Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/1960 E. 2020/1986 K. 20.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1960 Esas
KARAR NO : 2020/1986 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/06/2020
NUMARASI : 2020/222 E. – 2020/254 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 20/11/2020
İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ tarafından verilen 10/06/2020 tarihli kararına karşı, taraflar tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin birikimlerini dava dışı … A.Ş.’ye yatırdığını, … A.Ş.’nin tasfiye sürecinde alacağın davalı şirkete temlik edildiğini, 30/11/2020 tarihinde taraflar arasında taksitli borç üstlenme sözleşmesi imzalandığını, 13/08/2018 tarihinde davalının müvekkiline olan borcunun 1.490,00 USD ve 3.385,26 Euro’yu 40. Taksitten 72. Taksite kadar ödememesi üzerine icra takibine geçildiğini, 18/08/2018 tarihinde davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, itiraz üzerine davalı şirket ile arabuluculuk görüşmesi gerçekleştirildiği ancak anlaşmaya varılmaması üzerine dava açılmasının zorunlu olduğunu bildirmekle davalının haksız itirazının iptaline ve takibin devamına, davalının %100 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu alacağın hukuken henüz talep edilebilir olmadığını, borcu nakleden dava dışı … A.Ş.’nin tasfiye sürecinin devam ettiğini ve tasfiye süreci devam eden katılım hesabı sahibinin tasfiye sonucunu beklemeden icra takibini başlatmasının hukuken mümkün olamayacağını, sözleşme sırasında borç veya alacağın muaccel olmadığını bildirmekle davanın reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI; İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/06/2020 tarihli 2020/222 Esas-2020/254 Karar sayılı kararıyla; “Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, -HMK 331.maddesi uyarınca harç ve masrafların görevli mahkemede nazara alınmasına” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU;Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; güncel Yargıtay ve BAM içtihatları uyarınca görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, TTK 4/1-f bendinde “Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan davaların ticari dava sayılır, hükmünün düzenlendiğini, uyuşmazlığın tasfiye halindeki … A.Ş. nezdindeki davacı hesabının müvekkiline temlikine ilişkin sözleşmeden doğduğunu, niteliği itibarıyla ticari dava olduğunu ve Asliye Ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğini beyanla, kararın kaldırılarak, kararı veren mahkemenin yargı yeri olarak belirlenmesini talep etmiştir.Davacı vekilinin katılma yoluyla istinaf dilekçesinde; davanın mutlak ticari dava olduğunu, daha önce yine bu sözleşmeye dayanan aynı alacak, konusu ve tarafları bire bir aynı olan itirazın iptali davasında, Yargıtay’ın verdiği kesin karara göre (Yargıtay 20. Hukuk Dairesi’nin 17/10/2016 tarihli 2016/9344 Esas-2016/9198 Karar sayılı kararı) Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu, görevsizlik kararının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, beyanla kararın kaldırılarak, İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.Heyetin takdiri arz olunur.20/11/2020
G E R E K Ç E :Dava, taraflar arasında düzenlenen alacağın temliki sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali taleplidir. 6102 Sayılı TTK’nun 3.maddesinde “bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiillerin ticari işlerden olduğu” belirtilmiş, aynı kanunun 4.maddesinde ise ticari dava ve işler sayılmıştır. Taraf vekillerinin istinaf dilekçelerinde, dava konusu uyuşmazlığın TTK 4/1-f bendi gereğince ticari nitelikte olduğu ileri sürülmüşse de, … Finans Kurumu bu davada taraf değildir ve uyuşmazlık taraflar arasındaki temlik sözleşmesinde, davalının üzerine düşen edimlerini yerine getirmediği iddiasından kaynaklanmıştır. Benzer uyuşmazlıklara konu davalarda verilen (Bakınız Yargıtay 11.HD’sinin 2015/14950 Esas, 2016/3539 Karar; 2017/1069 Esas, 2018/5194 Karar ve Yargıtay 13.HD’sinin 2015/15096 Esas, 2017/2181; 2017/8010 Esas, 2017/9945 Karar; 2015/39733 Esas, 2018/4765 Karar sayılı ilamları) kararlar ile, benzer bir uyuşmazlığa konu Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/11-2630 E,- 2019/328 K.sayılı 21/03/2019 tarihli kararında da; “davacının temlik sözleşmesine konu yaptığı alacağın borçlusu durumundaki …A.Ş’nin bu davada taraf olmadığı gibi uyuşmazlık konusu alacağın da doğrudan davalının ticari işletmesi ile ilgili olmadığı, davacının da tacir olmadığı, uyuşmazlığın çözümünde 6098 sayılı TBK’nun 183. vd. maddeleri hükümlerinin uygulanacağı, dava konusu uyuşmazlığın ticari dava niteliği taşımadığına ” karar verilmekle, mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu kanaatiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin istinaf başvurusu ile davacı vekilinin katılma yoluyla istinaf başvurusu yerinde görülmediğinden ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,2-İstinafa geliş aşamasında harçlar peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 20/11/2020 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.