Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/1093 E. 2022/1196 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1093 Esas
KARAR NO: 2022/1196
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/05/2019
NUMARASI: 2016/8 E. 2019/237 K.
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğü
KARAR TARİHİ: 30/06/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı adına 30/12/2013 tarih … tescil nolu endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili beyan dilekçesinde; İstanbul 4.FSHH Mahkemesinin 2015/110 Esas nolu dosyası ile davacı şirketin şirket ortağı ve yetkilisi olan …’na ait diğer bir şirket olan dava dışı … Ltd.Şti. adına müvekkil şirketin endüstriyel tasarım belgesinin hükümsüzlüğü ve sicilden terkini davası açıldığını, feragat nedeniyle davanın reddedildiğini, kesin hüküm itirazlarının dikkate alınmasını, davacının bu davayı açmasında hukuki yararının bulunmadığını, davacının dava ehliyetinin bulunmadığını, davanın esas yönünden de reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…. İlk rapor ve ek rapor ile son raporda Makine mühendisi bilirkişinin görüşü dışında tüm bilirkişiler; Tasarımcıların yaratıcılıkta seçenek özgürlüğü bakımından yaptıkları incelemede, teknik şartnameye uygun talepler üzerine işlevsellik yüklediği, mekanik tasarım ile yaratıcılık/esnek seçenek özgürlüğü üzerinden kendine özgün değerler kattığı, tescilin başvuru tarihi 30/12/2013 tarihinden önce kamuya sunulduğunu gösteren denetlenebilir görsel bir bilgiye ulaşılamadığı ve ilgili ürün görsellerinin aynı zamanda farkı olduğu ve sonuçta … tescil numaralı endüstriyel tasarımın yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olduğunu tespit etmişlerdir. Hükümsüzlük davalarında asıl önemli görüş endüsriyel tasarımcı bilirkişilerin görüşleridir. Zira ürünün teknik özelliği yanında görünüm, işlevsellik / seçenek özgürlüğü gibi kriterler tasarımcı bilirkişilerce değerlendirilebilmektedir. Yapılan değerlendirmede, tescilin başvuru tarihi 30/12/2013 tarihinden önce kamuya sunulduğunu gösteren denetlenebilir görsel bir bilgiye ulaşılamadığı ve ilgili ürün görsellerinin aynı zamanda farklı olduğu ve sonuçta … tescil numaralı endüstriyel tasarımın yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olduğu kanaatine varılmıştır..” şeklindeki gerekçeler ile davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; – Dava konusu tasarımın 1996 yılında … kısaltması ile bilgisayarlar için kullanılan ünitenin günümüze dek gelişmesi neticesinde “tekniğin zorunlu kıldığı şekillerden herhangi biri” olduğunu, – yenilik özelliğini taşımadığını ve teknik işlevinin tasarımı şekillendirmek olduğunu, -cihazın teknik zorunluluk nedeni ile üretildiğini, İETT 2012 yılında Know How birikimi ile otobüslerde uygulanmak üzere mobil şarj ünitesi üretimi ve satın alma kararı üzerine yapılan ürün üretimi ile doğduğunu, Talep üzerine üretilen cihazın otobüslerde yolcuların tutunması için mevcut direklere entegre edilecek nitelikte ortası belirli standartlarda yuvarlak ve boş olacak şekilde teknik zorunluluk nedeniyle üretildiğini, Ürünün işlevini yerine getirebilmesi için ancak belirli olan şekilde yapılması zorunlu olduğunu ve bu zorunluluğa uyulması sonucunda her kişide aynı tasarım ortaya çıktığını,Teknik zorunluluk koruma dışı hallerden biri olarak hem KHK’de hem de SMK’da açıkça düzenlendiğini, KHK’nın 10 uncu maddesi (SMK md 58/3-c) uyarınca, teknik fonksiyonun gerçekleştirilmesinde tasarımcıya, tasarıma ilişkin özellik ve unsurlarda hiçbir seçenek özgürlüğü bırakmayan tasarımların koruma kapsamı dışında olduğunu, tasarımcının, bu tarz bir tasarımın tasarlama sürecinde özgürlüğünün bulunmadığını, 24.12.2018 tarihli bilirkişi raporunda makine mühendisi bilirkişi Prof. Dr. … tarafından yapılan değerlendirmede de, davalı tarafından yapılan cihaz tasarımının büyük oranda teknik zorunluluktan kaynaklandığı ve İETT tarafından belirlendiği, istemlerde belirtilen “cihazın dikey konumda olması” cihazın kullanımı için şart olmayıp yatay borulara da monte edilebilir olduğu ve tasarımın özgün bir tasarım olarak kabul edilmesinin mümkün görülmediği tasarımın İETT’nin sözleşmeyle belirlediği teknik özellikler dışında küçük ve önemsiz ve cihazın fonksiyonelliğine etki etmeyen yüzey şekilleri içerdiği, örneğin cihazın üzerinde enerji sembolü olması, yolcuları bilgilendirmeye dayalı teknik bir zorunluluktur.” tespitinde de bulunduğunu, İETT’nin belirlediği teknik şartnameye uygun olarak üretim gerçekleştirildiğinden tasarımda seçenek özgürlüğünün bulunmadığı açık olduğunu, Kabul anlamına gelmemekle birlikte; Şayet özgün bir tasarım olduğu bir an için kabul edilse dahi; İETT’nin talebi üzerine tasarlanmış olduğundan; davalının işbu tasarım üzerinde herhangi bir sınai mülkiyet hakkı olmayacağını, bu durumun da davalının sektörde tekelci tutum sergilemesine ve böylece haksız rekabet durumu yaratacağını, Dosya içeriğinde mevcut İETT müzekkere cevabında da ihale teknik şartnamelerinde istenilen tasarımın sınırlılığı ve teknik zorunluluk arz ettiği sabit olduğunu, KHK m. 6/1 uyarınca tasarımcı dünyanın herhangi bir yerinde bilinen bir tasarımın aynısını bağımsız bir şekilde geliştirdiğini ispatlamış olsa dahi tasarım yeni sayılmayacağını, Dava konusu tasarımın aynı zamanda TP nezdinde … no’lu faydalı model tesciline sahip olduğunu; söz konusu faydalı modelin İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2016/8 Esas 2016/228 K. Sayılı ilamı ile faydalı modelin yenilik ve sanayiye uygulanabilirlik kriterlerinden “yenilik” kriterini taşımadığının önceki tarihlerde dünyada başkaca örneklerinin varlığının tespit edilmesi nedeniyle hükümsüzlüğüne karar verildiğini defalarca dile getirilmesine karşın işlevi ile ilgili olarak yeni olmadığına ve dünyada emsallari olduğuna karar verilen bir faydalı modelin “teknik ve şekli zorunluluklar” taşıması nedeniyle tasarımının da yeni olamayacağını tartışması ve değerlendirmesi ve emsallarini araştırması gerektiğini, Bu kapsamda konusunda uzman ve teknik bilgiye sahip olması nedeniyle kendisine başvurulan bilirkişilerin dünyada emsallerinin olduğu tespiti karşısında gerekirse google taraması yapmak yerine …, … ve … tasarım tescil kayıtları da dâhil yenilik araştırması yapması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İNCELEME TPMK kayıtlarından; dava konusu tasarımın 30/12/2013 tarihinde davalı adına tescilli … nolu USB Şarj cihazı olduğu anlaşılmaktadır. Dosya içerisinde bir örneği mevcut İstanbul 2.Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2016/8 Esas sayılı dosyasında TR … no ile 04.10.2013 tarihinde tescil edilmiş olan USB Şarj ünitesi buluş başlıklı faydalı modelin hükümsüzlüğüne karar verildiği, ilgili kararın Dairemizin 2017/1975 Esas, 2019/815 Karar sayılı ilamı ile kaldırılmasına karar verildiği görülmektedir. Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü Yrd Doç Dr. … ve makine mühendisi bilirkişi … 23.2.2018 tarihli tarihli raporlarında neticeten; endüstriyel tasarımın başvuru tarihinde yeni ve ayırt edici olduğunu bildirmişler, ek raporlarında; kök rapordaki aynı görüşlerini tekrar etmişlerdir. 2. bilirkişi heyetinde bilirkişiler endüstriyel tasarımcı … , makine mühendisi … ve bilişim uzmanı … 24.12.2018 tarihli raporlarında neticeten; tasarımda teknik şartnameye uygun talepler üzerine işlevsellik yüklendiği, mekanik tasarım ile yaratıcılık/seçenek özgürlüğü üzerinden kendine özgü değer kattığı, … tescil nolu endüstriyel tasarımın başvuru tarihinde yeni ve ayırt edici olduğunu bildirmişler, ancak makine mühendisi görüşünde; davalı tarafından yapılan cihaz tasarımının büyük oranda teknik zorunluluktan kaynaklandığı ve İETT tarafından belirlendiği, istemlerde belirtilen “cihazın dikey konumda olması” cihazın kullanımı için şart olmayıp yatay borulara da monte edilebilir olduğu ve tasarımın özgün bir tasarım olarak kabul edilmesinin mümkün görülmediği, İETT ye ait araçlar dışında mevcut hali ile kullanılamayacağını, monte edilmek istendiğinde aracın alt yapısına müdahale edilmesi gerektiğini, tasarımın İETT’nin sözleşmeyle belirlediği teknik özellikler dışında küçük ve önemsiz ve cihazın fonksiyonelliğine etki etmeyen yüzey şekilleri içerdiği, örneğin cihazın üzerinde enerji sembolü olması, yolcuları bilgilendirmeye dayalı teknik bir zorunluluk olduğu yönünde görüş belirtmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Somut uyuşmazlık; 30/12/2013 tarihinde davalı adına tescilli … nolu USB Şarj cihazı endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğü ve sicilden terkinine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dava tarihinde yürürlükte olan 6769 sayılı SMK’nın 56/4. ve 5. fıkrası; “Bir tasarımın aynısı; tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir.Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir. Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim; tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir. Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.” hükmü amirdir. 6769 sayılı SMK’nın 58. maddesine göre; “(1) Tasarım sahibi, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu Kanundan doğan haklarını kullanabilir. (2) Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.” Somut uyuşmazlıkta; dosyada mevcut bilirkişi raporları yeterli ve denetime elverişli incelemeyi içermediği gibi, hükme esas alınan 2.bilirkişi heyeti raporunun kısmen ayrık görüş içerdiği dikkate alındığında, bilişim uzmanı ve tasarım uzmanı bilirkişilerin bulunduğu yeni bir heyetten rapor alınarak değerlendirme yapılması gerekirken eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporlarına göre karar verilmesi doğru görülmemiş, davacı vekilinin istinaf isteminin bu yönden kabulü gerekmiştir. Açıklanan nedenle davacı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulüne, 2-İstanbul 1. FSHHM’nin 2016/8 Esas, 2019/237 Karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,-Yargılamaya devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine, 4-İstinaf aşamasında davacı tarafça yapılan yargılama gideri olan 121,30 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 69,80 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 191,10 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.30/06/2022