Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/660 E. 2019/747 K. 05.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/660 Esas
KARAR NO : 2019/747 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/11/2017
NUMARASI : 2016/1168 E. – 2017/958 K.
DAVANIN KONUSU: Tedbire Muhalefet (Disiplin Hapsi Talebi)
KARAR TARİHİ: 05/04/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Şikayetçi vekilinin, mahkemenin 2016/1168 E. sayılı dosyasından verilen 12.12.2016 tarihli tensip ara kararı gereğince, mülkiyeti müvekkiline ait malların ihtiyati tedbir yolu ile davalıdan alınıp müvekkiline teslimine karar verildiğini, tedbir kararının işleme konulduğunu, borçlu/davalı şirket adreslerine gidildiğinde tedbire konu malların adreste bulunamadığını, kiracı şirket yetkilisi sanığın ihtiyati tedbir kararına rağmen tedbir konusu malları teslim etmeyerek, teslimden kaçındığını, bu nedenle kararın infaz edilemediğini belirterek kiracı şirket yetkilisinin ihtiyati tedbir kararına muhalefet etmesi nedeniyle 6100 sayılı HMK’nun 398.maddesi uyarınca cezalandırılmasını istemiştir. Şikayetçi olunan … mahkemece celp edilmiş ve alınan savunmasında; “benim bu davadan haberim yoktu, mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararı bizzat tarafıma tebliğ edilmedi, ,2015 yılında işlerim bozuldu , o esnada bir çok icra dosyası açıldı , ben 3 – 4 ay kadar hastanede kaldım, … hastanesinde kadın hastalıklarından ameliyat oldum, 3 adet makina parçasını bu icra takip dosyalarında yapılan haciz işlemleri sırasında haczedildiğini düşünüyorum, bu nedenle nerede olduğunu araştırıyorum, makine parçaları tarafımda olmadığı için hacizle kaldırıldığından davacıya iade edemedim, borcumu ödeyeceğim ” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür. İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/02/2019 tarihli ek kararıyla; verilen ihtiyati tedbir kararının … Metal – …’a tebliğe çıkarıldığı, tebligatın muhtara yapıldığı, …’ın tebliğ tarihinde hastanede olduğuna dair tedavi evrakları sunduğu, mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararının …’a tebliğ edilemediği, HMK’nın 398.maddesindeki koşullar oluşmadığı gerekçesiyle disiplin cezası verilmesi talebinin reddine karar verildiği, şikayetçi tarafından ibraz edilen 13.02.2019 tarihli istinaf dilekçesiyle, şikayet edilen …’ın HMK’nın 398.maddesi gereğince cezalandırılmasının talep edildiği anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E :
İhtiyati tedbire muhalefetin cezasını düzenleyen HMK’nun 398/1.fıkrasının 1.cümlesinin Anayasa Mahkemesi’nin 20/02/2019 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan ve yayımından 9 ay sonra yürürlüğe girecek olan 2018/1 Esas, 2018/83 Karar sayılı 11/07/2018 tarihli kararıyla iptal edildiği anlaşılmıştır.İstinaf inceleme tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat kapsamında yapılan değerlendirme sonunda; her ne kadar başvuru dosyası dairemize intikal ettirilmiş ise de, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 09/05/2016 tarih ve 2015/10588 Esas 2016/5174 Karar sayılı kararı ile HMK’nun 398.maddesi kapsamında disiplin hapsi cezası talep ve şikayetleri üzerine Hukuk Mahkemeleri tarafından verilecek kararlara karşı yapılacak başvurularda inceleme merciinin İstinaf Mahkemesi Hukuk Dairesi olmadığı, bu tür kararların CMK’nun 268.maddesi gereği itiraza tabi olduğu, somut olayda itirazın öncelikle ihtiyati tedbir kararını veren ve disiplin cezası verilmesi talebine ilişkin şikayeti inceleyen hukuk mahkemesince incelenmesi, eğer hukuk mahkemesi itirazı yerinde görüp kararını düzeltmez ise itiraz hakkında bir karar verilmek üzere dosyanın 5271 sayılı CMK’nun 268/3-c maddesinde gösterilen mahkemeye gönderilmesi gerekir. Söz konusu mahkeme kararı istinafa tabi olmadığından istinaf talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Şikayetçi vekilinin istinaf talebinin USULDEN REDDİNE,
2-Dosyanın CMK’nun 268. maddesinde yazılı itiraz prosedürü uyarınca işlem yapılmak üzere ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-Şikayetçi tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi.05/04/2019