Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/2261 E. 2019/2181 K. 18.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2261 Esas
KARAR NO : 2019/2181
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/04/2019
NUMARASI : 2017/105 E. – 2019/197 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati tedbire muhalefet
KARAR TARİHİ: 18/10/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalıların İstanbul 1.FSHHM’nin 2016/189 esas sayılı dosyasından verilen ihtiyati tedbir kararına muhalefet ettiği iddiasıyla 6100 sayılı HMK’nun 398. maddesi uyarınca disiplin hapsi ile cezalandırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … Ltd Şti vekili cevap dilekçesi ile; davacının dava ile ilgili iddia ve taleplerinin… Limited tarafından Türkiye deki kullanıcılara sağlanan adwords hizmetine ilişkin tedbir ile ilgili olduğunu, tedbir belirli ticari markalara karşılık gelen belirli anahtar kelimelerin “pazarlanması” nı durdurmaya yönelik olduğunu, davacıya ihtarname ve yetkili mercilere sunulan dilekçelerle defalarca açıklandığı üzere, müvekkil şirket google… … hizmetinin sahibi olmadığını ve dolasıyla adwords hizmeti ile ilgili tedbir e ilişkin doğru muhatap olmadığını bildirerek davanın müvekkili yönünden husumet nedeni ve esastan reddini ve ücreti vekalet ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI:İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, Anayasa Mahkemesinin 11.7.2018 tarih ve 30692 sayılı RG.yayınlanan 2018/1 Esas-2018/83 Karar sayılı ilamları ile 6100 sayılı HMK’nın 398. maddesinin 1 numaralı fıkrasının birinci cümlesinin Anayasaya aykırı olduğu ve iptaline karar verildiği, dolayısıyla davalının cezalandırılmasının talep edildiği hükmün iptal edilmiş olması, yerine henüz başka bir yasal düzenlemenin de yapılmamış olması nedeniyle yasal boşluk oluştuğundan, davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ:Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2017/105 E. ve 2019/197 K. Sayılı gerekçeli kararı 30.04.2019 tarihinde verilmiştir. Karar tarihi Anayasa Mahkemesi’nin 2018/1 Esas 2018/83 Kararının yürürlüğe gireceği 20.11.2019 tarihinden önceki bir tarihe dayandığı, buna göre, Anayasa Mahkemesi’nin 6100 sayılı Kanun’un 398. Maddesinin (1) numaralı fıkrasının birinci cümlesinin iptal kararı bu olayda uygulanamaz, ilgili madde mevcut durumda halen geçerliliğini korumaktadır. Anayasa Mahkemesi de kararın gerekçesinde “İtiraz konusu kuralın gerekçesinde, kuralla bir mahkeme kararı olan ihtiyati tedbirin etkinliğinin sağlanmasının ve mahkeme kararlarına saygının korunmasının amaçlandığı belirtilmektedir. İhtiyati tedbir kararı ile yargılama sonunda verilecek hükmün uygulanabilir olması imkânının ayakta tutulması ve bu şekilde hak arama özgürlüğü kapsamında etkin bir hukuki korumanın sağlanması hedeflenmektedir. Bu bakımdan geçerli bir ihtiyati tedbir kararına muhalefet eyleminin yaptırıma bağlanmasının, ihtiyati tedbir kararından beklenen faydanın sağlanması bakımından elverişli ve gerekli olmadığı söylenemez.” açıklamasını yaparak geçerli bir ihtiyati tedbir kararına muhalefet eyleminin yaptırıma bağlanmasının, ihtiyati tedbir kararından beklenen faydanın sağlanması bakımından elverişli ve gerekli olduğunu savunarak mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.Davalı vekilinin istinafa cevap dilekçesinde; davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:Talep; ihtiyati tedbire muhalefet iddiasına dayalı olarak HMK 398.maddesi gereğince ceza verilmesi istemine ilişkindir.6100 sayılı HMK’nin 398. maddesi ile tedbire muhalefet eylemleri yaptırımı “bir aydan altı aya kadar disiplin hapsi” olarak düzenlenmiş olup, HMK’da disiplin para cezasına ilişkin tanımlama yapılmış ise de disiplin hapsinin hukuki niteliği tanımlanmamıştır.Mahkemece, Yasa maddesinin iptal edilmesi nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir.İstinaf inceleme tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat kapsamında yapılan değerlendirme sonunda; her ne kadar başvuru dosyası dairemize intikal ettirilmiş ise de, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 09/05/2016 tarih ve 2015/10588 Esas 2016/5174 Karar sayılı kararı ile HMK’nun 398.maddesi kapsamında disiplin hapsi cezası talep ve şikayetleri üzerine Hukuk Mahkemeleri tarafından verilecek kararlara karşı yapılacak başvurularda inceleme merciinin İstinaf Mahkemesi Hukuk Dairesi olmadığı, bu tür kararların CMK’nun 268.maddesi gereği itiraza tabi olduğu, somut olayda itirazın öncelikle ihtiyati tedbir kararını veren ve disiplin cezası verilmesi talebine ilişkin şikayeti inceleyen hukuk mahkemesince incelenmesi, eğer hukuk mahkemesi itirazı yerinde görüp kararını düzeltmez ise itiraz hakkında bir karar verilmek üzere dosyanın 5271 sayılı CMK’nun 268/3-c maddesinde gösterilen mahkemeye gönderilmesi gerekir. Söz konusu mahkeme kararı istinafa tabi olmadığından istinaf talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf isteminin USULDEN REDDİNE,2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama giderleri olarak;a)Davalı avansından kullanıldığı anlaşılan; 4,50 TL (posta-teb-müz) masrafının davacıdan alınarak, davalıya verilmesine, b)Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 18/10/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.