Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/2431 E. 2022/566 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2431 Esas
KARAR NO: 2022/566 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/06/2019
NUMARASI: 2017/67 E. – 2019/240 K.
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarım (İtibarının Kaybı Nedeniyle Tazminat)
KARAR TARİHİ: 31/03/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin dünya çapında meşhur “…” markasının sahibi olduğunu ve “…” modelinin yaratıcısı olduğunu,davalının Türkiye’de ve Avrupa’da ortopedik çocuk ve bayan ayakkabı sektörlerinde bilinen firmalardan biri olduğunu, müvekkiline ait … markalı ayakkabıların benzerlerini dev satış ağında uzun zamandan beri sattığını ve bu eylemi ile haksız kar elde ettiğini, müvekkil adına tescilli … numaralı tasarıma tecavüz teşkil ettiği ve aynı zamanda haksız rekabet oluşturduğundan bu eylemlerin devamı halinde müvekkil nezdinde büyük zarar doğması olasılığının mevcut olduğunu, müvekkilinin tescilli tasarımları ile dava konusu ürünlerin, hem taban, hem de taban ve gövde olarak iltibas yaratacak şekilde benzer olduğunu iddia ederek, davalı eyleminin haksız rekabet ile dürüstlük kuralına aykırılığının tespitini, davalı eyleminin müvekkile ait … sayılı tasarımına tecavüzünün tespitini, davalının eyleminin önlenmesini (piyasadan toplatılması; İnternet sitesinden kaldırılması, gümrük alanlarından toplatılması vs.) karar verilmesini, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
ISLAH: Davacı vekili 02/04/2019 havale tarihli dilekçesi ile, 1.000,00 TL olan maddi tazminat talebini, 20.000,00 TL olarak ıslah etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin İzmir’de kurulmuş ve ortopedik çocuk ve bayan ayakkabısı ürettiğini, özgün tasarımlar yaratarak sektörde yer edinmeye çalıştığını, benzer olduğu iddia edilen ayakkabı üzerinde davacı şirketin marka, logo veya yazı ibareler bulunmadığını, buradaki iddianın tasarıma tecavüzden ibaret olduğunu, ayakkabıda baskın unsurun taban olduğu iddiasının kabul edilemeyeceğini, bir çok farklı marka model tarafından kullanılan taban modelinin davacı şirketin tekelindeki yeni bir mal olarak gösterilmesinin gerçeğe ve hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bu tabana benzer nitelikteki tabanların yıllardır yurt içinde ve yurt dışında kullanıldığını, tüketicilerin “…” marka model ayakkabıyı alacakken, benzerliği iddia edilen “…” marka model ayakkabıyı almayacağını, iki ayakkabının karıştırılmasının mümkün olmadığını ve yeterli derecede ayırt edici farkın söz konusu olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
MAHKEME KARARI; Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 25/06/2019 tarihli 2017/67 E.-2019/240 K.sayılı kararıyla; “…davalının davacı adına tescilli tasarımın aynısını internet üzerinden satışa sunduğu, internet sitesinde sayfa başında dahi “…” olarak tanıtımın yapıldığı, davacı tarafça internet üzerinden verilen siparişin davalı tarafça karşılanarak ürün gönderildiği ve böylece davalı tarafın davacının tasarım haklarına tecavüzü ve haksız rekabetinin sabit olduğu, her ne kadar davalı ticari kayıtlarında kaç adet ürün sattığının tespiti mümkün olmamış ise de, yukarıda tespit edilen maddi olgu ve ülkede kayıt dışı ticaretin yaygın olması karşısında, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, ürünün özelliği nazara alınarak TBK 50 ve 51 maddeleri uyarınca, davacı tarafça talep edilen 20.000,00 TL maddi tazminat tutarının uygun ve yeterli görüldüğü, yine ihlalin niteliği, tarafların ekonomik durumları ve manevi tazminatın amacı gözetilerek, davacı yararına 10.000,00 TL manevi tazminat takdir edildiği, dava dilekçesinde faizin niteliği belirtilmediğinden, yasal faize hükmedildiği hükmedilerek, Davacının davasının KABULÜNE, davalının davacı adına tescilli 2016/07122 tescil nolu tasarımdan doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespitine ve önlenmesine, ihlal oluşturan ürünlerin piyasadan toplatılmasına, davalı internet sitelerinden kaldırılmasına varsa gümrük alanlarından toplatılmasına, Toplam 20.000,00 TL maddi tazminat ile 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU; Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; dava dilekçesinde de açıklandığı üzere marka tecavüzüne ilişkin herhangi bir iddia bulunmadığı gibi benzer olduğu iddia edilen ayakkabı üzerinde de davacı şirketin marka logo veya yazı ibareleri bulunmadığını, iddianın taklit mal yani tasarıma tecavüzden ibaret olduğunu, tasarımların korunması açısından mutlak yenilik kriteri benimsendiğini, davacının tescil başvurusunun 02/11/2016 tarihi olup, tasarıma konu tabanların benzerlerinin yıllardır yurt içi ve yurt dışında kullanıldığını, ayakkabı tasarımının da yeni olmadığını. -Tasarım kıyaslamasında bilgilenmiş kullanıcının kıyaslamasının esas alınacağını, tarafların ayakkabı tasarımlarında bariz farklılıklar bulunduğunu, davacı şirket ayakkabılarında kalın süs dikişleri, yan tarafta model marka, ayakkabı dilinde marka ve logo yeri ve marka bulunuyorsa da müvekkilinin ayakkabısında bulunmadığını, davacı tasarımında ayakkabı dilinin burun rengine boyandığını, iç astarın farklı olduğunu, davacı ayakkabısının içinde marka etiketi bulunuyorsa da müvekkilinin ürününde bulunmadığını, ayakkabı kalıplarının farklı olduğunu, davacı tasarımında taban ayakkabı içine gömülü iken müvekkilinin ürününde tabanın dışarıda olduğunu, tabandaki tırtır sayı ve şekillerinin farklı olduğunu, davacı tasarımında bağcık noktalarında metal kapsül bulunmuyorken, müvekkilinin ürününde metal kapsül bulunduğunu, bağcık model ve desenleri, tabanın alt desenlerinin tamamen farklı olduğunu, davacının ayakkabı tabanında marka ve logo desenleri bulunuyorken müvekkilinin ürününde bulunmadığını, ayakkabıların arka tarafları ve stampalarının birbirinden tamamen farklı olduğunu, davacı ayakkabısının arka tarafında içten dışa vuran kesik marka çıkartması, süs dikiş hatları bulunuyorken, müvekkilinin ayakkabısının arkasının düz ve sıradan olduğunu, müvekkilinin ayakkabısında …mbol ve ambleminin bulunmadığını, ayakkabıların boğaz genişlik ve boylarının farklı olduğunu, makul ve orta düzeyde alıcının karıştırma ihtimalinin bulunmadığını. -Müvekkili tarafından üretilen ayakkabının satışa çıkmadığını seri ,üretiminin yapılmadığını, gelir elde edilmediğini, prototip üretimi sonrası çekişme ortaya çıkınca üretimi ve satışının yapılmadığını, maddi kazancının ve davacının maddi ve manevi zararının bulunmadığını. -Davacı tarafından sunulan faturaya ilişkin müvekkilinin ticari defterlerinde yapılan incelemede herhangi bir kayıt bulunamadığını, siparişe ilişkin kaydın da bulunmadığını beyanla, mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekilinin istinaf dilekçesine cevabında; davalının davayı marka hükümsüzlüğü gibi değerlendirerek istinaf dilekçesinde yenilik ve ayırt edicilik özelliğinin bulunmadığını tartışmışsa da davada bu hususların tartışılamayacağını, istinaf sebeplerinin yerinde olmadığını beyanla, başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER; Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, … sayılı “Ayakkabı Tabanı” ve “Ayakkabı” ürününe ilişkin tasarım tescil belgesinin, 02/11/2016 tarihinden itibaren 5 yıl süre ile davacı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır. Davacı tarafın Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2017/42 D.İş sayılı dosyasında, www…com ve www…com.tr alan adlı internet sitelerinde tespit yapılarak rapor düzenlenmesi talebi üzerine, mahkemece Bilgisayar mühendisi …’den alınan 14/04/2017 tarihli raporda; www…com internet sitesinde satışa sunulan ayakkabı modellerinde sayfa başlığı olarak “…” yazıldığının tespit edildiği, üç ayrı model ayakkabının 85,32 TL ve 96,12 TL fiyatlarla satışa sunulduğu tespit edilmiştir. Mahkemece tasarım uzmanı bilirkişiden alınan 14/05/2018 havale tarihli raporda; davalı ürününün tabanı ile davacı taban tasarım tescilinde, bütün ögelerin aynı biçimsel ve yapısal özelliklerde olduğu, boyutlardaki, açılardaki, tırtıklarda ve tabanın alt yüzeyindeki değişikliklerin küçük ayrıntı olarak algılandığı, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde farklılık bulunmadığı, davalıdan satın alınarak dosyaya sunulan ayakkabı ürünü ile davacı ayakkabı tasarımının karşılaştırılmasında da; tabanın yan bölümünün benzer yükseklikte ve dikey silindirlerin bir kısmı dışarı taşacak şekilde girinti-çıkıntılardan oluştuğu, tabanların üst bölümündeki dikişlerin boyutunun ve dikiş bölümünün benzer olduğu, saya bölümünde dil ve burun bombe kısımlarının her iki tasarımda tek parça olup burnun bombe biçiminde dairesel formda olduğu, bağcıkların bulunduğu yaka parçalarının benzer kalınlık ve eğrisellikte olduğu, davalıya ait tasarımda göz deliklerinin çevresinde metal parçalar bulunurken, davacıya ait tasarımda bulunmadığı, her iki tasarımda yan saya parçalarının benzer yerlerden dikiş ile tutturulduğu, ön kısmın altında bulunan dikişlerin benzer biçim ve konumda olduğu, her iki tasarımın yan saya yüzeyinde, yaka parçasının arka kısmına gelen dikişler bulunduğu, davacıya ait tasarımda bu dikişlerin sayanın yarı bölümüne kadarken, davalıya ait tasarımda tabana kadar sürdüğü, arka fileto bölümünde davacıya ait tasarımda topuktan başlayarak yukarıya doğru geldiği, logo konulması için boşluk yaratıldığı, davalı ürününde arka kısmın yukarıya kadar aynı kalınlıkta devam ettiği, bütün olarak değerlendirildiğinde ve ürünlerdeki tabanın karakteristik özelliğinden dolayı bilgilenmiş kullanıcı üzerinde benzer olarak algılandığı, sonuç olarak davacı tarafa ait … (1) numaralı endüstriyel tasarım ile davalıya ait olduğu iddia edilen ürün üzerinde yer alan taban arasında, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı tarafa ait … (2) numaralı endüstriyel tasarımın saya kısmı ile davalıya ait olduğu iddia edilen ürünün saya kısmının farklı olduğu, ancak ürünler bütün olarak değerlendirildiğinde ve ürünlerdeki tabanın karakteristik özelliğinden dolayı bilgilenmiş kullanıcı üzerinde benzer olarak algılanabileceği belirtilmiştir. Dosyada İzmir FSHHM’ye talimat yazılarak, davalı tarafın internette satışa sunduğu “…”, “…” ve “…” kodlu ürünlerine yönelik değişik iş dosyasında yapılan intenet üzerindeki kayıtlar da dikkate alınmak suretiyle, dava tarihinden geriye 02.11 2016 tarihine kadarki dönem ile ilgili davalı taraf defter ve kayıtları üzerinde mali bilirkişi görevlendirilerek, söz konusu ürünlerin ne kadar satıldığı ve ne kadar gelir elde edildiği hususunda mali bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş olup, talimat Mahkemesince alınan bilirkişi raporunda, davalının kusurunun varlığının kabulü halinde, yapılan ayrıntılı inceleme sonucunda dava konusu ürünlere ilişkin herhangi bir satış kaydına rastlanamadığı için tazminat hesabının yapılamadığı, davalının marka hakkına tecavüz eylemi nedeniyle, davacı tarafın manevi tazminat talep etme hakkının bulunup bulunmadığı ve manevi tazminata hükmedilmesi konusunda gerekli şartların oluşup oluşmadığı ve oluşmuş ise miktarının tayini yönündeki takdir ve değerlendirmenin Mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir.Aynı bilirkişiden talimat ile ek rapor alınmış, 07/12/2018 havale tarihli ek raporda sonuç olarak, 23/03/2017 tarihinde boş bırakılan 003717 sıra numaralı faturanın dava konusu satışa ilişkin olabileceği, ancak numune olarak alınan taban muhasebeleştirilmediğinden, satış kaydının yapılamadığının tarafına iletilmesi sonucu, davalı yanın bu muhasebe hatasının ilk raporda davacı yan tarafından delil olarak sunulan satışının tarafından bulunamamasına neden olduğunu, çünkü satış faturada bulunmadığı için yevmiye ve defter-i kebir defterlerine de işlenmediği, yani herhangi bir resmi kaydının olmadığı, kanuni defter ve belgelerde anılı ürüne ilişkin herhangi bir satış kaydına (boş fatura hariç) ek incelemede de rastlanmadığı için, maddi tazminat hesabının yapılamadığı, ancak davacı tarafın deliller arasında sunduğu satış rakamının yoksun kalınan kazanç olarak (maddi tazminat tutarı) kabul edilip edilemeyeceği ve manevi tazminat hususundaki takdirin Mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir.
G E R E K Ç E: Tasarıma tecavüzün tespiti, meni, refi ile maddi ve manevi tazminat talepli davada, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekili karara karşı istinaf başvurusunda bulunmuştur. … sayılı çoklu tasarım belgesi ile 1 numaralı “Ayakkabı Tabanı” tasarımı ve 2 numaralı “Ayakkabı” ürününe ilişkin tasarım tescil belgesinin, 02/11/2016 tarihinden itibaren 5 yıl süre ile davacı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır. Davacı tasarımı tescilli ve koruma altında olmakla, davalı vekilinin ancak hükümsüzlük davasında ileri sürülebilecek, davacı tasarımının yeni olmadığına ilişkin istinaf sebeplerinin sonuca etkisi bulunmamaktadır. Davacı tarafça dosyaya orijinal … markalı ayakkabı ile, davalı tarafa ait … internet sitesinden alınan ve dosyaya kargo gönderi belgeleri de sunulan davalı ürün örneği sunulmuştur. Davalı vekili tarafından istinaf dilekçesinde ileri sürülen, tasarımlar arasındaki 18 adet farka ilişkin açıklamaların ise, davacı ayakkabı ürünü ile davalı ürününün karşılaştırılarak yapıldığı, oysa tasarıma tecavüz değerlendirmesi yapılırken tasarım tescil belgesi ile davalı ürününün karşılaştırılması gerektiği, davacı tasarım tesciline konu “…” ve “…” tasarımlarında ise marka ve logo bulunmadığı, tasarım uzmanı bilirkişinin raporunda; davalı ürününün tabanı ile davacı taban tasarım tescilinde, bütün ögelerin aynı biçimsel ve yapısal özelliklerde olduğu, boyutlardaki, açılardaki, tırtıklarda ve tabanın alt yüzeyindeki değişikliklerin küçük ayrıntı olarak algılandığı, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde farklılık bulunmadığı, davalıdan satın alınarak dosyaya sunulan ayakkabı ürünü ile davacı ayakkabı tasarımının karşılaştırılmasında da; davacı tarafa ait … (2) numaralı endüstriyel tasarımın saya kısmı ile davalıya ait olduğu iddia edilen ürünün saya kısmının farklı olduğu, ancak ürünler bütün olarak değerlendirildiğinde ve ürünlerdeki tabanın karakteristik özelliğinden dolayı bilgilenmiş kullanıcı üzerinde benzer olarak algılanabileceği belirtilmiştir. Bilirkişi raporundaki marka ve logoya yönelik farklılıklar tasarım tescilinde bulunmadığından tasarımlar arasındaki farklılık olarak değerlendirilemeyecektir. Saya kısmındaki farklılıkların da tasarımların bilgilenmiş kullanıcı gözünde farklı tasarımlar olarak algılanmasına yetmeyeceği, bütün olarak bıraktığı izlenimin benzer olduğu anlaşılmakla, davalı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Davacı tarafça satına alınan ayakkabının kargo tarihinin 21/03/2017 tarihli, tespit tarihinin 03/04/2017 tarihli olduğu, davanın ise 27/04/2017 tarihinde açıldığı, ihlal süresinin bir ay 6 gün olduğu, öncesinde taklit ürün üretim ve satışının yapıldığına dair delil bulunmadığı, davacının 556 Sayılı KHK 52/1-a maddesine göre maddi tazminat hesaplanmasını talep ettiği, mahkemece mali müşavir bilirkişiden alınan raporda, faturalar üzerinde ürün adı, stok kodu gibi bilgiler yazılmadığından ürünün satış miktarının tespit edilemediği, mahkemece TBK 50-51. Maddeye göre tazminatın belirlendiği, ancak ihlal süresi ve ürün bedelleri göz önüne alındığında hükmedilen 20.000 TL maddi tazminat ile 10.000 TL manevi tazminatın yüksek olduğu kanaatine varılarak, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, kısmen reddine, mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, Dairemizce maddi tazminatın 10.000 TL, manevi tazminatın 5.000 TL olarak belirlenerek, dava tarihi olan 27/04/2017 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, hükmün tasarıma tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, meni ve refine ilişkin kısmının aynen tekrarına karar verilerek tarafların kazanılmış hakları korunarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE,2- Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 25/06/2019 tarihli 2017/67 E.-2019/240 K. sayılı kararının 6100 Sayılı HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,3-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE, A) Davalının davacı adına tescilli … tescil nolu tasarımdan doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespitine ve önlenmesine, ihlal oluşturan ürünlerin piyasadan toplatılmasına, davalı internet sitelerinden kaldırılmasına varsa gümrük alanlarından toplatılmasına, B) Toplam 10.000,00 TL maddi tazminat ile 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, C) Fazlaya ilişkin talebin reddine, 4- İlk derece yargılaması yönünden; A) Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, tasarıma tecavüz yönünden 80,70 TL maktu harç ile maddi tazminat yönünden 683,10 TL, manevi tazminat yönünden 341,55 TL olmak üzere toplam 1.105,35 TL ilam harcından, 31,40 TL peşin harç ve 325,00 TL ıslah harcının mahsubu ile, 748,95 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, B) Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, C) Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince manevi tazminat yönünden hesaplanan 5.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Ç) Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddine karar verilen manevi tazminat yönünden hesaplanan 5.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine, D)Maddi tazminat miktarı takdiren indirilmekle, reddine karar verilen kısım yönünden, davalı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, E) Davacı tarafından yapılan 62,80 TL dava ilk masrafı, 325,00 TL ıslah harcı gideri, 643,40 TL tebligat-tezkere ve 1.200,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.231,20 TL yargılama giderinin 1/2 oranında 1.115,60 TL’lık kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-İstinaf yargılaması yönünden;a-İstinaf talebi kabul edildiğinden davalı tarafça yatırılan istinaf harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,b-İstinaf yargılaması için davalı tarafından yapılan 121,30 TL istinaf yoluna başvurma harcı, 73,10 TL tehir-i icra karar harcı , 87,20 TL tebligat, müzekkere ve posta gideri olmak üzere toplam 281,60 TL’nin, davacıdan alınıp davalıya verilmesine,c-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince ilgilisine iadesine, ç-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtayda temyiz yolu açık olmak üzere 31/03/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.