Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2020/1029 E. 2020/966 K. 09.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1029 Esas
KARAR NO : 2020/966 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/12/2019
NUMARASI : 2018/379 E. – 2019/995 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 09/06/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin yaş meyve sebze alım satım işiyle iştigal eden bir esnaf olduğunu müvekkilinin Bayrampaşa metrobüs durağında içerisinde bir miktar parasının ve şahsi eşyalarının bulunduğu, bunun yanı sıra davaya konu … Tozkoparan Şubesine ait (eski Merter/Çarşı Şubesi) 30/04/2018 tarih ve … çek numaralı 25.000,00 TL’lik çek ile birlikte toplam 13 adet çeki kaybetmek veya çaldırmak sureti ile rızası hilafında elinden çıkardığını, bunun üzerine müvekkilinin hemen İstanbul CBS ‘nın 2018/40635 hazırlık numaralı dosyası ile söz konusu kayıp çekler nedeniyle şikayet başvurusunda bulunarak ilgili çeklerin 3. Kişiler tarafından kullanılmasının engellenmesi için iptalini ve ibraz edenlerin açık kimlik belgilerinin bildirilmesi için müzekkere yazılmasını talep ettiklerini, bankanın cevabi yazısında davaya konu çekin davalılardan …Ltd. Şti tarafından ciro edilmek suretiyle diğer davalı … ‘ne, ondan da ciro edilmek suretiyle diğer davalı … ‘ne verildiği ve onun tarafından da bankaya ibraz edildiği bilgisinin verildiğini, müvekkili hakkında henüz icra işlemleri başlamamış olduğunu, banka takas görüntüsünden tarafların belirlenmek suretiyle aynı gün menfi tespit davası ikame edildiğini, müvekkilinin imza sirküleri ile çek üzerindeki imza karşılaştırıldığında ilk bakışta bile imzanın müvekkiline ait olmadığının görüleceğini beyanla, ihtiyati tedbir kararı verilmesine, müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespiti ile davaya konu çekin iptaline, davalıların %20 ‘den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmelerine, karar verilmesini talep etmiştir. Davalı …vekili cevap dilekçesinde; Müvekkili şirket ile diğer davalı …Ş. arasında akdolunan, 08/02/216 tarih ve 26547 sayılı Genel Faktoring Sözleşmesine istinaden, müvekkil şirketin faktoring müşterisi … tarafından bedeli, faktoring borcuna mahsup edilmek üzere kayıtsız şartsız ciro ile 19.01.2018 tarihinde … sayılı fatura giriş bordrosu, çek giriş bordrosu, alacak bildirimi ve temlik sözleşmesi ile birlikte davacı adına tanzim edilen 4 adet faturaya istinaden, davacı keşideli 30.04.2018 keşide tarihli 25.000,00 TL bedelli … numaralı 1 adet çek teslim edildiğini ve re-faktoring işlem bedelinin müşterinin yazılı talimatına istinaden belirttiği banka hesabına EFT yapıldığını, Faktoring konusu edilen çekin takas odası aracılığı ile ibrazında 30/04/2018 tarihinde çek bedeli takas sisteminden tahsil edilemediğini, 03/05/2018 tarihinde müşterinin çek bedelini havale yolu ile ödemesi üzerine, çek aslının 03/05/2018 tarihinde müşteri şirket çalışanına imza karşılığında iade edildiğini, davacının tüm iddialarının yersiz ve mesnetsiz olduğunu, kıymetli evrakın mücerretliği ilkesi gereği hamilin keşideci ve ciranta arasındaki borcun doğuş sebebini araştırmakla yükümlü bulunmadığından, çek alacağın temliki yolu ile değil kayıtsız şartsız ciro yolu ile teslim alındığından davanın reddine, mahkemece talep edilen hususlarda yaptırılacak araştırma ve incelemeler sonucunda davacının çekteki imza ile yine davacı tarafından keşide edilen çeklerin akıbetinin banka kayıtları üzerinde yapılacak uzman bilirkişi incelemesi ile tespitini ve bu şekilde ödenen çeklerin tespit edilmesi durumunda yaptırılacak bilirkişi incelemesi sonucunda davanın reddine, davanın kabulüne karar verilmesi durumunda genel hükümlere göre açılmış menfi tespit davasında %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmeyeceğinden talebin reddine, karar verilmesini talep etmiştir. Davalı …vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin bir faktoring firması olduğunu, faktoring işlemleri neticesinde çek devraldığını, davaya konu 25.000,00 TL bedelli çek faktoring işlemi kapsamında taraflarına önce ciranta olarak bulunan Kılıç …. San. Tic. Ltd. Şti ‘den faktoring işlemi neticesinde devralındığını, müvekkilinin kanuna uygun olarak faktoring sözleşmesi ile birlikte çeki kendisinden önceki ciranta olarak bulunan …. San. Tic. Ltd. Şti ile davacı … arasındaki ticari ilişkiyi gösterir, çekin alımına sebep olan fatura ile birlikte devraldığını, ve karşılık olarak da çek bedelini Müşterisi … ödediğini, iyi niyetli müvekkilinin çek üzerindeki davacının imzasının sahte olup olmadığını bilebilecek durumda olmadığını, müvekkilinin sadece çek alma hususunda faktoring yasasına uygun olarak müşterisinden devraldığı çekteki alacağı teşvik eden fatura ve benzeri belgelerin var olup olmadığını araştırma konusunda sorumluluğu bulunduğunu, müvekkilinin bu sorumluluğunu da yasalara ve hukuka uygun olarak yerine getirdiğini, bu nedenlerle haksız davanın ve karşı tarafın tüm taleplerinin reddine, karar verilmesini talep etmiştir. Davalı …. San. Tic. Ltd. Şti tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır. İstanbul 18.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/12/2019 tarih, 2018/379 esas, 2019/995 karar sayılı kararı ile; “… Faktoring ‘e karşı açılan davanın feragat nedeni ile reddine, -… Faktoring ‘e karşı açılan davanın esastan reddine ” karar verilmiştir.Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; davalı ….’nin diğer davalıdan fatura ile tevsik edilmeyen bir çeki aldığını, … Faktoring’in davalı … çeki nasıl aldığına değinilmediğini, eksik rapora göre oluşturulan hükmün usul ve yasaya aykırı olduğunu,-çeklerdeki imzanın müvekkiline ait olmadığını defaatle dile getirmelerine ve dosyaya sunulu bilirkişi raporunda da; davaya konu çekteki imza ile banka bilgilerindeki imzanın aynı olmadığından dolayı çekin imza incelemesine gönderilmesi yönünde görüş bildirilmesine rağmen mahkemece çekteki imzanın müvekkiline ait olup olmadığı konusunda inceleme yapılmadığını,-davalı … firmasının diğer davalı Kılıçkardeşler firmasına kullandırdığı yüklü kredi kapsamındaki alacağını kurtarmak amacıyla çeki kötü niyetle devraldığını, -diğer çalıntı çeklerle ilgili olarak İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinde 10’a yakın davaların hemen hepsinde çek üzerindeki imzanın müvekkili eli ürünü olmadığına karar verildiğini, imza incelemesi yapılmadan kurulan hükmün tek başına bile usul hatası olduğunu beyanla mahkeme kararının bozularak ortadan kaldırılmasını ve yeniden yargılama yapılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE; Dava, İİK’nun 72.maddesi uyarınca icra takibinden önce açılan menfi tespit davasıdır. İlk derece mahkemesince, davalılardan … Faktoring şirketi hakkında feragat nedeniyle davanın reddine, … Faktoring Şirketi hakkında ise davanın esastan reddine karar verilmiştir. Davalı … San. Tic.Ltd. Şti. Hakkında olumlu yada olumsuz hüküm kurulmamıştır. Davacı vekili karara karşı istinaf başvurusunda bulunmuştur.Dairemizce istinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.HMK 297/2. maddesine göre hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararında talep sonuçlarının tek tek karşılanmadığı, davacı tarafın çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığına dair iddiası hakkında olumlu olumsuz karar verilmediği gibi, davalılardan …. San. Tic.Ltd. Şti. Hakkında olumlu yada olumsuz hüküm kurulmadığı görülmekle, davacı vekilinin esasa yönelik sair istinaf sebepleri bu aşamada incelenmeksizin, istinaf başvurusunun kabulü ile, mahkeme kararının 6100 Sayılı HMK 355 ve HMK 297/2 maddesi gereğince kaldırılmasına, Dairemizin kararında işaret edilen hususlarda yargılama yapılarak karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun esasa yönelik sair istinaf sebepleri incelenmeksizin KABULÜNE, 2-İstanbul 18.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/12/2019 tarih, 2018/379 esas, 2019/995 karar sayılı kararının 6100 Sayılı HMK 355 ve HMK 297/2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,3- Dairemizin kararında işaret edilen hususlarda yargılama yapılarak karar verilmesi için dosyanın mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,4-Davacı vekilinin istinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talep halinde iadesine,5-İstinaf yargılaması sırasında davacı tarafından yapılan 148,60 TL istinaf yoluna başvurma harcı, 70,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 219,10 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,7-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 09/06/2020 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.