Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/2393 E. 2019/2334 K. 01.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2393 Esas
KARAR NO : 2019/2334 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/08/2019
NUMARASI : 2018/750 E.,
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 01/11/2019
İstinaf incelemesi üzerine Dairemize gelen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı yanca kambiyo senedindeki imza inkarına dayalı olarak menfi tespit davası açıldığı ve ihtiyati tedebir olarak müvekkilinin tüm malvarlığının satım tehdidi altında olduğunu, davalı tarafından kötüniyetli olarak müvekkiline ait olan İstanbul İli … İlçesi, … Mahallesi … ada… parsel bodrum kat -3 no:dükkan niteliğindeki bağımsız bölüm, İstanbul İli … İlçesi … Mah. … Mevki … ada … parsel arsa sayılı taşınmazın satışı için davalı tarafından İstanbul Anadolu Adliyesine talimat yazılmasını talep edildiğini, hali hazırda tüm mal varlığı hacizli ve taşınmazları satış tehdidi altında olduğunu, İstanbul ….İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasından yapılacak satış işlemlerinin tedbiren durdurulmasını ve bu yönde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince; “talebin satış işlemlerinin durdurulmasını ve bu yönde tedbir kararı verilmesine ilişkin olduğu, İİK.72. maddesinde; “Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.cra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir. (Değişik: 9/11/1988 – 3494/6 md.) Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez.”hükmünün yer aldığı, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında İİK 72/III. Maddesi gereğince ihtiyati tedbir yolu ile takip durdurulamayacağı” gerekçesiyle tedbir talebinin reddine karar verildiği görülmüştür. Davacı yan istinaf dilekçesinde ; mevcut durumda müvekkilinin icra müdürlüğüne bilgi eksikliğinden dolayı itiraz dilekçesi vererek hak kaybına uğradığını , müvekkilinin davalılar ile ticari ilişkisinin bulunmadığını , davalı lehine çek düzenlemesini gerektirecek bir ilişkisinin bulunmadığını , Adli Tıp Raporunun düzenlenmesinin gerektirdiği süre zarfında taşınmazın satılacağını , bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması gerektiğini talep ve istinaf etmiştir. Dava İİk 72 /3 . maddeye göre takipten sonra açılmış bir menfi tespit davası olup ; bu maddeye göre İCRA TAKİBİNİN VE SATIŞIN DURDURULMASI şeklinde bir tedbir şekli bulunmamaktadır.Mahkemeden icra veznesine ödenen paranın alacaklıya ödenmesinin önlenmesi şeklinde bir taleplerinin de bulunmadığı, istinaf taleplerinde de sadece satış işleminin durdurulması yönünde talepte bulundukları görülmekle istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda yazılı olarak açıklandığı üzere 1 – Davalı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/b-1 madde gereğince ESASTAN REDDİNE 2-Harç peşin alınmış olmakla ayrıca alınmasına yer olmadığına ve yatırılan harcın Hazineye gelir yazılmasına 3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden davalı yan üzerinde bırakılmasın 4-Duruşmasız inceleme yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK 362 /1-f maddesi gereğince KESİN olmak üzere ve oy birliğiyle karar verildi. 01/11/2019