Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/2824 E. 2019/2811 K. 26.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2824 Esas
KARAR NO 2019/2811
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI : 2019/179 E.
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarı Belgesinin Hükümsüzlüğü, tecavüzün ve haksız rekabetin meni tespiti, maddi ve manevi tazminat
TALEP : İhtiyati Tebdir kararına İtirazın reddi Kararının Kaldırılması
KARAR TARİHİ: 26/12/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı yanın müvekkiline ait 2016/05928 (1), (3), (4) ve (5) sayılı tasarımlarından doğan hakları ihlal eder nitelikte ürün imali ve satışı yaptığını, söz konusu haksız kullanımın Mahkememizin 2019/127 D.İş sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporu ile de tespit edildiğini ve davalı yan fiillerinin müvekkili haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunu iddia ederek, söz konusu durumun önlenmesi açısından ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesinin 27.05.2019 Tarihli ara karar ile; “Dava dilekçesi ve ekli belgelere göre, HMK’nın 389 ve devamı maddeleri ile SMK’nın 159. Maddesi uyarınca davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile, davalı adına 2018/03122 (1), 2018/01756 (1), (2) ve (4), 2018/04467 (1) ve 2018/04465 (1) sayı ile tescilli tasarım tescil belgelerinin, üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için takdiren teminatsız olarak TPMK sicil kaydına tedbir konulmasına” karar verilmiştir.Mahkemenin 29/05/2019 tarihli ihtiyati tedbir kararıyla; “Takdiren 30.000,00 TL teminatın, nakden veya muteber bir bankanın kesin ve süresiz teminat mektubu olarak, karar tarihinden itibaren bir haftalık kesin süre içerisinde ibraz edilmesi halinde ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile; Davacı adına 2016/05928 sayı ile tescilli 1, 3, 4 ve 5 sıra numaralı tasarımlar ile benzerlik arzeden, karşı yana ait ürünlerin imalinin, satışının ve dağıtımının, ithal ve ihracının, yurt içinde ve yurt dışında satışa sunulmasının ve her türlü tanıtım materyalinde kullanımının tedbiren önlenmesine, söz konusu ürünler ile münhasıran yalnızca bu ürünlerin üretiminde kullanılan kalıpların (diğer ürünlerin üretimini aksatmayacak şekilde) tedbiren toplatılarak yed-i emine teslimine karar verilmiştir.İhtiyati tedbir kararına davalı vekilinin itirazı mürafaalı olarak incelenmiş olup Bakırköy 1. FSHHM’nin 01/10/2019 tarihli kararıyla; hükümsüzlüğü talep edilen tasarımların davanın devamı sırasında üçüncü kişilere devredilmesi durumunda, taraf teşkili sağlanması hususunda zorluk ve verilecek kararın infazında sıkıntı yaşanmaması, bu cümleden olmak üzere, hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşmaması amacıyla verildiği gerekçesi ile davalı vekilinin ilk derece mahkemesince verilen 27/05/2019 tarihli ihtiyati tedbir kararına itirazının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalılar vekili istinaf isteminde özetle; ilk derece mahkemesinin 2019/127 D.İş sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporu esas alınarak iki ayrı ihtiyati tedbir kararı verildiğini, bu ihtiyati tedbirlerden ilkinin müvekkiline ait tasarımların devrinin engellenmesine yönelik olup, ikincisinin müvekkiline ait ürünlerin imalinin, satışının ve dağıtımının, ithal ve ihracının, yurt içinde ve yurt dışında satışa sunulmasının ve her türlü tanıtım materyalinde kullanımının tedbiren önlenmesine yönelik olduğunu, davacı tarafça mahkemece takdir edilen teminat yatırılmamış olduğundan kendiliğinden ortadan kalktığını, ancak müvekkile ait tasarımın devri konusunda verilen ihtiyati tedbir kararı dosyadaki mevcut delil durumuna göre ağır ve kabul edilmez nitelikte olduğunu, delil tespit talebinin reddi gerektiğini, davacının iddiasında müvekkiline tescilli tasarımlar olduğunu gerçeğini mahkemeden gizlediğini, 29.05.2019 tarihli müvekkiline ait tasarımların üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için TPMK sicil kaydına tedbir konulmasına ilişkin ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, TPE tarafından davacının itirazlarının reddedildiğini, müvekkiline ait tasarımların ayırt edicilik unsurunu taşıdığını, tespit dosyasındaki rapora itiraz edilmiş olmakla delil olarak hükme esas alınmayacağını, davacının tasarımının özgün olmayıp Alman menşeili firmadan doğrudan ve hiçbir değişiklik yapılmadan kopyalandığını, davacı tarafından bu ürünlerin satın alındığı iddia edilse ve doğru kabul edilse dahi tek başına satın alma işleminin özgünlüğü tek başına ispat edemeyeceğini, müvekkilinin … markası altında uzun yıllardır sektörde bilinirliği ve güvenilirliği sayesinde kendi müşterilerine tasarladığı ürünleri sattığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, tescilli tasarıma tecavüzün ve haksız rekabetin meni, endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğü, terkini, maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ise mahkemenin 27.05.2019 Tarihli tedbir kararına itirazın reddine ilişkin ara kararın kaldırılmasına ilişkindir. Davacı, 02.09.2016 tarihinde adına tescilli olan 2016/05928 sayılı tasarım belgesine dayalı olarak dava açmıştır.
TPMK cevabi yazısına göre;… sayılı tasarımlar davalı şirket adına tescilli, … sayı ile tescilli tasarımlar ise davalı ….adına tescillidir.Somut uyuşmazlıkta davacı; tasarımın hükümsüzlüğü iddiasında bulunmuş olup ilk derece mahkemesinin “tescilli tasarım tescil belgelerinin, üçüncü kişilere devrinin önlenmesi” hususunda hükmolunan tedbir kararı yargılama sırasında taraf değişikliğinin önlenmesine yönelik olup usul ekonomisine uygundur. Bu itibarla HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalılar vekilinin istinaf isteminin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalılar vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama giderleri olarak;a)Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 104,65 TL (posta-teb-müz) masrafının davalılardan alınarak, davacıya verilmesine, b)Davalılar tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 26/12/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.