Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/2052 E. 2022/162 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2052 Esas
KARAR NO: 2022/162
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/03/2019
NUMARASI: 2016/816 E. – 2019/196 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 09/08/2016
KARAR TARİHİ: 03/02/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin yapmakta olduğu … Projesinin konut bloğunun kaba yapı işlerinni inşaatı için dava dışı … Ltd. Şti. İle taşeron sözleşmesi imzaladığını, sözleşmede taşeronun müvekkili şirketten alacağı avans karşılığında banka teminat mektubu vereceğinin kararlaştırıldığını, taşeron şirket olan … firmasının davalı bankanın Masko Şubesi’nin 17/07/2013 tarih … mektup numaralı 3.450.000,00-TL bedelli 1 yıl süreli avans teminat mektubunu müvekkili şirkete ibraz ettiği ve müvekkili şirkete 17/07/2013 ve 30/07/2013 tarihlerinde …’a avans ödemelerini yaptığını, müvekkili şirketin 19/12/2013 tarihinde 1.425.000,00-TL, 12/05/2014 tarihinde 789.477,00-TL, 14/10/2015 tarihinde 350.000,00-TL, 14/04/2016 tarihinde 200.000,00-TL olmak üzere toplam 2.764.477,00-TL bedelin teminat mektubundan düşüm yazılarını davalı bankaya vererek bu bedellerden davalı bankayı ibra ettiğini, davalı bankanın avans teminat mektubunun süresi bitmeden teminat mektuplarının sürelerini uzattığını, müvekkili şirketin 14/06/2016 tarihinde davalı bankanın Masko Şubesi’ne teminat mektubunun güncel bedeli olan 685.523,00-TL’nin tazmini için başvurduğunu, davalı banka tarafından müvekkili şirkete verilen ilk teminat mektubunun tarihinin 17/07/2013 ve bedelinin 3.450.000,00-TL olduğunu, müvekkili şirketin bu teminat mektubunda ayrı ayrı 4 kez olmak üzere toplam 2.764.477,00-TL düşüm yaptığını ve davalı bankanın bu düşümleri kabul ettiğini, müvekkilinin davalı bankaya teminat mektubunun tazmin edilmesi için yazılı talepte bulunduğunu, davalı bankaca bu talebin reddedilmesi üzerine müvekkili şirketçe davalı bankaya Bakırköy … Noterliği’nin 16/06/2016 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarname ile teminat bedelinin müvekkili şirkete ödenmesinin istendiğini, cevabi ihtarname ile bankaca olumsuz yanıt verildiğinden İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, icra dosyasına haksız ve kötü niyetli olarak yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacak üzerinde %20 oranından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın Masko şubesi tarafından davacı … A.Ş.’ye hitaben, dava dışı … Ltd. Şti. lehine, 17.07.2013 tarih ve … no’lu 3.450.000-TL tutarında 17.07.2014 vade tarihli avans teminat mektubu verildiğini, mektubun avans bedeli 3.450.000-TL’nin lehtar … Ltd. Şti’nin, Bankanın Masko şubesi nezdindekİ … numaralı hesabına ödenmesi koşulu ile düzenlenmiş olduğunu, davacının 3.450.000-TL avans bedelini lehdar … Ltd. Şti’nin, Bankanın Masko şubesi nezdindeki … numaralı hesabına ödememiş olduğunu, mektup koşulunun yerine getirilmiş olması halinde avans teminat mektubunun tazmin edilebileceğini, teminat mektubun vadesinin uzatılması, teminat mektubun bedel düşümlerinin yapılması teminat mektubunun komisyonlarının tahsil edilmesinin avans ödemesi koşulunun davacı tarafından yerine getirildiğinin ve teminat mektubunun tazmin edilebileceğinin anlamına gelmeyeceğini, davacı tarafından dava konusu avans teminat mektubunun tazmin koşullarından olan lehdarın … numaralı hesabına avans ödemesi yapılması koşulunun yerine getirilmediğini, davacının teminat mektubu şartını yerine getirmediği gerçeği dışında kalan hususların müvekkili banka bakımından bağlayıcılığı olmadığı gibi mektubun tazmin edilmesini gerektirecek hususlardan olmadığını, davacının haksız ve kötü niyetli icra takibi nedeni ile %20’den aşağı olmamak kaydı ile tazminata mahkum edilmesinin gerektiğini belirterek davanın reddine, kötü niyetli icra takibi yapılması nedeni ile davacının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14.03.2014 tarih ve 2016/816 Esas – 2019/196 Karar sayılı kararıyla; “… dava dışı … Ltd Şti. (yüklenici) ile davacı (işveren) arasında 15.07.2013 tarihinde … Projesi Konut Bloğu Kaba Yapı Betonarme İşleri Sözleşmesi akdedildiği, anılan sözleşmeye istinaden … Bankası Masko Şubesi’nin … mektup numaralı 17/07/2013 tarihli 3.450.000,00-TL bedelli, 17/07/2014 vade tarihli avans teminat mektubunun verildiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın anılan teminat mektubundan kaynaklandığı anlaşılmıştır. Somut olayda uyuşmazlık konusu teminat mektubunda; “… Projesi Konut Bloğu Kaba Yapı Betonarme İşleri işine istinaden müşteri … Ltd Şti’ne avans olarak ödeyeceğimiz tutarın azami 3.450.000,00-TL (Yalnız/ ÜçMilyon DörtYüzElliBİn TÜRKLİRASI)’na kadar olan kısmım Bankamız garanti ettiğinden, … Ltd Şti’nin yukarıda anılan avans tutarını geri vermesi gerektiğini ve … Ltd Şti’nin söz konusu avans tutarım kısmen veya tamamen Şirketinize geri ödemediğini bildiren ilk yazılı talebiniz üzerine protesto çekmeye, hüküm ve adı geçenin iznin] almaya gerek kalmaksızın ve adı geçen ile Şirketiniz arasında ortaya çıkacak herhangi bir uyuşmazlık ve bunun akıbet ve kanuni neticeleri nazarı itibare alınmaksızın yukarıda yazılı tutara kadar talep edilen bir meblağı nakden ve tamamen ve talep tarihinden ödeme tarihine kadar geçen günlere ait kanuni faiziyle birlikte ödeyeceğimizi. Bankanın İmza atmaya yetkili temsilcisi ve sorumlusu sıfatıyla ve Banka ad ve hesabına taahhüt ve beyan ederiz. İşbu teminat mektubu, 17/07/2014 (bu tarih dahil) tarihine kadar geçerli olup, bu tarihe kadar elimize geçecek şekilde yazılı olarak tazmin talebinde bulunulmaması halinde hükümsüz olacaktır. İşbu teminat mektubu tutan olan 3.450.000,00 TL avans bedelinin Bankamız nezdindeki Masko Şubesi, … Ltd Şti, … no.lu hesabına alacak kaydedilmesi hüküm ifade edecek olup yürürlüğe girecektir.” ibaresinin yazılı olduğu görülmüştür. Teminat mektubunun süresi bitmeden bankanın 15.07.2014 tarihli vade uzatım yazısı ile teminat mektubunun süresini 17.10.2014 tarihine kadar, 13.10.2014 tarihli vade uzatım yazısı ile teminat mektubunun süresini 17.04.2015 tarihine kadar, 14.04.2015 tarihli vade uzatım yazısı ile teminat mektubunun süresini 16.10.2015 tarihine kadar, 14.10.2015 tarihli vade uzatım yazısı ile teminat mektubunun süresini 14.04.2016 tarihine kadar, 14.04.2016 tarihli vade yazısı ile teminat mektubunun süresini 14 06.2016 tarihine kadar, 13 06.2016 tarihli vade uzatım yazısı ile teminat mektubunun süresini 19 09.2016 tarihine kadar uzatıldığı, davacı şirketin 19.12.2013 tarihinde 1.425.000,00-TL, 12.05.2014 tarihinde 789.477-TL, 14,10,2015 tarihinde 350.000-TL, 14,04.2016 tarihinde 200,000-TL olmak üzere toplam 2.764,477-TL bedelin teminat mektubundan düşüm yazılarını davalı bankaya vererek bu bedellerden davalı bankayı ibra ettiği, davalı banka tarafından davacıya hitaben yazılan 14/10/2015 tarihli belgede teminat mektubunda 350.000,00-TL’lik kısım çıkışının yapıldığı, teminat mektubunun güncel bakiyesinin “885.523,00-TL” olduğunun bildirildiği, davacının 14/06/2016 tarihinde teminat mektubunun güncel bedelinin tazmini için başvurduğu, davalı bankanın Masko Şubesi’nin 14/06/2016 tarihli cevabi yazısında ilgili avans teminat mektubunun 3.450.000,00-TL bedelinin banka nezdindeki Masko Şubesi … Ltd. Şti.’nin … nolu hesabına alacak kaydedilmesi durumunda yürürlüğe girileceğinin taahhüt edildiği, 14/06/2016 tarihi itibari ile belirtilen hesaba avans tutarının gönderilmediğinin, bu nedenle mektup yürürlükte olmadığından tazmin talebinin yerine getirilemediğinin bildirildiği, bunun üzerine davacı tarafça davaya konu icra takibinin başlatıldığı anlaşılmıştır. Uyuşmazlık konusu teminat mektubunun içeriği yukarıda yazılı olup mektubun son paragrafında yer alan “İşbu teminat mektubu tutarı olan 3.450.000,00 TL avans bedelinin Bankamız nezdindeki Masko Şubesi, … Ltd Şti, … no.lu hesabına alacak kaydedilmesi hüküm ifade edecek olup yürürlüğe girecektir.” ibaresi mektubun yürürlüğe girme şartı niteliğindedir. Davacı, avans bedelini mektupta yazılı Masko Şubesi, … Ltd. Şti. … no.lu hesabına yatırmamıştır. Davacının 2003-2016 yıllarına ait ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede dava dışı … Ltd. Şti.’ye teminat mektubu çerçevesinde yapması gereken avans ödemelerini, 17.07.2013 tarih, 209 seri numaralı tahsilat makbuzunda yer alan … Trakya Şb. … numaralı, 1.000.000,00 TL, … numaralı 1.000.000,00 TL tutarındaki çekler ve 30.07.2013 tarih, 213 seri numaralı tahsilat makbuzunda yer alan … Trakya Şb. … numaralı, 450.000,00 TL, 9337003 numaralı 500.000,00 TL ve … numaralı 500.000,00 TL tutarındaki çekler ile gerçekleştirdiği, bu durumda uyuşmazlık konusu teminat mektup metninde yer alan banka hesabına ödeme yapılmadığından mektup koşulunun yerine getirilmediği, mektup bedelinin düşümünün yapılmasının mektup koşulunun yerine getirilmeksizin tazmin edileceği anlamına gelmeyeceği, tüm bu sebeplerden dolayı davalı bankanın savunmalarında haklı olduğu anlaşıldığından davanın reddine, davacının takibe geçmede haksız ve kötüniyetli olması zorunlu olup, bu koşullar somut olayda gerçekleşmediğinden davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; “Davalı banka tarafından teminat mektubunun güncel bakiyesi 885.523,00 TL olarak bildirilmesine rağmen, tazmin taleplerinin haksız olarak reddedildiğini, Davalı banka tarafından teminat mektubunun süresinin 6 kez yenilendiğini, süre uzatım yazılarında ‘Avans bedelinin banka nezdindeki hesaba yatırılacağına ilişkin herhangi bir ibare bulunmadığını, Davalı bankanın 3 yıl boyunca bedel düşümlerini yaptığını, vadelerini uzattığını ve komisyonunu tahsil ettiğini; bu durum teminat mektubunun yürürlüğe girdiğini ve geçerli olduğunu gösterdiğini, Mahkemece alınan bilirkişi asıl ve ek raporlarında bankanın sorumlu olduğu belirtilmesine rağmen, mahkemece davanın reddine karar verilmesinin açık bir çelişki olduğunu, Bankanın süre uzatım yazılarında belirtilen tarihe kadar tazmin talebinde bulunulması gerektiğinin belirtildiği, ancak başka bir geçerlilik şartı belirtilmediğini, bu nedenle teminat mektubunun geçerliliğinin davalı tarafından da kabul edildiğini.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
DELİLLER: * İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında; alacaklı davacı tarafından borçlu aleyhine borç sebebi olarak “14/06/2016 … Bankası … mektup numaralı 17/07/2013 mektup tarihli ve 19/09/2016 vade tarihli teminat mektubunu 14/06/2016 tarihinde tazmin edilmemesinden kaynaklı alacağımızdan ibarettir.” açıklaması ile 685.523,00-TL asıl alacak, 6.902,18-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 692.425,18-TL’nin 19/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek %10,50 oranında temerrüt faizi ile birlikte tahsili talebi ile 19/07/2016 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
GEREKÇE: Dava, İİK’nın 67.maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. Davacı, teminat mektubunun paraya çevrilmesi için yapılan davalı bankaya yapılan başvurunun haksız yere reddedilmesi nedeniyle bedelin tahsili amacıyla başlattığı icra takibine itiraz üzerine itirazın iptali davası açmış; davalı, işlemin haklı nedene dayalı olduğunu beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur. İlk derece mahkemesi tarafından; “… Davacının 2003-2016 yıllarına ait ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede dava dışı … Ltd. Şti.’ye teminat mektubu çerçevesinde yapması gereken avans ödemelerini çekler ile gerçekleştirdiği, bu durumda uyuşmazlık konusu teminat mektup metninde yer alan banka hesabına ödeme yapılmadığından mektup koşulunun yerine getirilmediği, mektup bedelinin düşümünün yapılmasının mektup koşulunun yerine getirilmeksizin tazmin edileceği anlamına gelmeyeceği, tüm bu sebeplerden dolayı davalı bankanın savunmalarında haklı olduğu anlaşıldığından davanın reddine, davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine” karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava konusu uyuşmazlığın 17.07.2013 tarihli avans teminat mektubundan kaynaklandığı, teminat mektubu metninde “İşbu teminat mektubu tutarı olan 3.450.000,00 TL avans bedelinin Bankamız nezdindeki …Ltd.Şti., … nolu hesabına alacak kaydedilmesi ile hüküm ifade edecek olup, yürürlüğe girecektir.” ifadelerine yer verildiği, davacının belirtilen banka hesabına avans ödemesini yatırmadığı, ancak yapılan bilirkişi incelemesi ile (16.04.2018 tarihli kök ve 27.12.2018 tarihli ek raporlar) 3.450.000,00 TL tutarındaki avans bedelinin dava dışı lehtara çeklerle ödendiği görülmüştür. Uyuşmazlık, teminat mektubunda yazılı olan yukarıda belirtilen şartın, yürürlük mü yoksa tazmin şartı mı olduğu noktasındadır. Teminat mektubu metninde “… avans bedelinin Bankamız nezdindeki … nolu hesabına alacak kaydedilmesi ile hüküm ifade edecek olup, yürürlüğe girecektir.” ifadesi dikkate alındığında, belirtilen hesaba bedelin yatırılmasının yürürlük koşulu olduğu sonucu çıkmaktadır. Buna göre, davacının teminat mektubu metnine uygun olarak avans ödemesi yapmadığı dosya kapsamıyla sabit olduğundan, teminat mektubunun yürürlüğe girmediği kabul edilmelidir. Oysa davalı banka tarafından, avans bedelinin kararlaştırılan hesaba yatırılmadığı bilinmesine rağmen, ihtirazi kayıt ileri sürülmeden teminat mektubu 6 kez yenilenmiştir. Bu durumda davalının “Mektup koşulunun yerine getirilmediğinden” bahisle ödeme yapmaktan kaçınması hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğundan, davanın kabulü yerine reddine karar verilmesi hatalı olduğundan, davacı vekilinin istinaf isteminin kabulüyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE, 2-İstanbul 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/03/2019 tarih, 2016/816 E. – 2019/196 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Davanın kısmen kabulü ile; İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin (685.523,00 TL asıl alacak, temerrüt tarihi olan 02/07/2016 ile takip tarihi olan 20/07/2016 tarihleri arasında işlemiş olan 3.549,69 TL işlemiş faiz olmak üzere) toplam 689.072,69 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, 4-Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan, kabul edilen asıl alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, 5-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 47.070,55 TL harçtan, peşin alınan 8.362,77 TL harcın mahsubu ile bakiye 38.707,78 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, – Dava açılırken davacı tarafından yatırılan 8.362,77 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 29,20 TL başvurma harcı, 3.900,00 TL bilirkişi ücreti ile 490,10 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 4.419,30 TL’den davanın kabul ve red oranına göre belirlenen 4.397,90 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, 7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olan 737,50 TL’den davanın kabul ve red oranına göre belirlenen 3,57 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına, 8-Kabul edilen kısım üzerinden davacı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 51.503,63 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 9-Reddedilen kısım üzerinden davalı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 3.352,49 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 10-İstinaf peşin harcının talebi halinde davacıya iadesine, 11- İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 121,30 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 36,00 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 157,30 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 12-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 13-Gerek ilk derecede gerekse istinaf aşamasında yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361.maddesi uyarınca tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.03/02/2022