Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/1091 E. 2022/2266 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1091 Esas
KARAR NO: 2022/2266
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/01/2020
NUMARASI: 2018/406 2020/43
DAVANIN KONUSU: Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli)
KARAR TARİHİ: 29/12/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin çikolata ve şekerleme üreticisi olarak dünyaca tanınmış olduğunu, müvekkilinin … markasınında … sayı ile tanınmış marka olarak koruma altına alındığını, markanın özel ve geniş bir korumadan yararlandığını, … markalı ürününün marka ile özdeşleşen özgün bir ambalaj kompozisyonundan oluştuğunu ve bu şekliyle satışa sunulduğunu, özgün bir şekil olan kavanoz ve kavanoz kapağının grafik çiziminin aynı zamanda müvekkili adına marka olarak tescilli olduğunu, özgün kavanoz şeklinin de TPMK nezdinde koruma altına alındığını,müvekkilinin markasıyla iltibas oluşturan “…” ve “…” ibareli ürünlerin davalılar tarafından satışa sunulduğunu, www…com internet sitesinde kullanıldığını ve marka hakkına tecavüz edildiğini iddia ederek davacı aleyhine yaratılan marka tecavüzü ve haksız rekabetin tespitini, durdurulmasını, önlenmesini, ihtiyati tedbir kararı verilmesini, www…com alan adındaki tüm kullanımların önlenmesini, … markaları, ambalaj kompozisyonları ve kavanoz şekli ile karıştırılacak derecede benzer olan “…” ve “…” ibareli ürünlerin kullanımın önlenmesini, imha ve ilanını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … ve … vekili cevap dilekçesinde; yetki itirazında bulunmuş, davacının yabancı olması kapsamında yabancılık teminatı yatırılması gerektiğini ve ayrıca sessiz kalma yolu ile hak kaybı savunmasında bulunarak, esas yönünden de bir ihlal bulunmadığından davanın reddini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; husumet itirazı bulunmuş ve ayrıca esas yönünden de davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstanbul 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2018/406 E. – 2020/43 K. sayılı kararıyla; “Davaya konu … ürün ambalajı ve … ürün ambalajı olarak kullanılan kavanoz üzerinde … tescil nolu numaralı markanın özgün kısmını oluşturan içe doğru eğim şeklinde bir eğim bulunmadığı da rapordaki görsellerden çok net olarak anlaşılmakta olup,markada bulunan kenarlarında dikey çizgiler/çıkıntilar bulunan yuvarlak kapak ağırlıklı olarak teknik zorunlulukların dikte ettiği özelliklerden oluştuğundan, özgün ve ayırt edici bir özelliği bulunmayan bir görüntüde olduğundan, markadaki bu kapak görüntüsünün tek başına davacıyı akla getirecek bir ayırt ediciliğe sahip olmadığı, markanın bir bütün olarak incelenmesi kuralı gözetildiğinde gerek davacı gerekse davalı markaları ve kullanım ticari takdim şekli bakımından gerekli ayırt ediciliğin bulunduğu, somut olayda marka hakkını ihlal ve haksız rekabetin şartlarının bulunmadığı anlaşılmakla subut bulmayan davanın reddine” kararı verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; hükme esas alınan bilirkişi raporundaki davaya konu markaların müvekkilinin markaları ile kelimesel olarak benzemediği yönündeki değerlendirmenin hatalı olduğunu, itirazlarının karşılanmadığını, ürünlerin ticari takdim şekilleri yönünden değerlendirme yapılmadığını, bilirkişilerin adeta davalı tarafı haklı çıkarmaya çalıştıklarını, raporun 14 ve 15.sayfalarında sadece kelimesel olarak değerlendirme yaptıklarını, dava konusu “…” ve “…” markalarının sonunda yer alan ella ibarelerinin markalar ve ürünler arasındaki benzerliği ve iltibası artıran bir husus olduğunu, nitekim kırmızı – siyah renk kombinasyonunun ella veya benzer ibarelerin de kullanıldığı pek çok marka başvurusunun TPMK ve mahkemeler tarafından müvekkilinin nutella markalarına iltibas oluşturacak düzeyde benzer olmaları gerekçesiyle reddedildiğini, örnek olarak …, …, …, …, …, …, ve … ibareli markaların gösterilebileceğini, bilirkişi raporunun denetime elverişli nitelikte bulunmadığını, mahkemenin de raporu aynen benimsediğini, müvekkilinin başlı başına tescilli ve tanınmış nutella markası ile özdeşleşen ambalaj kompozisyonunun ve kavanoz şeklinin ayırt edici olmadığı ve teknik zorunluluktan kaynaklandığı ifadelerin gerekçeli kararın ve raporun marka hukuku ilkeleri ile hiç bağdaşmadığını gösterdiğini, müvekkilinin kavanoz ve kavanoz kapağının şeklinin grafik çiziminden oluşan şekil markasının başlı başına tescilli olduğunu, buna rağmen müvekkilinin beyaz tırtıklı kavanoz kapağı görüntüsünün tamamen teknik zorunluluktan kaynaklandığının kabul edilmesinin son derece hatalı olduğunu, bu durumun bizzat davalının dava konusu ürünleri dışında kalan ürün şekillerinden de görüldüğünü, davalıların müvekkilinin tanınmış nutella markası ile özdeşleşen kavanoz ve kapak şekli markasının son derece benzerini kullandığını ve bu durumun teknik zorunluluktan kaynaklanmadığını, ambalaj kompozisyon markasını hem nutella markası ile hem de ayrıca bu marka kullanılmaksızın tek başına tescil ettirildiğini, mahkemenin ve raporun davalı markasında … ve … ibarelerinin öne çıktığı yolundaki yorumlarının da hatalı olduğunu, zira bu markalı ürünlerin tıpkı müvekkilinin ürünlerinin kakaolu fındık kremasından oluştuğu gibi aynı ürün olduğunu, dolayısıyla bu ürünleri yan yana gören tüketicilerin markalar arasında ilişki bulunduğu yolunda algı edineceğini, mahkemeye sundukları emsal kararların mahkemece dikkate alınmadığını bildirmiştir.
DELİLLER: 28/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda; “Dava konusu davalı ürünlerinin davacıların markalarına tecavüz teşkil etmediği, dava konusu davalı ürünlerinin davacılar açısından haksız rekabet teşkil etmediği” yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. Davacı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz ettiği ve yeni bir bilirkişiden rapor alınmasını talep ettiği bu dilekçesi ekinde de İstanbul 4. FSHHM 2013/241 E – 2014/213 K sayılı ilamını ibraz ettiği görülmüştür. Davacıya ait …, …, …, …, … tescil numaralı markaların sicil kayıtları ile … tescil numaralı markaların sicil kayıtlarının celbedildiği, tanınmış markaya esas alınan tanınmışlık kararının da gönderildiği görülmüştür. Davalıya ait … tescil numaralı tahonella markasının 08/03/2006 tarihinde 5,29 ve 30.sınıflarda tescilli olduğu, … sayılı markanını ise tescil belgesi ücreti yatırılmadığından geçerliliğini yitirdiği ve hüküm ifade etmediği TPMK 10/04/2019 tarihli cevabi yazısı içeriğinden anlaşılmıştır.
GEREKÇE: Dava, markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, durdurulması ve internet sitesindeki kullanımların önlenmesi ile kararın ilanı istemlerine ilişkindir.Davacı taraf davalıların davacıya ait marka haklarını ihlal ettiğini ileri sürmüş, davalılar ise davanın reddini savunmuştur.Yargılama sonunda davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince istinaf edilmiştir. İstinaf incelemesi istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler ve kamu düzenine aykırı bir hal bulunup bulunmadığı hususları gözetilerek yapılmıştır. Her ne kadar mahkemece yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu esas alınarak davanın reddine karar verilmiş ise de, söz konusu karar hatalıdır. Zira dosya içine celp edilen davacı markaları ile davalı markaları karşılaştırıldığında davalıların kullanımının tescilinden farklı nitelikte olup davacının markaları ile iltibas oluşturacak niteliktedir. Davalı markaları kelime olarak davacınınkinden farklı ise de bütünsel olarak yapılan değerlendirmede davalı tarafından kullanılan görsellerde davacınınkine benzer şekilde kelime kısmında siyah ve kırmızı renklerin kullanıldığı ayrıca ekmek dilimi üzerine çikolata sürüldüğü, yanında bıçak ve fındıklar ile süt bulunan bardağın yer aldığı, ayrıca ürün ambalajının da davacınınkine benzer şekilde olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde davalı tarafın kullanımının iltibasa yol açacak şekilde olduğu ve bu haliyle markaya tecavüzün ve haksız rekabetin gerçekleştiği kanaatine varılmıştır. Öte yandan davalılardan …Ltd.Şti. kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini ileri sürmüş ise de davacı vekilinin cevaba cevap dilekçesi ekinde sunduğu deliller değerlendirildiğinde bu davalının söz konusu ürünlerin satışını yaptığı anlaşılmıştır. Ayrıca davalılardan …Ltd.Şti.’ne ait www…com isimli internet sitesindeki dısnella ve tahonella ibareli ürün görsellerinin de marka haklarını ihlal ettiği kanaatine varılmıştır. Mahkemece açıklanan bu hususlar gözetilmeden yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacılar vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, 2-İstanbul 1. FSHHM ‘nin 28/01/2020 tarih, 2018/406E. -2020/43K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Davanın kabulü ile; Davalıların eylemlerinin davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, davalıların … ve … ibareli ürünlerin üretiminin satışının, dağıtımının, ithal ve ihracının önlenmesine, söz konusu ibarelerin ürünlerden çıkarılmasına, çıkarılması mümkün olmayanların toplanarak imhasına, Davalılardan … Tic. Ltd.Şti’ye ait www…com isimli internet sitesindeki … ve … ibareli ürün görsellerinin kaldırılmasına, Karar kesinleştiğinde hüküm fıkrasının en yüksek tirajlı 3 gazeteden birinde bir kez ilanına, masrafın davalılardan alınmasına, İlk derece yargılaması yönünden; 4- Alınması gereken 80,70 TL ilam harcından peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 44,80 TL eksik harcın davalılardan alınarak hazineye irat kaydına, 5-Davacı tarafından ilk derece yargılamasında yapılan 10,40 TL vekalet harcı, 35,90 TL başvurma harcı, 35,90 TL peşin harç ile 3.374,2‬0TL(bilirkişi ücreti, tebligat ve posta) olmak üzere toplam 3.456,4‬TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, 6-Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince; 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, 7-Davalıların yapmış olduğu yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına, -İstinaf Yargılaması yönünden 8-İstinaf peşin harcının talebi halinde ilk derece mahkemesince karar kesinleştiğinde davacıya iadesine, 9- İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 148,60 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 84,30 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 332,90 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, 10-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 11-Gerek ilk derecede gerekse istinaf aşamasında yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımların talep halinde karar kesinleştiğinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361.maddesi uyarınca tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.29/12/2022