Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1557 Esas
KARAR NO: 2020/1448 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/02/2020
NUMARASI: 2019/602 E., 2020/80 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 25/09/2020
İstinaf incelemesi üzerine Dairemize gelen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA
A-)Açılan dava ve iddia : Davacılar vekili dava dilekçesinde; davalı …, diğer davalı … Ltd. Şti. Çalışanı olup işverenin talimatları doğrultusunda araçların satışı ile ilgili muameleleri yerine getirmekte olduğu, müvekkil şirkete ait … plakalı aracın satışını işverenin talimatı doğrultusunda gerçekleştirmesi için Beyoğlu … Noterliğinde düzenlenen 14/07/2011 tarihli ve … yevmiye nolu vekaletname ile yetkilinderdiğini, davalıların tüm sözlü ve yazılı uyarılara rağmen müvekkil şirkete satış bedeli olan 143.250,00 TL’yi ödemediğini, Kadıköy … İcra müdürlüğünün … sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalıların takibe itiraz ederek icra takibinin durmasına sebep olduklarını belirterek davacı müvekkile olan borcu nedeni ile başlatılan icra takibine haksız ve kötüniyetli olarak itiraz eden davalı-borçluların itirazının iptaline ve icra takibinin devamını, borca haksız ve kötüniyetli olarak itiraz eden davalıların %40 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler : Davalılar vekili evap dilekçesinde; davalılardan … Ltd. Şti. Hakkında açılan davanın sıfat yokluğu sebebi ile reddinin gerektiğini, diğer davalı …’in davalı şirketin sigortalı çalışanı olduğunu, 22/07/2011 tarihinde yapılan araç satışı ile ilgili müvekkiller her hangi bir ödeme alamadıklarını, müvekkillerin 1987 yılından beri aynı adreste trafik müşavirliği işiyle iştigal etmekte olup bugüne dek hiçbir haksız uygulamanın içinde olmadığını belirterek, %40 tan aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı :İlk derece mahkemesince; “davanın vekalete binaen yapılan araç satışına binaen satış bedelinin vekalet veren tarafından talep edilmesi istemine ilişkin olduğu, mahkemece yapılan yargılamada İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/535 esas sayılı dosyasında davalı bulunan … işbu dosyadan tefrik edilerek İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/602 Esasına kaydedilmiş olup 2014/535 Esasa sayılı dosyada davalı … yönünden görevsizlik kararı verilmiş ve dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine hükmedildiğinin görüldüğü, eldeki dosyada ise davalı … yönünden yargılama yapıldığı, mahkemece yapılan yargılamada davacı tarafça aracının satışı hususunda davalı … Şirketinın çalışanı olduğu iddia olunan …’e vekaletname verilerek davacının aracının satışı sağlandığı fakat satış ücretinin davacıya ödenmediğinin iddia olunduğunun anlaşıldığı, yapılan incelemelerde satışta kullanılan vekaletnamede davalı … şirketinin vekil olarak tayin edilmediği ve satış bedeli davacı yana ödenmedi ise bile bu bedelden davalı şirketin sorumlu olmayacağı zira satım sözleşmesinde gerek vekaleten satıcı gerekse komisyoncu olarak herhangi bir şekilde taraf olmadığının anlaşıldığı, bu nedenle işbu davanın davalı … şirketine karşı açılması mümkün olmadığı, davalı şirketin pasif husumet ehliyeti bulunmadığının anlaşıldığı” gerekçesiyle pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Kararı davacı yan istinaf etmiş ve dilekçesinde özetle “…Yerel Mahkeme tarafından pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine yönelik verilen karar dosya kapsamına, yerleşik Yargıtay içtihatlarına ve yasal düzenlemelere uygun bulunmadığından kaldırılması gerekmektedir.Yerel Mahkemenin gerekçeli kararı incelendiğinde, Davalı Şirketin unvanının vekaletnamede ve noter satış senedinde yer almaması nedeniyle Davalı Şirketin araç bedelinin ödenmemesinden sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle Davalı şirket yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verildiği görülmektedir. Davalı Şirket, yukarıda da belirtildiği üzere, bir trafik müşavirliği firması olup vekaletnamede adı geçen …’in işverenidir. Diğer Davalı …’in Davalı Şirket’in çalışanı olduğu ve noter satış senedine konu araç satış işleminin …’in meslek faaliyeti kapsamında gerçekleştirildiği Davalı tarafça sunulmuş olan dilekçeler kapsamında da kabul edilmektedir. Yine Davalı …’nun sahibi ve yetkilisi olan …’in ve şirketin diğer çalışanlarının da aynı vekaletnameyle yetkilendirilmiş kişiler arasında olduğunu belirtmek isteriz. Yerel Mahkeme kararında belirtildiği üzere, Davalı Şirket’in unvanı vekaletnamede ve noter satış senedinde geçmemekte ise de esasen TBK 66. Madde hükümleri uyarınca Davalı Şirketin, çalışanının (yani …’in) zarar verici davranışı nedeniyle sorumluluğuna gidilebilmesi için vekaletnamede veya satış senedinde şirket unvanının bulunmasına gerek yoktur. Zira, TBK 66. Maddede düzenlenen sorumluluk sözleşmeden doğan bir sorumluluk hali değil, bilakis kanundan doğan bir kusursuz sorumluluk halidir. Dolayısıyla, Davalı Şirketin unvanının noter senedinde ve/veya vekaletnamede bulunmamasının Davalı …’nun sorumluluğuna bir etkisi yoktur….” denilerek karar
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :Dava itirazın iptali istemine ilişkindir.İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Davacı yan davalı şirket hakkında ismi ve imzası bulunmayan araç satış sözleşmesindeki bedelin ödenmemesinden dolayı olan alacağını, işlemi vekaleten yapan dava dışı kişinin işvereni olması gerekçesi ile yapmıştır.Araç satış sözleşmesi davacı yan vekil eden olmak üzere tefrik edilen diğer davalı … ile alıcı arasında bağıtlanmıştır. …’in davalı şirketin çalışanı sıfatı ile veya davalı şirketin vekaleti ile bu satışta bulunduğu yönünde sözleşme vb. Kanıt bulunmamaktadır. Bu nedenle ilk derece mahkemesinin pasif husumet yokluğuna ilişkin kararı yerinde olmakla istinaf başvurusun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M:Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1 – Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE 2-Harç peşin alınmış olmakla ayrıca alınmasına yer olmadığına 3-İstinaf yargılama giderlerinin davacı yan üzerinde bırakılmasına 4- Duruşmasız olarak inceleme yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair ; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal sürede Yargıtay’a temyiz yolu olanaklı olmak üzere 25/09/2020 tarihinde ve oy birliği ile karar verildi.