Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/1731 E. 2020/1567 K. 02.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1731 Esas
KARAR NO : 2020/1567 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/01/2020
NUMARASI : 2019/901 E. – 2020/14 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
KARAR TARİHİ: 02/10/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı tarafın müvekkili aleyhine … ait 15/05/2016 tarihli, … Çek nolu 17.000,00 TL’lik çeki dayanak göstermek sureti ile İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/754 D.İş 2017/147 K. Sayılı kararı ile ihtiyati haciz kararı aldığını, bu kararın İstanbul Anadolu … İcra Dairesi’nin … E. Sayılı dosyası ile icra takibine konu edildiğini, ihtiyati haciz kararı gereğince davacı müvekkilinin araçları, taşınmazları ve banka hesaplarının bloke olduğunu, örnek no:10 ödeme emrinin tebliğe çıkartıldığını, haciz baskısı altında olan müvekkilinin 24.411,57 TL yatırmak mecburiyetinde kaldığı, İstanbul Anadolu 1. İcra Hukuk Mahkemesinde açılan davada 2017/316 E. 2018/513 K. Sayılı kararı ile tedbiren çek tazminatı ve faiz yönünden takibin durdurulmasına karar verilmiş ise de daha sonra davanın kabulüne karar verildiğini ve Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyasının iptaline karar verildiği söz konusu karar gereği davalının yapmış olduğu icra takibinin haksız olduğunun sabit olduğunu, davalı borçlu aleyhine İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün… E. Sayılı dosyası ile 23.738,56 TL bedelli icra takibine başlandığı, davalı borçlunun karara rağmen takibe konu alacağa haksız olarak itiraz ettiği için likit alacağa ilişkin yapılan itirazın iptaline ve alacağın %20 ‘nin altında kalmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı vekilinin cevap dilekçesinde; davacı tarafın keşideciden sonraki lehtarı olduğunu, takip konusu çek bedelini ödemek zorunda olduğunu, müvekkilinin çeki beyaz ciro ile devraldığını, cirantalardan … Ltd. Şti den alacaklı olduğunu ve yetkili hamil olduğunu, bu nedenle haksız davanın reddi ile davacının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
MAHKEME KARARI; İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin16/01/2020tarihli 2019/901 Esas-2020/14 Karar sayılı kararıyla; “davacının dava ile icra dosyasına ödemiş olduğu bedelin tahsilini talep ettiği, icra takibinin icra hukuk mahkemesince davacı yönünden iptaline karar verildiği, İcra ve İflas Kanunu’nun 361. maddesi gereğince davacı tarafından, belirtilen takip dosyasına ödenmiş olan bedelin iadesinin talep edilmesinin mümkün olduğu, iş bu davanın açılmasında hukuki yararı bulunmadığı (Yarg. 4.HD. 04.12.2018 T. 2018/4555 E. 2018/7549 K.)” gerekçesiyle; davacının davalıya karşı açtığı işbu davanın hukuki yararı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURULARI;Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; dilekçe ekinde de sundukları üzere Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 28.05.2014 tarihli 2014/7068 Esas 20214/8804 Karar sayılı ilamında “davacının faiz talebiyle ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerektiği, bu açıdan davacının dava açmakta hukuki yararı olduğunun kabulüyle..” şeklinde karar verildiğini, Yargıtay kararından da anlaşılacağı üzere ödenen meblağın faizi ile talep edilmesi halinde yargılama yapılması gerektiğini, iptale konu icra takibinde ödedikleri paranın faizi ile birlikte davalı borçludan talep edildiğini, İ.İ.K. 361. Maddesi fazla veya yanlış ödenen paranın iadesi hakkında olduğunu, dosya kapsamında faiz alacağı talep edildiğinden, İ.İ.K. 361. Maddesinin uygulama alanının söz konusu olmadığını, faiz talebi doğrultusunda yargılamanın gerektiğini beyanla mahkeme kararın bozularak, talepleri gibi karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; davanın usulden değil esastan reddolunması gerektiğini, kambiyo senedinde ciranta olan kişinin kendinden sonra gelen hamile yaptığı ödemeyi geriye talep edemeyeceğini, ancak keşideci, lehdar ve kendinden önce gelen cirantadan talebinin mümkün olduğunu, İcra mahkemesi kararlarının maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmeyeceğini, 1. İcra Hukuk mahkemesinin 2017/316 E sayılı dosyası ile görülen davada talepleri aşarak takibin iptaline karar verdiğini, usul ve hukuka aykırı kararın şeklen kesinleştiğini, dava aşamasında kendileri tarafından, icra dosyasındaki çek tazminatının dosya borçlusuna (Davacıya) bırakıldığını, çekilmediğini, davacı tarafın, kötü niyetli olarak icra takibi başlattığını, itirazları üzerine de kötü niyetli olarak İtirazın iptali davasını açtığını beyanla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine, kendileri tarafından yapılan istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılarak, davanın esastan reddine, davacı aleyhine 20 oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER; İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçluya karşı ilamsız icra takibi yapıldığı, borçlunun süresi içinde icra dairesine borca ve fer’ilerine itiraz ettiği anlaşılmıştır.Dava dosyası içerisine getirtilen belgelerden; İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında, davalı tarafından davacı hakkında … Bankası Gebze Şubesi, … seri nolu 15.05.2016 tarihli 17.000,00 TL bedelli …Tic. Ltd. Ş.ti tarafından davacı lehine keşide edilen davalının ciro yoluyla hamil olduğu çeke istinaden 17.000,00 TL asıl alacak, 1.700,00 TL çek tazminatı, 1.178,00 İşlemiş ticari faiz, 582,00 TL ihtiyati haciz gideri olmak üzere 20.450,00 TL alacak için icra takibi başlattığı, davalının icra takibine karşı süresinde itiraz ettiği, dosyaya 27/02/2014 tarihinde 20.844,31 TL ve 3.567,26 TL yatırıldığı, İstanbul Anadolu 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/316 Esas 2018/513 Karar sayılı dosyasında çek tazminatı ve feriler yönünden takibin geçici olarak durdurulduğu, fakat asıl alacak bakımından takibin durdurulmadığı, yapılan yargılama sonunda; davacının itirazının kabulüne karar verilerek davalı tarafından başlatılan İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibin davacı yönünden iptaline karar verildiği, kararın kesinleştiği anlaşılmıştır. İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyasının Uyap kaydında, davacı vekilinin 29/08/2018 ve 31/08/2018 tarihli dilekçeleri ile; dosyada yatırılan tutarın iadesinin talep edildiği, UYAP üzerinde ve dosyanın fiziken incelenmesinde İcra Müdürlüğü tarafından işlem yapılmadığı görülmüştür.
GEREKÇE; İtirazın iptali talepli davada; davacı vekilinin, İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında alacaklı olan davalının, müvekkilinden tahsil ettiği miktarın faiziyle tahsili için icra takibi başlatmıştır. Mahkemece, icra takibinin icra hukuk mahkemesince davacı yönünden iptaline karar verildiği, İİK 361. maddesi gereğince davacı tarafından, takip dosyasına ödenmiş olan bedelin iadesinin talep edilmesinin mümkün olduğu davanın açılmasında davacının hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiştir. İİK 361. Madde gereğince “İcra Müdürlüğünce borçludan fazla para tahsil olunarak alacaklıya verilmesi ” halinde ayrıca hükme gerek kalmaksızın o kimseden geri alınacağı düzenlendiği, davaya konu icra dosyasında, 27/02/2014 tarihinde 20.844,31 TL ve 3.567,26 TL’nin icra dosyasına yatırıldığı ve İİK 361. Madde gereğince iadesinin istenebileceği, İcra Müdürlüğünün talebin reddine karar vermesi halinde şikayet yoluyla İcra Mahkemesine başvurulabileceği, davacı vekilinin bu davayı açmak yönünden hukuki yararının bulunmadığı, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu kanaatiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama giderleri olarak; davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 02/10/2020 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.