Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2159 Esas
KARAR NO : 2019/2114
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/03/2019
NUMARASI : 2019/106 2019/216
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 15/10/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili, müvekkili ile davalı …’nin birbirlerinden karşılıklı hatır çekleri aldıklarını, müvekkilinin verdiği çek bedellerini bu davalıya ödediğini, bu nedenle verilen çeklerin bedelsiz kaldığını, ancak adı geçen davalının kendisinde kalan çekleri diğer davalıya kötüniyetli olarak temlik ettiğini, diğer davalı …’ın kötüniyetli temlik aldığı çekleri müvekkili aleyhine takibe koyduğunu belirterek müvekkilinin çekler nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, tensiple birlikte davanın arabuluculuk dava şartına tabi olduğu, ancak dava şartının yerine getirilmediği gerekçeleriyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili istinaf sebebi olarak; ihtiyati tedbir kararı verilmesini istediklerini, menfi tespit davalarının zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olmadığını, davalarının kabul edilmesini istedikleini bildirmiştir.
GEREKÇE:Dava, çek nedeniyle menfi tespit davasıdır. 6102 Sayılı TTK’nun 5/A maddesi uyarınca konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartıdır.Eldeki dava, çekler nedeniyle menfi tespit davası olup konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talebine ilişkin değildir. Dolayısıyla eldeki dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan değildir. Mahkemece açıklanan bu husus gözetilmeden yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup davacı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf talebinin kabulü gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE,2-İstanbul 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/03/2019 tarih, 2019/106 esas, 2019/216 karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, 4-Davacının ihtiyati tedbir talebinin ilk derece mahkemesince değerlendirilmesine, 5-İstinaf peşin harcının talebi halinde davacıya iadesine, 6-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 121,30 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 18,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 139 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.15/10/2019