Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/2953 E. 2019/2839 K. 27.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2953 Esas
KARAR NO : 2019/2839 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEME: İSTANBUL 20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/10/2019
NUMARASI : 2019/708 E. – 2019/110 K.
DAVANIN KONUSU: Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımlı))
KARAR TARİHİ: 27/12/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :Davacı vekili mahkememize verdiği 04/10/2019 havale tarihli dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin işyerinde 22.04.2019 ile 24.04.2019 tarihlerinde gerçekleşen hırsızlık olayı nedeniyle müvekkili şirkete ait … A.Ş’ye ait çek numarası …, keşideci …, 29.06.2019 keşide tarihli, 14.000 TL, … Bankası A.Ş’ye ait çek numarası …, keşideci …, 30.06.2019 keşide tarihli, 10.000 TL ile … Bankası A.Ş’nin çek numarası … keşideci …Tic. Ltd. Şti’nin, 19/07/2019 keşide tarihli, 15.000 TL bedelli çeklerde dahil olmak üzere çek defterleri ve hamili olduğu tüm çekler çalındığını, çeklerin müvekkili şirketin iradesi dışında elinden çıkmasından dolayı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinde 2019/305 esas sayılı dosyası ile 30.04.2019 tarihinde ihtiyati tedbir talepli çeklerin iptali için dava açıldığını, 06.05.2019 tarihli tensip tutanağıyla ödeme yasağına ilişkin tedbir kararı verildiğini, mahkemece çekleri elinde bulunduran davalıya karşı istirdat davası açılması için 2 hafta süre verildiğini, imzaların müvekkile ait olmadığını, davaya konu çekler de müvekkili olan şirketin kasasından çalındığını ve kötü niyetli kişiler tarafından müvekkiline ait olmayan imzayla müvekkili adına ciro edildiğini, müvekkili olan şirket davalı şirkete karşı ve ciro silsilesi kapsamında kendisinden sonraki cirantalara karşı hiçbir borcu bulunmadığını beyanla, davaya konu çeklerin müvekkili şirkete iadesini iadesini talep etmiştir. İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesinin 04.10.2019 tarih, 2019/708 E. – 2019/110 K. sayılı kararıyla; “arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açıldığı, dava çeke ilişkin istirdat davası olması nedeniyle TTK’nın 5/A-1 maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurmanın zorunlu olduğu davalardan olduğu, dava şartının bulunmadığı” gerekçesiyle, HMK’nın 114/2. ve 115/2. maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmiştir.Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; TTK 5/A maddesi gereğince, istirdat davasının arabuluculuğa tabi olmayan davalardan olduğunu, mahkemenin kararını gerekçelendirmediğini beyanla mahkemenin kararının kaldırılarak , dosyanın mahkemesine gönderilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E :Uyuşmazlık; çek istirdadına ilişkin davada, arabuluculuk dava şartının uygulanıp uygulanamayacağının tespitine ilişkindir.01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Kanun’un 5/A. maddesinde “dava şartı olarak arabuluculuk” başlığı ile; “Bu Kanun’un 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır” şeklinde düzenleme yapılmıştır.6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesi uyarınca, 2.fıkrası son cümlesine göre ise; “(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”Somut uyuşmazlık, çeklerin çalındığından bahisle istirdat isteminden kaynaklanmaktadır. TTK’nın 5/A maddesine göre, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı ise de; çek istirdadı davaları alacak davası mahiyetinde değerlendirilemeyecek olup somut olay yönünden davacı tarafın arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle:1-Davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-4 maddesi gereğince, İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesinin 04.10.2019 tarih, 2019/708 E. – 2019/110 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,-Yargılamaya devam olunmak üzere dosyanın, karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 2-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine,3-İstinaf yargılama giderleri olarak; davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 36,75 TL (posta-teb-müz) gideri olmak üzere toplam 158,05 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 27/12/2019 tarihinde HMK’nın 353/1-a-4 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.