Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2155 Esas
KARAR NO : 2019/2115
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/02/2019
NUMARASI : 2019/454 2019/191
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 15/10/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili, müvekkili şirkete ciro edilen çekle birlikte toplam 14 adet çekin dava dışı … Ltd. Şti’ne ciro edilerek kargo ile gönderildiğini, ancak bu çeklerin muhatabına ulaşmadan kargonun kaybolduğunu, çeklerle ilgili çek iptali davası açtıklarını, davaya konu çekin müvekkili ile aralarında ilişki bulunmayan … isimli bir şahıs tarafından … A.Ş’ye cirolandığını, bu şahsın da çeki ibraz ettiğini, çek hakkındaki ödeme yasağı kararının çeke şerh edildikten sonra muhtemelen davalının çeki ele geçirerek ihtiyati haciz kararı alıp icra takibine konu ettiğini belirterek müvekkilinin çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, tensiple birlikte davanın arabuluculuk dava şartına tabi olduğu, ancak dava şartının yerine getirilmediği gerekçeleriyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili istinaf sebebi olarak; menfi tespit davalarının zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olmadığını, bir an için tabi olduğu kabul edilse bile taraflara süre verilmesi gerektiğini bildirmiştir.
GEREKÇE:Dava, çek nedeniyle menfi tespit davasıdır. 6102 Sayılı TTK’nun 5/A maddesi uyarınca konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartıdır.Eldeki dava, çekler nedeniyle menfi tespit davası olup konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talebine ilişkin değildir. Dolayısıyla eldeki dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan değildir. Mahkemece açıklanan bu husus gözetilmeden yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup davacı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf talebinin kabulü gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE,2-İstanbul 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin 22/02/2019 tarih, 2019/454 esas, 2019/191 karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, 4-Davacı tarafın paranın alacaklıya ödenmemesi yolundaki ihtiyati tedbir talebinin ilk derece mahkemesince değerlendirilmesine, 5-İstinaf peşin harcının talebi halinde davacıya iadesine, 6-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 121,30 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 31,30 TL posta gideri olmak üzere toplam 152,60 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 7-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.15/10/2019