Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/313 E. 2019/1842 K. 23.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/313 Esas
KARAR NO : 2019/1842
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/05/2017
NUMARASI : 2016/1011 E. – 2017/587 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/09/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili ile amcası…i’nin büfe işletmekte olduğunu, amcasının vefatı üzerine geride eşi ve çocukları bulunmadığından mirasın müvekkili ile davalılara kaldığını, murisin vasiyetinde aralarındaki yakınlık nedeniyle büfeyi davacının işletmesini istediğini bildirdiğini bunun üzerine diğer davalılar tarafından büfenin işletilmesi için davacı üzerine devrini sağlandıklarını ve aralarında büfenin üçüncü kişilere karşı devir edilmemesi için anlaşma yaptıkları ve davacının, davalılar ile birlikte tüm mirasçılara 50.000 TL’lik senetler verdiğini, ancak müvekkili tarafından böyle bir devir yapılmadığı halde kötüniyetli olarak söz konusu senetler ile ilgili olarak davalı … tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğünü’nün … esas sayılı dosyası ve davalı … ve … tarafından İstanbul Anadolu ..İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını ileri sürerek anılan takiplerle ilgili davacının …’ne 50.000 TL diğer davalılar … ve …’e 50000TL borcu olmadığının tespiti ile davalıların %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … ve … davaya cevap vermemişlerdir.
Davalı … vekili ise cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davada görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu ayrıca senette İstanbul Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili olduğunu bu nedenle dosyanın öncelikle görevsizlik kararı verilerek Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesini ayrıca yetki itirazının kabulü ile davanın yetkili İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini bunun yanında borcun öğrenilmesinden itibaren bir yıl içerisinde dava açılmaması sebebi ile zamanaşımı yönünden davanın reddi gerektiğini, esasa ilişkin olarak ise miras bırakanın herhangi bir vasiyetname bırakmadığını, davacının mahkemeyi yanıltmaya çalıştığını, davacının miras bırakandan kalma büfeyi işletmeye yönelik talip olduğu, söz konusu büfenin işletilmesine karşılık olarak dava konusu senetleri imzalayarak müvekkiline verdiğini, bu senetlerin teminat amacıyla değil nakden kararlaştırılan bedellere karşılık olarak verildiğini senetlere konu büfenin bedelsiz işletmesinin söz konusu olmadığını belirterek haksız ve kötü niyetli açılan davanın reddi ile davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi kararında; davacının 12/10/2016 tarihli dilekçesi ile borçlu olmadığının tespitini talep ettiği İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası alacaklıları davalı … ve … aleyhine açmış olduğu davadan feragat etmiş olması nedeni ile adı geçen davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiş, davalı … yönünden açılan dava ise tefrik edilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ:
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava feragat nedeni ile reddedildiğinden 50.000 TL üzerinden müvekkili lehine vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken hükmolunmamasının hatalı olduğunu iddia ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İlk derece mahkemesince 30.05.2017 tarihli kararda; davalı … . yönünden açılan davanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine, diğer davalılar … ve … yönünden açılan davanın ise feragat nedeni ile reddine karar verilmiştir.
-Davalı … ..’nin nüfus kayıt örneği incelendiğinde; soyadının .. olarak değiştirildiği, vekaletnamede … olarak yer aldığı, TC’nin aynı olduğu görülmüştür.
Mahkemece yerinde olarak; tefrik kararı gereğince davalı … lehine yahut aleyhine hüküm kurulmamış olup ilgili davalı yönünden yargılama giderleri ve vekalet ücreti tefrik edilen dosyada değerlendirilecektir. Keza; taraflar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayıp davacı, dava dilekçesinde davalı … yönünden 50.000TL yönünden borçlu olmadığının tespiti talep edilmiş olmakla mahkemenin tefrik edilen davadaki davalı yönünden bu davada vekalet ücretine hükmetmemiş olması yerinde bulunmakla davalı … vekilinin istinaf isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;
1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince Davalı … vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL harcın, peşin alınan 35,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 8,50 TL eksik harcın davalı … alınarak hazineye irat kaydına,
3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
4-İstinaf yargılama giderleri olarak;
A)Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 56,00 TL (posta-teb-müz) masrafının davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
b)Davalı … tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 23/09/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.