Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/352 E. 2019/435 K. 01.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/352 Esas
KARAR NO: 2019/435
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI : 2018/508 E.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 01/03/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin tescilli “….” ibareli markasının davalı tarafından kullanımı konusunda davalı şirketle aralarında İnhisari Olmayan Marka Kullanım ve Üretim Sözleşmesi imzalandığını ve davalı şirketin markayı ürettiği ürünlerde kullanmaya başladığını, ancak sözleşmeyi ihlal ettiğini ve ödemesi gereken bedelleri müvekkiline ödemediği, bu nedenle sözleşmenin müvekkili tarafından 01.10.2018 tarihli ihtarname ile feshedildiğini, feshe rağmen davalının ürünlerde markayı kullanmaya devam ettiğini, davalının fiillerinin 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 29. maddesi ve Türk Ticaret Kanunu’nun 55 vd. maddeleri uyarınca tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinden bahisle yargılamada belirlenmek üzere şimdilik 1.000 TL. maddi tazminat ile sözleşme gereği 40.000 TL. cezai şartın davalıdan tahsiline karar verilmesini; ayrıca öncelikle müvekkilinin maddi ve manevi zararları ile muhtemel zararların teminatını teşkil etmek üzere, davalı tarafın müvekkiline ait “….” ibareli markasından doğan hakları ihlal eder nitelikteki ürün imalinin, satışının ve dağıtımının, ithalinin ve ihracının, yurt içinde ve yurt dışında satışa sunulmasının, tabelada, levhalar, dış camlar ve işyeri içerisinde kullanılmasının dava sonuçlanıncaya kadar önlenmesine, davalı tarafından üretilen, tecavüz konusu teşkil eden ürünler ile ürünlerin imal edildiği kalıpların yed’iemine teslimine; mevcut ise tabela, levha, dış camlar üzerinden silinmesine; üzerinde anılan ürün ve herhangi bir şekilde görüntüsü bulunan ilan, reklâm, broşür, afiş ve sair her türlü tanıtım malzemesinin, basılı kâğıtların, faturaların ve sair türlü ticari evrakın üzerinde kullanılmasının önlenmesine ve bahsi geçen tüm ürünler ile bu şekillerde bastırılmış olan materyalin dâhi bulundukları yerlerden toplanarak muhafaza altına alınmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. İstanbul 2.FSHHM’nin 16.11.2018 tarihli 2018/508 E.sayılı tedbir red kararıyla; yaklaşık ispat şartları oluşmadığı, davacı, ihtiyati tedbire konu talebin yargılamayı gerektirdiği, yasal şartları oluşmadığı gerekçesiyle tedbir talebinin reddine karar vermiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; taraflar arasında 01.11.2017 tarihli İnhisari Olmayan Marka Kullanım ve Üretim Sözleşmesinin imzalanarak, davacı markaları ile, “…” isminin davalı tarafından üretilecek ürünlerde kullanılmasına ilişkin anlaştıklarını ancak davalının müvekkiline ödemesi gereken bedelleri ödemediğini, 29.06.2018 tarihli ihtarname ile hakedişlerinin ödenmesinin ihtar edildiğini, aksi halde sözleşmenin feshedileceğinin bildirildiğini, ihtarnamenin sonuçsuz kalması üzerine, 01.10.2018 tarihinde müvekkili tarafından ihtarname gönderilerek sözleşmenin feshedildiğini ancak dosya sundukları deliller kapsamında, davalı tarafından markanın kullanılmaya devam edildiğini, SMK’nın 24/4 maddesi gereğince, müvekkilinin tescilli markasından kaynaklanan haklarının davalıya karşı ileri sürebileceğini, Sözleşmenin feshedildiğinin bildirilmesine rağmen dosyaya sunuldukları internet sayfası görselleri ile sabit olduğu üzere davalının müvekkiline ait markalar ile ürün satışına aktif şekilde devam edilmesinin açıkça haksız rekabet teşkil ettiğini beyanla mahkeme kararının kaldırılarak, tedbir kararı verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Davacı vekilinin dava dilekçesinde, taraflar arasında 01.11.2017 tarihli İnhisari Olmayan Marka Kullanım ve Üretim Sözleşmesinin imzalanarak, davacı markaları ile, “…” isminin davalı tarafından üretilecek ürünlerde kullanılmasına ilişkin anlaştıklarını ancak davalının müvekkiline ödemesi gereken bedelleri ödemediğini, 29.06.2018 tarihli ihtarname ile hakedişlerinin ödenmesinin ihtar edildiğini, aksi halde sözleşmenin feshedileceğinin bildirildiğini, ihtarnamenin sonuçsuz kalması üzerine, 01.10.2018 tarihinde müvekkili tarafından ihtarname gönderilerek sözleşmenin feshedildiğini ancak dosya sundukları deliller kapsamında, davalı tarafından markanın kullanılmaya devam edilerek markasına tecavüz edildiğini beyanla ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu, ilk derece mahkemesinin 16/11/2018 tarihli kararıyla talebin yargılamayı gerektirdiğinden bahisle reddine karar verdiği görülmüştür.6769 Sayılı SMK 159/1 maddesi; gereğince “Bu kanun uyarınca dava açma hakkı olan kişiler, dava konusu kullanımın ülke içinde kendi sınai mülkiyet haklarına tecavüz edecek şekilde gerçekleşmekte olduğunu veya gerçekleşmesi için ciddi ve etkin çalışmalar yapıldığını ispat etmek şartıyla, verilecek hükmün etkinliğini temin etmek üzere, ihtiyati tedbire karar verilmesini isteyebilir” hükmü düzenlenmiştir. İlk derece mahkemesinin davacının marka tescil kaydını getirtmek suretiyle, davacının bildirdiği internet siteleri ve arşiv kayıtları üzerinde bilişim uzmanı ve marka vekili bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırarak, davacı tarafça sunulan lisans sözleşmesi, fesih bildirimini de dikkate almak suretiyle, davalının varsa ihlal teşkil eden fiillerini tespit ettirerek tedbir talebini değerlendirmesi gerekirken, talebin yargılamayı gerektirdiğinden bahisle tedbir talebinin reddine karar vermesi yerinde görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile, mahkeme kararının kaldırılmasına, bilirkişi incelemesi yaptırmak suretiyle karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:-Davacı vekilinin istinaf isteminin esastan KABULÜNE,-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince İstanbul 2.FSHHM’nin 16.11.2018 tarihli 2018/508 E. sayılı tedbir red kararının KALDIRILMASINA,-Bilirkişi incelemesi yaptırmak suretiyle karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine,-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine,-İstinaf yargılaması sırasında davacı tarafından yapılan 98,10 TL istinaf yoluna başvurma harcı 70,00 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 168,10 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, -Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 01/03/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.