Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/2761 E. 2022/642 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2761 Esas
KARAR NO: 2022/642 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/01/2019
NUMARASI: 2017/21 E. – 2019/21 K.
DAVANIN KONUSU: Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli)
KARAR TARİHİ: 14/04/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin imal ettiği ürünleri “…” tescilli logosu altında www…com.tr sitesinde teşhir ettiğini, markasını …marka logosu ile tescil ettirdiğini, davacıya ait tasarımların …,…, …, …, …, …,… kod numarası ile tescil edildiği, davalının kendi firmasının yayın ve lansmanını yaptığı internet sitesinde davacı müvekkilinin ürünlerini, söz konusu sitede ürünlerimiz linkinin altında yer alan “parke taşı ve bordürler ve “beton ve betonarme borular” bölümlerinde ayrıca ürün kataloglarında teşhir ettiğini, davacıya ait tasarımlar yönünden tasarım hakkının ve marka hakkının ihlalinin tespiti, men’i, www…com adli sitenin yayının durdurulması ürünleri üretmeye yarayan makina cihaz ve benzeri aletlere el konularak imhası ile tedbir kararı verilmesi ile hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından üretilen hiçbir ürünün müvekkili tarafından üretilmediğini, dava dilekçesindeki iddiaların soyut iddialar olup somut delile dayanmadığını, bilirkişi raporunda da beyan edildiği üzere, davalının internet sitesinde yer alan görsellerin hiçbirinde … markasının kullanılmadığını, davacının dayanak tasarımlarının tamamının şehir tasarımlarında kullanılan oturma grupları ile çöp atılan kutu tasarımlarına ilişkin olduğunu, müvekkilinin sadece parke taşı üretimi yaptığını, … marka kullanımının da bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI:İstanbul 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 17.01.2019 tarihli 2017/21 E.- 2019/21 K.sayılı kararıyla; “…taraf iddia ve savunmaları, TPMK belgeleri, alınan bilirkişi raporları dikkate alındığında Davalının www…com web sitesinde davacı tarafa ait … numaralı endüstriyel tasarımın koruma süresi içinde tasarım ihlalinde bulunulmadığı, rapor kapsamına göre 2.10.2014 tarihi itibarıyla harcı alem duruma düştüğü, Davacı tarafa ait koruma süresi devam eden …, … başvuru numaralı … tescil numaralı, …, … başvuru numaralı … tescil numaralı, …,…,… numaralı tasarımların, davalıya ait www….com.tr web sitesinde yer almadığı, davacının tasarım ve marka ihlali iddialarının ispat edilemediği” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; 556 sayılı KHK hükümleri gereğince müvekkilinin tasarımlarının taklit edilerek haksız kazanç elde edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davalının kendi firmasının lansmanını yaptığı www…com adlı sitede ürünlerimiz butonu altında “parke taşı ve bordürler” ve “beton ve betonarme borular” bölümünde ve ürün kataloglarında müvekkilinin tescilli ürünlerinin yayınlandığını, ayrıca müvekkilinin internet sitesindeki görünüm ve detay görsellerinin kopyalayıp yapıştırılarak taklit edildiğini, web sitesi ve kataloglarında teşhir edildiğini, 556 Sayılı KHK 62. Madde gereğince internet sitesi yayınının dava sonuna kadar durdurulması gerektiğini, mahkemece alınan 06/03/2017 tarihli bilirkişi raporunda; ” … sayılı tasarım tescili 1 ve 2 numaralı tasarımın davalının internet sitesinde yer alan 160 160-260 260 plak taşlı ürünler ile benzerlik içerdiği, 3. Sıradaki tasarım ile davalı sitede 130 130 plak taşı olarak yayınlanan parke taşının iltibas düzeyinde benzer olduğu, 4,5,6 sıradaki tasarımların 100 200 düz taş granit, 150 300 plak taşı granit, 200 300 plak taşı granit ürünleri ile iltibas düzeyinde benzerlik olduğu, 7,8,9 numaralı tasarımla davalının sitesinde aşık taşı olarak yer alan ürünlerin iltibas düzeyinde benzer olduğu…” tespitlerine yer verildiğini, daha sonra inceleme tarihinde davalının internet sitesinde ürün görsellerine yer verilmediği, marka ve tasarımlardan kaynaklanan hakların ihlal edilmediği kanaatine varıldığını, davalının 27/01/2017 tarihli ve daha evvel görünümlerinde ve bastırdığı ürün kataloglarında müvekkilinin ayrıntılı tanıtıcı adları ile zikrettikleri ürünlerinin taklit edildiğini, bilirkişi raporundan da bu hususun anlaşıldığını beyanla, kararın kaldırılmasına , istinaf talebinin kabulünü talep etmiştir.
DELİLLER: TPMK kayıtlarından davacı adına tescilli çoklu tasarım belgelerinden … sayılı belgenin “Bank Tasarımları”, … sayılı belgenin “Bank Ayağı Tasarımları” , … sayılı belgenin “Çöp Kovası Tasarımları”, … sayılı belgenin “Çiçeklik Tasarımları”, … sayılı belgenin “Bank Tasarımlarını” koruma altına aldığı ve davacı adına halen tescilli olduğu anlaşılmıştır. Davacı vekilinin dava dilekçesinde yer vermediği ancak dilekçe ekinde örneğini sunduğu 01/10/2004 başvuru tarihli 2004/03551 sayılı Desen (Taştan Mamul ürünler için) çoklu tasarım belgesinin, bilirkişi raporunda; 01/10/2014 senesinde dolan koruma süresinin yenilenmediği için bu tarih itibarıyla harcı alem durumuna düştüğünün tespit edildiği anlaşılmıştır.İlk derece mahkemesince bilişim uzmanı bilirkişi Bilirkişi …’dan alınan 06.03.2017 tarihli raporunda; davalının internet sitesinde inceleme tarihi itibarıyla ürünler kısmında ürün görsellerine yer verilmediği; davalının sitesinin web archive sitesinde yer alan arşiv kayıtlarında kullandığı görünen unsurların, davacının davaya dayanak yaptığı marka ve endüstriyel tasarımlarından kaynaklanan haklarını ihlal eder nitelikte bir kullanım olarak kabul edilemeyeceğini, davacının dava dilekçesi ekinde sunduğu … sayılı tasarım tescil dosyası kapsamında yer alan 1 ve 2 numaralı tasarımın, davalının internet sitesinde yer alan 160*160-260*260 plak taşlı ürünler ile benzerlik içerdiği, 3. Sıradaki tasarım ile davalı sitede 130*130 plak taşı olarak yayınlanan parke taşının iltibas düzeyinde benzer olduğu, 4,5,6 sıradaki tasarımların 100*200 düz taş granit, 150*300 plak taşı granit, 200*300 plak taşı granit ürünleri ile iltibas düzeyinde benzerlik olduğu, 7,8,9 numaralı tasarımla davalının sitesinde aşık taşı olarak yer alan ürünlerin iltibas düzeyinde benzer olduğu, ancak tasarımın yenilemesinin yapılmayarak 2015 tarihinde harcı alem olduğunun TPE kayıtlarından anlaşıldığı beyan edilmiştir. İlk derece mahkemesince Bilirkişiler inşaat mühendisi …, Endüstri Ürünleri Tasarımcısı …, bilgisayar mühendisi …’ten oluşan heyetten alınan 15.05.2018 tarihli raporlarında; Davacı tarafa ait … numaralı endüstriyel tasarımının 01/10/2014 senesinde dolan koruma süresinin yenilenmediği için bu tarih itibarıyla harcı alem durumuna düştüğü, davalının www…..com web sitesinde davacı tarafa ait … numaralı endüstriyel tasarımın koruma süresi içinde tasarım ihlalinde bulunmadığı,Davacı tarafa ait koruma süresi devam eden …, … başvuru numaralı … tescil numaralı, …, … başvuru numaralı … tescil numaralı, …,…,… numaralı tasarımların, davalıya ait www…com.tr web sitesinde yer almadığını bildirmişlerdir.
G E R E K Ç E: Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının www…com adli sitesinde müvekkilinin internet sitesinde tescilli … markası altında yer alan ürünlerinin kopyalanarak tanıtıldığını beyanla, marka ve tasarım haklarına tecavüzün tespiti, meni, refi internet sitesinin yayınının durdurulmasını ve hükmün ilanını talep etmiştir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davacı adına tescilli tasarımların şehir yaşamında kullanılmak üzere tasarlanan, Bank, Bank Ayağı, Çiçeklik, Çöp Kovası tasarımları olduğu, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarında ise davalının güncel kayıtları ve arşiv kayıtlarında bu ürün tasarımlarına yer vermediği anlaşılmıştır. Bilişim uzmanı bilirkişi raporunda, davalının web arşiv kayıtlarında yer alan görsellerdeki tasarımların, davacının 01/10/2004 başvuru tarihli … sayılı Desen (Taştan Mamul ürünler için) çoklu tasarım belgesinde yer alan tasarımlar ile benzer olduğu beyan edilmişse de, bilirkişi raporunda; 01/10/2014 senesinde dolan koruma süresinin yenilenmediği için bu tarih itibarıyla harcı alem durumuna düştüğünün tespit edildiği, yine mahkemece alınan bilirkişi heyet raporunda da, davacı tasarım tescil belgesinin müddet olduğu ve tasarımların harcıalem olduğunun tespit edildiği, dava dilekçesi ekinde sunulan tasarım belge örneğinden de yenilenmediği anlaşılmıştır. Davacı adına tescilli … sayılı çoklu tasarım belgesi 06/02/2017 dava tarihinden önce müddet olduğundan, tescil belgesine konu tasarımların kamunun kullanımı yönünden serbest hale geldiği, davalı tarafça internet sitesi arşiv görüntülerinde yer almasının tasarım ihlali teşkil etmediği, davacının diğer tasarımlarına ve tescilli markasına tecavüz teşkil eder ürün görsellerinin bulunmadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; a)Davalı avansından kullanıldığı anlaşılan; 35,00 TL (posta-teb-müz) masrafının davacıdan alınarak, davalıya verilmesine, b)Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine,Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 14/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.