Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/2018 E. 2022/1949 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/2018 Esas
KARAR NO: 2022/1949
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/11/2019
NUMARASI: 2018/658E, 2019/1113K
BİRLEŞEN DOSYADA
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 24/11/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı … Mühendislik Şti ile aralarında karşılıklı ticari ilişki bulunduğunu, davalıdan alınan mallar karşılığında çek verildiğini ve davacıya verilen mallar karşılığında da davalıdan çek aldıklarını, ancak kendilerinin çeklerinin günü geldiğinde çek bedellerini ödemelerine rağmen, davalının kendilerine verdiği çeklerin günü gelip bankaya ibraz edildiğinde karşılıklarının olmadığını, karşılıksız kaldığını, buna göre hali hazırda davalıdan sadır olmuş çeklerin karşılıksız kalması nedeniyle 768.771,72 TL alacaklı olduklarını, vadesi gelmeyen 2 adet çekin de karşılıksız kalması halinde davalıdan 1.018.771,72 TL alacaklı olacaklarını, davalıya verilen 4 adet (… 05.08.2018 tarihli 100.000,00 TL, … Bankası 04.08.2018 tarihli 100.000,00 TL, … 05.09.2018 tarihli 250.000,00 TL ve … 05.09.2018 tarihli 250.000,00 tamamı ileri vadeli çekten) toplam 700.000,00 TL yönünden takas-mahsup hükümleri uygulanarak borçlu olmadıklarının tespitini ve tedbir talep etmiş sonuç talep olarak da 4 adet 700.000,00 TL’lik çeklerden dolayı takas mahsup talebi ve hükümleri doğrultusunda davalıya borçlu olmadığının tespitine, çeklerin iptali ve istirdatına ilişkin talepte bulunmuştur.Davalı tarafa usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermediği görülmüştür.
BİRLEŞEN DAVA: Birleşen İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/848 esas sayılı dosyası yönünden davacı vekili sunduğu dilekçesinde özetle; ana dosyaya sunduğu dilekçe içeriğini tekrarla davalılardan …’in 500.000,00 TL’lik 2 adet çeki, …’in de 100.000,00 TL’lik çekleri temlik aldığını, temlik dayanaklarının fatura ve faktoring sözleşmeleri olduğunu, davalıların ana dosyanın davalısı …’tan temlik yoluyla bu çekleri almış olmaları nedeniyle 6361 sayılı Yasa’nın 9/2 maddesinin uygulanması gerektiği ve davalılara karşı temlik edene karşı ileri sürebilecekleri şahsi defileri temlik alana karşı da ileri sürebileceklerini, bu nedenle çekleri devreden …’tan olan alacakları yönünden takas-mahsup hakları uyarınca borçlu olmadıklarının, bu kişilere karşı da ileri sürebileceğini belirterek neticeten menfi tespit davalarının kabulü ile 600.000,00 TL’lik alacağı …’tan temlik alan davalılara karşı, …’a karşı ileri sürülen takas-mahsup defi kapsamında borçlu olmadıklarının tespiti ile çeklerin iptali ve istirdatını talep etmiştir.Birleşen dosyada davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkilinin dava konusu çekleri devralmasına dayanak olan faktoring ilişkisinin her yönüyle hukuka uygun olduğunu, mal veya hizmet satışından kaynaklı doğan alacakların faturalar ile tevsik edildiğini, ayrıca müvekkili şirketin yükümlülüğü bulunmamasına karşın, davacı … firmasından faktoring işlemi kapsamındaki faturalara konu mal ve hizmetin tam ve eksiksiz olarak teslim alındığını, faturaların ödeme aracı olarak ise davaya konu çeklerin teslim edildiğini, çeklerin vadesinde ödeneceğinin teyit edildiğini, dolayısı ile davacı tarafından kavram kargaşası yaratmak amacıyla sunulan Yargıtay kararlarında şahsi def’iye dayanak olan mal tesliminin gerçekleşmemesi halinin bulunmadığını, kaldı ki, davacı tarafça da dava dilekçesi dahil tüm beyanlarda mal ve hizmetin teslim alınmadığının da iddia edilmediğini, dolayısı ile takas-mahsup talebine dayalı şahsi def’inin müvekkil şirkete yöneltilmesinin mümkün olmadığını, davaya konu “… Cağaloğlu Şubesi’ne ait, … Çek No’lu, 05.09.2018 Keşide tarihli, 250.000,00 TL. Bedelli” çekin İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Es.sayılı dosyası ve … Cağaloğlu Şubesi’ne ait, … Çek No’lu, 05.09.2018 Keşide tarihli, 250.000,00 TL. Bedelli” çek İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Es.sayılı dosyası ile müvekkili … A.Ş. tarafından icra takibine konu edildiğini, müvekkili şirket … A.Ş. İle davalı … Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti. Arasında 19/03/2018 tarihinde 500.000,00 TL bedelli faktoring sözleşmesi imzalanmış olup, bilgileri verilen mezkur çeklerin faktoring sözleşmesi kapsamında ödeme aracı olarak teslim alındığını, işbu Faktoring sözleşmesine konu olan çeklerin davacı … Tic. A.Ş. tarafından davalı … Tur. Petrol Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin düzenlediği faturalar karşılığında ödeme aracı olarak teslim edilmiş ve faktoring işlemi kapsamında alacağı tevsik eden tüm belgelerin temin edildiğini, çeki iyiniyetli ve meşru hamil olarak lehdar davalı … Tur. Petrol Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti. şirketinden usul ve hukuka uygun faktoring sözleşmesi kapsamında teslim alan müvekkilinin asıl davada tesis edilen 17/09/2018 tarihli tedbir kararı sebebi ile haklı alacağını tahsil edemediğini ve mağduriyet yaşadığını, açıklanan nedenlerle; ihtiyati tedbirin kaldırılmasına, davanın reddine, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Birleşen davada Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: … MÜH. İNŞ. MAD. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. ile müvekkili şirket arasında faktoring sözleşmesi akdedildiğini, yapılan sözleşme gereği davalı/borçluya ön ödeme yoluyla finansman sağlandığını, dava konusu … Bankası A.Ş. İkitelli/İstanbul Şubesine ait … Seri no’lu 100.000 TL’lik çek’in, 14.03.2018 tarihli 81.525,15-TL bedelli ve 07.03.2018 tarihli 123.449,01 TL bedelli faturaya istinaden teslim tutanağı ile ciro ve teslim alındığını, müvekkil şirketin, 6361 sayılı Yasa’nın belirtmiş olduğu tüm yükümlülükleri yerine getirmek suretiyle dava konusu çeki iktisap ettiğini, dolayısıyla, müvekkiline herhangi bir kusur isnadının mümkün olmadığını, davacı vekilince öne sürülmüş olan kişisel neden ve def’ilerin müvekkili şirkete karşı ileri sürülemeyeceğini, açıklanan nedenlerle; haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI:”..-Asıl dava yönünden; davacının davasının pasif sıfat yokluğundan reddine,-Birleşen İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/848 esas sayılı dosyası yönünden; a)Davacının Borçlar Kanunu 188.maddeye dayalı takas talebi uyarınca … Bankası İkitelli Şubesi’ne ait 05.08.2018 tarihli … no’lu 100.000,00 TL meblağlı çekten dolayı … A.Ş’ne borçlu olmadığının tespiti ile bu çekin iptaline, b)Davacının Borçlar Kanunu 188.maddeye dayalı takas talebi uyarınca … Cağaloğlu Şubesi’ne ait … no’lu 05.09.2018 tarihli 250.000,00 TL ve aynı banka şubesine ait … no’lu 05.09.2018 tarihli 250.000,00 TL bedelli çek olmak üzere 2 adet toplam 500.000,00 TL’lik çeklerden dolayı davalı …’ne borçlu olmadığının tespiti ile çek bedellerinin yargılama sırasında davalı tarafça tahsil edilmiş olması nedeniyle harçlandırılan dava değeri dikkate alınarak 500.000,00 TL’nin 05.03.2019 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile davalı …Ş’nden alınarak davacıya verilmesine,…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili istinaf isteminde özetle;Asıl davanın pasif husumet yönünden reddinin yerinde olmadığını, cari hesaba dayalı davacının borçlu değil alacaklı olduğunu, bilirkişi raporunda da davalı …’ın müvekkilinden alacaklı olmadığının tespit edildiğini, bu nedenle asıl dava yönünden red kararının kaldırılarak davanın kabulünü talep etmiştir.Birleşen davada … AŞ vekili istinaf isteminde özetle;Davacı cari hesaptan kaynaklanan alacağı olduğu iddiası ile takas mahsup talebinde bulunmuş ise de; taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi olmadığını,ALacağın devri tarihinde davacının doğmuş bir alacağı ve takas ahakkı bulunmadığını, müvekkiline devredilen alacağın davacının alacağından evvel muaccel hale geldiğini, bu nedenle takas mahsup definin müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini,TBK 188 Md göre alacağın devri halinde borçlunun temlik edenden olan alacağının devredilen alacaktan önce veya onunla aynı anda muaccel olması koşulu ile takasa konu edilebileceğini, Yerel mahkemenin kararında muacceliyet şartını tamamen hatalı değerlendirdiğini, Faktoring sözleşmesinin 19.03.2018’de imzalanarak çeklerin ödeme aracı olarak teslim edildiğini, Davacının belirttiği üzere davacı ile … arasında mal alım satımına dayalı ticari ilişki olduğunu, bu alım satıma konu işin faturalandırıldığını, TBK 207 md göre ” sözleşmede aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir adet bulunmadıkça satıcı ve alıcı borçlarını aynı anda ifa ile yükümlüdürler” şeklinde düzenlendiğini, satımın peşin olduğunu, dolayısı ile faturanın düzenlendiği tarihte alacağın muaccel olduğunu, aksi kanaatte olunması halinde TTK 1530 MD gereğince fatura tarihinden itibaren 30 gün içinde muaccel hale geleceğinin tartışmasız olduğunu, davacının malların teslim alındığını ikrar ettiğini, menfi tespit talebinin bedelsizlik iddiasına dayanmadığını, Davacı tarafından davalı … ile mutabakat sağlandığı belirtilerek sunulan hesap dikkate alındığında dahi alacağın devri tarihinde doğmuş alacak olmadığının anlaşıldığını, faktoring sözleşmesinin 19.03.2018 tarihli olduğunu, davacının sunduğu cari hesap ektresine göre ise 21.03.2018 itibarı ile …tan 265.252,13TL alacaklı olduğu, ancak fatura tarihleri 14.04, 24.04 olup bu tarihlere göre 212.433,53TL … ın alacaklı olduğunu, Alacağın devri ve dAvacının 24.04.2018 tarihli borcu teyit yazısı dikkate alındığından davacının alacağının olmadığını, Mahkemece devir tarihinde muaccel olmayan davacı alacağının davalı alacaklarının muaccel olduğu tarihten önce muaccel hale geldiği kanaati ile karar verilmiş ise de bilirkişi incelemesinin 2018 sonu itibarı ile yapıldığını, yazılı cari hesap sözleşmesi olmadığından cari hesap hükümlerinin uygulanamayacağını Alacak temlik alınırken davacının malı teslim aldığını, vadesi geldiğinde çek bedellerini ödeyeceğini kaşeli imzalı beyanı ile kabul ettiğini, borcu kabul beyanından sonra davacının borçlu olmadığını ileri sürmesinin mümkün olmadığını, basiretli davranma yükümlülüğü olduğunu, Temlik tarihinden sonra davacı tarafça düzenlenen faturaların gerçek olup olmadığı hususunda inceleme yapılmadığı gibi davacının temlikten sonra da davalıya çek verdiği ve tarafların bu şekilde finans sağladığının göz ardı edildiğini, davacı ile davalının danışıklı işlemler ile finans şirketlerini zarara uğrattıklarının aşikar olduğunu, Faturaların gerçek olup olmadığının araştırılmaması ve davacının BA BS formlarının incelenmemesinin de eksik inceleme yapıldığını gösterdiğini, hakkın kötüye kullanılmasını hukuk düzeninin korumayacağını, Alacağın temlikine konu faturalar davacının da defterinde kayıtlı olduğunu, davacının malları teslim aldığını ikrar ettiğini, davacının takas mahsup hakkı bulunmadığını belirterek kararın kaldırılmasını, müvekkiline yönelik davanın reddi ile %20 tazminata hükmolunmasını talep etmiştir. Birleşen davada davalı … AŞ vekili istinaf isteminde özetle; davaya konu … Bankası İkitelli/İstanbul şubesine ait … seri nolu 100.000TL bedelli çekin 14.03.2018 tarihli 81.525,15TL bedelli ve 07.03.2018 Tarihli 123.449,01TL bedelli faturaya istinaden teslim alındığını, müvekkilinin 6361 sayılı Yasa gereği yükümlülüklerini yerine getirdiğini, müvekkiline kusur isnadının mümkün olmadığını, davacının ileri sürdüğü kişisel defilerin müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini, müvekkilinin fatura konusu alacak yönünden ödeme vasıtası olan çeki 6361 sayılı Yasa’ya uygun şekilde iktisap ettiğini, borçlunun zararına hareket etmediğini, ağır kusurlu olmadığını, karara esas raporun eksik incelemeye dayalı olduğunu, raporda davacının defileri ileri sürebileceği şeklinde yorum yapılmasının yerinde olmadığını, rapora itiraz ettiklerini, ikinci bilirkişi raporu alınması gerekirken karar verildiğini, birleşen davada iki davalı olmasına rağmen raporda davalıdan bahsedilmiş olup hangi davalının kastedildiğinin de anlaşılamadığını, davacı ile müvekkili arasında bir sözleşmesel ilişki olmadığını, müvekkilinin iyiniyetli olduğunu, Kanun’a uygun hareket ettiğini belirterek kararın kaldırılmasını, davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME Birleşen Dava konusu 3 adet çek incelendiğinde; … Cağaloğlu Şubesine ait 05.09.2018 Tarihli … seri nolu 250.000TL bedelli çekte keşidecisinin davacı; lehtar ve 1.cirantanın davalı …şti, avalistin …, hamilin ise davalı … AŞ olduğu, iş bu çekin İstanbul …İcra Dairesinin … nolu dosyası ile takibe konulduğu, davacının 250.000TL ve 50.749,41TL bedeli depo ettiği, … Cağaloğlu Şubesine ait 05.09.2018 Tarihli … seri nolu 250.000TL bedelli çekte keşidecisinin davacı; lehtar ve 1.cirantanın davalı …şti,avalistin…, hamilin ise davalı … AŞ olduğu, iş bu çekin İstanbul …İcra Dairesinin … nolu dosyası ile takibe konulduğu, davacının 250.000TL ve 50.398,86TL bedeli depo ettiği, … Banaksı’na ait 05.08.2018 Tarihli … seri nolu 100.000TL bedelli çekte keşidecisinin davacı; lehtar ve 1.cirantanın davalı … ..şti, hamilin ise davalı … AŞ olduğu görülmüştür. Asıl davada yukarıda incelenen 3 adet çek ile birlikte … Merter ticari Şubesine ait … seri nolu 100.000TL bedelli 05.08.2018 tarihli çekte keşideci davacı lehtar davalı ….Şti olan çek de dava konusudur. Asıl davada; 700.000TL üzerinden birleşen davada ise 600.000Tl üzerinden dava harçlandırılmıştır. Davacı vekili tarafından davacı şirket ve davalı …ŞTİ’ye atfen kaşe ve imza bulunan 18.07.2018 Tarihli hesap mutabakatı sunulmuş olup buna göre davacının davalı …Şti den 768.771,72 TL alacaklı olduğu kayıtlıdır. 19.03.2018 tarihli faktoring sözleşmesi ve ekleri … AŞ tarafından sunulmuş olup, 24.04.2018 tarihli tevdi bordosuna istinaden davaya konu 250.000TL’er bedelli 2 çeki devraldığı 14.04.2018 ve 21.04.2018 tarihli fatura örnekleri sunulduğu görülmüştür. Davacı şirket tarafından 24.04.2018 tarihli yazı; “..faturaların içeriğindeki mal ve hizmetin ayıpsız olarak teslim alındığı, fatura ve muhteviyatına itirazımız olmadığı, faturaların ödeme aracı olarak dökümü yapılan çeklerin tarafımızca verildiğini gayrikabili rücu beyan ve kabul ederiz, iş bu çekler vadesinde ödenecektir” şeklindedir. Davalı … ile 29.09.2017 Tarihli faktoring sözl yapılmış 09.04.2018 tarihli çek tevdi bordrosu, 07.03.2018, 14.03.2018 faturalar sunulmuş olup davalı …’e … bankası ikitelli İstanbul kurumsal şubesinin 05.07.2018 tarihli … ve 05.08.2018 tarihli … seri nolu 100.000’er TL’lik çekin tevdi bordrosu sunulmuştur. SMM bilirkişiler ve hukukçu bilirkişiden oluşan bilirkişi heyeti raporunda özetle; Asıl Dosya İle İlgili Olmak Üzere; Davacının davalı ile olan açık hesabını takip ettiği 2018 yılına ait açık hesap ekstresine göre; Davacı ile davalı arasında 4.452.778,11 TL hacminde ticari ilişki olduğu, davalının ve davacının karşılıklı birbirlerine kestikleri faturalar ve ödemeleri ile; dava konusu edilen, 09,04.2018 tarihinde 200.000,00 TL ve, 24.04.2018 tarihli 500.000,00 TL olmak üzere, 4 adet ve 700.000,00 çekleri davalıya ödeme olarak kaydetmesi sonrasında; 19.07.2018 dava tarihinde davacının 762.371,72 TL davalıdan alacaklı olduğu, 01.11.2018 tarihinde davacının davalıya 2 adet ve toplamda 250.000,00 TL daha ödeme yapılması ile davacının 31.12.2018 tarihinde davalıdan bu defa 1.012.371,72 TL alacaklı olduğu, 31.12.2018 tarih … yev. no.lu mahsup fişi ile davacının 1.012.371,72 TL alacağının 128 Şüpheli Ticari Alacaklar ana hesabının altında ve 128 01/… hesabına “128.01 HESABA VİRMAN”” açıklaması ile aktarıldığı, bu aktarım sonrasında davacının 128 hesapta davalıdan 1.012.371,72 TL alacaklı olarak 2019 yılına devir ettiği, davaya konu 4 adet 700.000,00 TL’lik bu çeklerin, davalı firma tarafından Faktoring Şirketlerine (dava tarihinden sonra) devir ve temlik edildiği, bedellerinin (dava tarihinden sonra) faktoring şirketlerince tahsil edildiği, diğer anlatımla; davacının mahsubunu ve menfi tespitini talep ettiği ödenmemiş çek kalmadığı mütalaa edildiği, Davalı … ve … Yönünden; Sayın Mahkemenin raporda yer verilen görüşe katılması halinde somut olayda, kambiyo senedi ve temel borç ilişkisinden doğan alacağın borçlusu …’ın, faktoring sözleşmesinin taraflarından olduğu, … tarafından alacağın devredildiği, alacağa karşılık verilen çeklerin faktor … ve …’e devredildiği, bu halde şahsi defilerin ileri sürülebilmesi açısından faktorün çekleri iyi niyetle edinip edinmediğinin önem arz etmediği, uygulama alanı bulacak hükmün 6361 sayılı FKFEŞK m. 9/(2) hükmü olduğu, mali incelemede davacının 128 hesapta davalıdan 1.012.371,72 TL alacaklı olarak 2019 yılına devir ettiği, davalının davacıdan bir alacağının bulunmadığı” yolunda görüş bildirmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Davacı asıl davada takas ve mahsuba dayalı olarak toplam 700.000TL bedelli 4 adet çek yönünden borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Birleşen davada ise davacı davasını faktoring şirketlerine yönelterek; yine takas mahsuba dayalı olarak asıl dava konusu olan çeklerden toplam 600.000TL bedelli 3 adet çek yönünden menfi tespit isteminde bulunmuştur. İlk derece mahkemesince asıl davanın husumet yönünden reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı asıl davada davacı; birleşen davada davalılar vekilleri, yasal süresi içinde ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Asıl dava yönünden davacının istinaf istemi; davanın pasif husumet yönünden reddi kararının yerinde olmadığına ilişkin olmakla bu husus öncelikli olarak incelenmiştir.Mahkemece; davaya konu çeklerin, davadan önce davalı … şirketlerine temlik edildiği gerekçesi ile pasif husumetten davanın reddi kararı verilmiş ise de, davalı … şirketlerinin sunduğu evraklar, çek tevdi bordrolarına göre asıl davaya konu … Merter Ticari Şubesine ait … seri nolu 100.000TL bedelli 05.08.2018 tarihli keşidecisi davacı, lehtarı davalı …Şti olan çekin faktoring işlemine konu edildiğine ilişkin evraka rastlanmamış olup davalı … AŞ’nin sunduğu … çeklere ilişkin olduğu, neticeten asıl davadaki … seri nolu çeke ilişkin faktoring işlemi iddiası bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacı da, asıl davayı 700.000TL bedelli 4 adet çek yönünden, birleşen davayı ise 600.000TL bedelli 3 adet çek yönünden harçlandırmıştır. Birleşen dava konusu olmayan … Merter Ticari Şubesine ait … seri nolu 100.000TL bedelli 05.08.2018 tarihli keşidecisi davacı, lehtarı davalı …Şti olan çek yönünden alacağın devri iddiası söz konusu olmadığı gibi davalı …Şti, çekte lehtar konumunda olduğundan esas hakkında inceleme yapılması gerekirken pasif husumetten red kararı verilmesi yerinde görülmemiştir. Bununla birlikte asıl davaya konu … Cağaloğlu Şubesi’ne ait 05.09.2018 Tarihli … seri nolu 250.000TL bedelli, 05.09.2018 Tarihli … seri nolu 250.000TL bedelli ve … Bankası İkitelli Kurumsal Şubesi’ne ait 05.08.2018 Tarihli … seri nolu 100.000TL bedelli çeklerde davalı lehtar konumunda olup talep; çeklere ilişkin menfi tespit istemine yönelik olmakla alacak davadan önce devredilmiş olsa da, çekte lehtar sıfatı bulunan davalı …Şti’ın pasif husumeti bulunduğundan, anılan çekler yönünden de esas hakkında karar verilmesi gerekirken husumet yönünden red kararı verilmesi yerinde görülmemiştir. (Aynı yöndeki Y.19.HD’nin 2016/12178E, 2017/1234 Karar, 16.02.2017 Tarihli kararı) Dosyanın istinaf incelemesi aşamasında UYAP’ta; asıl dava davalısı … TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ hakkında Giresun 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/675 Esas, 2020/322 Karar sayılı dosyasında iflas kararı verildiği uyarısı bulunduğu görülmekle; mahkemece bu hususun da araştırılarak, iflas kararı verilip verilmediği, kararının kesinleşip kesinleşmediği ve İİK 194 maddesi gereğince durma kararı verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesi, iflas kararı verilmiş ise davanın iflas idaresine ihbarı ile taraf teşkilinin sağlanması gereklidir. Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin esas davaya ilişkin istinaf isteminin kısmen kabulüne, asıl davada esas hakkında karar verilmediğinden ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, kaldırma sebebine göre birleşen dosyadaki davalıların istinaf isteminin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacı vekilinin asıl davaya ilişkin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE, -Birleşen dosyada davalı … AŞ ve davalı … Faktoing AŞ vekilinin istinaf istemlerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 2- İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/658E, 2019/1113 Karar sayılı, 25.11.2019 Tarihli kararının HMK 353/1.a.6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 3-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderleri ve harca ilişkin; -İstinaf talebi kısmen kabul edildiğinden davacı tarafça yatırılan 54,40TL istinaf harcının istek halinde davacıya iadesine, İstinaf istemi yönünden inceleme yapılmayan davalılar … AŞ yönünden (10.246,50TL ve 148,60TL olarak yatırılan) ve … AŞ yönünden ( 10.192,10Tl, 148,60Tl, 54,40TL olarak yatırılan) istinaf peşin ve başvuru harçlarının istek halinde aidiyetine göre davalılara iadesine, -İstinaf yargılaması için davacı tarafından yapılan 148,60TL istinaf yoluna başvurma harcı, 72,00 TL tebligat, müzekkere ve posta gideri olmak üzere toplam 220,60 TL’nin davalı …Şti’den alınıp davacıya verilmesine, – Birleşen dosya davalıları yönünden yapılan istinaf yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.24/11/2022