Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/1407 E. 2022/1561 K. 30.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1407 Esas
KARAR NO: 2022/1561
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/03/2020
NUMARASI: 2018/193 2020/72
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarım Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan
KARAR TARİHİ: 30/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH: 30/09/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … nolu sünnet külotu tasarımı olduğunu, mahkememizin 2018/94 D.İş sayılı dosyasının 11/04/2018 tarihli kararı ile karşı tarafın …/ … markalı sünnet külotunun, … nolu sünnet külotu tasarımının müvekkilinin tasarım hakkını ihlal ettiğinin tespit edilip ihtiyati tedbir kararı verildiğini, ihtiyati tedbir kararının tedbiren hüküm kesinleşinceye kadar aynen devamını talep ettiklerini, davalının üretim ve satış yaptığı sünnet külotu ve kalıpları tasarım haklarının ihlali olduğunu, yargılama sonunda tasarıma tecavüzün durdurulması kararı ile sünnet külotu üretiminde kullanılan kalıplara bulundukları yerlerde el konularak imha edilmesini, sünnet külotlarına bulundukları yerlerde el konularak imha edilmesini, sünnet külotlarının reklam ve tanıtımını içeren katalog ve basılı evraklara bulundukları yerlerde el konularak imhasını, sünnet külotlarının ve üretiminde kullanılan kalıbın ihracatının engellenmesine, tecavüz kararının masrafı davalılardan alınarak ülke çapında ilanını, Bakırköy 1. FSHHM’nin 2018/94 D.iş tespit giderleri ile tedbir uygulama giderlerinin davalıya yükletilmesini, tespit ve tedbir için müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasını talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin kendi tasarımı sünnet külotu davalı tarafın ürünü ile benzerlik göstermiyor olmasına rağmen haksız olarak huzurda açılan dava ile muhatap olduğunu, ürünlerin karşılaştırılması bilgilenmiş kullanıcı ve ayırt edicilik unsurları bakımından alanında uzman bir bilirkişi tarafından incelendiği takdirde de açıkça görülebilecek ve esasen davacı tarafın ürünü ile müvekkiline ait ürünün tasarım açısından farklı olduklarının net bir şekilde ortaya çıkacağını, bu itibarla arz ettikleri nedenler muvacehesinde tasarım geliştirmede özgürlük derecesi de dikkate alındığında, müvekkiline ait ürün ile davacının ürünü benzer olmadığından müvekkilinin hem bilirkişi raporuna hem de tedbire kanuni süresi içinde itiraz ettiğini ve henüz bu itirazlar hakkında bir karar verilmediğini mahkememizin 2018/94 D.İş sayılı ihtiyati tedbir dosyasında tamamen eksik incelemeye dayanan ve hükme esas alınamayacak nitelikteki bir bilirkişi raporu kapsamında haksız olarak işbu dava ile muhatap olmuş ve verilen tedbir kararı ile zarara uğradığını, haksız olarak ikame edilmiş bu dava kapsamında öncelikle müvekkili hakkında verilmiş olan tedbir kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMİSİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…SMK’nun 55.md’sine göre tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür. Burada kanun koyucu patent ve faydalı modelden farklı olarak fonksiyona değil, görünüme koruma bahsetmiştir. Bu nedenle tecavüz iddiaları da ürünün “görünümü” nazara alınarak değerlendirilmelidir. Bir tasarımın koruma kapsamı belirlenirken o tasarımın bilgilenmiş kullanıcı gözünde oluşturduğu genel izlenim ile bariz bir benzerlik gösteren bütün tasarımların birlikte dikkate alınması gerekir. Kıyaslanan tasarımlar arasında sadece küçük ayrıntılarda farklılık varsa tasarımların aynı olduğu kabul edilir. Yine bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim ile herhangi bir tasarımın böyle bir kullanıcı üzerinde oluşturduğu genel izlenim arasında genel bir farklılık varsa tasarım ayırd edici niteliğe sahip demektir. Burada, tasarım alanında, özellikle dikkat edilmesi gereker husus korumanın, görünüm, şekil, doku ve ergonomi gibi özelliklere hasredilmesidir. Tasarım hakkı ürün ve eşyaların teknik işlevini değil, dış görünümünü konu etmektedir. Somut olayda davalı tasarımlarının yukarıda anılan ilkeler ışığında yapılan değerlendirmede davacı ürünleri ile benzer olarak algılandıklarını anlaşılmakla davacının davasının kabulüne..” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemenin rapora karşı itirazları dikkate almadığını, raporun hükme elverişli olmadığını, Raporda tasarımcının seçenek özgürlüğü olduğu yönündeki görüşü kabul etmediklerini, ürünün tabi olduğu mevzuat gereği içermek zorunda kaldığı çeşitli özellikler ve ürünün teknik işlevinin getirdiği kısıtlamaların tasarımın seçenek özgürlüğünde dikkate alınacağını, sünnet külodu tasarımlarının teknik işleve konu olan tasarım çeşitleri olduğunu, raporda google arama motorundaki bir takım görsellere yer verilmiş ise de tasarımların çoğunun birbirine benzeyen ürünlerden oluştuğunu, sebebinin ise teknik işlev görme zorunluluğundan kaynaklandığını, seçenek özgürlüğünün dar yorumlanması gerektiğini, kullanan kişinin doğrudan sağlığına etki edecek olması nedeni ile tasarımın geliştirilmesinde yasal standartların dikkate alınması gerektiğini, Raporda tasarımların benzer/aynı biçim oran, doku, malzeme ve yerleşimde olduğu, tasarımcının seçenek özgürlüğü ile bilgilenmiş kullanıcının dikkat ve özeni dikkate alındığında davacı tarafın tasarımı ile davalının tasarımı arasında benzerlik olduğu, tasarımdan kaynaklı hakların ihlal edildiği yönünde görüşün yerinde olmadığını, SMK 56 maddesi gereğince tasarımın yenilik ve ayırt ediclik unusurları mevcut olması halinde koruanabileceğini, rapordaki karşılaştırma metodunun SMK 56 md anlamında yasaya ve hukuka aykırı olduğunu Tasarımlar arasında benzerlik bulunmadığını, teknik zorunluluk arz eden unsurların benzerlik karşılaştırmasında göz ardı edilmesi gerektiğini, teknik işlevsel unsurlardaki benzerlikelrin Tüzük 6.madde ve 10.madde yönünden önceki tasarım için hak ihlali yaratmayacağının açık olduğunu, Sünnet külodu tasarımının ön kısmındaki koruyucu kapak bölümün bilirkiş itarafından belirlenen elipsoid formda olması ve yukarı bölümündeki dönüş formunu içermesinin teknik zorunluluktan kaynaklandığını ve bu bölümün elipsoid/damla şeklinde olmasının ürüne yenilik katmayan harcı alem bir özellik olduğunu, yıllardır piyasada herkes tarafından kullanıldığını, Tecavüz koşulalrının gerçekleşmediğini, bir tasarımda değişiklie gidilerek meydana getirilen sonraki tasarımın genel görünümü esaslı şekilde öncekinden farklı ise sonraki tasarım ile ayırt edilemeyecek derecede benzer olmadıklarının kabul edileceğini, 6769 sayılı SMK 81.md göre somut olayda ayniyet veya genel görünüm yönünden ayırt edilemeyecek derecede benzerlik olmadığını, tecavüz ve tazminat koşullarının oluşmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili, davalı … adına olan 28.07.2020 Tarihli vekaletnamesini dosyaya sunmuştur.
İNCELEME *TPMK kayıtlarına göre; davalı tarafın 16.11.2017 başvuru tarihi … numaralı tek kullanımlık sünnet külodu yönünden faydalı model belgesine başvuruda bulunduğu, belgenin araştırma aşamasında olduğu ve henüz tescillenmediği, Davacı tarafın … numaralı “…” endüstriyel tasarımının 09.12.2003 tarihinde davacı adına tescil edildiği görülmüştür. *Mahkemenin 2018/94 D.İş sayılı dosyasında endüstri ürünleri tasarımcısı bilirkişi … raporunda özetle; davacı tarafa ait … numaralı endüstriyel tasarım ile aleyhine tespit istenene ait ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıklarını, aleyhine tespit istenene ait katalogda davacı tarafa ait … numaralı endüstriyel tasarımın benzerlerinin yer aldığı, davacıya ait katalogda yer aldığını, davacıya ait katalogda yer alan tespite konu ürün görsellerinin aynısının aleyhine tespit istenene ait katalogda kullandığını, davalı tarafın 16.11.2017 başvuru tarihi … numaralı faydalı model belgesine başvuruda bulunduğu, belgenin araştırma aşamasında olduğu ve henüz tescillenmediği belirtilmiştir. *Esas davada ise endüstri ürünleri Tasarımcısı öğretim görevlisi bilirkişi 15.10.2019 havale tarihli raporunda özetle; google arama motoru kullanılarak sünnet külotu içerikli görsellerin incelendiği, tasarımın bütününde ve bilgilenmiş kullanıcı nezdinde genel izlenimi farklı kılmaya yetecek boyutta her türlü farklılığın tasarımın yenilik ve ayırt edilliğini etkileyeceği v ebu sayede farklılaşma yoluna gidebileceği, 2018/98 D.iş sayılı dosyasının bilirkişi raporunda tespite konu sünnet külotu ürününün, yenilik özelliğine sahip olmadığının, bilgilenmiş kullanıcılar üzerinde yarattıkları genel izlenim bakımından davacının … numaralı tescilli sünnet külotu tasarımına ayırt edilemez düzeyde benzerlik arz ettiklerini, bu nedenle davacının 09.12.2003 başvuru tarihli … numaralı tescilli sünnet külotu tasarımından kaynaklanan haklarını ihlal ettiği hususlarını bildirmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, endüstriyel tasarıma tecavüzün tespiti ve meni istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Somut uyuşmazlıkta; yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ve tespit dosyasındaki bilirkişi raporunda davacıya ait tasarım ile davalının ürünün bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklar olmadığı, tekstil giyim böümünün benzer/aynı biçim oran, doku, malzeme ve yerleşimde olduğu, kabu bölümünün her ikisinin de benzer oldup damla şeklinde yarım elipsoid formda olduğu, her ik itasarımın benzer biçim oran doku ve plastik malzemede olduğu, pansuman bölgesi koruyucu kabuk bölümü üzeri hava deliklerinin her iki tasarımda dik şekilde ürünün merkez dik aksında, tek sıra dizili şekilde olduğu, delik çaplarının benrzer oranda olduğu, tasarımların benzer algılandığı, tasarımcının seçenek özgürlüğünün olduğu tespit edilmiş olmakla endüstri tasarımcısı bilirkişinin yer aldığı her iki rapor aynı doğrultuda olup Dairemizce de yeterli ve hükme elverişli görülmekle davacının tescilli tasarımı karşısında davalının hükümsüzlük davasına konu olabilecek istinaf sebepleri bu aşamada yerinde görülmeyerek davalının istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince, davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin yatırılan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 26,30TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına, 3-İstinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, 5-Artan gider avanslarının, karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtayda temyiz yolu açık olmak üzere 30/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.