Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/852 E. 2019/865 K. 18.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/852 Esas
KARAR NO : 2019/865
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/12/2018
NUMARASI : 2018/423 D.İŞ – 2018/427 K.
DAVANIN KONUSU: Tespit (D.İş)
KARAR TARİHİ: 18/04/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :Davacı taraf dava dilekçesinde; müvekkilinin mağazacılık ve perakende sektöründe faaliyet gösterdiğini davalı tarafın müvekkilinin markasına tecavüz teşkil eden ürünlerinin yerinde tespiti halinde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, ürünlere el konulmasına, adli yediemine ya da müvekkiline ait bir depoda muhafaza edilmesine dair ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. Bakırköy 1.FSHHM’nin 08.01.2019 tarihli 2018/423 D.İş sayılı kararıyla; Dava dilekçesindeki açıklamalar, aldırılan bilirkişi raporuna göre, aleyhe tedbir istenilen tarafça satışa sunulan davacı markasını taşıyan ürünlerin orjinal olup olmadığı, bu ürünlerin davalı veya bayilerinden alınmış olması ihtimalinde markanın tükenmesi halinin söz konusu olacağı, HMK 389 ve SMK. 159 maddesinde aranan koşulların bu aşamada oluşmadığı gerekçesiyle davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermiştir.Talep eden vekilinin istinaf dilekçesinde; bilirkişilerin keşifte bulunan ürünlerin iltibasa sebebiyet verecek derecede benzerlik içerdiğini beyan ettiklerini, dava açıldığı anda bu ürünlerin ivedilikle satılacağı yada elden çıkarılacağı riski doğduğundan ivedi olarak tedbir kararı verilmesi gerektiğini, -Müvekkilinin ürün satışlarını Türkiye’nin bir çok mağazalarında, bayilerinde ve kendine ait internet sitelerinde gerçekleştirdiğini, -Aleyhine tedbir istenen şirket ile aralarında hiçbir Bayilik, Franchise yada Lisans Anlaşması bulunmadığını, tanınmış marka …a’nın davalı mağaza tarafından markasal anlamda kullandığını, internet sitesinde markanın kullanılarak tanıtım yapıldığını, ürünlerin piyasa fiyatından çok daha düşük fiyatla satışa sunulduğunu beyanla mahkeme kararının kaldırılarak tedbir kararı verilmesini istemiştir. 6769 sayılı SMK 152.madde “Sınai Mülkiyet Hakkı Korumasına konu ürünlerin, hak sahibi veya onun izni ile üçüncü kişiler tarafından piyasaya sunulmasından sonra bu ürünlerle ilgili fiiller hakkın kapsamı dışında kalır. Marka sahibi,birinci fıkra kapsamına giren ürünlerin üçüncü kişiler tarafından değiştirilerek veya kötüleştirilerek ticari amaçlı kullanılmasını önleme hakkına sahiptir.” hükmü düzenlenmiştir.
G E R E K Ç E :Talep eden vekilinin müvekkilinin tanınmış “….” markasını taşıyan ürünlerin karşı tarafa ait iş yerinde satışa sunulduğunu beyanla tespit ve ihtiyati tedbir talep ettiği, işyerinde bilirkişi incelemesi yapıldığı, tutulan 03.01.2019 tarihli tutanakta, işyeri yetkilisi aynı zamanda Vergi Levhası sahibi …, bahse konu ürünlerin fatura mukabili olarak, ” … isimli şahıs şirketinden aldıkları ürünler olduğunu, o firmanın … ile çalıştığını bildirdiğini,” beyan ettiği fatura örneklerini sunduğu, Mahkeme tarafından alınan 2018/423 D.İş raporunun sonuç kısmında; ürünlerin davacı yada yetkililerinden temin edilip edilmediğinin, yalnızca ilgili şirketlerin ticari kayıtlarının incelenmesi ile anlaşılabileceği talep edenin yetkili bayilerinden alınmış olması halinde “markanın tükenmesi” ilkesi gereği markaya tecavüzün varlığından bahsedilemeyeceğinin beyan edildiği, ilk derece mahkemesinin ürünlerin davalı veya bayilerinden alınmış olması ihtimalinde markanın tükenmesi halinin söz konusu olacağı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebini reddettiği, talep eden tarafça istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmışsa da; karşı tarafın işyerinde tespiti yapılan ürünlerin davacı yada onun izni ile üçüncü kişiler tarafından piyasaya sunulup sunulmadığının,6769 sayılı SMK 152.maddesi gereğince “markanın tükenmesinin” söz konusu olup olmadığının yargılamayı gerektirdiği, yaklaşık ispat koşullarının gerçekleşmediği kanaatiyle ilk derece mahkemesinin kararının yerinde olduğuna, talep eden vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince talep eden vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin REDDİNE,2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama giderlerinin talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 18/04/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.