Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/1890 E. 2020/2013 K. 25.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1890 Esas
KARAR NO: 2020/2013 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/12/2016
NUMARASI: 2014/140 E., 2016/1003 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 25/11/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 356. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma açılarak yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: Davacı vekili, müvekkilinin davalı tarafından ZMMS sigorta poliçesi düzenlenen ve dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki araçta yolcu olarak bulunduğu sırada meydana gelen trafik kazası sonrasında yaralandığı ve %21 oranında özürlü olduğuna dair rapor düzenlendiği, davalı sigorta şirketine ihbar ve başvuru yaptıkları halde başvurunun sürüncemede bırakıldığını belirterek şimdilik 2.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili, 20/10/2016 tarihli dilekçesi ile toplam taleplerinin 87.708,34 ‘ye yükseltmiştir. Davalı vekili, davacının sürekli sakatlığının Adli Tıp’tan rapor alınmak suretiyle belirlenmesi gerektiğini, müvekkilinin sadece dava tarihinden itibaren faizle sorumlu tutulabileceğini, hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, yaralananın müterafik kusurunun bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller, Adli Tıp ve bilirkişi rapolarına göre davalının sigortaladığı araç sürücüsünün tamamen kusurlu olarak sebebiyet verdiği trafik kazasında araçta yolucu olarak bulunan davacının yaralandığı, %12 oranında malul kaldığı, iyileşme süresinin 6 ay kadar uzayacağı, davacının isteyebileceği tazminat tutarının 87.708,34 TL olup, bu tutarın teminat kapsamında kaldığı gerekçeleriyle davanın kabulüne, sürekli işgöremezlik tazminatı olarak 84.381,24 TL geçici işgöremezlik tazminatı olarak 3.327,10 Tl olmak üzere toplam 87.708,34 TL maddi tazminatın 08/07/2010 olay tarihinten itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekili, dava konusu olayda işleten ile davacı arasındaki ilişki bakımından hatır taşıması bulunduğunu, bu nedenle indirim yapılması gerektiğini, davacının herhangi bir çıkar karşılığında yolculuk yapmadığı, bu nedenle indirim yapılması gerektiğini, bu indirimin de Yargıtay kararlarına göre %20’den az olmaması gerektiğini, faizin başlangıç tarihinin hatalı olduğunu, faizin dava tarihinden itibaren yürütülmesi gerektiğini ve re’sen sebeplerini bildirmiştir. Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde, davalının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığını, aile bireylerinin taşınmasında, taşıyanın maddi menfaati bulunduğundan aile bireylerinin taşınmasında hatır ilişkisinden söz edilemeyeceğini, ancak kendilerinin icra takibinden dava tarihinden itibaren faiz talep ettiklerini, bu nedenle yerel mahkeme kararının faizin başlangıcı noktasında düzeltilerek onanmasını istemiştir. Davalı tarafından yapılan sigorta poliçesinin 02/09/2009 ve 02/09/2010 tarihlerini kapsadığı görülmüştür. Davacı için düzenlenen 19/03/2014 tarihli sağlık kurulu engelli raporunda; %15,21,13 şeklinde oranlarda rapor verildiği görülmüştür. Kaza tutanağının incelenmesinde 08/07/2010 günü sürücüsü … olan … plakalı kamyonetin Gerede istikametinden Çerkeş istikametine seyir halindeyken rampada aracın kontrolünü kaybederek sağ tarafa tarlalara takla attığı ve tek taraflı yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana glediği, kazanın oluşumunda araç sürücüsünün kusurlu olduğunun belirtildiği görülmüştür. Adli Tıp Kurumundan alınan 04/11/2015 günlü maluliyet raporuna göre , davacının kaza nedeniyle %12,01 oranında meslekten kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme süresinin 6 aya kadar uzayabileceği yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. Yargılama sırasında alınan 23/08/2016 tarihli bilirkişi raporunda; kazanın meydana gelmesinde kamyonet sürücüsü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, davacının geçici işgöremezlik zararının 3.327,10 TL, sürekli işgöremezlik tazminatı talebinin ise 84.381,24 TL olarak hesaplandığı , bu tutarların poliçe limiti kapsamında kaldığı yolunda görüş bildirilmiştir.
DAİREMİZİN İLK KARARI VE YARGITAY BOZMASI Dairemizce yapılan istinaf incelemesi sonunda 28/12/2017 tarihli, 2017/820 Esas, 2017/4022 Karar sayılı ilamla davalı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş, işbu kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin 24/12/2019 tarih, 2018/1411 Esas – 2019/12418 Karar sayılı ilamıyla, hatır taşımasında taşınmanın işleten veya sürücünün değil, taşınanın yararına olması gerektiği, somut olayda davacının dava dışı ağabeyi …’ın kullandığı araçta yolcu konumunda olduğu, kamyonetin işleteninin dava dışı … Ltd.Şti olup istinaf mahkemesinin hatır indirimi yapmadığı, oysaki davanın trafik sigortacısına karşı açıldığı, davacının ücretsiz olarak ve işletenin bir yararı bulunmadığın taşındığı, bu durumda davacı ile dava dışı sürücü arasındaki kardeşlik ilişkisinin işleteni etkilemeyeceği, işleten ve dolayısıyla sigorta şirketi yönünden hatır taşıması indirimine engel olmayacağı, buna göre dairenin yerleşik uygulaması da gözetilerek talep edilen miktar üzerinden %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılarak tazminat belirlenmesi gerekirken davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf başvurusunun reddedilmesinin doğru olmayıp bozmayı gerektirdiğinden bahisle dairemiz kararının bozulmasına karar verilmiş, bozma sonrası yapılan yargılamada usul ve yasaya uygun olan Yargıtay bozma ilamına uyulmuştur.
GEREKÇE: Dava, tek taraflı trafik kazasında davacının içinde yolcu olarak bulunduğu aracın ZMMS’sini yapan sigorta şirketinden cismani zararın tazmini istemine ilişkindir. Araç sürücüsü olan dava dışı … davacının ağabeyidir. Dava, aracı işletenin trafik sigortacısına karşı açılmıştır. Davacının dava dışı işleten … Ltd.Şti’nin aracında ücretsiz olarak bir karşılık alınmadan taşındığı anlaşılmaktadır. İşletenin bu taşınmada bir menfaati yoktur. Bu durumda davacı ile dava dışı sürücü arasındaki kardeşlik ilişkisinin işleteni etkilemeyecek, dolayısıyla sigorta şirketi yönünden hatır taşıması indirimine engel bir durum söz konusu olmayacaktır. Bu itibarla davalı vekilinin hatır taşımasına yönelik istinaf talebinin kabulü gerekmiştir. Öte yandan dairemizce yapılan ilk istinaf incelemesinde davalının faizin başlangıcına yönelik istinaf istemi dairemizce kabul edilmiş olup bu hususta temyiz yoluna başvurulmamıştır. Açıklanan bu sebepler gözetildiğinde davalı vekilinin istinaf taleplerinin kabulü gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-Davalı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine, 2-İstanbul 6.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/140 Esas – 2016/1003 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b-2-3 maddeleri gereğince KALDIRILMASINA, 3-Davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile; 84.381,24 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 3.327,10 TL geçici iş göremezlik tazminatı olarak hesaplanan toplam 87.708,34 TL’den hatır taşıması nedeniyle takdiren %20 oranında indirim yapılmak suretiyle tayinine takdir edilen 70.166,67 TL’nin dava tarihi olan 18.04.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 4.793,08 TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 25,20 TL ile ıslah harcı 267,53 TL’nin mahsubu ile bakiye 4.500,35 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına, 5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 9.921,67 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-Hatır taşıması nedeniyle indirim yapıldığından reddedilen bölüm üzerinden davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 7-Davacı tarafından yapılan 321,73 TL ilk gider, 237,00 TL posta gideri ve 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.058,73 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 8-İstinaf peşin harcının talebi halinde davalıya iadesine, 9-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama gideri olan 85,70 TL istinaf yoluna başvuru harcı ile 116,25 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 201,95 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 10-İstinaf incelemesi duruşmalı yapıldığından ve bir duruşma icra edildiğinden davalı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 2.040,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.25/11/2020