Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2019/2027 E. 2019/1999 K. 04.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2027 Esas
KARAR NO : 2019/1999 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/11/2016
NUMARASI : 2015/34 E., 2016/658 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 04/10/2019
İstinaf incelemesi üzerine Dairemize gelen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA A-)Açılan dava ve iddia :Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili tarafından davalı aleyhine, vadesinde ödenmeyen 30/11/2010 tarihli, 3.514,00-USD tutarlı bakiye hesabının tahsili amacıyla İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlattıklarını, davalının itiraz ederek takibi durdurduğunu, söz konusu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğu belirterak davanın kabulü ile itirazın iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücrertinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler :Davalı vekili cevap dilekçesinde; görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, davaya konu alacağın bu aşamada hukuken talep edilebilir olmadığını, sözleşmede yazmasına rağmen henüz alacağın temlik edilmediğini, yalnızca borcun nakledildiğini, yani yüklenildiğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı :İlk derece mahkemesince; “taraflar arasında düzenlenen 30/10/2010 tarihli alacağın temlik ve ibra sözleşmesine göre davalı tarafından … Finans kurumundan temlik alınan bedelin davacıya taksitler halinde ödenmesinin kararlaştırıldığı, bu ödemeler yapılmayınca davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı, davalının takibe yaptığı itiraz üzerine ilk derece mahkemesinden itirazın haksız olduğu ileri sürülerek itirazın iptalinin ve icra inkâr tazminatının tahsilinin istendiği, davacı taraf tacir olmadığı gibi, dava Ticaret Kanununda düzenlenen mutlak ticari davalardan olmadığı, dolayısıyla talep konusunun Asliye Hukuk Mahkemesinin görev alanına girdiği, 6100 sayılı HMK 114/1-c maddesinde görev hususu dava şartları arasında sayılmış olup, “mahkemenin görevli olması” şartının iş bu dosya açısından mevcut olmadığı” gerekçesiyle Hmk 114/1C ve 115/2 maddeleri gereğince mahkemenin görevsizliği nedeni ile dava dilekçesinin usulden reddine karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı yan kararı istinaf etmiş dosyanın ticaret mahkesinde görülmesi gerektiğini ,ayrıca mahkemenin dosyada asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verdiği halde , tüketici mahkemesine gönderilmesine dair çelişkili iki hüküm kurduğunu beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :Dava, taraflar arasında düzenlenen alacağın temliki sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 6102 Sayılı TTK’nun 3.maddesinde bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiillerin ticari işlerden olduğunun belirtildiği, aynı kanunun 4.maddesinde ise ticari dava ve işlerin sayıldığı, eldeki davada ise davacı tarafından temlik sözleşmesi uyarınca davalının üzerine düşen edimlerini yerine getirmediğinden bahisle itirazın iptali isteminde bulunulmuş olup davacının temlik sözleşmesine konu yaptığı alacağın borçlusu durumundaki … Finans Kurumu A.Ş’nin bu davada taraf olmadığı gibi uyuşmazlık konusu alacak da doğrudan doğruya davalının ticari işletmesi ile ilgili değildir. Kaldı ki davacı da tacir değildir. Uyuşmazlığın çözümünde 6098 sayılı TBK’nun 183. vd. maddeleri hükümlerinin uygulanacağından, dava konusu uyuşmazlık ticari dava niteliği taşımamaktadır. (Bakınız Yargıtay 11.HD’sin 2015/14950 Esas, 2016/3539 Karar; 2017/1069 Esas, 2018/5194 Karar ve Yargıtay 13.HD’sinin 2015/15096 Esas, 2017/2181; 2017/8010 Esas, 2017/9945 Karar; 2015/39733 Esas, 2018/4765 Karar sayılı ilamları) Açıklanan bu nedenlerle davalı vekilinin ticaret mahkemesinin görevli olduğu yolundaki istinaf sebepleri yerinde değildir. Hal böyle olunca usul ve yasaya uygun olan ilk derece mahkemesi kararına yönelen davalı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş, ayrıca karardaki maddi hatanın da düzeltilmesine karar vermek gerektiğinden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, ilk derece mahkemesi kararının 2. maddesindeki ” TÜKETİCİ MAHKEMESİNE ” ibaresinin karardan çıkarılarak yerine “ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE” ibaresinin yazılmasına ve maddi hatanın bu şekilde düzeltilmesine 2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-c maddesi uyarınca kesin olmak üzere ve oy birliğiyle karar verildi. 04/10/2019