Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/992 E. 2022/81 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/992 Esas
KARAR NO: 2022/81 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/02/2019
NUMARASI: 2017/624 E. – 2019/65 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/01/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ve diğer meslek birlikleri (MSG, MÜYAP, MÜYORBİR) ile davalı şirket arasında davalı şirkete ait … logolu işletmesi için 12/11/2012 tarihli … A.Ş/Meslek Birlikleri Lisans sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 4.maddesinde davalı şirketin ödemesi gereken mali hak bedeli ve devamındaki tablolarda meslek birliklerine ödeme paylarının, 7.maddesinde ödenecek mali hak bedellerinin ödeme şekillerinin düzenlendiğini, davalı şirketin sözleşme uyarınca ödemekle yükümlü olduğu mali hak bedellerini ödemediğini, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe konu 24.417,79 TL tutarındaki alacak miktarına, faize ve tüm fer’ilerine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, taraflar arasındaki sözleşmenin yenilenmek suretiyle devam ettiğini, sözleşmenin ilgili hükümleri uyarınca mali hak bedellerinin revize edilmiş olduğu ve borç konusu tutarın ödeme tarihinin kesin vade ile belirlenmiş olduğunun açıkça ortada olduğunu, davalı şirket tarafından yapılan itirazların herhangi bir dayanağının olmadığını ve açıkça kötüniyetli olduğunu belirterek, müvekkili tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile yapılan takipte, KDV tutarını takip tarihine kadar işleyen faiz kalemi yönünden kabul ettiklerini, bakiye 24.111,13 TL açısından asıl alacağa, faize ve tüm fer’ilerine davalı şirket tarafından yapılan hukuki dayanaktan yoksun ve bütünüyle usulsüz olduğunu belirttiği itirazın iptaline, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde; talebin, alacağın ve davanın zamanaşımı süresi dolduktan sonra açılmış olması nedeniyle tümü ile zamanaşımı itirazında bulunduklarını, müvekkilinin davacıya icra takibine konu miktarda bir borcunun bulunmadığını, bu rakama ilişkin müvekkili şirkete tebliğ edilmiş bir ödeme rakamı veya ihtarı, faturası, yani likit belirlenebilir ve tespit edilebilen bir ödeme talebinin bulunmadığını, taraflar arasında akdedilen 12/11/2012 tarihli imza ve 01/01/2012 başlangıç tarihli Meslek Birlikleri Lisans Sözleşmesinin ve başkaca imzalanmış sözleşmeler var ise tümünün feshinin bildirimini, davacı yana Mersin … Noterliğinin 11/11/2015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname ve fesih bildirimi ile yapıldığını, davacıya tebliğ edildiğini, müvekkilinin … isimli oteli tümü ile kapattığını, odaları kullanılmayan, zaten müzik yayını da yapılmayan otelde, müzik yayını yapıldığından bahisle alacak kalemi yaratmaya çalışıldığını belirterek, davanın reddine ve müvekkili şirket aleyhine haksız ve kötü niyetli icra takibi sebebiyle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
MAHKEME KARARI: İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 12.12.2019 tarihli 2017/624 E. – 2019/65 K. sayılı kararıyla; “… taraflar arasında 12/11/2012 tarihli Meslek Birlikleri Lisans Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeye istinaden davacı tarafça düzenlenen faturaların ödenmemesi üzerine İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalı hakkında icra takibinin başlatıldığı, davalıya çıkartılan ödeme emrinin tebliği üzerine davalı tarafından süresi içerisinde itiraz edildiği ve yine davacı meslek birliği tarafından itiraz üzerine süresi içerisinde itirazın iptali davasının açıldığı, mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde ayrıntısı bilirkişi raporunda belirtilen şekilde yapılan hesaplamaya göre davanın kısmen kabulü ile; davacının takipte talep edilen toplam 16.259,28 TL (mali hak bedeli ve KDV alacağı) ana parası için takip tarihi itibari ile talep edebileceği faiz miktarının (6.863,20 TL + 883,85 TL) = 7.747,05 TL olarak hesap edildiği ancak icra takibinde 16.259,28 TL asıl alacak, 6.991,95 TL işlemiş faiz ve 1.166,56 TL faiz KDV’sinin talep edildiği, dava dilekçesinde KDV tutarlarına yönelik faiz talebinden vazgeçilerek itirazın kısmen iptalinin talep edildiği, KDV tutarları üzerinden faiz hesaplamasına yapılan itiraza yönelik davada talep olmadığı dikkate alındığında ve hesaplanan faizden KDV faizleri düşüldüğünde davacının talep edebileceği faiz miktarının 6.863,20 TL olduğu gözetilerek yapılan hesaplama ve davacının talebiyle bağlı kalınarak davanın bu miktarlar üzerinden kısmen kabulüne karar vermek gerektiği” gerekçesiyle; ” Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile; İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından yapılan İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, takibin 16.259,28 TL asıl alacak (14.175,04 TL asıl+2.084,24 TL KDV olmak üzere) 6.863,20 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.122,48 TL üzerinden asıl alacağın takip talebinde belirtilen (14.175,04 TL’ye yıllık %24, 2.084,24 TL’ye yıllık %9 oranı üzerinden) faiz oranları üzerinden işleyecek faiziyle birlikte DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE, 2-İcra İflas Kanun’unun 67/2. maddesi uyarınca 23.122,48 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; icra takibine ekli olan sözleşme incelendiğinde, sözleşmede ödeme hesabının yapılıp, KDV dahil edilerek bir fatura tanzim ve tebliği ile ödeme talebinin zorunlu olduğunun anlaşılacağını, davacının alacak kalemlerini neye göre belirlediğinin belli olmadığını. -Bilirkişi raporunun da eksik ve hatalı olduğunu, davanın özü hukuki ihtilaf olduğundan mahkemece akademisyen bir hukukçu bilirkişiden rapor alınması gerekirken tek başına hesap bilirkişisinden rapor alınmasının yerinde olmadığını. -Denetimsiz olarak alacak tahakkuk ettirmelerinden dolayı davacı meslek birliği hakkında yapılan şikayet üzerine Rekabet Kurulu tarafından 4 müzik sektörü meslek birliği hakkında Rekabeti Bozucu eylemlere girdiklerinden bahisle soruşturma açıldığını. -Tek taraflı ve müvekkilinin kabul ve bilgisi olmayan cari hesaba dayalı olarak icra takibi yapılmasına itiraz ettiklerini. -Alacağın likit olmadığını tazminat kararı verilmesinin adaletsizliğe yol açtığını beyanla, mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesine cevabında; HMK 266. Madde ve HMK 279/4 maddeleri gereğince, hakimin hukuki bilgisi ile çözebileceği konularda bilirkişiye başvuramayacağını, bilirkişinin hakim tarafından yapılması gereken hukuki nitelendirme ve değerlendirmelerde bulunamayacağını, taraflar arasında 12/11/2012 tarihinde Lisans Sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmenin 7. Maddesin de lisans bedelinin 01/01/2013 tarihinden itibaren ne şekilde arttırılacağı ve hangi tarihlerde ödeneceğinin kararlaştırıldığını, Rekabet Kurumu’nun müvekkili MESAM ile diğer meslek birliklerini soruşturmadan muaf tuttuğunu, davalının 2008-2012 yıllarına ilişkin lisans bedelleri ile, 2013 yılı lisans bedelinin bir kısmını ödediğini, alacağın likit ve belirlenebilir olduğunu beyanla istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı meslek birliği tarafından, davalı şirket aleyhine 2013-2014-2015 dönemi mali hak bedellerinin, işlemiş faizi, KDV tutarı ve KDV tutarının işlemiş faiziyle birlikte toplam 24.417,79 TL alacağın tahsili talebiyle ilamsız takip başlatıldığı, takip dayanağı olarak sözleşme, 13/08/2014 tarihli 2014 yılı telif bedeli açıklamalı KDV dahil 6.490,78 TL bedelli fatura, 24/07/2015 tarihli KDV dahil 7.110,64 TL bedelli fatura ve 2013 yılı telif bedeli açıklamalı KDV dahil 6.123,95 TL bedelli faturanın gösterildiği, davalının itiraz ettiği, takibin durdurulduğu anlaşılmıştır. Davacının da dahil olduğu dört meslek birliği ile davalı 12/11/2012 tarihli … Lisans Sözleşmesi’nin 4. Maddesinde Meslek Birliklerine ödenecek Lisans Bedelleri’nin düzenlendiği, sözleşmede belirtilen işletme kapsamındaki tüm tesisin umuma açık mahallerinde ve servis aracı olarak kullanılan motorlu kara taşıtlarında yapılan doğrudan/dolaylı müzik yayınları karşılığında, 2012 yılı için MESAM’a 4.828,16 TL lisans bedeli ile 482,82 TL ek bedel ödeneceği, Sözleşmenin 7.3 maddesin “Lisans Alan, 01.01.2013 tarihi saat 09:00’a kadarki süreç için Meslek Birlikleri’ne ödemeyi kabul ettiği mali hak bedelini Meslek Birlikleri ile TÜROFED arasında imzalanan Taahhütnameye uygun olarak 20.11.2012 ve 20.12.2012 tarihinde nakden ödeyecektir. 01.01.2013 tarihinden itibaren sözleşmenin otomatik olarak yenilendiği her bir takvim yılı için ödenecek mali hak bedeli, bir önceki yılın mali hak bedeline TÜİK tarafından belirlenen yıllık (ÜFE+TÜFE)/2 oranında artış yapılması suretiyle ve Meslek Birlikleri’nin yukarıda belirtilen hesaplarına ödenecektir…… cari yılın izin bedeli KDV hariç 2.000,00 YTL’nin üzerinde olur ise cari yılın Temmuz ayının 15. Gününde ve Ağustos ayının 31. Gününde iki eşit taksit halinde ödenmesi kararlaştırılmıştır.” hükmü ile Sözleşmenin 7.6 maddesinde; “Ödemelerin gecikmesi halinde Lisans Alan, Türk Lirası için aylık %2 gecikme faizini Meslek Birliklerine ödeyeceğini açıkça kabul, beyan ve taahhüt eder” hükmü düzenlenmiştir. İlk derece mahkemesince muhasip bilirkişiden alınan raporda; davacı tarafın dava konusu takipte, 14,175,04 TL Mali Hak Bedeli, 2.084,24 TL miktar tanzim edilen fatura KDV’si olmak üzere toplam 16.259,28 TL ana para için 6.991,95 TL işlemiş faiz ve ayrıca işlemiş faiz KDV’si için de 1.166,56 TL olmak üzere toplam 24.417,79 TL üzerinden takip başlatmış olduğunu, davacı tarafından 2013-2014-2015 yıllarında kesilen fatura miktarlarının, taraflar arasında akdedilen sözleşmede belirlenen (ÜFE/TEFE)/2 miktarsal artışlarına uygun olduğunu, davacı tarafın takipte talep edilen toplam 16.259,28 TL mali hak bedeli ve KDV alacağı ana parası için, takip tarihi itibari ile talep edebileceği faiz miktarının (6.863,20 TL + 883,85 TL )= 7.747,05 TL olarak hesap edildiğini, ayrıca yine davacı tarafın, icra takibinde henüz kesinleşmemiş faiz miktarı üzerinden peşinen (dava dosyasına faiz miktarına ilişkin sunulan herhangi bir fatura olmadığından) KDV alacağının takip aşamasında fatura düzenlenmeden talebin yerinde olmadığı, ancak takipteki asıl alacak ve faizin miktar yönünden kesinleşmesini takiben, fatura düzenlemek kaydıyla yerinde olacağı kanaatinde olduğunu bildirmiştir.
G E R E K Ç E: İtirazın iptali davasının dayanağı ilamsız takipte; davacı alacaklının 2013-2014-2015 yılı Lisans bedeli, takip tarihine kadar işlemiş faiz, KDV alacağı ve KDV’nin işlemiş faizini talep ettiği ancak itirazın iptali davasında, KDV’nin işlemiş faizi yönünden itirazı kabul ettiklerini, kalan 24.111,13 TL’lık kısma yönelik itirazın iptalini talep ettiklerini beyan etmiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne, %20 oranında inkar tazminatına hükmedilmiştir. Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde, Rekabet Kurumu’na başvuruda bulunulduğu ve bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerini ileri sürmüşse de, Rekabet Kurumu’na yapılan şikayetin dava sonucuna etkisi bulunmadığından, bu istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde; alacak kalemlerinin neye göre belirlendiğinin açık olmadığını, fatura tanzim edilip gönderilmediğini, alacağın likit bulunmadığını, müvekkilinin bilgisi bulunmayan bir cari hesaba dayalı olarak takip başlatıldığını ileri sürmüştür. Taraflar arasında imzalanan ve davalı tarafça da kabul edilen 12/11/2012 tarihli sözleşmenin 4. Maddesinde, 2012 yılı için Lisans Bedeli’nin 4.828,16 TL olarak belirlendiği, Sözleşmenin 7.3 maddesinde ” 01.01.2013 tarihinden itibaren sözleşmenin otomatik olarak yenilendiği her bir takvim yılı için ödenecek mali hak bedeli, bir önceki yılın mali hak bedeline TÜİK tarafından belirlenen yıllık (ÜFE+TÜFE)/2 oranında artış yapılması suretiyle ve Meslek Birlikleri’nin yukarıda belirtilen hesaplarına ödenecektir…… cari yılın izin bedeli KDV hariç 2.000,00 YTL’nin üzerinde olur ise cari yılın Temmuz ayının 15. Gününde ve Ağustos ayının 31. Gününde iki eşit taksit halinde ödenmesi kararlaştırılmıştır.” hükmü ile Sözleşmenin 7.6 maddesinde; “Ödemelerin gecikmesi halinde Lisans Alan, Türk Lirası için aylık %2 gecikme faizini Meslek Birliklerine ödeyeceğini açıkça kabul, beyan ve taahhüt eder” hükmü düzenlenmekle, sözleşmede kararlaştırılan Lisans Bedelinin artış oranının ve Lisans Bedelinin hangi tarihlerde ödeneceğinin belirlendiği, kararlaştırılan vadenin kesin vade olduğu, davalının temerrüte düşürülmesi için ayrıca bir ihtar tebliğine gerek olmadığı, takibe konu 2013-2014-2015 yıllarına ilişkin Lisans Bedelinin ödendiği, yada bu yıllarda sözleşmenin feshedildiğine dair davalı tarafça savunma ileri sürülmediği, mahkemece alınan bilirkişi raporunda sözleşmede öngörülen ÜFE/TÜFE ortalamasına göre hesaplama yapıldığı ve gecikilen süre için sözleşmede öngörülen faiz oranına göre hesaplama yapıldığı, davalı vekilinin bilirkişi heyetine hukukçu bilirkişi eklenmesi talebinin ve rapora itirazlarının yerinde olmadığı, alacağın likit ve belirlenebilir olduğu, inkar tazminatı hükmedilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu kanaatine varılmış, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 1.579,49 TL nispi harçtan, peşin alınan 394,87 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.184,62 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; a)Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 22,00 TL (posta-teb-müz) masrafının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, b)Davalı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 19/01/2022 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.