Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/2697 E. 2022/371 K. 04.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2697 Esas
KARAR NO: 2022/371 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 04/03/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde; … Bankasının … nolu hesabına ait … seri nolu 15.01.2015 düzenleme tarihli … Dış Tic. Ltd. Şti. tarafından düzenlenerek imzalanan ve … Tic. Ltd. Şti tarafından ciro edilen 16.000 USD miktarlı çek ödenmediğinden Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlular vekili tarafından icra takibine itiraz edildiğini, öncelikle davalı borçluların itirazlarında samimi olmadıklarını, borcu ödediklerine dair bir belge sunmadıklarını, takibe konu olan çek üzerinde bulunan imzalarına da itiraz etmediklerini, haksız ve mesnetsiz olan itirazlarının kaldırılmasına, haksız itiraz nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere tazminata yargılama ve giderleri ve vekalet ücretinin davalı borçlu şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAPLAR:Davalı … Dış Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirket ile davacı arasında bu tarihe kadar herhangi bir ticari ilişki veya borç alacak ilişkisi kurulmadığını, davacıya herhangi bir borcu mevcut olmadığını, dava konusu Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine konu çekin davacı tarafından vadesinde tahsil için muhatap bankaya ibraz edilmemiş olmakla kambiyo vasfını yitirdiğini, dava konusu çekin de müvekkili şirket tarafından davacıya verilmediğini, çekin kambiyo vasfını yitirdiğinden davacının konu çek nedeniyle müvekkil şirketten herhangi bir hak ve talepte bulunmasının mümkün olmadığını, zira çek üzerindeki ciro silsilesinden de anlaşılacağı üzere davacının dava konusu çeki diğer davalıdan ciro yoluyla devir aldığını, bu nedenle davacının konu çek ile ilgili hak ve taleplerini kendisinden önceki cirantaya (diğer davalıya) yöneltmesi gerektiğini, alacağın muaccel ve likit olmadığını, davacı çeki yasal sürede ibraz etmediği gibi takip tarihine kadar alacağın tahsili talebinde bulunmadığını, dolayısıyla müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini, yabanca para cinsinden talep edilen faiz oranın fahiş olduğunu, faiz oranına da itiraz ettiklerini beyanla, davanın reddi ile davacının %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir. Davalı … Tic. Ltd. Şti. Vekili cevap dilekçesinde; davacı taraf ile müvekkil şirket arasında herhangi bir ticari faaliyet söz konusu olmadığını, müvekkil şirketin ticari kayıtları ve ticari defterleri ile bu durumun net bir şekilde ispat edileceğini, davacı vekilinin iddialarını kabul etmemekle birlikte davacı tarafın takibe konu çeki yasal süresi içinde muhatap bankaya ibraz etmediğinden dolayı söz konusu çekin kambiyo vasfını yitirmiş olduğundan dolayı çekin üzerinde bulunan keşide tarihinin hükümsüz hale geleceğini, keşide tarihinden itibaren faiz talep edilemeyeceğini, müvekkil şirketin hiçbir şekilde temerrüde düşürülmediğinden dolayı müvekkil şirketin takipten önce ve sonrası için faiz talep edilemeyeceğini, takipten itibaren faiz talep edilse bile ancak yasal faiz talep edilebileceğini, reeskont faizi talep edilemeyeceğini, yabancı para cinsinde talep edilen faiz oranını ve niteliğini kabul etmediklerini, ibraz süresinin geçirilmesi ile kambiyo senedi vasfı sona erdiğini, ibraz süresini kaçıran hamil keşideci dışında kalan müracaat borçlularına müracaat hakkını kaybedeceğini, ibraz süresini kaçıran hamil sebepsiz zenginleşme karinesine dayalı olarak keşideciye başvurabileceğini bu halde meşru hamil sebepsiz zenginleşme karinesine dayandığını, beyanla davanın reddine davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVABA CEVAP:Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde; davalıların sunmuş oldukları cevap dilekçelerini kabul etmediklerini, çekin unsurları itibari ile görüldüğünde ödenen ve sebepten mücerret bir kıymetli evrak olduğunu, ancak müvekkilinin elinde olmayan nedenlerle ibraz süresini kaçırmış olduğundan davalılara karşı örnek no:… ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, çek aslının müvekkilinde bulunduğunu ve müvekkilinin davalılardan alacaklı olduğunun son derece açık olduğunu, davalıların çek bedelinin ödendiğini beyan etmedikleri gibi çekteki imzalara da kesinlikle itiraz etmediklerini, davalıların tek iddiasının borçlu olmadıklarına ilişkin olduğunu, davalıların faiz yönünden belirtmiş oldukları itirazlarını da kabul etmenin mümkün olmadığını, müvekkiline çek bedeli vadesinde ödenmemiş ve davalılar yapılan icra takibine itiraz da ederek çek bedelini ödememekte direndiklerini, hal böyle iken davalıların hiçbir yasal dayanak olmayarak borca ve faize itiraz etmelerinin hukuka aykırı olduğunu beyanla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
II.CEVAP:Davalı …Dış Tic. Ltd. Şti. vekili vermiş olduğu 2. cevap dilekçesinde; cevap dilekçesinde hususları tekrar ederek, dava konusu Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine konu çekin davacı tarafından vadesinde tahsil için muhatap bankaya ibraz edilmediğinden kambiyo senedi vasfını yitirdiğini, bu nedenle davacının kambiyo senetlerinin müceretliği ilkesini ve kambiyo senedinden doğan hakları dava konusu çek için ileri sürmesinin hukuken mümkün olmadığını, Türk Ticaret Kanunu ilgili hükümleri ve yüksek mahkeme kararları uyarınca çeki elinde bulunduran hamil süresi içinde ibraz edilmeyen çeke dayalı olarak kambiyo ilişkisi içinde alacağını elde etme imkanın olmadığını, bu durumda hamilinde elinde bulundurduğu çekin sadece temel ilişkiden kaynaklanan alacağın ispatında yazılı delil başlangıcı teşkil edeceğini, Türk Ticaret Kanunu ilgili hükümleri uyarınca vadesinde ibraz edilmeyen ve kambiyo vasfını yitiren çek nedeniyle hamilin temel ilişkiye dayanarak keşideciye karşı açacağı sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davasında zamanaşımı süresinin 1 yıl olduğunu huzurdaki davanın 1 yıllık zaman aşımının dolduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 12.07.2019 tarihli 2019/110 E. – 2019/778 K.sayılı kararıyla; “…Türkiye … Bankasına ait … seri nolu 15/01/2015 vade tarihli 16.000,00 USD miktarlı çekin keşidecisinin davalı … Dış Tic. Ltd. Şti, lehdarının davalı … Tic. Ltd. Şti olduğu, davalı … Tic. Ltd.Şti.’ne karşı açılan davada temel ilişkinin ispat edilemediği, davacı tarafından dava dilekçesinde tanık ve yemin deliline dayanılmadığı gibi delillerin de süresi içerisinde sunulmadığı davalı … Tic. Ltd. Şti.’ne karşı açılan davanın reddi gerektiği, her ne kadar takipte işlemiş faiz talep edilmiş ise de, çek ibraz edilmediği için keşide tarihinden önce faiz talep edilemeyeceğinden faizin takip tarihinden itibaren başlaması gerektiği” gerekçesiyle; “Davalı …Tic Ltd Şti yönünden AÇILAN DAVANIN REDDİNE, -Davalı … Dış Tic Ltd Şti yönünden AÇILAN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasında davalı … San ve Dış Tic Ltd Şti tarafından asıl alacak olan 16.000,00-USD yönünden yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin 16.000,00-USD yönünden DEVAMINA, takip tarihinden itibaren asıl alacağa 3095 Sayılı Yasasın 4/a Maddesi gereğince 1 yıl vadeli USD döviz hesaplarına uygulanan değişen oranlarda faiz uygulanmasına, Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile, asıl alacağın %20’sine tekabül eden 9.402,88-TL icra inkar tazminatının davalı … Dış Tic Ltd Şti’den alınarak davacıya verilmesine ” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davalı … Dış Tic. Ltd. Şti. vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; davanın itirazın iptali davası olup, sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası niteliğine haiz olmadığını, davacının dava dilekçesinde bu yönde hiç bir iddia ve talebinin mevcut olmadığını, davacının ikame ettiği davadaki iddia ve taleplerinin çekten kaynaklanan alacak ve bu alacağa yapılan itirazın iptali talebi ile sınırlı olduğunu, ön inceleme aşamasından sonraki iddia ve taleplerin genişletme yasağı kapsamında kaldığını, davacının ıslah suretiyle davasını sebepsiz zenginleşme davasına dönüştürmediğini, mahkemenin HMK 26 maddesi kapsamında talepten başka bir şeye hüküm veremeyeceğini. -Davada ispat yükünün davacıya ait olduğunu, davacının alacağın varlığını ve ödenmediğini ispat edemediğini. -Davacı ile davalılar arasında borç alacak ilişkisi doğuracak temel ilişki bulunmadığını, davacının yasal hamil sıfatı bulunmadığını, hamilin süresinde ibraz edilmeyen çeke dayanarak, kambiyo ilişkisi içerisinde alacağını elde etme imkanı bulunmadığını. -Müvekkili ile davacı arasında dava konusu çek veya başka bir nedene dayalı ticari ilişki ya da temel ilişki bulunmadığını, kambiyo senedi niteliğindeki belgeye dayanarak TTK 644 maddesine dayalı olarak sebepsiz zenginleşme davası açılmasının mümkün olmadığını, davanın sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak görüldüğünü yemin teklifine riayet edilmediğinden haksız ve hukuka aykırı olarak davanın kabulüne karar verildiğini. -Müvekkilinin ticari defter ve kayıtları incelenmeksizin yemin deliline başvurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu. -Yemin davetiyesinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu.-Davanın zamanaşımına uğradığını, sebepsiz zenginleşmeye dayalı zamanaşımı süresinin 1 yıl olup süresinde ikame edilmediğini, beyanla mahkeme kararının kaldırılarak, davanın reddine, %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmamış, davalı vekilinin istinaf dilekçesine cevap verilmemiştir.
DELİLLER:Büyükçekmece … İcra Dairesinin 2016/1951 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Türkiye … Bankasına ait … seri nolu 15/01/2015 keşide tarihli 16.000,00 USD miktarlı, keşidecisinin … Dış Tic. Ltd. Şti, lehdarının … Tic. Ltd. Şti, hamilin davacı alacaklı … olduğu, çekin 11/02/2016 tarihinde ilamsız icra takibine konu edildiği, çek tutarı ile birlikte 1.804,27 USD işlemiş faiz talebinde bulunulduğu, davalıların itirazı üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E: Dava, İİK’nun 67.maddesi uyarınca itirazın iptali davasıdır. Davacı taraf, davalılar aleyhine süresinde bankaya ibraz edilmeyen çeke dayalı olarak ilamsız takip başlatmış, davalıların itirazı üzerine huzurdaki itirazın iptali davasını açmıştır. Mahkemece davalı … Dış Tic. Ltd. Şti. Yönünden davanın kısmen kabulüne, davalı … Tekstil yönünden davanın reddine karar verilmiş, davalılardan … Şirketi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde, davacı alacaklının icra takibinde ve davada davacı tarafın sebepsiz zenginleşmeye dayanmadığı, iddia ve savunmanın genişletildiği, mahkemenin taleple bağlı olduğu, ispat yükünün davacıda olduğu, ileri sürülmüştür. Davaya konu Büyükçekmece …İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; takibe konu çekin, ilamsız takibe konu edildiği, TTK 732. Maddeye göre hamilin zamanaşımına uğramış çek nedeniyle kambiyo hukukundan kaynaklanan hakkını yitirmişse de, sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacağını davalı keşideciden talep edebileceği, olayların açıklanmasının taraflara, hukuki nitelendirmenin ise hakime ait bir görev olduğu, bu durumda icra takibinde ve dava dilekçesinde sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak dava açıldığının beyan edilmemesinin sonuca etkili olmadığı, mahkemece somut uyuşmazlığın TTK 732.md hükmü çerçevesinde çözümlenmesi ve bu maddeye dayalı sebepsiz zenginleşmede keşideci davalının sebepsiz zenginleşmediğini ispatla yükümlü olduğu gözetilerek sonucuna göre karar verilmesinin yerinde olduğu ( Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 14/01/2014 tarihli 2013/18598 Esas-2014/1149 Karar sayılı içtihadında da açıklandığı üzere ) kanaatiyle, davalı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Davalı vekili, taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığını, ticari defterleri incelendiğinde bu hususun görüleceğini, ticari defterler incelenmeden yemin deliline gidilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüşse de, davacının takibe konu çekte keşideci olduğu, davacı alacaklının hamil olup çeki diğer davalı … Tekstil’den ciro yoluyla aldığı, aralarında temel ilişki bulunmamasının doğal olup sonuca etkili olmadığı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 25.03.2015 gün ve 2013/19-1633 E., 2015/1086 K. sayılı kararı ve 13/06/2018 tarihli, 2017/19-1630 Esas- 2018/1186 Karar sayılı kararında açıklanan ilkeler doğrultusunda; “TTK m.644’e istinaden açılan davalarda ispat yükü, sebepsiz zenginleşmediğini veya senet bedelini cirantalardan birine veya hamile ödediğini savunan keşideciye aittir. Diğer bir deyişle keşideci, ancak bu ispat yükümlülüğünü yerine getirdiği takdirde sorumluluktan kurtulabilir. Zira, hamilden temel ilişkiyi ve bu temel ilişkiden ötürü keşidecinin bir borcunun bulunmadığını ispat etmesi beklenemez. Bu nedenle keşidecinin, sebepsiz zenginleşmesinin söz konusu olmadığını ispat etmesi gerekir.” Somut olayda davalı vekilinin cevaba cevap dilekçesinde, davacı tarafça sebepsiz zenginleşmeye dayalı talepte bulunulmadığı, 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu ileri sürülmüşse de, çek bedelinin kendisi tarafından lehtara yada hamile ödendiğinin ileri sürülmediği, bu hususta da delil sunulmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece davalı …Tekstil Şirketi vekiline davacı tarafa yemin teklif edip etmeyeceği konusunda süre verilmiş ve yemin teklif hakkı kullanılmamış, davalının ispat yükünü yerine getirmediği kanaatine varılmıştır. Davalı vekilinin zamanaşımı itirazında bulunduğu anlaşılıyorsa da; dava konusu çekin 15/01/2015 keşide tarihli olduğu konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Davacı tarafından davalı aleyhine davaya temel oluşturan takip ise11/02/2016 tarihinde başlatılmıştır. Dava konusu çekin keşide tarihi itibarıyla zamanaşımı süresi TTK 814. Madde gereğince ibraz süresinin bitiminden itibaren üç yıl olup, sebepsiz zenginleşme nedeniyle icra takibinin, zamanaşımının dolduğu tarihten itibaren bir yıl içerisinde açılması gerektiğinden, çekin zamanaşımı süresinin ibraz süresinin son gününden itibaren hesaplandığında, 25/01/2015 tarihinden üç yıl sonra 25/01/2018 tarihinde dolacağı, sebepsiz zenginleşmeye dayalı icra takibinin 1yıl içerisinde 11/02/2016 tarihinde açıldığı anlaşılmakla davalı vekilinin zamanaşımı itirazı yerinde değildir. Davalı tarafça çekin süresinde ibraz edilmediğinden kambiyo hukukuna dayalı talepte bulunulamayacağı ileri sürülmüşse de, benzer bir uyuşmazlıkta Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 13/06/2018 tarihli, 2017/19-1630 Esas- 2018/1186 Karar sayılı kararı da dikkate alınarak yerinde görülmemiş, davalı vekilinin istinaf sebeplerinin tümüyle reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı … Dış Tic. Ltd. Şti. vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 4.120,45 TL nispi harçtan, peşin alınan 1.030,12 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.090,33 TL eksik harcın davalı … Dış Tic. Ltd. Şti. alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; Davalı … Dış Tic. Ltd. Şti. tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 04/03/2022 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.