Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/987 E. 2022/75 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/987 Esas
KARAR NO: 2022/75 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/12/2018
NUMARASI: 2017/428 E. – 2018/544 K.
DAVANIN KONUSU: Fikir Ve Sanat Eseri (Manevi Tazminat İstemli.)
KARAR TARİHİ: 19/01/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin hayatını fotoğraf çekerek kazanan yapı fotoğrafçılığı konusunda nam salmış profesyonel bir fotoğrafçı olduğunu, müvekkilinin … A.Ş ile fotoğraflarına ilişkin 3 yıllık lisans sözleşmesi imzalandığını, lisans sözleşmesi gereği … üçüncü kişilere fotoğrafları kullandırabileceğini, … ile davalı arasında uyuşmazlığa konu bir kısım fotoğrafın kullanımı için sözleşme imza edildiğini ve 8 adet fotoğrafın kullanımı için davalıya bir yıllık süre ile izin verildiğini, sürenin 29/06/2012 tarihinde sona erdiğini, gerek müvekkili ile … arasında, gerekse … ile davalı arasında düzenlenen sözleşme son bulduktan sonra müvekkilinin uyarılarına rağmen, davalıların fotoğrafları kullanmaya devam ettiklerini, kullanılan fotoğrafların hiçbirinde müvekkilinin ismine yer verilmediğini, bu bağlamda davalıların FSEK 72/1 ve 72/2 maddelerini ve TTK’nın 55. maddesini ihlal ettiklerini iddia ederek, hukuka aykırı kullanımın tespitini, maddi ve manevi haklara yönelik olarak tecavüzün ref’ini, FSEK 83 ve 68 maddesi uyarınca tespit edilecek rayiç bedelin üç katı tazminatın ve davalının fotoğraflar nedeniyle elde edilen kazançtan hakkaniyete uygun miktar pay için şimdilik 1.000,00 TL.’sinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tazminini, izinsiz fotoğraf kullanımı için 5.000,00 TL ve kullanılan fotoğraflarda davacının isminin belirtilmemiş olması nedeniyle 5.000,00 TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini ve bir özür yazısı ile uyuşmazlığa konu fotoğrafların, müvekkilinin ismiyle beraber …, … ve … Gazetelerinde yayınlanmamasını ve hüküm ile ilanını talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
ISLAH: Davacı vekili 23.10.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat taleplerini 1.000 TL’den 136.800(45.600x 3) TL’nin işleyecek yasal faizleri ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
CEVAP:Davalılar vekili cevap dilekçesinde davacı taraf ile aralarında herhangi bir sözleşmenin mevcut olmadığını, müvekkillerinin başka bir firma ile sözleşme imzaladıklarını, davacı tarafın aradan yıllar geçtikten sonra hak etmediği bir alacak ile ilgili olarak müvekkillerini aramaya başladığını, e-mailler gönderdiğini ve bir takım haksız taleplerde bulunduğunu, davacı yanın dosyaya sunmuş olduğu mail trafiğinden de görüleceği üzere iki yılı aşkın bir süredir bu taleplerin devam ettiğini, davacı yanın taleplerini kabul etmemekle birlikte, aleyhlerinde herhangi bir dava açılmış olsa bile, kanunun emrettiği zamanaşımı sürelerinin aşılmış olduğunu, müvekkilinin ülkemizin en bilinen ve takdir edilen mimarlık firmalarından biri olduğunu, müvekkilinin oluşturduğu katalogta sadece kendi projelerinin yer aldığı fotoğrafların bulunduğunu, müvekillerinin söz konusu kataloğun bir bölümünde kataloğun meydana getirilmesinde, içerisinde davacının da bulunduğu emeği olan kişilere teşekkür ederek isimlerine yer verdiğini, davaya konu fotoğraflardaki tüm eserlerin sadece ve sadece müvekkiline ait özgün eserler olduğunu, davacının kendilerinden talepte bulunmasından sonra, müvekkili firmaca kendi web sitelerinde kullanılmış olan tüm fotoğrafları da kaldırdığını, davacı tarafın FSEK anlamında bedelini talep etmiş olduğu fotoğrafların, davacının sanatçı sıfatı ile ortaya koymuş olduğu ürünler olmadığını ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 20.12.2018 tarihli 2017/428 E. – 2018/544 K. sayılı kararıyla; “… Dosyada toplanan deliller, denetim ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişilerin kök ve ek raporları kapsamına göre; Davalının davacıya ait eserleri izinsiz olarak yayınlaması nedeniyle FSEK 68 Madde kapsamında 76 adet eser için eser başına 600 TL rayiç bedelin somut olaydaki ihlal ve kullanılan mecraya göre uygun görüldüğü, 600 TL hesabı ile 45.600 TL nin 2 katı (somut olayda ihlalin niteliği, ihlalin gerçekleştiği mecra, eserlerin popülerlik durumu dikkate alınarak 2 katı tazminat takdir edildiği) ” gerekçesiyle; “Davalının davacıya ait eserleri izinsiz olarak yayınlaması nedeniyle FSEK 68 MADDE kapsamında 76 adet eser için 600 TL rayiç hesabı ile 45.600 TL nin 2 katı 91.200 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, -5.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, – Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin Türkiye’de tirajı yüksek bir gazetede bir kez ilanına masrafın davalılardan tahsiline, özür yazısı yayınlanması talebinin davanın niteliği gereği reddine, -Maddi tazminat dayanağı FSEK 68. göre talep edildiğinden taraflar arasında sözleşme ilişkisi kurulmuş olduğundan ref isteminin reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURULARI: Davalılar vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; mahkemenin zamanaşımı itirazları konusunda değerlendirme yapmaması ve kararında bu hususta gerekçeye yer vermemesinin hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, zamanaşımı nedeniyle davanın reddi gerektiğini. -Mahkemece alınan bilirkişi raporuna göre her bir fotoğrafın eser olarak kabul edilmesinin ve rayiç bedel olarak dava tarihindeki değerin esas alınmasının hatalı olduğunu, öncelikle müvekkilinin kullandığı iddia edilen 76 adet fotoğrafın 2008-2009 yıllarında yapılmış çekimlere ait olduğunu, dava tarihindeki teknikler ile kullanılan tekniklerin aynı olmadığını, bilirkişilerce takdir edilen rayiç bedellerin fahiş olduğunu, dava tarihindeki rayiç üzerinden hesaplama yapılmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, mahkemenin her bir fotoğrafı eser kabul etmesinin de hatalı olduğunu, fotoğrafların günlük çekimler neticesinde elde edildiğinin dosya kapsamından belli olduğunu, her bir fotoğraf için ayrı ayrı fotoğraf çekim tekniğinin tüm detaylarının kullanılmadığını, fotoğrafların orjinallerinin değil müvekkilinin “… Dergisi” ile yapılan sözleşmeler gereği alınan “dia”larının kullanıldığını, mahkemenin müvekkilinin bu detayları ve dialar için ödediği bedeli göz ardı ederek dava tarihindeki rayiç üzerinden karar vermesinin hakkaniyete aykırı olduğunu. -Müvekkilince kullanılan fotoğraflara konu mekanların müvekkili Mimar …’ın kendisinin yapmış olduğu yerlere ait olduğunu, kötüniyetli hareket etmediklerinin göz önüne alınmaksızın 2 kat oranında tazminata hükmedilmesinin hukuka uygun olmadığını. -Mahkemece hükmedilen 5.000 TL manevi tazminatın da fahiş olduğunu, sebepsiz zenginleşmeye yol açacağını. -Reddedilen maddi tazminat yönünden davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin de hatalı olduğunu beyanla ve resen gözetilecek sebeplerle, mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekilinin istinaf dilekçesine cevap ve katılmalı istinaf dilekçesinde; dava yada ıslah tarihinde zamanaşımı süresi dolmadığını, davalının hukuka aykırı eylemlerinin de devam etmesi nedeniyle dava tarihinde zamanaşımı süresinin işlemeye başlamadığını, davalının fotoğrafların eser olmadığına yönelik beyanlarının yargılama sırasındaki beyanları ile çeliştiğini, davalının diaları …’dan elde ettiklerine dair beyanının, fotoğrafların müvekkilinin izin yahut bilgisi olmadan davalı tarafından iktisap edildiğini ortaya koyduğunu, yargılama boyunca fotoğraflar için bedel ödediğine dair iddianın dile getirilmediğini, istinaf dilekçesinde ileri sürülmüşse de, davalılar ile fotoğrafların bedeline ilişkin sözleşme bulunmadığını, hükmedilen 5.000 TL manevi tazminatın bir kişinin zenginleşmesine neden olacak miktar olmadığını beyanla, istinaf başvurusunun reddini talep etmiştir. -İstinaf sebeplerinde; mahkemece FSEK 68. Madde gereğince 3 kat tazminata hükmedilmesi gerekirken iki kat tazminata hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin “…” fotoğrafçısı olarak uluslararası arenada sanatını icra ettiğini, bunun eserlerinin popülaritesini gösterdiğini, davalıların müvekkilinin 76 adet eserini hukuka aykırı şekilde kullandığı sabitken takdir yetkisinin üst sınırdan kullanılmamış olmasının hukuka aykırı olduğunu beyanla, mahkeme kararının kaldırılarak maddi tazminat yönünden talepleri gibi karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dava dilekçesi ekinde sunulan Kadıköy … Noterliğince tasdik edilen 05/09/2016 tarihli … yevmiye numaralı beyannamede, davacı …’in beyanname ekindeki fotoğrafların kendisi tarafından çekildiğini tasdik ettirmiştir. Dava dilekçesi ekinde … Ltd. Şti. İle dava dışı … A.Ş. Arasında 29/06/2011 tarihinde imzalanan, 1 yıl süreli sözleşme örneğinin sunulduğu, sözleşmenin 2.1 maddesinde, sözleşme ekindeki eserlerin FSEK 21. Maddesinde zikredilen “işleme”, 22. Maddesinde zikredilen “çoğaltma”, 23. Maddesinde zikredilen “yayma” ve 25. Maddesinde zikredilen “işaret, ses ve/veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletim” mali haklarının kullanım ruhsatını, müşterinin sahibi olduğu yayında kullanılmak amacıyla ve bu amaçla sınırlı olmak üzere 1 yıl süreyle, yurt içinde ve yurt dışında kullanılmak üzere bir kere ile sınırlı olmak üzere müşteri’ye devrettiği” anlaşılmıştır. İstanbul 2. FSHHM’nin 2016/75 D.İş sayılı dosyasında davacı … tarafından, http://www…com alan adlı internet sitesinde bilirkişi incelemesi yapılarak kendisi tarafından çekilen fotoğrafların internet sitesinde kullanılıp kullanılmadığının tespitini talep ettiği, bilgisayar mühendisi bilirkişinin fotoğrafların yer aldığı sayfa görüntülerine rapor içeriğinde yer verdiği anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince bilirkişiler Akademisyen bilirkişi Yrd. Doç.Dr. …, Fotoğrafçı … ve İç Mimar …’tan oluşan heyetten alınan 05.01.2018 tarihli raporda; davacı yanın kendisi tarafından çekildiği ve haklarının kendisine ait olduğunu iddia ettiği, 07.09.2016 tarih kaydı içeren dilekçe ekinde yer alan 59 adet fotoğrafın davalılara ait olduğu iddia edilen internet sitesinde 22.09.2016 tarihinde hali hazırda yayında olduğunu, taraflar arasında elektronik ortamda yapıldığı iddia edilen yazışmalara göre; söz konusu fotoğrafların, davalıya alt olduğu iddia edilen sitede yayınlandığı ve … isimli bir kitapta basıldığı hususunda dava dışı … tarafından 21.11.2014 tarihinde, Davacı … tarafından ise 18.11.2014 tarihinde , davalı tarafın bilgilendirildiği, davacı tarafın dilekçesinin ekleri arasında yer alan; Dava dışı … A.Ş ile davalılardan … Ltd.Şti. arasında yapıldığı iddia edilen sözleşmenin 29.09.2011 tarihinde imzalandığı, konusunun ise 8 adet fotoğrafın 1 Yıl süre zarfında kullanım hakları ile ilgili olduğu, davacı tarafın dava dilekçesi ekleri arasında yer alan ve Davalılar tarafından hazırlanıp 2010 yılında basıldığı ve de basılan … isimli kitapçıkta/katalogtaki yer alan fotoğraflardan 17 adedinin: www…com adresli internet sitesinde yayınlandığı tespit edilen fotoğraflar ile, ayrıca delil tespiti isteminde bulunan, …’in 07.09.2016 tarih kaydı İçeren dilekçe ekinde yer alan fotoğraflar ile de örtüştüğünü, dava konusu fotoğrafların FSEK md.1/B ve FSEK md.4 anlamında, ön hazırlığa ilişkin emek ve zaman, en uygun anın seçimi, kadraj, açı, ışık ayarı gibi fotoğraf tekniğine ilişkin unsurlar da dikkate alındığında, sahibinin hususiyetini taşıyan eser olarak değerlendirilebileceğini, fotoğrafların bedeli konusunda, her ne kadar sözleşme özgürlüğü çerçevesinde tarafların bedeli serbestçe belirleyebilmeleri mümkünse de, 500 TL ilâ 700 TL aralığında bir bedelin sektörel rayiç bedele uygun bir bedel olarak değerlendirilebileceğini bildirdikleri anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince alınan 10.09.2018 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda; 59 adet fotoğrafın internette, 17 fotoğrafın da kitapçıkta/broşürde olmak üzere, toplam 76 adet fotoğrafın kullanıldığı, kök raporda fotoğraflar için belirlenen 500 TL ile 700 TL arasındaki rayiç bedel değerlendirmesi ve kanaatinde değişikliğe gidilecek bir durum olmadığını, fotoğraflara ilişkin rayiç bedelin belirlenmesine ilişkin esas alınan tarihin dava tarihi olduğunu takdirin mahkeme ait olduğunu bildirdikleri anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E: Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin eser sahibi olduğunu iddia ettiği 82 adet fotoğraftan 30 adedinin davalı tarafça çıkartılan kitapçıkta, diğerlerinin ise www…com adlı internet sitesinde izinsiz kullanıldığını ve eser sahipliğinden kaynaklanan haklarının ihlal edildiğini beyanla, tecavüzün refi, FSEK 68.maddesi kapsamında maddi tazminata ve ismin belirtilmemesi nedeniyle manevi tazminata hükmedilmesini, kararın ilanını talep etmiştir. Mahkemece manevi tazminat talebinin kabulüne, ıslahla arttırılan maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, ref talebinin reddine ve hükmün ilanına karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuş, davacı vekili katılma yoluyla istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekilinin istinaf başvurusu, reddine karar verilen maddi tazminata ilişkin olmakla, davalı vekilinin istinaf sebepleri öncelikli olarak incelenmiştir. Davalı vekili zamanaşımı itirazlarının mahkemece incelenmediğini ileri sürmüştür. Mahkemece kararın gerekçesinde, zamanaşımı itirazına yer vermediği anlaşılıyorsa da; ıslah ile arttırılan maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, manevi tazminat talebinin kabulüne karar verilmesi, mahkemece dava ve ıslah tarihinde zamanaşımı süresinin dolmadığı kanaatine varıldığını göstermektedir. Dosya kapsamına alınan delil tespit dosyasından bilgisayar mühendisi bilirkişi tarafından 22/09/2016 tarihinde yapılan incelemede fotoğrafların davalının internet sitesinde yer aldığının tespit edildiği, ihlalin devam ettiği, zamanaşımı süresinin başlangıcının da fotoğrafların çekildiği tarihten değil, ihlal tarihinden işletilmesi gerektiği, 10/11/2016 dava tarihi itibarıyla ihlalin devam ettiği, zamanaşımı süresinin dolmadığı, kaldı ki FSEK 68. Madde gereğince maddi tazminat isteminde bulunulduğundan, taraflar arasında farazi sözleşme ilişkisi kurulduğu kabul edilmekle, haksız fiil zamanaşımı değil, TBK 146. maddesi gereğince 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçerli olduğu, her koşulda zamanaşımının gerçekleşmediği kanaatine varılmıştır. Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde fotoğrafların eser vasfında olmadığını ileri sürülmüştür. Eser türleri, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 2 ve devamı maddelerinde, sahibinin hususiyetini taşıması ön koşuluyla ve sınırlı sayıda olmak üzere düzenlenmiştir. Kanunda sayılan eser türleri arasında, 2/3. maddesinde “bedii vasfı bulunmayan teknik ve ilmi mahiyetteki fotoğraf eserleri”, 4/5. maddesinde ise “güzel sanat eseri mahiyetindeki estetik değere sahip fotoğrafik eser ve slaytlar” bulunmaktadır. Mahkemece uzman bilirkişilerden alınan kök raporda, fotoğrafların ön hazırlığa ilişkin emek ve zaman, en uygun anın seçimi, kadraj, açı, ışık ayarı gibi fotoğraf tekniğine ilişkin unsurlar dikkate alındığında, FSEK 1/B ve FSEK 4. Madde anlamında sahibinin hususiyetini taşıyan eser olarak değerlendirilebileceği beyan edilmekle ve dosyada bulunan fotoğraflar dikkate alındığında fotoğrafların eser vasfında olmadığına yönelik istinaf sebebinin yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır. Davalı tarafça, fotoğraflarda görüntülenenin davalıların mimari eserleri olması nedeniyle, tasarruf hakkının davalıda olduğu, fotoğrafların dialarının ücreti karşılığında …’dan alındığı, ve … ile yapılan sözleşme kapsamında katalogda kullanıldığı ileri sürülmüşse de, görüntülenen mimari eserlerin davalılara ait olması sonuca etkili olmadığı gibi, 29/06/2011 tarihinde imzalanan sözleşmenin bir yıl süreli olduğu ve 8 adet fotoğrafın kullanım hakkına ilişkin olduğu göz önüne alınarak, delil tespiti tarihinde ve dava tarihinde bir yıllık süre dolduğundan, internet sitesinde kullanılması ve fotoğrafların yer aldığı kataloğun kullanılması, eser sahibi olan davacının mali ve manevi haklarının ihlali sonucu doğurmaktadır. Dava tarihi itibarıyla fotoğrafların kaldırıldığı beyan edilmişse de, bilirkişi kök raporunda dilekçe ekinde yer alan 59 adet fotoğrafın davalı internet sitesinde hali hazırda yayında olduğu ve katalogda 17 adet fotoğrafın kullanıldığı tespit edildiğinden, dava tarihi itibarıyla rayiç bedel tespiti yerindedir. Mahkemece alınan bilirkişi raporundaki 500 TL ila 700 TL aralığındaki bedelin sektörel rayiçlere uygun olduğuna dair görüş dikkate alınarak, rayiç bedel ortalaması olan 600 TL bedelin dikkate alınarak telif tazminatına hükmedilmesi yerinde olup fahiş değildir. Taraflar arasındaki mail yazışmaları dikkate alındığında, fotoğrafların kaldırılması ve bedelinin ödenmesi için davacı tarafça davalının defaten uyarıldığı, ihlale son verilmediği göz önüne alınarak 5.000 TL manevi tazminatın fahiş olmadığı kanaatine varılmış davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde, FSEK 68. Madde gereğince üç kat tazminat talep etmelerine rağmen mahkemece iki kat tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür. FSEK 68. Madde de eser sahiplerinden izin alınmaksızın, eserin işlenmesi, çoğaltılması, çoğaltılan nüshaların yayılması, temsili veya umuma iletilmesi halinde , hak sahibinin sözleşme yapılmış olması halinde isteyebileceği bedelin veya rayiç bedelin en çok üç kat fazlasını isteyebilir hükmü düzenlenmiştir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 27/12/2011 tarihli 2011/14831 Esas- 2011/17744 Karar sayılı kararında Hukuk Genel Kurulu’nun 20/03/2002 tarihli 176/214 sayılı kararı ile 02/04/2003 tarihli 260/271 sayılı kararlarına atıf yapılarak ” uyuşmazlık tarihinde yürürlükte olan 1995/4110 Sayılı Kanun ile değişik 5846 Sayılı FSEK 68/1 fıkrasında düzenlenen rayiç bedelin üç katının mütecavize ödetilerek tecavüzün izlerini tamamen silerek ref gerçekleştirmektedir.(Ünal Tekinalp,Fikri Mülkiyet Hukuku Dördüncü Bası, İstanbul 2005, s 303) Bu suretle de hak sahibinin zararını ispat külfetinden kurtarmak ve böylece ispat edilemeyen zararın eser sahibinin sırtında kalmasına engel olmak amaçlanmış, “sözleşme olması durumunda isteyebileceği miktarın üç kat fazlasını talep edebilir” diyerek tazminat hesabına açıklık getirilmiştir.” şeklinde açıklama yapılmıştır. Tecavüzün izlerinin silinerek ref gerçekleştirilmek istendiğinden, kendisinden izin alınmamış hak sahibinin en fazla üç kat tazminat isteyebileceği düzenlenmekle ve tercih hakkının eser sahibine tanındığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesi tarafından iki kat tazminata hükmedilmesi yerinde görülmemiştir. Mahkemenin kabulüne göre dahi, davacı tarafça davalı tarafa davadan önce defalarca e-mail gönderilerek fotoğrafların kaldırılması, kullanılmaması, kullanılmak istenmesi halinde bedelinin ödenmesinin istenildiği gözetilerek, iki kat tazminata hükmedilmesi de yerinde olmamıştır. Açıklanan gerekçelerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, FSEK 68. Madde kapsamında 136.800 TL telif tazminatı ile 5.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, tarafların kazanılmış hakları korunarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-Davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Davacı vekilinin katılma yoluyla istinaf isteminin KABULÜNE, 3-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ’nin 20/12/2018 tarihli 2017/428 E. – 2018/544 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, 4-a)-Davalının davacıya ait eserleri izinsiz olarak yayınlaması nedeniyle FSEK 68 MADDE kapsamında 76 adet eser için 600 TL rayiç hesabı ile 45.600 TL nin 3 katı 136.800 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve mütessilen tahsiline, b)-5.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve mütessilen tahsiline, fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine, c)-Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin Türkiye’de tirajı yüksek bir gazetede bir kez ilanına masrafın davalılardan tahsiline, özür yazısı yayınlanması talebinin davanın niteliği gereği reddine, ç)-Maddi tazminat dayanağı FSEK 68. göre talep edildiğinden taraflar arasında sözleşme ilişkisi kurulmuş olduğundan ref isteminin reddine, 5-İlk derece yargılaması yönünden; a)- 9.686,36 TL ilam harcından 187,86 TL peşin harç ve 2.320,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 7.178,50 TL eksik harcın davalılardan müştereken ve mütessilen tahsiline, b)-Maddi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince; 16.946 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve mütessilen alınarak davacıya verilmesine, c)-Kabul edilen Manevi tazminat talebi yönünden; Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince; 600 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve mütessilen alınarak davacıya verilmesine, ç)-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince; 600 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, d)-Ref isteminin reddi nedeniyle; Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince; 7.375,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, e)-Davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinden olan 187,86 TL peşin harç, 29,20 TL başvuru harcı, 2.320,00 TL ıslah harcı ile 2.700 TL bilirkişi ücreti ve 220,0 TL tebligat-müzekkere masrafı olmak üzere toplam 5.457,06 TL’nin davalılardan müştereken ve mütessilen alınarak davacıya verilmesine, f)-Davalı tarafın yapmış olduğu 46,00 TL giderin üzerinde bırakılmasına, g)-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde taraflara iadesine, 6-İstinaf yargılaması yönünden; a-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar yasası uyarınca hesap olunan 6.571,42 TL nispi karar harcından peşin alınan 1.642,90 TL’nin mahsubu ile 4.928,52 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, b-İstinaf talebi kabul edildiğinden davacı tarafça yatırılan istinaf harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine, c-İstinaf yargılaması için davacı tarafından yapılan 121,30 TL istinaf yoluna başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, d-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince ilgilisine iadesine, e-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtayda temyiz yolu açık olmak üzere 19/01/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.