Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/2183 E. 2022/257 K. 18.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2183 Esas
KARAR NO: 2022/257
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/03/2019
NUMARASI: 2017/803 E. – 2019/258 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 12/09/2017
KARAR TARİHİ: 18/02/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas ve İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyaları ile cezai şartla ilgili firması adına veya şahsı adına 100.000,00 TL ve 50.000,00 TL bedelli icra takibi başlatıldığını, asıl alacak için ise İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 275.000,00 TL ve yine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı nolu dosyası ile 90.000,00 TL alacaklarını tahsil etmek için icra takibi başlattığını, İstanbul Bakırköy … Esas sayılı dosyası ile ihalenin feshi davası açıldığını, yerel mahkeme ve Yargıtay’da davanın devam ettiğini, davalı firmanın diğer ortaklarının ve alacaklılarının kendi firmalarının kiracıları olduğunu kira vermemek için haksız ve yersiz, fazladan faiz çıkarttıklarını, evine, işyerine ve üzerine kayıtlı bütün araçlara satış kararı ve tapuya satılamaz şerhi konulduğunu, icra takiplerinin kendilerine tebliğ olmadığını belirterek takiplerin iptaline karar verilmesini, yargılama sonuna kadar icranın tedbiren durdurulmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra takiplerinin iki ayrı olup taraflarının farklı olduğunu, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nde yapılan takibin … Esas sayılı dosyasının alacaklısının … Ltd. Şti., borçlusu … Ltd. Şti. olduğunu ve tarafların tacir olduğunu, yetkili mahkemelerin asliye ticaret mahkemeleri olduğunu, diğer takibin İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından alacaklı … ve borçlusunun … olduğunu beyan ettiğini, 06/09/2012 tarihinde davacı … Nak. Ve …Tic. Ltd. Şti.’nin … Bankasına olan borcundan ötürü üzerine ipotek koydurduğu taşınmazının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına bağlı olarak Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Tal. Sayılı dosyasından satışa çıkartıldığını, … Ltd. Şti. yetkilileri ile anlaşmışlar taşınmazın satım bedeli ödenmiş ve ipotekli gayrimenkulün borcu ödendiğini, müvekkili şirket taşınmaza 7.000,00 TL kira ödediğini, taşınmazın 1/2’sini sözleşmeye göre müvekkiline devretse, ödeyeceği kira bedelinin 3.500,00 TL olacağını, fazla ödenen kira sebebi ile müvekkilinin 06/09/2012 tarihinden itibaren zararının 80.000,00 TL olduğunu, sözleşmede kararlaştırılan cezai şart uygulamasına geçilmiş ve takiplerin kesinleştiğini, müvekkili …un davacı … ‘ten sözleşme metnine göre daireyi 100.000,00 TL bedelle anlaştığını ve parayı ödediğini, davacı borçlu daireyi müvekkiline devretmediğini, ödenen paranın geri istenildiğini ancak davacı tarafından geri alınamadığı için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takip yapıldığını ancak hala herhangi bir ödeme yapılmadığını, taşınmazın tapusunun da devredilmediğinden sözleşmede ki cezai şart icraya konulduğunu ve takibin kesinleştiğini beyan ederek icra dosyasına alacağın tamamının yatırılıp mahkeme veznesine de bu miktarın %15’i oranında teminat yatırmak suretiyle verilmesine, davanın reddi ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20.03.2019 tarih ve 2017/803 Esas – 2019/258 Karar sayılı kararıyla; “… davalı şirketin …Bankası’na olan davacı borcunu ödemesine karşın 06/09/2012 tarihli sözleşmenin 2. maddesi gereğince bankadan ipotek fek yazısı aldığına dair dosyada tevsik edici herhangi bir belgenin mevcut olmadığı, davalı şirketin sözleşmeden kaynaklanan edimini yerine getirdiğini belirtmek suretiyle davacı şirketi edimini ifaya davet ettiğine dair herhangi bir tevsik edici belge veya tespit belgesinin de dosya içeriğinde yer almadığı, bu durumda 06/09/2012 tarihli sözleşmeden kaynaklanan cezai şart talebinin sözleşmeye aykırılığının ileri sürülemeyeceği gerekçeleriyle davanın kabulüne, davacı şirketin davalıya İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından davaya konu 100.000,00 TL cezai şart ve buna bağlı işlemiş faizden borçlu olmadığının tespitine” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; “Davacının İstanbul … İcra müdürlüğünden yapılan … E sayılı dosyasındaki borcunun ödendiği ve ipoteğin fek edildiği hususunda taraflar arasında herhangi bir anlaşmazlık bulunmadığını,. Davacı borçlu ödediğimiz paralar karşılığı taşınmazın yarı hisse devri için müvekkillerimi oyalamış, taşınmazı satmayacağı tarafımızca anlaşılınca yapılan adi sözleşmede belirtilen ödediğimiz paranın iadesi için İstanbul … İcra müdürlüğünden … E sayılı dosyası ile 276.500 TL’lik icra takibi ve … sayılı dosyası ile de 100.000 TL’lik senetlere bağlı alacakların icraya konulduğunu, İstanbul … İcra müdürlüğünden … E sayılı dosyasında bugüne kadar herhangi bir ödeme olmadığını, bu nedenle cezai şart maddesinin İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile işleme konulduğunu, Bilirkişinin, İstanbul … İcra müdürlüğünden … E sayılı dosyasını tam olarak incelemediğini, raporda taşınmaz ihalesinin yapıldığının belirtildiğini ancak bu dosyaya ihaleden ötürü hiç bir paranın yatırılmadığının görülmediğini, bu rapora karşı yaptığımız itirazların da mahkemece değerlendirilmediğini, Mahkemenin kararda ihtar şartının yerine getirilmediğini belirtmesine karşın, davacı anlaşmaya uymadığı için bu hususta yaptığımız İstanbul… İcra Müdürlüğünden … E sayılı dosyasının ihtar mahiyetinde olduğunu, cezai şartın iyi niyetle bekletildiğini ancak davacının kötü niyetli davranışlarının ardı arkası kesilmeyince 2014 yılında icraya konulduğunu.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
DELİLLER:* İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası; davalı alacaklının 100.000,00 TL sözleşmeden doğan cezai şart, 19.984,93 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 119.984,93 TL’nin davacı … Tic. Ltd. Şti.’den tahsiline karar verilmesini talep ettiği.* İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası; …Bankası A.Ş.’nin 327.512,95 TL asıl alacak, 17.748,04 TL işlemiş faiz %80 temerrüt faizi (12/09/2011-04/10/2011), 887,41 TL BSMV %5, 1.379,90 TL masraf olmak üzere toplam 347.528,30 TL alacağın …Nak. Ve … Tic. Ltd. Şti.’den tahsilini talep ettiği.* 18/06/2018 tarihli bilirkişi raporunda; “… Taraflar arasında düzenlenen 06/09/2012 tarihli sözleşmede: Tarafların satıcı … Limited Şti., ile alıcı … Ltd. Şti. Olduğu, satıcı alıcının … Bankasına satıcı borcu için ödediği-ödeyeceği para için 276.500-TL senet doldurup şirket yetkilisi …’a verdiği, bu bono gayrimenkulun satışı yapıldığında satıcıya iade edileceğini, satış yapılamadığı takdirde bono reeskont faizli olarak alıcıya ödeneceğini, ayrıca senedin dışında 100.000- TL cezai şart ödeneceğini tarafların kabul ettiği görülmüştür. Davalı şirketin, davacıya ait taşınmazın icradan satışı işlemini durdurarak, davacının bankaya olan borcunu ödedikten ve bankadan ipoteklere ilişkin fek yazısını aldıktan sonra, satıcı (davacı) ile birlikte taşınmazın devir işlemleri için tapuya gitmesi hususu 06/09/2012 tarihli sözleşmenin amir hükmü olduğu, ancak davalının, … Bankası nezdindeki davacı borcunu ödemesine karşın, bankadan ipotek fek yazısını aldığına dair dosyada tevsik edici herhangi bir belgenin mevcut olmadığı, bu durumun sözleşme hükmüne aykırılık oluşturduğu, diğer taraftan, davalı şirketin sözleşmeden kaynaklanan edimini yerine getirmesine karşın, davacı şirketin sözleşmeden kaynaklanan edimini (taşınmazın 1/2 hissesinin davalıya devri) yerine getirmemesi veya getirmekten imtina etmesi söz konusu ise bu durumun bir tespite dayandırılması ve akabinde cezai şartın uygulanması gerektiği, ancak dosya üzerinde yapılan incelemede; davalı şirketin 06/09/2012 tarihli, sözleşmeden kaynaklanan edimini yerine getirdiğini ve davacı edimini ifaya davet ettiğine ve davalının da bu davete icabet etmediği veya icabet ettiği halde taşınmazın devrinden imtina ettiğine dair tesvik edici herhangi bir belgenin (noterlik tespit tutanağı) dosyada mevcut olmadığı” yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, İİK’nun 72.maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Davacı, takibe konu cezai şart alacağının muaccel hale gelmediğini, bu nedenle davalı tarafa borcunun bulunmadığını beyanla menfi tespit isteminde bulunmuş; davalı taraf ise davacı iddialarının doğru olmadığından bahisle davanın reddi gerektiğini savunmuştur. İlk derece mahkemesi tarafından, “… davalı şirketin … Bankası’na olan davacı borcunu ödemesine karşın 06/09/2012 tarihli sözleşmenin 2. maddesi gereğince bankadan ipotek fek yazısı aldığına dair dosyada tevsik edici herhangi bir belgenin mevcut olmadığı, davalı şirketin sözleşmeden kaynaklanan edimini yerine getirdiğini belirtmek suretiyle davacı şirketi edimini ifaya davet ettiğine dair herhangi bir tevsik edici belge veya tespit belgesinin de dosya içeriğinde yer almadığı, bu durumda 06/09/2012 tarihli sözleşmeden kaynaklanan cezai şart talebinin sözleşmeye aykırılığının ileri sürülemeyeceği gerekçeleriyle d avanın kabulüne, davacı şirketin davalıya İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından davaya konu 100.000,00 TL cezai şart ve buna bağlı işlemiş faizden borçlu olmadığının tespitine” karar verilmiştir.Hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davanın başlangıçta davacılar …ve … Ltd.Şti, tarafından davalılar … ve ..Ltd.Şti’ne karşı İstanbul 15.Asliye Hukuk Mahkemesi’nde İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas ve İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyalarına ilişkin olarak açıldığı, mahkemece davacı şirket ile davalı şirket arasındaki uyuşmazlığa ilişkin İstanbul … İcra Müdürlüğü dosyasına yönelik menfi tespit davasının tefrikine, akabinde de görevsizlik kararı ile asliye ticaret mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, bu kapsamdaki (davacısı … Nak….Ltd.Şti, davalısı …Ltd.Şti olan, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına ilişkin menfi tespit talebi) davaya İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin işbu dosyasında devam edilerek sonuca gidildiği ve buna göre verilen kararın tarafları yönünden usule aykırılık olmadığı anlaşılmıştır. Ancak; taraflar arasındaki 06/09/2012 tarihli sözleşme gereğince davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasındaki davacının alacaklı … Bankasına olan borcunu ödediği, bu dosyanın borçlusu olan davacının borcun ödendiğini bilebilecek durumda olduğu, kaldı ki dosya borcunun ödendiğinin davacının kabulünde olduğu, taraflar arasındaki anılan sözleşmede davalının belirtilen dosya borcunun ödemesi dışında ihtarname gönderme gibi başka bir şarta yer verilmemiş olduğu, buna göre taşınmaz devir borcunu yerine getirmeyen davacı yönünden sözleşmedeki cezai şart koşullarının gerçekleştiği anlaşıldığından, davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesi hatalı olduğundan davalı vekilinin istinaf isteminin kabulüyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, 2-İstanbul 5.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/03/2019 tarih, 2017/803 E. – 2019/258 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-İlk derece yargılaması yönünden; a-)Davanın REDDİNE, b-)Şartları oluşmadığından davacı aleyhine kötüniyet tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına, c-)Alınması gereken 80,70 TL harcın, 85,39 TL peşin harç ile 1.710,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 1.795,39 TL harçtan mahsubu ile artan 1.714,69 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine, ç-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, d-)Davalı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 13.450,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 4-İstinaf yargılaması yönünden; a-) İstinaf peşin harcının talebi halinde davalıya iadesine, b-) İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama gideri olan 121,30 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 51,88 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 173,18 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, c-)İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5-Gerek ilk derecede gerekse istinaf aşamasında yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.18/02/2022