiyati haciz kararına itirazın reddine karar verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince; “keşidecisi …, olan 31/08/2018 keşide tarihli, 10.000,00-TL bedelli hamiline düzenlenmiş çek ile ilgili olarak %15 teminat belirlenmek sureti ile mahkemece ihtiyati haciz kararı verildiği, karara keşideci vekili tarafından yetkili mahkemelerin Trabzon Mahkemeleri olduğundan bahisle yetki yönünden itiraz edildiği, mahkemece yapılan incelemede; itiraz eden keşidecinin ikamet adresinin Bahçeşehir … Mah … Caddesi No:… Başakşehir İstanbul olduğu, çekin keşide yerinin ve ilgili banka şubesinin bulunduğu yerin Trabzon olduğu, cirantaların ise Bursa ilinde ikamet ettikleri, faktoring sözleşmesinde yetki kaydı bulunsa da bu anlaşmanın sözleşmenin tarafı olmayan keşideci yönünden bir hüküm doğurmayacağı, bu nedenlerle keşideci yönünden yetkili mahkemelerin Küçükçekmece, Trabzon ve Bursa Asliye Ticaret Mahkemeleri olabileceği” gerekçesiyle ihtiyati hacze itirazın kabulüne, İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/1134 d.iş sayılı dosyası ile verilen ihtiyati haciz kararınının itiraz eden borçlu … yönünden kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Kararı haciz alan taraf istinaf etmiş ve dilekçesinde özetle “….borçlulardan … ile müvekkil arasında imzalanan dosyada mübrez genel faktoring sözleşmesine kapsamında çek senet tevdi bordrosuna istinaden ciro yolu ile tevdi edilmiştir. Faktoring müşterisi ile müvekkil arasındaki faktoring sözleşmesi ile İstanbul mahkemeleri yetkili kılınmıştır.İstanbul Mahkemeleri’nin yetki sözleşmesi neticesinde yetkili kılındığı kabul edilmese dahi, ihtiyati haciz kurumuna ilişkin detaylı düzenlemelere 2004 Sayılı İİK’nın 257 ve devamı maddelerinde yer verilmiş olup, bu konuda yetkili mahkemeye ilişkin olarak 258. madde kapsamında aynı yasanın 50. maddesi aracılığı ile HMK’na atıf yapılmış, gerek İİK gerekse HMK’nda bu konuda kesin bir yetki kuralına yer verilmemiştir. Yani ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itirazlarda yetkili mahkemenin neresi olacağı düzenlenmemiştir. Bu nedenle davacı davasını genel veya özel mahkemelerde açmak hususunda seçme hakkına sahiptir….” denilerek kararın kaldırılması talep ve istinaf edilmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :Dava ihtiyati hacze itiraza ilişkindir.İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Çeke dayalı olarak yapılan ihtiyati haciz başvurusu hakkında ; son ciranta ile hamil alacaklı arasındaki yetki sözleşmesi, keşideciyi bağlamayacağından ; keşidecinin adresi, muhatap banka adresi, keşide yeri Trabzon olmakla ; itiraz edenin itiraz gerekçesi yerinde olduğundan ilk derece mahkemesinin ihtiyati haczi itiraz eden açısından kaldırmaya ilişkin ek kararı yerinde olmakla alacaklı yanın istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1 – Alacaklı/ haciz isteyenin istinaf başvurusu yerinde görülmediğinden HMK 353/ 1-b-1 madde gereğince ESASTAN REDDİNE 2-Alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40 TL nin mahsubu ile bakiye 10,00 TL harcın istinaf edenden alınıp Hazineye gelir yazılmasına 3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden yan üzerinde bırakılmasına 4-Duruşmasız inceleme yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK 362/1-f maddesi gereğince KESİN olmak üzere 27/02/2020 tarihinde ve oy birliğiyle karar verildi.