Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/2317 E. 2019/2860 K. 30.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2317 Esas
KARAR NO : 2019/2860 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/11/2018
NUMARASI : 2018/873 E. – 2018/1088 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 30/12/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı-borçlu şirket arasında 2007 yılından bu yana ticari ilişki bulunduğunu, 2014 tarihinde davalı … antreposunda bulunan mallarını müvekkili şirketin antreposuna aktardığını, akabinde müvekkili şirketin davalıya ait emtiaların nakliyesini de karayolu ile gerçekleştirmeye başladığını, davalı borçluya ait emtiaların nakliyesinin ardından aynı zamanda antrepo hizmeti sunulmaya devam ettiği ve halen devam etmekte olduğunu, ancak davalı tarafından antrepo hizmet bedeline ilişkin davaya konu faturaların ödenmediğini, davalı borçlu tarafından müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmaması sebebi ile davalı borçlu aleyhine İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı ve takibe davalı şirket tarafından haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini beyan ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı ile müvekkili arasında bir ticari ilişki bulunduğunu, müvekkili şirketin tüm fatura bedellerini ödemesine rağmen işbu haksız ve mesnetsiz davanın ikame edildiğini, davacı şirketin taraflar arasındaki antrepo hizmet ilişkisinin devam ettiğini belirtmekle birlikte antrepoda yer alan malların imha edilmesi talebinde bulunduğu ve taraflar arasındaki ticari ilişki sona erdiğini, davacı ile müvekkili şirketin ticari defterlerinin örtüşmediğini, arz ve izah olunan nedenlerle sorumlu olmadığı antrepo hizmet bedellerine dayanılarak yapılan haksız ve mesnetsiz takip dolayısıyla müvekkili şirketin kendisine ait olmayan borca ilişkin takip ile karşı karşıya kaldığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğü’nün …. E.sayılı icra dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı şirketin, davalı borçlu şirket aleyhine 10.139,03 TL Asıl Alacak, 150,00 Euro asıl alacağın %9,75 reeskont faizi ve %10 Euro mevduat faiziyle tahsilini talep ettiği takibin fatura alacağına dayalı ilamsız takip olduğunu, davacı borçlu şirketin süresinde yetkiyle ve borca itiraz ettiği, yetkili icra dairesinin borçlunun ikametgah adresi olan Beykoz İcra Daireleri olduğunu ileri sürdüğü görülmüştür. İstanbul 9.Asliye Ticaret Mahkemesinin 06.11.2018 tarihli 2018/873 E. – 2018/1088 K.sayılı kararıyla; davacı şirket adresinin Esenyurt/İstanbul davalı şirket adresinin Beykoz / İstanbul olduğu, davacının bu iki yerde takibi başlatmak yönünden seçimlik hakkının bulunduğu, davacı tarafın antreponun Tuzla’da olduğunu beyan etmişse de; ticaret sicil kayıtlarına göre Tuzla’da şubesinin bulunmadığı gerekçesiyle, yetkili icra müdürlüğünde yapılmış icra takibi bulunmadığından, dava şartı yokluğundan davanın usulden reddini karar verilmiştir. Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; mahkemenin, müvekkilinin merkez ve şubelerini tespit etmeye elverişli inceleme yapmadığını, Ticaret Sicil Gazetesi kayıtlarından, müvekkili şirketin .. Cad. … Merkezi, … Sk. … Küçükbakkalköy /İstanbul adresinde şubesi bulunduğunu, şube adresinin bağlı bulunduğu İstanbul Anadolu Adliyesi yargı çevresinde takip başlattıklarını beyanla, mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir. Davalı vekilinin istinafa cevap vermediği anlaşılmıştır. İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün cevabi yazısından; davacı şirketin merkez adresinin “… Mah. ….Sk. No: … Esenyurt” olduğunu, Şube adresinin ise; “… Cad. …Merkezi … Sk. No:… Küçükbakkalköy, Ataşehir / İstanbul” olduğu anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E : İtirazın iptali talepli davanın dayanağı icra takibinde, borçlu davalının İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğü’nün yetkisine itiraz ettiği, davalının adresinin bağlı bulunduğu Beykoz İcra Müdürlüğü’nde başlatılması gerektiğini ileri sürdüğü, davacı vekilinin alacağın davacı şirketin Tuzla’daki antreposunda bulunan mallardan kaynaklandığını, davacı şirketin “… Cad. …merkezi Küçükbakkalköy, Ataşehir/İSTANBUL” adresinde de şubesinin bulunduğunu, şubenin işlemlerinden doğan icra takiplerinde o şubenin bulunduğu yer icra müdürlüğünde takip başlatılabileceğini ileri sürdüğü anlaşılmışsa da, takibin fatura alacağından kaynaklandığı, faturalarda davacı şirketin Esenyurt/İstanbul merkez adresinin kayıtlı olduğu, faturaların davacı şirketin Küçükbakkalköy Ataşehir’de bulunan şubesinin işlemlerinden kaynaklandığının ispatlanamadığı, ilk derece mahkemesinin yetkili icra müdürlüğünde yapılmış icra takibi bulunmadığından, davanın usulden reddine ilişkin kararının usul ve yasaya uygun olduğu kanaatiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 30/12/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.