Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/2048 E. 2019/2097 K. 11.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2048 Esas
KARAR NO : 2019/2097
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI : 2019/78 E.
İSTANBUL 1.FSHHM’nin BİRLEŞEN 2019/139 ESAS SAYILI DOSYASINDA
DAVA TÜRÜ : Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan
KARAR TARİHİ 11/10/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : Birleşen 2019/139 Esas sayılı davada, davacı …tarafından, davalı … aleyhine; ” müvekkilinin LPG regülatörü ve gaz ekipmanları sektöründe uzun zamandır faaliyet gösterdiğini, bu sektörde kendi ar-ge çalışmaları sonucunda ortaya çıkardığı tasarım ve buluşları da fikri mülkiyet hakkı olarak tescil ettirdiğini, “Lpg Dedantörlerinde Gaz Yolu Açık Pozisyonda Sökülüp Takılmama Emniyet Sistemi” adı ile … nolu faydalı model ve aynı ürün için … sayılı tasarım tescilinin bulunduğunu, davalının ise müvekkilinin aynı isimli tasarımı olan “dedantör” adı ile 3 adet tasarım başvurusunda bulunduğunu ve bu başvuruya itiraz ettiklerini ancak itirazın reddedilerek tasarımın … no ile tescil edildiğini” beyanla davalı tasarımının hükümsüzlüğü davası açıldığı anlaşılmıştır. İstanbul 1. FSHHM’nin 25/04/2019 tarihli 2019/139 Esas-2019/189 Karar sayılı kararıyla; mahkemenin … Esas sayılı dava dosyası ile İstanbul 1 nolu FSHH Mahkemesi’nin 2019/78 Esas nolu dava dosyaları arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu biri hakkında verilecek hükmün diğer dava dosyasını da etkileyeceği gerekçesiyle HMK 166/1 madde gereğince her iki dava dosyasının birleştirilmesine, yargılamanın birleşme kararı verilen İstanbul 1 nolu Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2019/78 Esas sayılı dava dosyası üzerinden yürütülmesine,davalı … adına tescilli “…” nolu tasarımın dava sonuçlanıncaya kadar 3.şahıslara devrinin önlenmesi için sicil kaydına tedbir konulmasına, bu hususta TPE’ye müzekkere yazılmasına, masrafının gider avansından karşılanmasına” karar verildiği anlaşılmıştır.Davalı …’a mahkemenin kararının 20/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 29/05/2019 tarihinde tedbire itiraz ettiği; tedbir kararının yokluklarında verildiğini, yasanın açık hükmüne aykırı olduğunu, yaklaşık ispat koşullarının gerçekleşmediğini ileri sürdüğü, mahkemece teminat alınmamasının da usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmıştır. İstanbul 1. FSHHM’nin duruşma yapmaksızın dosya üzerinde yapılan inceleme ile verdiği 31/05/2019 tarihli 2019/78 Esas sayılı ara kararında; , tedbir kararının davanın etkinliğini sağlamak üzere verildiğinden bahisle itirazın reddine karar verdiği görülmüştür.Davalı vekilinin 28/06/2019 tarihli istinaf dilekçesinde; tedbir kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, yokluklarında verildiğini, müvekkilinin tasarımının yenilik ve ayırt edicilik vasfına haiz olduğunu, müvekkilinin tasarımının kullanılabilir ve çalışır vaziyette olduğunu, davacının tasarım haklarına tecavüz oluşturmadığını beyanla tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde; dosyaya ibraz ettikleri tüm dilekçelerinde talep ettikleri tedbirin türü ve nevini açıkladıklarını, tedbir taleplerinin usul ve yasaya uygun olduğunu, HMK 390/2 maddesi gereğince tedbir kararının yoklukta verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığını, sicile yönelik tedbir verildiğinden teminatsız verilmesinde de aykırılık bulunmadığını, davalı tasarımının yeni ve ayırt edici olmadığını, müvekkilinin tasarımına tecavüz ve haksız rekabet ettiğini beyanla başvurunun reddini istemiştir.
G E R E K Ç E :İstanbul 1. FSHHM’nin 25/04/2019 tarihli 2019/139 Esas-2019/189 Karar sayılı birleştirme kararının 3 numaralı hükmü ile, ihtiyati tedbir kararı verildiği, tedbir kararının davalı …’a 20/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 29/05/2019 tarihinde bir haftalık süre geçtikten sonra tedbire itiraz ettiği, her ne kadar ilk derece mahkemesinin tedbire itirazı duruşmalı olarak incelemediği ve vermiş olduğu 31/05/2019 tarihli ara kararda süre yönünden inceleme yapmadığı ve esas yönünden itirazın reddine karar verdiği anlaşılmışsa da, itirazın HMK 394/2 maddesi gereğince “tebliğden itibaren bir hafta içerisinde” yapılması gerektiğinden ve süresinde yapılmadığından, duruşma yapılmamasının sonuca etkili olmadığı anlaşılmış, dairemizce ilk derece mahkemesinin 31/05/2019 tarihli 2019/78 Esas sayılı itirazın reddine ilişkin ara kararının sonuç itibarıyla doğru olduğu anlaşılmakla, gerekçesi düzeltilerek davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama gideri olarak; a-Davacı avansından kullandığı anlaşılan; 37,50 TL (posta-teb.müz.) giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, b-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 11/10/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.