Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/1521 E. 2022/1241 K. 01.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1521 Esas
KARAR NO: 2022/1241
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/02/2019
NUMARASI: 2014/1426 2019/144
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 01/07/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı ile müvekkilleri arasında 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunun çerçevesinde T.C. Beşiktaş … Noterliğinde 22.08.2011 tarih … yevmiye ve … sözleşme numaralı, düzenleme şeklinde Finansal Kiralama Sözleşmesinin akdedildiğini, Bu sözleşmeye konu; … Ltd. Şti. Ait, 25.07.2011 tarih … numaralı ve 73.000 $ bedelli proforma faturaya konu1 adet … bedelli proforma faturaya konu 1 adet … Model, 03.08.2011 tarihli … numaralı ve 2.400,00 $ bedelli Proforma faturaya konu … marka … Model, 03.08.2011 tarihli … numaralı ve 5.550 $ bedelli Proforma faturaya konu 3 adet … Marka 32 lik matkap tezgahı 2011 Model, 03.08.2011 tarihli … numaralı ve 15.000 $ bedelli Proforma faturaya konu 1 adet… Model, 03.08.2011 tarihli … numaralı ve 5.000 $ bedelli Proforma faturaya konu 1 adet … marka … 2011 Model, 03.08.2011 tarihli … numaralı ve 42.300 $ bedlli proforma faturaya konu 1 adet … Model, Tüm ekipmanların finansal kiralama ile kiralandığını, Müvekkilleri şirket ile dava dışı … tic. Ltd. Şti. arasında akdedilen Beşiktaş … Noterliğinin 22.08.2011 tarih …, yevmiye, … sözleşme numaralı finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan 10.04.2012 tarih itibari ile; 22.821,89 $ Gecikmiş kira borcu 545,40 $ Gecikme faizi 142,37 TL masraf borçlarını ödemeyerek temerrüde düştüğünü, müvekkil şirket tarafından Beşiktaş … Noterliğinin vasıtası ile 12.04.2012 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile birikmiş borçların 60 gün içinde ödenmesini, ödenmemesi halinde sözleşmenin fesih edileceği yönünde ihtarnamenin gönderildiğini, Ademi tediye sebebi ile Finansal kiralama kanunun 25 ve sözleşmenin 42 md. Diğer ilgili maddeleri gereğince bütün finansal kiralama borçlarının muaccel hale geleceği, eğer verilen yasal sürede vadesi geçmiş borcun ödenmemesi halinde; 213.964,74 $ kira borcu, 545,40 $ gecikme faizi 6.609,92 TL sigorta, 142,37 TL masraflarının da 3 gün içinde ödenmesi ile ilgili olarak ihtarın gönderildiğini, kanuni süre içinde ödenmediğinden sözleşmenin fesih edildiğini, tarafların serbest ve hür iradeleri ile tesis edilen sözleşmede sözleşmenin yürütülmesinin çekilmez bir hal alması nedeniyle taraflardan birinin hükümlere aykırı davranması nedeni ile diğer taraf sözleşmeyi tek taraflı olarak fesih hakkının bulunduğunu, F.K.K md. 23/II göre açıkça bu hususun belirtildiğini, müvekkil şirket ile davalı arasında 05.08.2011 tarihinde geri alım sözleşmesinin yapıldığını, yapılan işbu sözleşmeye istinaden dava dışı finansal kiralama sözleşmesinin kiracısı …. Ve tic. Ltd. Şti. nin borçlarını ödemede temerrüde düşmesi halinde veya finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan yükümlülüklerin her hangi birini yerine getirmemesi halinde müvekkil şirketin finansal kiralama sözleşmesinin fesih etmesi halinde sözleşmenin fesih edildiği tarih itibari ile dava dışı kiracının vadesi geçmiş ve gelecek tüm kira borçlarını fesih tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi ve sigorta borçlarının tamamı ile ekipmanların geri satın alınması sebebi başta teşvik mevzuatından kaynaklanan ceza ve vergiler olmak üzere doğmuş ve doğacak her türlü vergi resim harç ve ceza komisyon satma ilişkin tüm ödemeleri geri alım bedeli olarak müvekkil şirketin finansal kiralama sözleşmesini fesih ettiğine dair ihtarın tebliğini takip eden 10 gün içinde yerine getireceği yönünde mutabık kalındığını, davalı şirkete geri alım sözleşmesi gereğince Beşiktaş … Noterliğinin 14.06.2012 tarih … yevmiye sayılı ihtarı ile 06.06.2012 tarih itibari ile; 213.964,74 $ kira borcu,1.555,23 TL gecikme faizi, 6.909,92 TL sigorta,854,46 TL masraflarının 10 gün içinde ödenmesi yönünde ihtarın gönderildiği, söz konusu ihtarnamenin 16.06.2012 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarnamede belirtilen sürede borç ödenmemesi nedeni ile İstanbul … İcra Md. 09.09.2013 tarih … E sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, likit ve haklı takibe itiraz edildiğini, yetki itirazının yerinde olmadığını sözleşmede açıkça belirtildiği üzere ihtilafların yegane hal merciinin İstanbul Mahkemeleri olduğunu belirtildiğini,05.08.2011 tarihli geri alım sözleşmesinin 3 md. İlgili finansal kiralama sözleşmesine uygulanacak faiz oranı üzerinden 10 puan eklenmek suretiyle bulunacak oran üzerinden temerrüt faizi uygulanacağı, fiili ödeme tarihinde TCMB döviz satış kuru üzerinden TL çevirmek sureti ile döviz olarak hesaplandığı şeklinde ödeneceği karşılıklı taahhüt altına alındığını, haklı takibe kötü niyetli itiraz ederek takibin durduğunu davalı borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile yargılama giderleri ve %20 İİT. Hükmedilmesini” talep ve dava etmişlerdir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; İki tarafça borç yükleyen akitler aynı zamanda yetki sözleşmesi de içerse dahi yetki sözleşmesi ancak anılan tipteki sözleşmelerin doğası gereği her iki tarafa da borç yüklenmesini ve aynı zamanda hak tanınmasını sağlayan sözleşmenin esaslı unsurlarını ilgilendiren konularda uygulanabileceğini, Finansal kiralama sözleşmesinde uygulama alanı bulunmadığını, davacı taraf haksız ve kötü niyetli olarak algı yönlendirmesi yapmaya çalıştığını ve dava dilekçesini sürekli olarak müvekkil şirketin taraf olmadığı finansal kiralama sözleşmesi hükümlerine atıfta bulunduğunu, davacını dilekçesinde açıkça görüldüğü üzere dava konusu alacak taraflar arasında akdedilmiş olan 05.08.2011 tarihli geri alım sözleşme hükümlerine aykırılık teşkil ettiğini, davacı tarafın alacak miktarını bir temele dayandırabilmek için kasıtlı olarak finansal kiralama sözleşmesinin içeriği hakkında bile eksik ve hatalı beyanlarda bulunduğunu, finansal kiralama sözleşmesi ve geri alım sözleşmesinin birlikte incelenmesi halinde davacı tarafın dava dışı … isimli firmaya dava dilekçesinde iddia edildiği gibi 7 parça değil 8 parça mal ve ekipman finansal kiralaması yaptığını müvekkil bu 8 parça mal ve ekipmanın 7 si için geri alım taahhüdü verdiğini, … Ltd. Şti. ye ait 03.08.2011 tarih … numaralı … adil parça ile ilgili olarak geri alım sözleşmesi yapılmadığını, müvekkilini 213.964,79 $ lık kira bedeline hiçbir zaman garantör olmadığını müvekkilinin sadece 7 parça makine ve ekipmanlar ile ilgili olarak garantör olduğunu, davacı tarafın iddialarının aksine müvekkil şirketin sözleşmesi yükümlülüklerini tam ve zamanında yerine getirdiğini, davacının geri alım sözleşmesine ayrılıklar yaparak müvekkilini zor duruma düşürdüğünü, dava dışı … ile davacı arasında finansal kiralama sözleşmesinin 10.04.2012 tarihinde fesih edildiğinden müvekkilinin haberinin bulunmadığını, finansal kiralamaya konu makinelerden 73.000 $ bedelli … marka makinenin finansal kiralama sözleşmesinin tarafı olmayan alacaklı 3. Şahıs tarafından yine sözleşmenin tarafı olmayan başka bir şahsın borcu nedeniyle İstanbul … İcra md. … E sayılı icra dosyasından alınan talimat sonrasında İzmir’de gerçekleştirmiş bulunduğu, haciz sırasında muhafaza altına alındığını, taraflar arasında 14.11.2012 tarihinde protokol imzalandığını, işbu bu protokole göre … toplam olarak 185.000 $ tutarındaki borca garantör olduğunu, protokolün geçersiz kılınması halinde o tarihteki yapılan ödemelerin185.000$ düşüleceği, müvekkilinin davacı yana 100.000 $ödeme yaptığını, Faize ilişkin itirazları: Davacı tarafın takibe uygulanan faiz oranının taraflar arasında akdedildiğini işbu maddenin geri alım sözleşmesinde de yer aldığını beyan ettiğini, ancak huzurdaki davada davacının işbu davaya konu icra takibin başlatma hukuki menfaati bulunmadığı gibi icra takibi yapma hakkını da kötüye kullandığını, Haksız ve mesnetsiz davanın öncelikle yetki yönünden bu talepleri kabul edilmediği takdirde esastan reddini haksız ve kötü niyetli olarak aleyhlerindeki icra takibi yapan davacı hakkında alacağın %20 aşağı olmak üzere İİT. Hükmedilmesini” talep etmişlerdir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “… Protokol ile belirlenen 10 puan ilavesiyle bulunacak %60 temerrüt faizinden sorumlu olacağı, taraflar arasında imzalanan 14.11.2012 tarihli PROTOKOL kapsamında, davalı tarafından davacıya toplamda 111.000 USD (ilk 6 taksit) ödeme yapıldığına göre, Protokolle ödenmesi taahhüt edilen borçtan kalan bakiye 140.000,00 USD – 111.000,00 USD = 74.000,00 USD anapara borcu kaldığı, Kalan 4 taksit toplamı olan 74.000 USD’nin taksit ödeme tarihlerinden takip tarihine kadar olan dönemde ise %60 temerrüt faiz üzerinden yapılan hesaplamanın toplam 7.837,80 USD olduğu, Davacı yanın davalıdan 02.09.2013 Takip tarihi itibariyle:74.000,00 USD Asıl alacak, 7.837,80 USD İşlemiş faiz (%60 temerrüt faiz oranı)81.837,80 USD Toplam alacaklı olduğu hesaplandığı ve tespit edildiği anlaşılmakla, denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna (10/08/2017 kök rapor ve 03/10/2018 tarihli ek rapor ) göre…” davanın kısmen kabulüne, davalının itirazının 74.000 USD asıl alacak olmak üzere toplam 81.837 USD üzerinden iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine ve davalının %20 oranında icra inkar tazminatıyla sorumluluğuna karar verilmiştir. Davacı (Temlik Alan) … A.Ş. Vekili istinaf başvuru dilekçesinde; … Ltd.Şti ile imzalanan 14/11/2012 tarihli protokolde belirtilen borç rakamının dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, kiracının borçlarını ödemede temerrüde düşmesi üzerine sözleşmenin müvekkilince test edildiğini, malın iadesi davasının da kabulüne karar verildiğini, müvekkili ile kiracı arasındaki finansal kiralama sözleşmesine ilişkin borcun 05/08/2011 tarihli geri alım sözleşmesiyle taahhüt edildiğini, geri alım bedelinin ödenmesi için tek taliki şartın finansal kiralama sözleşmesinin feshedilmesi olup, bunun da gerçekleştiğini, geri alım sözleşmesi gereğince FKS nin feshedildiği tarih itibariyle kiracı şirketin vadesi geçmiş ve gelecek tüm kira borçlarını fesih tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi ve sigorta borçlularının tamamı ile ekipmanların geri alınmasının başta teşvik mevzuatından kaynaklanan ceza ve vergiler dahil olmak üzere doğmuş ve doğacak olan her türlü vergi, resim, harç, ceza ve satışa ilişkin tüm ödemeleri geri alım bedeli olarak müvekkilinin sözleşmenin feshettiğine dair ihtarın tebliğini takip eden 10 gün içerisinde yerine getireceği konusunda mutabık kalındığını, davalıya 14/06/2012 tarihli ihtarnamenin gönderildiğini, verilen 10 gün süre içerisinde istenilen borcun ödenmediğini, bunun üzerine takip başlatıldığını, itiraz üzerine de davanın açıldığını, müvekkilinin 05/08/2011 tarihli sözleşmedeki edimlerini yerine getirdiğini ancak davalının bu sözleşmeden kaynaklanan borcunu ödemediğini, ayrıca feshedilen FKS den kaynaklanan borçların tasfiyesi için 14/011/2012 tarihli protokolün akdedildiğini, davalının müvekkiline gelerek borçları ödeyemeyeceğini söyleyerek indirim yapılmasını istediğini, müvekkilinin de indirim yaparak toplam borcu 185.000 USD olarak belirlediğini ve protokolü düzenlediklerini, maddi hata dolayısıyla makinelerden birinin geri alım sözleşmesi yapılırken yazılmasının unutulduğunu, 14/11/2012 tarihli protokolün yapılması sırasında davalının bu hususa itiraz etmediğini ancak huzurdaki davada bu hususu ileri sürdüğünü, dolayısıyla mahkemenin borcun miktarı konusunda protokoldeki 185.000 USD yi ana para olarak kabul etmesinin 14/11/2012 tarihli protokole açıkça aykırı olduğunu, müvekkilinin iyi niyetli olarak indirim yaptığını, bu rakamın geçerli olması için taksitlerin düzenli olarak ödenmesi gerektiğini, oysa davalının taksitleri düzenli olarak ödemediğini, bilirkişinin sadece davalının yaptığı ödemeleri protokoldeki tutardan indirerek hesaplama yaptığını, FKS nin ve geri alım sözleşmesini hesaplamada esas alınmamasının gerekçesinin belirtilmediğini, ayrıca bu raporun protokolün yok sayılması anlamına geldiğini, protokolün 3 ve 6.maddelerinin dikkate alınmadığını, rapora itirazlarının değerlendirilmediğini bildirmiştir. Davaya dayanak İstanbul … İcra Md. 09.09.2013 tarih … E s esas esas sayılı takip dosyasında; alacaklı … tarafından borçlu … Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine 140.000 USD toplam alacak tahsili için 03/09/2013 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçluya ödeme emrinin 10/10/2013 tarihinde tebliğ edildiği, 21/10/2013 tarihinde süresinde borca ve yetkiye itiraz edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece 22/06/2015 tarihli ön inceleme duruşmasında taraflar arasında düzenlenen Geri Alım sözleşmesinin 5.maddesinde özel yetki şartı gereği İstanbul İcra Daireleri ve Mahkemeleri yetkili olduğundan davalının taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı vekilinden 21/01/2016 tarihli celsede takip talebindeki alacak miktarının nasıl ulaşıldığı, 140.000 USD ‘nin ne kadarının asıl alacak ne kadarının faiz olduğu hususlarında dosya kapsamında anlaşılamadığından ayrıntılı ve açıklamalı beyanda bulunması için iki haftalık süre verildiği, davacı vekilinin 07/02/2016 tarihli beyan dilekçelerinde takipteki tutarın 125.282,53 USD kira alacağı olduğu geri kalan tutarının faiz alacağı olduğu yönünde beyanda bulundukları anlaşılmıştır. Davacı ile dava dışı … Ltd.Şti arasında 02/08/2011 tarihli düzenleme şeklinde finansal kiralama sözleşmesinin akdedildiği görülmüştür. Davacı ile davalı arasında 05/08/2011 tarihinde geri alım sözleşmesinin imzalandığı görülmüştür. Davacı tarafından davalıya gönderilen 14/06/2012 tarihli ihtarnamede kira ve temerrüd borçları ile sigorta ve masraflarının 10 gün içerisinde ödenmesinin istendiği, ihtarnamenin 16/06/2012 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Davacı tarafından davalıya gönderilen 26/06/2012 tarihli ihtarnamede geri alım sözleşmesinden kaynaklanan 213.964,79 USD kira ve gecikme bedeli sigorta ve masraflarının ödenmesinin istendiği, ihtarnamenin 28/06/2012 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Davacı ile davalı arasında 14/11/2012 tarihinde protokol başlıklı sözleşmenin imzalandığı, buna göre davalının geri alım sözleşmesi gereğince borcunun KDV dahil 185.000 USD olarak kabul edildiği ve bu borcun 10 taksit halinde ödenmesinin kararlaştırıldığı, ödemelerin zamanında yapılmaması halinde protokolün kendiliğinden geçersiz olacağı ve yapılan ödemelerin protokol ile belirlenen 185.000 USD den mahsup edileceğinin hükme bağlandığı görülmüştür. Mahkemece alınan 11/12/2015 tarihli raporda ; Davacının ibraz edilen ticari defter ve belgeleri TTK 66 ve 213 sayılı VUK. İlgili hükümleri uyarınca yasal ve usulüne uygun tutulup işlendiği, taraflar arasında Beşiktaş … noterliğinin 22.08.2011 tarih … yevmiye ile … sözleşme numaralı düzenlenme şeklinde finansal kiralama sözleşmesinin akdedildiği, iş bu sözleşmeye istinaden dosyada mübrez 8 adet 195.000 $ tutarındaki proforma fatura münderecatı makine ve ekipmanların … san. ve tic. Ltd. şti.’ne teslim edildiği, teslim edilen makine ve ekipmanları ile ilgili ödemeler itfa planında gösterilmediği, İtfa planında faiz ve masraflar gösterilmediği, 3226 sayılı Finansal kiralama kanunu gereğince düzenleme şeklinde yapılan sözleşmeye rağmen davalının itfa planındaki geri ödeme planına riayet etmediği, finansal kiralamanın kiracısı ve müteselsil kefil Geri alım sözleşmesinin muhatabı … san. ltd. şti. davacının nezdindeki 120 Nolu hesapta takip edilmediği, Beşiktaş … noterliği vasıtası ile finansal kiralamanın kiracısı Dava dışı … ltd. şti.’ne 12.04.2012 tarih … yevmiye sayılı kat ihtarında dava dışı …’a n biriken borç miktarı ve muaccel borç miktarı ile kat ihtarının gönderildiği, 10.04.2012 tarih itibari ile birikmiş ödenmeyen kira borçları , 22.821,89 $ Gecikmiş kira borcu, 545,40 $ gecikme faizi , 142,37 TL 10.04.2012 tarihi itibari ile muaccel hale gelen kira borcu, 213.964,74 $ kira borcu , 545,40 $ gecikme faizi, 6.609,92 TL sigorta, 142,37 TL masraflarının finansal kiralamanın kiracısının edimlerini yerine getirmemesi nedeni ile geri alım sözleşmesi gereğince 05.08.2011 tarihli geri alım sözleşmesi gereğince davacı tarafından Davalı … aleyhine Beşiktaş 3 noterliği vasıtası ile 14.06.2012 tarih … Yevmiye sayılı ihtarı ile 06.06.2012 tarih itibari ile geri alım sözleşmesinden kaynaklanan ,213.964,79 $ kira borcu ,1.555,23 $ Gecikme bedeli, 6.609,92 TL sigorta , 854,46 TL masrafların 10 gün içinde ödenmesi yönünde ihtarnamenin gönderildiği , davalı ile davacı arasında 14.11.2012 tarihinde akdedilen protokolde borç tasfiye miktarı 185.000 $ olarak akde bağlanmış, iş bu taahhüde karşılık davalının 111.000 $ ödediği , 74.000 $ tutarında asıl borcun kaldığı tespit edildiği, 02.09.2013 takip tarihi itibari ile … sözleşme ve … nolu müşteri davalı ve kefillerin borç miktarı, Geri alım sözleşmesinde 7 adet makinen yazıldığı 8 ci makinenin bedelinin listede yer almadığı, bedeli olan 42.300 $ ‘ın kalan kira borcu miktarı olan 193.497,42 $ dan tenzilinden sonra kalan 151.197, $ üzerinden hesaplama yapıldığı, iş bu hesaplamaya göre davacının talep etmesi gereken miktar ise , toplam kalan kira tutarının itfa tablosuna göre 193.497,42 $ olduğu, bu miktar için 02.09.2013 takip tarihine kadar tahakkuk eden gecikme faizi ise 48.608,22 $ , 14.06.2012 ihtar tarihi dikkate alındığında Protokole göre davalının borç miktarı 193.497 USD .dır. iş bu miktardan sözleşmeye yazılmayan 42.300 $ tutarındaki ekipmanın tenzili ile 151.197 $ üzerinden davalının yapmış bulunduğu ödemelerde dikkate almak sureti ile %50 ve %60 temerrüt faiz oranlarından hesaplama yapıldığı, dava tarihi itibari ile muaccel borç ve sigorta borcunun ödenmemiş olduğu tespit edildiği, kefilde kefalette bulunduğu borçtan kefalet limiti kapsamında sorumlu olduğu gibi kefalet borcu nedeni ile temerrüde düşürülmüş olması nedeni ile ayrıca temerrüdün şartlarından da sorumlu olduğu, davacının talebi de dikkate alınarak fiili imkansızlık oluştuğu takdirde talep ilkesi doğrultusunda davalı ve kefiller edimlerini yerine getirmemesi nedeni ile sözleşmenin 25maddesi gereğince biriken muaccel olmuş borçlar ile birlikte malların iade ve teslim edilmesi gerekeceği, kiracı ve kefillerin ödenmemiş borç miktarının 40.197 $ +48.608 $ gecikme zammı + 75.485 $ temerrüt faizi ,6.609,92 TL Sigorta ve 854,46 TL tutarında masraflarından kaynaklanan toplam 164.290 USD ve 7.464,38 TL borcun bulunduğu, geri alım sözleşmesi 3.maddesi gereğince 10 puan eklenmek suretiyle temerrüt faiz oranından hesap edilmesi halinde 40.197 USD + 48.608 USD gecikme zammı + 90.581 USD temerrüt faizi 6.609,92 sigorta ve 854,46 TL tutarında masraflardan kaynaklanan toplam 179.387 USD ve 7.464,38 TL borcun bulunduğu tespit edildiği, 02.09.2013 Takip tarihi itibari ile davacının ayrıntıları yazılı miktar kadar alacağı olduğu, belirlenen borç miktarı için sözleşmenin 17. 18. Ve 46 geri alım sözleşmesinin 3.maddesi gereğince davacının takibe konu alacağı talep edebileceği” yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. 03/01/2017 tarihli ek rapor da özetle ; “Davacının davalıdan 02.09.2013 Takip tarihi itibariyle :74.000.00 USD Asıl Alacak, 7.807.40 USD İşlemiş Faiz (%60 temerrit faiz oranı)81.807.40 USD Toplam alacaklı olduğunun hesaplandığı, her ne kadar davacı takipte talep ettiği, 140.000 USD toplam alacağın ne kadarının anapara, ne kadarının işlemiş faiz olduğu yönünde detaylı açıklamanın bilahare bildirileceği ifade edilerek 125.282.53 USD’nın anapara kalanının ise faiz olduğu yönünde beyanda bulunduğu, ancak, tarafımızdan PROTOL gereğince davalının davacıya olan anapara borcunun 74.000 USD olduğu ve bu tutardan fazla anapara talebinn yerinde olmadığı, takip Tarihi İtibariyle de İşlemiş Faiz olarak hesaplanan 7.807.40 USD’nın talep edilebileceği, Davacı tarafından davalıdan talep edilebilecek toplam alacağın 81.807.40 USD olabileceği, fazla talebin yerinde olmadığı, takip Tarihi itibariyle talep edilebilecek 81.807.40 USD’nın TCMB Dçviz Satış Kuru olan 1 USD = 2.0197 TL/USD üzerinden TL Karşılığı:74.000.00 USD x 2.0197 TL/USD = 149.457.80 TL ASIL ALACAK, 7.807.40 USD x 2.0197 TL/USD = 15.768.61 TL İşlemiş temerrüt faizi81.807.40 USD = 165.226.41 TL davacı, USD cinsinden alacağını TCMB döviz satış Kuru karşılığı TL üzerinden olmak üzere TL Asıl alacak için değişen oranlarda Avans Faizi faiz talebinin yerinde olduğu” yolunda görüş bildirmiştir. Bilirkişi … ve … tarafından düzenlenen 07/08/2017 tarihli kök rapor da özetle; Davacı yanın davalıdan 02.09.2013 Takip tarihi itibariyle: 74.000,00 USD Asıl alacak, 7.837,80 USD İşlemiş faiz (%60 temerrüt faiz oranı)81.837,80 USD Toplam alacaklı olduğu hesaplandığı, her ne kadar davacı takipte talep ettiği, 140.000 USD toplam alacağın ne kadarının anapara, ne kadarının işlemiş faiz olduğu yönünde detaylı açıklamanın bilahare bildirileceği ifade edilerek 125.282,53 USD’nin anapara kalanının ise faiz olduğu yönünde beyanda bulunduğu,Ancak, tarafımızdan PROTOKOL gereğince davalının davacıya olan anapara borcunun 74.000 USD olduğu ve bu tutardan fazla anapara talebinin yerinde olmadığı, takip tarihi itibari ile de işlemiş faiz olarak hesaplanan 7.837,80 USD olabileceği, fazla talebin yerinde olmadığı, davacı tarafından davalıdan talep edilebilecek toplam alacağın 81.837,80 USD olabileceği fazla talebin yerinde olmadığı, takip tarihi itibariyle talep edilebilecek 81.837,80 USD’nin TCMB Döviz satış kuru olan 1 USD= 2.0197 TL/USD üzerinden karşılığı: 74.000 USD x 2.0197 TL/USD = 149.457,80 TL ASIL ALACAK 7.837,80 USD x 2.0197 TL/USD = 15.830,00 TL İşlemiş Temerrüt faizi 81.837,80 USD= 165.287,80 TL ,davacı USD (Amerikan Doları) alacaklarına 3095 sayılı kanuna göre T.C. Merkez Bankası’nın 1 yıl vadeli USD (Amerikan Doları) mevduata verdiği en yüksek faiz oranı (Mad.: 4/A) üzerinden faiz talep edebileceği” yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. 03/10/2018 tarihli ek rapor da özetle ; davacı itirazları üzerine yapılan incelemelerde kök raporumuzu değiştirecek herhangi bir husus bulunmadığı” yolunda görüş bildirmiştir.
GEREKÇE: Dava, İİK 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır. Davacı taraf davalıdan alacaklı olduğunu iddia etmiş, davalı taraf ise davanın reddini savunmuştur. Taraflar arasında geri alım sözleşmesinin imzalandığı ayrıca 14/11/2012 tarihli protokolün düzenlendiği görülmüştür. Söz konusu protokol ile davalının geri alım sözleşmesi gereğince borcunun KDV dahil 185.000 USD olarak kabul edildiği ve bu borcun 10 taksit halinde ödeneceğini, ödemelerin zamanında yapılmaması halinde protokolün kendiliğinden geçersiz olacağı ve yapılan ödemelerin de protokol ile belirlenen 185.000 USD den mahsup edileceği, protokolde yer almayan hususlarda FKS ve geri alım sözleşmesindeki hükümlerin uygulanacağının taraflarca kabul edildiği görülmüştür. Yargılama sırasında farklı bilirkişilerden raporlar alınmış ise de, mahkemenin bilirkişiler … ve …’den alınan 07/08/2017 tarihli kök rapor ile 03/10/2018 tarihli ek raporu hükme dayanak yaptığı anlaşılmıştır. Gerçekten de söz konusu kök ve ek rapor ayrıntılı incelemeyi içerdiği gibi istinaf denetimine de elverişlidir. Ayrıca davalının borcunun hesaplanmasında 14/11/2012 tarihli protokol hükümlerini amacına uygun olarak yorumlayıp sonuca gittiği ve buna göre hesaplama yaptığı, bu bağlamda temerrüd faizi konusunda geri alım sözleşmesinin 3.maddesinin esas alındığı anlaşılmıştır. Yapılan hesaplamalarda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde değildir. Hal böyle olunca usul ve yasaya uygun olan ilk derece mahkemesi kararına yönelen davacı/temlik alan … A.Ş vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı/temlik alan … A.Ş vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 80,70-TL harçtan, peşin alınan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30-TL harcın davacı/temlik alan … A.Ş’den alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davacı/temlik alan … A.Ş tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361.maddesi uyarınca tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.01/07/2022