Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/350 E. 2019/437 K. 01.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/350 Esas
KARAR NO: 2019/437
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI : 2018/332 E.
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 01/03/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : Davacılar vekili dava dilekçesinde; “müvekkillerinin de …. ibareli marka tescilinin bulunduğunu, müvekkillerinin hak sahibi oldukları …. ibareli markanın davalı tarafça kötüniyetli olarak tescil ettirildiğini, bu tanınmış markaların gerçek sahibinin müvekkili olduğunu, ayrıca davalının bu markayı tescil tarihi olan 22.06.2004’ten beri kullanmadığını, teminatsız tedbir koşullarının oluştuğunu” iddia ile davalı adına tescilli ve …. no’lu …. ibareli markanın SMK’nın 26.maddesi gereği kullanmama nedeniyle iptalini ve kötüniyetli tescilli nedeniyle de iptalini, markanın 3.kişilere devrinin önlenmesi için TürkPatent siciline teminatsız olarak tedbir konulmasını ve davalı tarafın bu marka tescilinden doğan haklarını müvekkiline ve distribütörlerine karşı kullanmasının önlenmesi için dahi ihtiyati tedbir verilmesini talep ve dava etmiştir. İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 12.07.2018 tarihli tensiple beraber “tedbir isteminin kısmen kabulüne, …. no’lu …. ibareli markanın 3.kişilere devrini önlemek üzere tedbir konulmasına, sair tedbir talebi yargılamayı gerektirdiğinden reddine” karar vermiştir.Davalı vekilinin cevap dilekçesinde; “müvekkili şirketin adresinin Bakırköy / Güngören olduğundan, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin Bakırköy FSHHM olduğunu, davacılar yabancı olmaları nedeniyle MÖHUK’un 48.maddesi ve HMK’nın 84.maddesi gereği teminat göstermeleri gerektiğini, markanın önceki sahibinin 16 yıl önce 2002’de TürkPatent’e başvurarak Türkçe’de “zengin gün” anlamına gelen …. markasını tescil ettirdiğini, müvekkilinin ise 10.03.2014 tarihinde markayı satın aldığını ve 4 yıldır kullandığını, gerçek kişi ve firmaya yaklaşık 1.300.000 TL’lik faturalı satış yaptıklarını, gerçek hak sahipliği iddialarının doğru olmadığını, müvekkilinin tescile güvenerek markayı satın aldığını, tanınmışlık iddiasının da doğru olmadığını, tescilden 16 yıl geçtikten sonra bu davanın kötüniyetli olarak açıldığını, davacıların daha önce 07.12.2009 tarihinde “….” ibareli marka başvurusunun reddedildiğini, 07.06.2012’de aynı ibareli marka başvurusunun reddedildiğini, daha önce 2 kez marka başvuruları reddedilen davacıların bu red kararına itiraz dahi etmedikleri halde 3.başvurularının kabul edilmesi üzerine bu davayı açtıklarını, davacıların kötüniyetli olduğunu, madem ki TPE müvekkilinin, …. ibareli markası ile davacıların tescil ettirdiği “…..” ibareli markayı aynı ya da benzer görmediğine göre, bu davanın da reddi gerektiğini, tedbirin kısmen kabul edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, HMK’nın 392.maddesi gereğince teminatsız tedbir verilemeyeceğini” savunarak davanın reddini, kısmi tedbir kararının kaldırılmasını ve tüm tedbir taleplerinin reddini talep etmiştir. Kısmi tedbir kararına karşı davacılar vekili istinaf talebinde bulunmuş, Dairemizin 24/10/2018 tarihli 2018/2970 E 2018/25 K sayılı kararıyla; gerekçeli karar yazılarak taraflara tebliğ edildikten sonra gönderilmesi için dosyanın geri çevrilmesine karar verilmiştir. İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 14/12/2018 tarihli 2018/332 E sayılı kararıyla; davalıya ait markanın 3.kişilere devrinin önlenmesine yönelik tedbir talebinin yargılama safahatında devirlerin önüne geçilmesi ve usuli süreçlerle yargılamanın uzatılmaması yönünden haklı bulunarak kabulüne karar verilmiş diğer tedbir talepleri yönünden ise açılan davanın marka hükümsüzlük davası olduğu davalı kullanımlarının tescilli markaya dayalı olduğu dikkate alındığında, talebin yargılamayı gerektirdiği, ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle yasal şartları oluşmayan sair tedbir taleplerinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde; davalı taraf adına tescilli … …. markasının 5 yıl kesintisiz kullanmama sebebiyle iptal edilmesi, müvekkili şirketlerin markanın gerçek hak sahibi/yaratıcısı olması ve müvekkili şirketlerle aynı sektörde faaliyet gösteren davalının ….. markasını tescil ederken kötü niyetli olması nedeniyle tedbir talepli dava açtıklarını, markanın 3. Kişilere devrinin önlenmesi ve davalının markadan kaynaklanan haklarını dava kesinleşene kadar gümrük veya herhangi bir kurum nezdinde ve piyasada müvekkiller şirketlerin ve onların Türkiye’deki distribütörlerinin kullanımına karşı ileri sürülmesinin engellenmesini talep ettiklerini, -Davalının iptali istenen ….. markası için 2002 yılında TPMK nezdinde başvuruda bulunduğunu ancak müvekkilinin markanın dünya çapında gerçek hak sahibi olduğunu, -Davalı markasının müvekkilinin markası ile aynı olup aynı tescil sınıfında yer aldığını, -Müvekkillinin markasının dünyaca tanınmış marka olduğunu, -Davalının kötü niyetli olduğunu, tekstil sektöründe faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin markasından haberdar olduğunu, -Markanın … = …. ve soyisminin (…..) kombinasyonuyla tanınmış markası ….. yarattığını, davalının tesadüfen bu markayı tescil ettirmesinin hayatın doğal akışına aykırı olduğunu, kesintisiz 5 yıldır kullanmadığını, -Mahkemenin gerekçesinin isabetli olmadığını, -İddialarının yaklaşık olarak ispat ettiğini, mahkemenin menfaat dengesinin gözetmeden kararını oluşturduğunu beyanla mahkemenin kararının kaldırılarak tedbir kararının kabulüne karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Davacılar vekilinin dava dilekçesinde; yurt dışında tescilli markalarının bulunduğunu, davalının markasını kötüniyetle tescil ettirdiğini ve markanın kullanılmadığını beyanla, davalı adına tescilli …. başvuru numaralı markasının hükümsüzlüğünü ve markanın tescil kaydına devrin önlenmesi yönünde tedbir konulmasını ve davalı tarafın bu marka tescilinden doğan haklarını müvekkiline ve distribütörlerine karşı kullanmasının önlenmesi için ihtiyati tedbir verilmesini talep ve dava etmiştir. İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 14/12/2018 tarihli 2018/332 E sayılı kararıyla; davalıya ait markanın 3.kişilere devrinin önlenmesine yönelik tedbir talebinin kabulüne, diğer tedbir talepleri yönünden ise açılan davanın marka hükümsüzlük davası olduğu davalı kullanımlarının tescilli markaya dayalı olduğu dikkate alındığında, talebin yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle sair tedbir taleplerinin reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından reddedilen tedbir talepleri yönünden istinaf isteminde bulunulmuştur. Davacı vekili tarafından ….. markasının yurtdışı tescil kayıtlarının ve markanın kullanımına ve tanınmışlığına ilişkin kayıtların delil listesi ekinde sunulduğu, davacı markasının tanınmışlığının ve davalının kötüniyetli olup olmadığının tespiti yargılamayı gerektirmekte ise de , davacının 6100 Sayılı HMK 389.md ,390/ son madde ile 6769 Sayılı SMK 159/1 madde gereğince hukuki yararını ve yaklaşık ispat kurallarını gerçekleştirdiği anlaşılmakla, davalının uğrayabileceği zararları teminat altına almak üzere uygun bir teminat karşılığında, davalı tarafın bu marka tescilinden doğan haklarını davacılar ile ticari ilişkide bulunanlara karşı kullanmasının önlenmesi yönünde tedbir kararı verilmesi gerekirken tedbir talebinin reddine karar verilmesi yerinde görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile, mahkemenin markanın tescil kaydına devrin önlenmesi yönündeki tedbir kararının aynen muhafaza edilerek, red kararının kaldırılmasına, tedbir kararı vermek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:Davacı vekilinin istinaf isteminin esastan KABULÜNE, 6100 sayılı HMK.’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 14/12/2018 tarihli 2018/332 E sayılı, markanın tescil kaydına devrin önlenmesi yönündeki tedbir kararının aynen muhafaza edilerek, tedbir red kararının KALDIRILMASINA, Dairemizin kararında işaret edildiği üzere tedbir kararı verilmek üzere dosyanın mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine, İstinaf yargılaması sırasında davacı tarafından yapılan 121,30 TL istinaf yoluna başvurma harcı 50,10 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 171,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 01/03/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.