Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/297 E. 2019/332 K. 15.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/297 Esas
KARAR NO : 2019/332
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI : 2017/194 E.
DAVANIN KONUSU: Patent (Buluşun İtibarının Kaybı Nedeniyle Tazminat İstemli)
KARAR TARİHİ: 19/02/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
Davacı … vekili 15/10/2018 tarihli dilekçesi ile, buluş sahibi müvekkilinin “İç ve Dış Cephe Kaplamaları için kullanılan alüminyum vb türevli levhaların doğal ahşap malzeme ile kaplanması” buluşu hakkında TPMK’ya 25/10/2011 tarihinde … sayı ile patent başvurusunda bulunduğunu, söz konusu başvurunun 23/07/2012 tarihinde TPMK tarafından yayınlandığını, ancak davalının patent başvurusuna konu buluşu, müvekkilinden izin almadan kullandığını, patent başvurusuna konu iç ve dış cephe kaplamaları için kullanılan alüminyum vb türevli levhaların doğal ahşap malzeme ile kaplayıp izinsiz olarak ürettiğini ve piyasaya satış için arz ettiğini, bu durumun tespiti amacıyla Bakırköy 2. FSHHM’nin 2014/33 D.İş sayılı dosyası ile delillerin tespiti talep edilmiş ve davalı şirketin adresinde uzman bilirkişi marifetiyle yapılan keşif sonucu düzenlenen iki ayrı bilirkişi raporunda da netice olarak davalının mezkur patent başvurusuna konu buluşu izinsiz olarak kullandığı, ürettiği ve bu malları piyasaya satış için arz ettiğinin sabit hale geldiğini iddia ederek, davalı şirketin Veliköy OSB … TEKİRDAĞ adresindeki fabrikasında dava konusu müvekkilinin 2011/10581 sayılı patentinden doğan haklara tecavüz suretiyle üretilen tüm ürünlere ve bunların üretiminde doğrudan doğruya kullanılan araçlara tedbiren el konulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.Davalı-k.davacı vekili 30/10/2018 tarihli dilekçesi ile, davacı-birleşen dava davalısı adına 2011/10581 sayı ile tescilli patentin, yenilik ve ayırt edicilik vasfına haiz olmadığından bahisle hükümsüzlük davası açtıklarından, 2011/10581 sayılı patentten kaynaklanan hakların, müvekkiline karşı ileri sürülmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.Bakırköy 1.FSHHM’nin 12.11.2018 tarihli 2017/194 E.sayılı kararıyla, TPMK yazı cevabındaki söz konusu patentin davacı adına tescil edilmiş oluşu, gerekse değişik iş dosyasından alınan bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı nazara alındığında, takdiren 75.000,00 TL teminatın, nakden veya muteber bir bankanın kesin ve süresiz teminat mektubu olarak, karar tarihinden itibaren bir haftalık kesin süre içerisinde ibraz edilmesi halinde ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile, davalı şirketin… TEKİRDAĞ adresindeki fabrikasında, bulunan, davacı adına 2011/10581 sayı ile tescilli patentin koruma kapsamı ile aynı teknik özelliklere sahip davalı yana ait ürünlere tedbiren el konularak yed-i emine teslimine, davalı-k.davacı vekili 30/10/2018 tarihli dilekçesi ile, davacının 2011/10581 sayılı patentinden doğan haklarının müvekkiline karşı kullanılmasının önlenmesine yönelik ihtiyati tedbir talebinde bulunmuş ise de, bu yönde bir tedbir kararı verildiği takdirde, davacı adına tescilli patentin koruma kapsamı ile aynı özelliklere sahip davalı yanca üretilen ürünlerin toplatılması yönünde yukarıda verilen ihtiyati tedbir kararı geçersiz kalacağından, bu aşamada yerinde görülmeyen davalı-karşı davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin ise reddine karar vermiştir. Davalı-karşı davacı vekilinin 10.12.2018 tarihli istinaf dilekçesinde; müvekkilinin ürettiği ürünler ile davacı-k.davalıya ait patentin birbirinden farklı olduğunu, karşı tarafa ait patentin yeni ve ayırt edici olmadığını, patentin hükümsüzlüğü için karşı dava açtıklarını, değişik iş dosyasından alınan raporun geçerliliğini kabul etmemekle birlikte tespit raporu alındığında ki patente konu istemler ile tescil edilen istemlerin birbirlerinden farklı olduğunu, istemler değiştiğinden tespit raporunun karara esas alınamayacağını, patente konu buluşun başvurudan çok daha önce dünya da kullanıldığını ve bilindiğini, yaklaşık ispat koşullarının yerine getirilmediğini, yeni ve ayırd edici olmadığına dair bilinen tekniği aşmadığını gösterir delillerin incelenmediğini, dilekçe ekinde sundukları 26.12.2003 tarihinde . …ş tarafından başvurusu yapılan 2003/02283 sayılı patent ile davacı-k.davalı patentinin aynı olduğunu, beyanla müvekkiline ait ürünlerin toplatılması şeklindeki 12.11.2018 tarihli aleyhe tedbir kararının kaldırılmasını, davacı-k.davalının yeni ve ayırd edici olmayan tescilli olan patentin hükümsüzlüğü talebiyle açtıkları karşı davaya konu tescil hakkından doğan haklarını, müvekkiline karşı kullanmaması yönünde tedbir kararı verilmesini istemiştir.
Davalı-karşı davacının asıl dava da verilen ihtiyati tedbir kararına itirazı ilk derece mahkemesi tarafından incelenmemiştir.
GEREKÇE:
Asıl davada davacı-karşı davalı vekilinin TPMK nezdinde tescilli 2011 10581 başvuru Numaralı “İç ve Dış Cephe Kaplamaları için kullanılan alüminyum vb türevli levhaların doğal ahşap malzeme ile kaplanması” buluş başlıklı patent belgesinden kaynaklanan haklarına tecavüz edildiğinden bahisle ihtiyati tedbir talep ettiği, davalı-karşı davacı vekilinin de; davacı patentinin yenilik ve ayırt edicilik vasfının bulunmadığından bahisle hükümsüzlük davası açtığı ve davacı patentinin müvekkiline karşı ileri sürülmemesini talep ettiği Bakırköy 1.FSHHM’nin 12.11.2018 tarihli 2017/194 E.sayılı kararıyla davacı-karşı davalı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne,davalı-karşı davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin ise reddine karar verdiği görülmüştür.İstinaf talebinde bulunan davalı-karşı davacı vekilinin dilekçesinde; “müvekkiline ait ürünlerin toplatılması şeklindeki 12.11.2018 tarihli aleyhe tedbir kararının kaldırılmasını, davacı-k.davalının yeni ve ayırd edici olmayan tescilli olan patentin hükümsüzlüğü talebiyle açtıkları karşı davaya konu tescil hakkından doğan haklarını, müvekkiline karşı kullanmaması yönünde tedbir kararı verilmesini” istediği anlaşılmakla, asıl dava yönünden verilen tedbir kararının HMK 394/2 maddesi gereğince itiraza tabi olduğu, davalı-karşı davacı itirazlarının ilk derece mahkemesi tarafından değerlendirilmesi gerektiği, asıl dava ve karşı davada tedbir taleplerinin birbiri ile bağlantılı olduğu, karşı davaya konu istinaf talebi hakkında ise bu aşamada inceleme yapılamayacağı kanaatiyle ,davalının asıl davadaki tedbire yönelik istinaf talebinin usulden reddine, karşı davadaki tedbir red kararının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına , tedbire itiraz hakkında karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:
1-6100 sayılı HMK.’nın 341/1, 352. maddeleri gereğince davalı-karşı davacı vekilinin asıl dava yönünden istinaf isteminin USULDEN REDDİNE, karşı dava yönünden istinaf talebinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
2-Dosyanın asıl davada verilen tedbir kararına itiraz hakkında karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine,
3-İstinaf talebi esas yönünden incelenmediğinden, davalı-karşı davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde iadesine,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama gideri olarak davalı- k.davacı tarafından yapılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 28,00 TL (teb-müz,posta) gideri olmak üzere toplam 136,10 TL’nin davalı-karşı davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 19/02/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.