Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/18 E. 2020/71 K. 17.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/18 Esas
KARAR NO : 2020/71 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/07/2019
NUMARASI : 2019/57 E., 2019/629 K.
DAVANIN KONUSU: 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 17/01/2020
İstinaf incelemesi üzerine Dairemize gelen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA A-)Açılan dava ve iddia : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkil bankanın kayıtlı elektronik posta adresine Salihli …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyasından 03/12/2018 düzenleme tarihli 61.547,18-TL tutarlı 89/1 haciz ihbarnamesinin gönderilmiş olduğunu, haciz ihbarnamesi müvekkil banka kayıtlı elektronik posta adresine 03/12/2018 tarihinde ulaştığını, 89/1 haciz ihbarnamesine süresi içerisinde yanıt verilerek haciz ihbarnamesine itiraz edilmesine karşın aynı dosyadan yine elektronik tebligat yolu ile bu kez 89/2 haciz ihbarnamesinin gönderildiğini, 89/2 haciz ihbarnamesinin tebligat zarfında 89/1 birinci haciz ihbarnamesi yazmakla birlikte evrak içeriğinin 89/2 ikinci haciz ihbarnamesi olduğunun görüldüğünü, 24/12/2018 düzenleme tarihli 89/2 haciz ihbarnamesi 25/12/2018 tarihinde müvekkil bankaya tebliğ edildiğini, kayıtlı elektronik posta sistemi üzerinden gerçekleşen sürecin tarihsel detaylarını gösteren KEP detay tarihçe ekran görüntüsünü dosyaya sunduğunu, söz konusu gelişmelerden sonra, aynı icra dosyasından bu sefer 14/01/2019 düzenleme tarihli 87.483,76-TL üzerinden, 89/3 haciz ihbarnamesi posta yolu ile müvekkil banka Salihli/Manisa Şubesi’ne gönderilmiş ve 89/3 haciz ihbarnamesi 15/01/2019 tarihinde müvekkil bankaya tebliğ edildiğini, Salihli …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı dosyasından gönderilen 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerine süresi içerisinde yanıt verilmesine karşın, müvekkil bankaya haksız ve hukuka aykırı olarak bu kez 89/3 haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiğini, haklı davanın kabulü ile davalıya borçlu olmadığının tespitini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler :Davalının cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı :İlk derece mahkemesince; ” davanın menfi tespit istemine ilişkin olduğu,01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren ve 03/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre; ” MADDE 5/A- (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 3. maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümle ile ise de “Dava şartı olarak arabuluculuk” ”MADDE 18/A- (1) İlgili Kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir, Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükümlerine yer verildiği, anılı yasal değişiklik ışığında dava dilekçesinin tetkiki neticesinde; dava konusunun menfi tespit talebine yönelik, konu bakımından bir miktar paranın ödenmesine ve para alacağına ilişkin olup bu bakımından zorunlu arabuluculuk dava şartı mevcut olmakla birlikte davacı yanın yasal zorunluluk nedeni ile yapılan ihtara rağmen son tutanağın aslı yahut arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini ibraz etmediği” gerekçesiyle TTK 5/a, 6325 sayılı kanun 18/a-2, HMK’nın 114/2, 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Kararı davacı yan istinaf etmiş ve dilekçesinde özetle “….dava konusu ihtilaf, davalı takip alacaklısının dava dışı takip borçlusuna karşı başlattığı icra takibinden kaynaklanmaktadır. alacağa konu ihtilafın özünde müvekkil banka’nın taraf sıfatı bulunmamaktadır.Yukarıda kısaca bahsedildiği üzere davalı tarafın alacaklısı olduğu icra takibi dosyasından müvekkil Banka’ya gönderilen 89/3 haciz ihbarnamesi nedeniyle huzurdaki dava açılmıştır.İcra İflas Kanunu’nun 89. Maddesinin 3. Fıkrası gereğince de huzurdaki davanın açılması müvekkil Banka bakımından zaruri bir durumdur. Yerel Mahkeme’nin gerekçeli kararında “dava konusu uyuşmazlığın bir miktar paranın ödenmesine ve para alacağına ilişkin olduğu” şeklinde bir nitelendirme yapılmıştır. Bununla birlikte Yerel Mahkeme’nin “Ön İnceleme Duruşma Tutanağı” ‘nda uyuşmazlık konusuna ilişkin tespiti tam olarak aşağıdaki şekildedir.”Dosyanın incelenmesinde; tarafların arasındaki uyuşmazlık konusunun İİK’nun 89/3 maddesine dayalı menfi tespit isteminin yerinde olup olmadığı hususlarında toplandığı anlaşıldı.”Yerel Mahkeme’ce uyuşmazlık konusu belirlenirken, davanın, İcra İflas KAnunu 89/3 maddesine dayalı menfi tespit istemi olduğu isabetli olarak belirlenmiştir. Buna karşın Yerel Mahkeme’nin gerekçeli kararında dava konusu uyuşmazlığın bir miktar paranın ödenmesine ve para alacağına ilişkin olduğu şeklinde değerlendirmede bulunulmuştur.Yerel Mahkeme’nin ön inceleme duruşma tutanağı esnasında gerçekleştirdiği uyuşmazlık konusu tespiti ile gerekçeli kararında gerçekleştirdiği uyuşmazlık konusu tespiti birbiri ile çelişmektedir.Müvekkil Banka’nın, davalı taraftan herhangi bir paranın ödenmesi talebi bulunmadığı gibi para alacağına ilişkin bir talebi de bulunmamaktadır. Müvekkil Banka’nın talebi İcra İflas Kanunu gereğince, 89/3 haciz ihbarnamesi kapsamında borçlu olunmadığının tespitine ilişkindir. Yerel Mahkeme, ön inceleme duruşma tutanağında uyuşmazlık konusunu bu şekilde doğru olarak nitelendirmiş olmasına karşın gerekçeli kararında kendi tespiti ile çelişir bir nitelendirmede bulunmuştur….” denilmek suretiyle kararın kaldırılması talep ve istinaf edilmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :Dava İİK 89/1. maddeye dayalı menfi tespit davası olup, üçüncü kişi tarafından takip alacaklısına karşı açılmış bir dava sözkonusudur.Davacı ile davalı arasında bir akdi ilişkisi sözkonusu değildir.Bu durumda davaya bakmak genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanında kalmakla mahkemenin bu dava şartını öncelikle nazara alması gerekirken kendini görevli sayarak ve uygulama alanı olmayan arabuluculuk dava şartı noksanlığından davayı reddetmesi doğru görülmediğinden HMK 355. maddeye göre resen hükmün kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1 – Davacı yanın istinaf başvurusunun HMK 355. ve 353/1-a-3 maddeleri uyarınca resen gözetilen ve kamu düzenine ilişkin nedenle KABULÜNE , ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1-a- 3. madde gereğince KALDIRILMASINA 2- Davacı yanın peşin harcı olan 44,40 TL nin davacı yana iade edilmesine 3-Davacı yanın istinaf yargılama gideri olan, başvuru harcı gideri 121,30 TL, 1 tebligat gideri 14,00 TL, posta gideri 50,00 TL ki toplam 185,30 TL nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine 4-Duruşmasız inceleme yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK 353/1-a-3 maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 17/01/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.