Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/1887 E. 2020/1808 K. 23.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1887 Esas
KARAR NO: 2020/1808
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/12/2019
NUMARASI: 2019/284 E. – 2019/1038 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/10/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı tarafından müvekkili aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasıyla icra takibi başlatıldığı, yapılan takibin haksız olduğu belirtilerek; takibe konu kambiyo senedi dolayısıyla müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; ticari davalarda menfi tespit davalarının da zorunlu arabuluculuk kapsamında olduğu, gerekçesiyle HMK 114/2 ve 115/2 md gereğince; davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir . Davacı vekili; menfi tespit davasının arabuluculuğa tabi olmadığını davanın usulden reddine ilişkin kararın yerinde olmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Uyuşmazlık; menfi tespit davasında arabuluculuk dava şartının uygulanıp uygulanamayacağının tespitine ilişkindir. 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Kanun’un 5/A. maddesinde “dava şartı olarak arabuluculuk” başlığı ile; “Bu Kanun’un 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır” şeklinde düzenleme yapılmıştır. TTK’nın 5/A maddesine göre, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı ise de; menfi tespit davaları alacak davası mahiyetinde değerlendirilemeyecek olup somut olay yönünden davacı tarafın arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunmamaktadır. (Y.19HD’nin 2020/85 Esas, 2020/454 Karar sayılı, 13.02.2020 Tarihli ilamı da aynı doğrultudadır). Açıklanan nedenle davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile HMK’nin 353/(1).a.4,6. maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davacı vekilinin istinaf isteminin KABULÜNE, 2-İstanbul 8.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/284 E. – 2019/1038 K. Sayılı, 24.12.2019 tarihli kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1.a.4, 353/1.a.6 maddeleri gereğince KALDIRILMASINA, -Yargılamaya devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden 54,40TL istinaf harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine, 4- İstinaf aşamasında davacı tarafça yapılan yargılama gideri olan 148,60 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 61,50 tebligat, posta ve müzekkere masrafı olmak üzere toplam 210,10 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 23/10/2020 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.