Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/1796 E. 2022/1779 K. 21.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1796 Esas
KARAR NO: 2022/1779 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/01/2020
NUMARASI: 2018/363 E. – 2020/31 K.
DAVANIN KONUSU: Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli)
KARAR TARİHİ: 21/10/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin 2008 yılından beri yurt içi ve yurt dışı yolcu ve yük taşıma işiyle iştigal ettiğini, … markası ve logosunun 29.06.2018 tarihinde … marka numarasıyla 39. Sınıfta tescil edilerek başvuru tarihi 14.03.2018 tarihinden beri 10 yıl süreyle koruma altına alındığını, müvekkili markasının birebir aynısının davalı tarafından herhangi bir izne dayanmadan tüketiciler nezdinde karışıklığa neden olacak şeklide kullanıldığını, davalının işletmesinin caddeye bakan vitrininde, tabelasında, broşürlerde ve dağıtılan kartvizitlerde … markası ve logosunun kullanıldığını, davalının ticaret unvanı ve kaşesi … ibaresini içerdiği halde faturalarda müvekkilinin marka ve logosunun kullanılarak müşterilerin yanıltıldığını, davalının müvekkilinin markasını birebir aynı sektörde faaliyet gösteren işletmesine ait materyalde haksız kullandığını, fillerinin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini, davalı tarafından müvekkiline ait markanın 39. Sınıfta kullanıldığını, davalıya 30.05.2018 tarihinde gönderilen ihtarname ile söz konusu hukuka aykırı fiillerin durdurulması ihtar edildiği, yazılı ve sözlü uyarılara rağmen davalının bu fiillere son vermediğini, davalının üyelik gerçekleştirmeden, usul ve yasaya aykırı seyahat acentesi işlettiği gerekçesiyle TURSAB’a şikayette bulunulduğunu, TURSAB’ ın şifahen yolcu taşımacılığına ilişkin bir faaliyete rastlamadıklarını beyan ettiğini, dükkan camında ”bilet kesimi yapılır” benzeri ibareler yer aldığını beyanla; müvekkili adına tescilli … KARGO marka ve logosundan kaynaklanan marka haklarına tecavüz ve haksız rekabetin tespitini, markanın her türlü yayınlar, hizmetler ve mallar, ürünler, ambalajlar, tabela, ilan, reklam, broşür, afişi ve sair her türlü tanıtım malzemesi, basılı kağıtlar, faturalar ve sair her türlü ticari evrak ile internet alan adları dahil olmak üzere internet üzerinde, Türkiye’ de ya da yurtdışında kullanımının durdurulması, önlenmesini, sonuçlarının ortadan kaldırılmasını talep etmiştir.
CEVAP:Davalı taraf davaya cevap vermemiş, delil de sunmamıştır. Davalı vekili 25.10.2018 tarihli beyan dilekçesi ile kendilerinin de marka başvurusunda bulunduklarını, kullanımlarının halk tarafından karıştırılmayacağını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
MAHKEME KARARI: İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 15/01/2020 tarihli 2018/363 E. – 2020/31 K. sayılı kararıyla; “…Yapılan tespitte, davalıya ait işyeri girişinde bulunan levhada, işyerinin camında, kartvizitinde “… kargo” ibaresinin kullanıldığı tespit edilmiş, sözkonusu ibarelerin davacı tarafın tescilli “… kargo şekil” markalarıyla ayırt edilemeyecek denli benzer olduğunun anlaşıldığı, başkasına ait marka hakkının doğrudan ya da dolaylı ve iltibas yaratacak şekilde kullanımının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğu” gerekçesiyle; “Davanın KABULÜNE, davalının … KARGO şeklindeki kullanımının davacının … tescil nolu markasına tecavüz oluşturduğunun ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, tecavüzün ve haksız rekabetin men-ine, ref’ine, -Hüküm kesinleştiğinden masrafı davalı tarafa ait olmak üzere hükmün Türkiye çapında yayın yapan tirajı en yüksek beş gazeteden birinde bir kez ilanına” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; müvekkili adına TPMK nezdinde … numaralı 35. Sınıfta … marka başvurusu bulunduğunu, marka başvuru işlemlerinin neticesinin beklenmeden karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu. -Bilirkişi raporunda … Kargo şekil ibaresinin, birbirleriyle benzer olduğu ibare ve yorumuna doyurucu gerekçe yazılmadığını, müvekkilinin yolcu taşımacılığına dayanmadığının bilirkişi raporunda açıkça belirtildiğini, bu hususun nazara alınmadığını. -İltibasa neden olan sahneler ve işaretler bulunmadığını. -Marka hakkına tecavüz olmadığını, marka başvurusunun beklenmediğini, orta zekada fertlerin karışıklık ve iltibas bulunmadığını görebileceklerini beyanla, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı vekilinin istinaf dilekçesine cevabında; müvekkilinin 39. sınıfta tescilli markalarının bulunduğunu ve markalarını yurt içi ve yurt dışı yolcu ve yük taşımacılığında kullandığını, davalı eylemlerinin marka hakkına tecavüz teşkil ettiğini, davalının marka kullanımının müvekkilinin tescilli markaları ile aynı olduğunu, müvekkilinin dünya görünümlü logosunu kullandığını, davalı şirkete ait kartvizitin Arapça bölümünde “… Firması Nakliye ve Taşımacılık İşlemleri İran’a” ve devamında “Uçak Bileti Satışı, İran Post Cihazı, İran’a Para Transferi ve Gemi Turu” yazdığının tespit edildiğini, davalının müvekkiline ait markanın tescilli olduğu 39. Sınıfta faaliyet gösterdiğini, halk nezdinde bağlantı kurulmasına neden olacak şekilde karıştırılma ve iltibas yarattığını, marka hakkına tecavüz teşkil ettiğini, davalının marka başvurusunun 35. Sınıfta olmasına rağmen 39. Sınıfta marka kullanımı bulunduğundan marka tescil başvuru sonucunun beklenmesinde hukuki yararın bulunmadığını beyanla, istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
DELİLLER: Dosya kapsamında bulunan Türk Patent ve Marka Kurumu kayıtlarından, davacı adına 14/03/2018 başvuru tarihli … numara ile 39. Sınıfta tescilli “… kargo şekil” ve … numara ile 39. Sınıfta “… turizm şekil” markalarının tescilli olduğu anlaşılmaktadır. Davalı tarafın Türk Patent ve Marka Kurumu’na 12/03/2018 tarihinde, … numara ile 35. Sınıfta “… Kargo” marka başvurusu bulunduğu, yargılama sırasında başvuru işlemlerinin devam ettiği anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince marka vekili bilirkişiden alınan 01.08.2018 tarihli raporda; “Tespit isteyen tarafa ait “… kargo şekil” markasının Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tescilli marka olarak koruma altında olduğu, aleyhine Tespit istenenin 35. Sınıfta … numaralı “… Kargo” marka başvurusu bulunuyorsa da, firmanın bu markayı kullanarak kargo hizmeti verdiği, markayı 39. Sınıfta kullandığı, işyeri giriş kapısında, işyerinin caddeye bakan her iki camında, kartvizitinde kullanılan “… kargo” markasının birebir aynı olduğunu, keşif sırasında aleyhine tespit talep edilen firma tarafından yolcu taşımacılığı yapılmadığı, kargo hizmetleri verildiğinin beyan edildiği, dosyaya numune olarak ibraz edilen kartvizitin Arapça bölümünde “… firması nakliye ve taşımacılık işlemleri İran’a” şeklinde yazdığı, devamında “uçak bileti satışı, İran post cihazı, İran’a para transferi ve gemi turu” yazdığının şifahen belirtildiğini, aleyhine tespit istenen firmanın markayı aynı sınıfta kargo hizmetleri, eşya taşımacılık hizmetleri ile taşımacılık sektöründe kullandığını, kullanılan ” … kargo” ibaresinin Tespit İsteyen tarafın tescilli “… kargo şekil” markasıyla ayırt edilemeyecek denli benzer olduğu, ” görüşü bildirilmiştir. Davalı vekili bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde; davalı şirketin 35. Sınıfta marka başvurusunun bulunduğunu, sonucunun beklenmesi gerektiğini, ortalama zeka seviyesine sahip halk nezdinde karıştırılma ihtimali bulunmadığını, iltibasa neden olan sahne ve işaretler bulunmadığını beyanla rapora itiraz ettiklerini, yeniden rapor alınmasını talep ettiklerini bildirmiştir.
G E R E K Ç E: Markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, meni ve refi talepli davada, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. İstinaf incelemesi 6100 Sayılı HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde yazılı sebepler ile kamu düzeniyle ilgili hususlarla sınırlı olarak yapılmıştır. Dosya kapsamında bulunan Türk Patent ve Marka Kurumu kayıtlarından, davacı adına 14/03/2018 başvuru tarihli … numara ile 39. Sınıfta tescilli “… kargo şekil” ve … numara ile 39. Sınıfta “… turizm şekil” markalarının tescilli olduğu anlaşılmaktadır. Davalı tarafın Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde … numara ile 35. Sınıfta “… Kargo” marka başvurusu bulunduğu, başvuru işlemlerinin halen devam ettiği ancak mahkemece alınan rapor içeriğinden, davalı firmanın “… kargo” ibaresini tescil başvurusuna konu 35. Sınıf hizmetlerde kullanmadığı anlaşılmakla, davalı marka başvurusunun yargılamanın neticesine etkisi bulunmadığından, başvuru sonucunun beklenmemesinde usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir. Davalı tarafın, ticaret sicil kaydından “…” alanında faaliyet göstermek üzere kurulduğu ancak mahkemece alınan bilirkişi raporundan, davalı şirketin tescile konu adresinde yapılan incelemede, 35. Sınıfta faaliyet göstermediği, kargo hizmetleri, eşya taşımacılık hizmetleri sektöründe faaliyet gösterdiği, davalı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ve istinaf dilekçesinde, davalı şirketin kargo hizmetleri ve eşya taşımacılık sektöründe faaliyet gösterdiğine yönelik itirazının bulunmadığı, yolcu taşımacılığı yapmadıklarını savunduğu, ancak davalının 39. Sınıfta tescilli markası yada marka başvurusunun bulunmadığı, davalının davacı markasına sözcük ve şekil unsuru yönünden ayniyet derecesinde benzer marka kullanımının markaya tecavüz teşkil ettiği kanaatiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; a)Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 5,50 TL (posta-teb-müz) masrafının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, b)Davalı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 21/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.