Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/564 E. 2019/611 K. 21.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/564 Esas
KARAR NO : 2019/611
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2018/907
DAVANIN KONUSU: Alacak (Finansal Kiralamadan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 21/03/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacılar vekili, davacı … ile davalı arasında 25/03/2016 tarihli finansal kiralama sözleşmesi imzalandığını, diğer davacıların sözleşmenin kefili olduklarını, davalının finansal kiralama sözleşmesi ve mevzuata aykırı davranarak davacıların zarar görmesine yol açtığını, finansal kiralama kanunun 18.maddesi uyarınca davalının sözleşme konusu malın zilyetliğini kiracıya bırakmak zorunda olduğunu, malın zilyedinin kiracı olup her türlü faydayı elde etme hakkına sahip olduğunu, malın teslim edilmemesinde davalının sorumlu olduğunu, buna göre borcun ifa edilmemesinden doğan zararın giderilmesinin istenebileceğini, davalının üzerine düşen edimi kendi kusur ve ihmalinden kaynaklanan sebeplerle ifa etmediğini, finansal kiralama konusu teknenin satıcı tarafından 2 Ağustos 2016 tarihinde Tuzla Gümrükten Türkiye’ye getirildiğini, akabinde de davalının kiracı … LTD’ye müzakere imkanı tanımadan 9 Ağustos 2016 tarihli tesellül belgesini imzalattığını, yabancı bayraklı teknelerin yurt içi ve yurt dışı sularda seyahat edebilmesi için register’e ihtiyaç duyduğunu, register’in kiracıya tesliminin yapılmaksızın teknenin kullanılamayacağını, dolayısıyla davalının malı kiracıya teslim etmediğini, bu durumdan müvekkillerinin zarara uğradığını belirterek, müvekkillerinin uğradığı tüm zararların tespiti ile tespit edilecek bedellerin ve ferilerinin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, davacılara karşı açılmış bulunan icra takipleri ve davalar neticesinde davacıların ödemek zorunda kalacakları tüm bedellere karşılık şimdilik 50.000,00 TL’nin, davacıların bugüne kadar davalıya ödedikleri ve ödemek zorunda kalacakları bedellere karşılık şimdilik 50.000,00 TL’nin, davacıların tekne için yaptıkları ve yapacakları tüm bakım, onarım, sigorta vb ödemeler için şimdilik 50.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline, ayrıca asılları davalıda bulunan ve taraflarınca hissesi ayrıca sunulacak olan kambiyo evraklarının icra takibine konu yapılması ve üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönünde tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacılardan …. LTD’nin yabancı uyruklu olup MÖHUK’un 48.maddesi uyarınca teminat yatırması gerektiğini, davada harcın eksik ödendiğini, davacıların dava açmakta hukuki yararı bulunmadığını, müvekkilinin sözleşmeden kaynaklanan bütün edimlerini yerine getirdiğini, teknenin davacı …’ye teslim edildiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.Mahkemece, 15/10/2018 tarihinde dosya üzerinde yapılan inceleme ile; davacının tedbir talep edilen kambiyo evraklarına ait listeyi sunmamış olduğu, neye tedbir talep edildiğinin belli olmadığı gerekçeleriyle talebin reddine karar verilmiş, kararı davacılar vekili istinaf etmiştir. Davacılar vekili istinaf sebebi olarak; kendilerinde finansal kiralama sözleşmesi kapsamında imzalanan kambiyo evrakının bulunmadığını, kendilerinde sadece ödeme planı bulunduğunu, mahkemenin davalıdan temin ederek tedbir talebini değerlendirmesi gerektiğini, bu eksikliğin duruşmaya yapılmaksızın tamamlanabileceğini, red kararı ile zararlarının arttığını belirterek sundukları ödeme planı doğrultusunda istinaf taleplerinin kabulünü istemiştir. Davacılar vekili, 13/11/2018 tarihli dilekçesi ekinde ise bu bonoların fotokopisini sunduğu görülmüştür. Bono fotokopilerinin incelenmesinde; bu bonoların 28/03/2016 tanzim tarihli, vadelerinin ise farklı tarihler olup belge fotokopi olduğundan tarihlerin tam olarak okunamadığı, bonoların bir adedinin 1.000 EURO, diğerlerinin ise 25.187 EURO olduğu, bonoların keşidecisinin davacılar, lehtarın ise davalı olduğu ve bonoların malen kaydıyla düzenlendiği görülmüştür. Finansal kiralama sözleşmesinin davalı ile davacı … arasında 18/03/2016 tarihinde düzenlendiği, diğer davacıların kefil olarak sözleşmede yer aldıkları, kefalet miktarının ise 3.036.285,00 EURO olduğu görülmüştür. Sözleşme ekinde bulunan ödeme planında vadelerin 30 Mart 2016’dan başlayıp 22 Nisan 2021’e kadar devam ettiği görülmüştür.09/08/2016 tarihli tesellüm belgesinde finansal kiralama konusu bir adet tekne/deniz ulaşım aracının davacı … tarafından teslim alındığının yazılı olduğu, malın bedelinin 2.750.000,00 EURO + KDV olduğu belirtilmiştir.
GEREKÇE: Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık, ihtiyati tedbir talebinin reddi kararına yöneliktir. Davacı taraf, ihtiyati tedbir talep etmiş ise de mahkemece ihtiyati tedbir talep edilen kambiyo senetlerinin sunulmadığı dolayısıyla neye tedbir talep edildiğinin belli olmadığı gerekçeleriyle bu talep reddedilmiştir. Gerçekten de gerek dava dilekçesinde ve gerekse karar verildiği tarih itibariyle bu belgeler sunulmadığından ne üzerine tedbir verileceği belli olmadığından mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun olup davacı vekilinin istinaf talebi yerinde değildir. Her ne kadar davacı vekili, karar verildikten sonra 13/11/2018 tarihli dilekçesi ekinde bono fotokopileri sunmuş ise de bu durum karar sonrasın da olup davacı vekilinin yeniden talepte bulunabileceği ve mahkemenin bu konuda bir değerlendirmede bulunup karar vereceği kuşkusuzdur. Az önce de belirtildiği üzere de karar tarihi itibariyle verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan, davacılar vekilinin istinaf talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacılar vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 44,40 TL harçtan, peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50 TL harcın davacılardan alınarak hazineye irad kaydına, 3-Davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi.21/03/2019