Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/579 E. 2019/607 K. 21.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/579 Esas
KARAR NO : 2019/607
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/09/2018
NUMARASI : 2018/975 2018/969
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 21/03/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:İhtiyati haciz isteyen vekili, 5.000.000,00 TL’lik senedin müvekkiline verildiğini, ancak senedin yasal süresi içinde ödenmediğini, borçluların mal kaçırma kastıyla hareket ettiği yolunda duyumlar aldıklarını belirterek 100.000,00 TL’lik alacağın tahsili için ihtiyati haciz kararı verilmesini istemiş, mahkemece de talep yerinde görülerek ihtiyati haciz kararı verilmiştir. Borçlular vekili, senedin teminat senedi olduğunu, verilen çeklerin henüz vadelerinin gelmediğini ve risklerin gerçekleşmediğini, bu nedenle ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini, Yargıtay 19.HD’nin 2016/7795 Esas sayılı kararının bu yönde olduğunu, İİK’nun 257.maddesindeki şartların oluşmadığını, teminat alacakları için ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini ileri sürerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını istemiştir. Mahkemece, duruşma açılarak yapılan inceleme sonunda; itirazın İİK’nun 257. ve 265.maddesindeki koşulları içermediği gerekçesiyle reddine karar verilmiş, kararı karşı taraf borçlular vekili istinaf etmiştir. Karşı taraf borçlular vekili, 07/11/2018 tarihinde sundukları süre tutum dilekçesiyle kararı istinaf ettiklerini belirtmiş, daha sonra 07/12/2018 tarihinde UYAP üzerinden verdiği gerekçeli istinaf dilekçesinde; kararın Anayasanın 141/3. HMK 27 ve 297.maddelerine aykırı olduğunu, zira kararın gerekçe içermediğini, ayrıca Yargıtay uygulamasına göre ihtiyati haciz kararlarının İİK’nun 267.maddesine uygun yazılması gerektiğini, ihtiyati haciz isteyenle müvekkilleri arasında faktoring sözleşmesi imzalandığını, senedin teminat senedi olarak verildiğini, ancak çeklerin henüz vadeleri gelmediği ve riskin gerçekleşmediği için ihtiyati haciz kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, faktoring işlemlerinde uygulanacak usul ve esaslar hakkındaki yönetmeliğin 8.maddesi hükmünün gözardı edildiğini, Yargıtay 19.HD kararının da bu yönde bulunduğunu, kararın doğru olmadığını, ortada teminat altına alınmamış bir alacak olmadığını, teminat alacakları için ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini, benzer bir davada İstanbul 12. ATM’nin ihtiyati hacze itirazlarını kabul ettiğini bildirmiştir. İhtiyati haciz isteyen ile borçlulardan … A.Ş arasında 27/04/2018 tarihinde 5.000.000,00 TL bedelli faktoring sözleşmesi imzalandığı, diğer borçlular tarafından sözleşmenin müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığı görülmüştür. Faktoring sözleşmesi uyarınca borçlular tarafından bir kısım ödeme araçlarının faktoring sözleşmesine tevdi edildiği görülmüştür. Talep dilekçesine ekli bononun 27/04/2018 tanzim, 04/09/2018 vade ve 5.000.000,00 TL bedelli olduğu, keşideci ve kefillerin borçlular olduğu görülmüştür.
GEREKÇE: Gerekçeli karar, itiraz eden borçlar vekiline 22/11/2018 tarihinde tebliğ edilmiş olup, HMK’nun 345.maddesinde öngörülen 2 haftalık istinaf süresi 06/12/2018 günü dolmasına rağmen istinaf dilekçesini UYAP’dan 07/12/2018 tarihinde verildiği, süresinden sonra verilen istinaf dilekçesinin HMK’nun 346.maddesi uyarınca reddi gerektiği, ayrıca süre tutum dilekçesinde de istinaf sebebi ileri sürülmediği, yine HMK’nun 355.maddesi uyarınca istinaf incelemesinin istinaf dilekçesinden belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı gözetildiğinde, itiraz eden borçlular vekilinin istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Karşı taraf borçlular vekilinin istinaf talebinin USULDEN REDDİNE,2-Alınması gereken 44,40 TL harçtan, peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50 TL harcın karşı taraf borçlulardan alınarak hazineye irad kaydına, 3-Karşı taraf borçlular tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi.21/03/2019