Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/1081 E. 2022/1295 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1081 Esas
KARAR NO: 2022/1295
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/12/2019
NUMARASI: 2018/343 2019/336
DAVANIN KONUSU: Markaya tecavüz, Manevi tazminat
KARAR TARİHİ: 05/07/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin “…” ibareli çatı markasının tanınmış marka olduğunu, bununla beraber “…” ibaresi ile özdeşleşmiş şekil markalarının bulunduğunu, yine müvekkiline ait “…” markalarına ilişkin bir çok tescilli markaların bulunduğunu, iletişim sektöründe öncü firma olduğunu, davalı tarafın müvekkiline ait markaları haksız şekilde kullanarak ürünlerin üzerine bastığını, … isimli Facebook sosyal medya adresinde “…” adı altında müvekkiline ait tescilli markalarının aynen veya benzerlerinin üzerinde bulunduğu ürünlerin satışa sunulduğunu, buna ilişkin Üsküdar …Noterliği’inin 24.07.2018 tarih ve … yevmiye numaralı tespit tutanaklarında da bu durumun açıkça ortada olduğunu, tüm bu hukuka uygun olmayan eylemlerin müvekkilin marka haklarına tecavüz teşkil ettiğini, yaptıkları araştırmada ilgili sosyal medya hesabında iletişim bilgisi olarak … numaralı telefonun belirtildiğini, müvekkili markalarına tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün giderilmesini, önlenmesini, tecavüz teşkil eden ürünlerin ve bu ürünlerin üretiminde münhasıran kullanılan araçlara el konulmasını, dava konusu markaya tecavüz nedeniyle, müvekkilinin … markasının toplum nezdindeki güvenilirlik ve saygınlığının uğramış olduğu manevi zarar nedeniyle müvekkili … açısından doğan manevi zararların tazmini amacıyla 45.000,00 TL manevi tazminatın, haksız fiilin başlangıcından itibaren işleyecek olan yasal faiziyle beraber davalıdan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf süresinde cevap dilekçesi sunmamıştır. Davalı vekili 27/03/2019 tarihli beyan dilekçesinde özetle; müvekkilinin 1994 yılından 2014 yılına kadar davacı …’in bayiliğini yaptığını, Üsküdar … Noterliği’nce yapılan tespit için hangi şartlar altında yapıldığına dair kesin bilgi bulunmadığını, tespit görüntülerine bakıldığında davacı vekili Av. …’in Facebook sayfası üzerinden yapıldığının görüldüğünü, …’nın Facebook hesabı ile bağlantı yolu ile ulaşılan ve Noter tespit tutanağı ekindeki fotoğraflarda görülen … Facebook sayfalarının 2013 yılında açıldıklarını, … Facebook sayfasının sadece üç kişi tarafından takip edilen ve açıldığı zaman yapılan paylaşımlardan sonra bir daha aktif olarak kullanılmayan bir sayfa olduğunu, Noter tespitinin … Facebook sayfası üzerinden başlatılarak buradan … sayfasına geçiş yapıldığını, yıllardır kullanılmayan bir Facebook sayfası üzerinden yanıltıcı bir tespitin gerçekleştiğini, bu yolla kullanılmayan … sayfasındaki bilgiler ile … sayfasındaki bilgilerin birbirine karıştırılarak müvekkilinin sanki davacı taraf ürünlerini pazarladığı izlenimin uyandırılmaya çalışıldığını, müvekkilinin 2014 yılı Temmuz aylarında şirketi kapattığını, davanın dayanağı olarak sunulan Noter tespit tutanağındaki … Facebook sayfasının “…” şeklindeki paylaşımının hangi tarihte yapıldığına dair hiçbir açıklama bulunmadığını, yetkili bayi olunan dönemde yapılmış olma ihtimalinin yüksek olduğunu, çünkü şirket kapatıldıktan sonra sayfanın bir daha kullanılmadığını, davacı tarafın bu durumu bildiği için doğrudan … Facebook sayfası üzerinde tespit yaptırmak yerine müvekkilinin kişisel Facebook hesabından … sayfasına giriş yaparak sanki çok kullanılan ve aktif bir sayfa izlenimi vermeye çalıştığını, dava dilekçesinde bahsi geçen … Sokak No:… Eminönü/ İstanbul adresinin … Ticaret Limited Şirketinin Ticaret sicildeki kayıtlı adresi olduğunu, şirketin 2014 yılında kapatıldığından beri bu adres ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını, ilgili adresinin kapatılmasından sonra binanın tamamen boşaltılarak tadilata girdiğini ve halihazırda otele dönüştürüldüğünü, davacı tarafın bu durumu bilmesine rağmen mahallinde tespit yapmak yerine eski ve kullanılmayan bir Facebook sayfası üzerinden tespit yaptırarak müvekkili aleyhine kullanma amacı güttüğünü, Noter tespit tutanağı dışında dava dilekçesine eklenen birtakım çıktıların nasıl hazırlandığı veya sunulduğu ile ilgili bilgilerinin olmadığını, bu belgelerin delil olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığını, dilekçeye eklenen bu çıktıların Noter tespit tutanağında yer almadıklarını, bu belgelerin gerçeği yansıtmadığını ve delil vasfı taşımayacağını, ayrıca hiçbir şekilde bu belgelerin gerçek olduğunu kabul etmemekle birlikte bunların gerçek olması durumunda dahi, eski durumu gösteren güncellenmemiş internet sayfa çıktıları olmaları nedeniyle de davada delil olarak kullanılamayacaklarını, … şirketinin 2014 yılından beri kapalı olduğu halde internet sayfalarında halen bu adresin görünüyor olması, bu sayfaların güncellenmesinin 2014 yılındaki eski durumu gösterdiklerini ispatladığını, Noter tespit tutanağında görülen bardak ve kağıt poşet gibi şeylerin … tarafından verilen veya piyasadan temin edilen ve sadece kullanmak amacıyla elde bulundurulan materyaller olduğunu, müvekkilin telefon ve aksesuar ticareti yapan yetkili bir bayi olması nedeniyle bunların ticari bir değerinin olmadığını, sadece kullanım amacıyla bulundukları bir yana … şirketinin …’in yetkili bayi olduğu dönemlere ilişkin olması karşısında hukuka aykırılık oluşturmayacağını, … Facebook sayfasının takipçisi veya paylaşımı olmayan basit bir site olması sebebiyle bu sayfa üzerinden herhangi bir ticari faaliyet yürütülmesinin, başka bir deyişle hukuka aykırılık oluşmasının mümkün olmadığını, yine tespit tutanağında bahsi geçen esnek hatlar, yedek hat veya sim kart taşıma amacıyla … tarafından üretilen boş sim kartlar olduğunu, yani orijinal ürün olduğunu, bunların sadece … tarafından imal edilmekte olduğunu, davacı tarafın bayi olduğundan bahsi geçen süreçlerden davacının da haberdar olduğu gerçeği karşısında 2 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, marka tescil belge numaralarına dikkat edildiği takdirde 2015-2016 ve 2017 yıllarına ait tescillere dayandığını, söz konusu … Facebook sayfasını ise 2014’ten sonra kullanılmadığını, bu durumda olay tarihinden sonra alınmış tescil belgelerine istinaden müvekkili hakkında marka hakkına tecavüz iddiasının dinlenemeyeceğini, dava dilekçesinde ek -1 olarak bulunan 23.11.2007 tarihli tescil belgesinin ise, bahsi geçen dönemlerde … ‘in yetkili bayi olması nedeniyle aleyhte kullanılamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda;”… Somut olay incelendiğinde, davalının ortağı olduğunu bildirdiği … isimli şirketin bir süre davacının bayiiliğini yaptığı, daha sonra 2014 yılında bu ilişkinin sona erdiği, … şirketinin tüzel kişiliğinin sona erdiği, davalıya ait olduğu davalı tarafça da kabul edilen Facebook sayfasından … sayfasına bağlantı verildiği, burada davacıya ait tanınmış “…” markasının tişört, poşet, anahtarlık, kağıt barda ve şeker gibi promosyon ürünler üzerinde kullanılarak satışa sunulduğu, davalının eyleminin davacının tanınmış markasına tecavüz niteliğinde olduğu, dava açıldıktan sonra davalının marka kullanımına son verdiği, ancak davacının dava açılırken markaya tecavüz eylemlerinin önlenmesini talep etmekte haklı olduğu, davalının mali ve ekonomik durumuna, markanın kullanılış şekline, süresine, davacının markasının tanınmış marka olmasına ve davacı şirketin cirosuna göre 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesinin uygun olacağı anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine…” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; – Davalı süresi içinde cevap dilekçesi sunmadığından sürdene sonra sunulan dilekçenin cevap dilekçesi olarak hükme esas alınamayacağını,-Mahkemenin manevi tazminat talebini 45.000TL üzerinden tam kabul etmesi gerekirken kısmen kabulüne karar vermesinin yerinde olmadığını belirterek kararın vekalet ücretine ilişkin kısmı yönünden kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; -müvekkilinin 1994’ten 2014 yılına değin davacının bayiliğini yürüttüğünü, davaya dayanak facebook sayfasının da 2013 yılında açıldığını, ancak kısa süre sonra bayiliğin kapatıldığını, müvekkilinin ticaret hayatından çekildiğini, – Sayfanın açıldığı tarihte müvekkilinin davacının bayisi olduğu ve facebook sayfasındaki fotoğraflarda görülen dükkanın yıkılmış olduğunu, mahkemenin bu hususları araştırmadan karar verdiğini, -mahallinde tespit yaptırmak yerine facebook sayfasında tespit yaptırmanın kötüniyeti gösterdiğini, – yetersiz ve davacının yönlendirmelerine dayalı noter tespit ile karar verildiğini, – kendi içinde çelişkili raporun hükme esas alınamayacağını, rapora itirazların dikkate alınmadığını, – Davacı tarafça da promosyon ve reklam amaçlı zaman zaman bayilere dağıtılan poşetler ve karton bardakların satışının yapılması mümkün olmadığı gibi, noter tespitinde de bunların satıldığına ilişkin bir ifade olmadığını, -Bilirkişinin de 30 mayıs, 2 haziran, 10 temmuz tarihli paylaşımlardan bahsettiğini hiçbir delil olmadığı halde 2018 yılına ait aylar olarak değerlendirdiğini, ancak paylaşımların 2014 yılına ait paylaşımlar olduğunu, kağıt poşetlerin tüm bayiler tarafından kullanılan poşetler olduğunu, 2018 de bu ürünlerin olmadığını, -facebook sayfasının 2014 döneminde sadece 3, 4 paylaşım olduğunu, 2014’ten beri kullanılmadığını, sadece 3 takipçisi kaldığını, birinin müvekkili, diğerlerinin eski çalışanı olduğunu, raporda bundan bahsedilmediğini, -Hiç kimse tarafından takip edilmeyen facebook sayfasının ticarete, markaya tecavüze, haksız rekabete elverişli olmadığını, -Noter tespitinin müvekkilinin şahsi facebook hesabından … hesabına ulaşılarak yapıldığını, müvekkilinin şahsi sayfasında 5000Takipçisi var ise de; raporda bundan hiç bahsedilmediğini, – mahkemenin itirazları dikkate almadığını belirterek kararın kaldırılmasını davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME Davacıya ait marka tescil kayıtları incelendiğinde;…, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, numaralı ve “…” ve “…” esas unsurlu markalarının tescilli olduğu, ayrıca … numarası ile de davacının markasının tanınmış marka olarak tescil edildiği anlaşılmıştır. Davacı tarafça Üsküdar … Noterliği inin 24.07.2018 tarih ve … yevmiye numaralı tespit tutanağı dosyaya sunulmuştur. Bilgisayar mühendisi … ve marka vekili … Bilirkişi raporunda özetle; “…” ibareli markanın 23.11.2007 tarihinde davacı adına müracaat edilip 13.08.2008 tarihinde tanınmış marka olarak sicile kayıt edildiği, … Facebook hesabındaki görseller ve paylaşımların silindiği, Üsküdar … Noterliğinin 24 Temmuz 2018 tarih ve … yevmiye kaydındaki e- tespit tutanağında, davalı tarafın davacı adına tanınmış “…” ibareli markasını ticari amaçla promosyon ürünleri üzerinde kullanmak suretiyle internet üzerinden satışa arz ettiği, davalı tarafın eyleminin SMK Md.29/l(b) ve Md. 7/3(d) atıfla marka hakkına tecavüz fiillerinden olduğuna dair tespit ve görüşlerine yer verilmiştir. *Ticaret Sicil kayıtlarına göre; … Ltd Şti’nin temsilcisi … olup şirket 28.12.1998 de kurulmuş ve 07.07.2014’te sicilden resen terkin edilmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Davacı; … isimli Facebook sayfasında davacıya ait marka haklarına tecavüzün gerçekleştiğini ileri sürerek markaya tecavüzün meni tespiti ile manevi tazminat isteminde bulunmuştur. İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı ve davalı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.İlk derece mahkemesince; davalının davacının … tanınmış markasının tişört, poşet, anahtarlık, kağıt bardak, şeker gibi promosyon ürünler üzerinde kullanarak satışa sunduğu, davalının bu eyleminin markaya tecavüz niteliğinde olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de; “tişört, poşet, anahtarlık, kağıt bardak, şeker gibi promosyon ürünlerin satışına” ilişkin görsellerin dava konusu olmayan Üsküdar … Noterliği’nin 24.07.2018 Tarihli … yevmiye numaralı noter tespitine ilişkin görseller olduğu, görsellerin paylaşımının …’e yahut davalı adına değil, dava dışı üçüncü kişi adına olduğu anlaşıldığından dava konusu olmayan tespitin hükme esas alınması yerinde görülmemiştir. Davalı aşamalarda davacı markası olan hiçbir ürünün satışa sunulmadığını, davacının eski bayisi olduğunu, 2014’te işyerini kapattığını ve hesabın aktif bir hesap olmadığını savunmuştur. Somut uyuşmazlıkta; …’in facebook sayfasındaki incelemenin; bardak, kutu, poşet şeklindeki promosyon ürünlerinin görselleri ile “…” yazısına ilişkin paylaşımlardan ibaret olduğu, promosyon ürün satışı yapıldığına ilişkin dosyada delil bulunmadığı, “…” yazısının tek başına … markasının ticari etki yaratacak şekilde haksız kullanımı olarak yorumlanamayacağı, …’in facebook sayfasında 3 takipçisi olduğu, davaya konu 4 paylaşımın hangi yıllarda yüklendiğinin raporda yer almadığı, davalının işyerini 07.07.2014 tarihinde kapattığı, satışa ilişkin tespitlerin üçüncü kişinin hesabına ilişkin olduğu da dikkate alındığında; mevcut delil durumuna göre 6769 sayılı SMK’nın 7.3.d maddesi gereğince internet ortamında ticari etki yaratacak şekilde kullanım olduğundan bahsedilemeyeceğinden davanın reddi kararı verilmesi gerekirken kabulü yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenle davalı vekilinin istinaf isteminin kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince yeniden hüküm kurularak davanın reddine, kabul edilen istinaf istemine göre davacının istinaf isteminin esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf isteminin HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince REDDİNE, 2-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, – 6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2018/343 Esas, 2019/336 Karar sayılı, 17.12.2019 tarihli kararının KALDIRILMASINA,-Davanın REDDİNE, – Alınması gereken 80,70TL harçtan peşin alınan 768,39Tl harcın mahsubu ile bakiye 687,79 TL harcın istek halinde karar kesinleştiğinde davacıya iadesine, – Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden “tecavüzün önlenmesi” yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 7375,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, -Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen “manevi tazminat” yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 7.375,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, – Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, -Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, 3-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderleri ve harca ilişkin; -İstinaf talebi kabul edildiğinden davalı tarafça yatırılan istinaf harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine -İstinaf talebi reddedildiğinden davacıdan alınması gereken 80,70TL harçtan peşin alınan 54,40TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, -İstinaf yargılaması için davalı tarafından yatırılan 148,60 TL istinaf yoluna başvurma harcından ibaret istinaf yargılama giderinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, -Davacı tarafça yapılan istinaf masraflarının davacı üzerinde bırakılmasına, -İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, 4-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.05/07/2022